Hayriye Ecem Yelkenci Burcu Çalışkan Zeynep Korkut Gülşah Çelikgür

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
DOMUZ GRİBİ Hakkında Bilinmesi Gerekenler
Advertisements

RİSK DEĞERLENDİRME PROSEDÜRÜ-1
İLKNUR ERDEM HEMŞİRE TSK ETİMESGUT ASKER HASTANESİ
BEYAZ KAN HÜCRELERİ.
DESTEK HİZMETLERİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI Kurum Tabipliği
TÜKÜRÜK YOLU İLE BULAŞAN HASTALIKLAR
ADANA VEREM SAVAŞI DERNEĞİ VEREM HAFTASI ETKİNLİKLERİ OCAK 2012
Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları
NEDEN ATIK İLAÇ PROJESİ
Eğitim Şube Müdürlüğü Mayıs Dünya Hipertansiyon Günü Y
İÇ RADYASYONDAN KORUNMA
BİRİNCİ BASAMAKTA KUŞ GRİBİNE YAKLAŞIM
SİGARA VE ALT SOLUNUM YOLU HASTALIKLARI
DOMUZ GRİBİ NEDİR Domuz gribi, A (H1N1) tipi virüsten kaynaklanan, insanlarda hastalığa yol açan viral bir hastalıktır. Hastalık ilk kez Meksika ve ABD’de.
METOKLOPRAMİD KULLANIMINA BAĞLI GELİŞEN AKUT DİSTONİ: İKİ OLGU SUNUMU
MANTAR ZEHİRLENMELERİ
KIRIM-KONGO KANAMALI ATEŞİ
ZEHİRLENMELERDE İLKYARDIM
Tahir Atik, Caner Turan, E.Ulaş Saz
HANTA VİRÜS ENFEKSİYONU
KANSER NEDİR? Sağlık Slayt Arşivi:
Aşılı Çocuk, Sağlıklı Çocuk
BURÇ Genetik Tanı Merkezi
Atmosferik Kirleticiler
06-12 OCAK VEREM HAFTASI HALK SAĞLIĞI MÜDÜRLÜĞÜ
DOMUZ GRİBİ Hazırlayan:İhsan BAŞARAN-İşyeri Doktoru
ENUREZİS Doç. Dr. Bilal YILDIZ
Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Hematoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 16 Eylül 2014 Salı Ar. Gör. Dr. C. Yıldırımçakar.
Domuz gribi, A (H1N1) tipi virüsten kaynaklanan, insanlarda hastalığa yol açan viral bir hastalıktır. Hastalık ilk kez Meksika ve ABD’de görülmüş ve daha.
OLGU SUNUMU 2 B. Gemicioğlu
Atmosferik Kirleticiler
ÜRO-ONKOLOJİYE GİRİŞ Doç. Dr. Enver ÖZDEMİR
Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları
ÇOCUKLUK ÇAĞINDA AKUT KONVÜLZİYONA YAKLAŞIM
CİVA (Hg) İNTOKSİKASYONLARI
TOPRAK KİRLİLİĞİ Eko Tim üyeleri Derya GÜRCAN 6-B 1247
YÜKSEK DOZ WARFARİN KULLANIMI SONUCU GELİŞEN YAYGIN ALVEOLER HEMORAJİ
HAZIRLAYAN SİNİR SİSTEMİ HASTALIKLARI
Metaller, Ametaller ve Yarı metaller
Dünyayı tehdit eden ölümcül virüs Ebola, ilk olarak bundan 38 yıl önce, Demokratik Kongo Cumhuriyeti'nde ortaya çıktı. Uzun bir aranın ardından 2013'te.
Arter Kan Gazları: Örnek Olgular
UÇUCU MADDE BAĞIMLILIĞI Dr. Mustafa Babacan Ocak 2013
İLETİŞİM MERKEZİ. Domuz gribi nedir? Domuz gribi, yeni ortaya çıkmış bir virüsün sebep olduğu bir hastalıktır. Hastalık ilk kez Meksika ve ABD’de görülmüş.
BURSASAĞLIKMÜDÜRLÜĞÜBURSASAĞLIKMÜDÜRLÜĞÜ Domuz gribi, yeni ortaya çıkmış bir virüsün sebep olduğu bir hastalıktır. Hastalık ilk kez Meksika.
DİABETİK PERİFERİK NÖROPATİ TEDAVİSİNDE AKUPUNKTUR: OLGU SUNUMU
Ekosistemde Enerji Akışı ve Madde Döngüleri
Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları
SANAYİ GÜBRELERİNİN OLUŞTURDUĞU KİRLİLİK
TOPRAK KİRLİLİĞİ CANSU ILGIN 5/H 1330.
PESTİSİTLERİN SAĞLIK ÜZERİNE ETKİLERİ
T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Tüberküloz Daire Başkanlığı VEREM HASTALIĞI.
KONVULZİYON GEÇİREN HASTAYA MÜDAHALE Hemş. Rukiye AKDENİZ Hemş
Diffüz Progresif Döküntüsü Olan Bir Adölesan
BULAŞICI HASTALIKLARLA MÜCADELE Koruyucu hekimlik hizmetleri, kişiye ve çevreye yönelik olarak ikiye ayrılır. KİŞİYE YÖNELİK HİZMETLER - Bağışıklama hizmetleri.
AĞIR METALLER VE İNSAN SAĞLIĞINA ZARARLARI
1 1 Dünyada her yıl 2 milyon 310 bin ( Günde 6300, 15 saniyede 1) insan iş kazaları ve meslek hastalıkları nedeniyle yaşamını yitirmektedir
AHMET YİĞİTALP. Dünya İstatistikleri Türkiye İstatistikleri 17 3 Türkiye ve Dünyada İSG 24 İlave Çalışma Notları 1 2 İHE İGU-C İGU-B İGU-A
Minamata felaketi 1956, Japonya Ömer ESER Furkan USLU.
Dünyada her yıl 2 milyon 310 bin ( Günde 6300, 15 saniyede 1) insan iş kazaları ve meslek hastalıkları nedeniyle yaşamını yitirmektedir. 2 2.
ÇOCUKLUK ÇAĞI AŞILARI. Ön Test Aşı Nedir? Aşı; hastalıklarla mücadele edebilmek, hastalıklar oluşmadan önlemek, hastalıklara karşı özel koruma sağlamak.
Tarımsal üretimde yüksek verim elde etmek için gübre uygulamaları zorunluluk olarak görülmektedir. Ancak uygulanan gübrelerin miktarları, çeşitleri ve.
YAŞLILARDA SERUM B12 VİTAMİNİ, FOLAT VE PLAZMA HOMOSİSTEİN DÜZEYLERİ
Rapidly Progressing Rash in an Adult
SAĞLIK BAKANLIĞI VEREM SAVAŞI DAİRESİ BAŞKANLIĞI
Araş. Gör. Dr. Çağatay Haşim YURTSEVEN KTÜ Aile Hekimliği Abd
MEVSİMSEL GRİP HASTALIĞI
İ BRAH İ M HAL İ L GÜLER 8/E NO:138. MADDE DÖNGÜLERİ  Yaşama birliklerinde ve onun büyütülmüşü olan tabiatta canlılığın aksamadan devam edebilmesi için.
Sunum transkripti:

Hayriye Ecem Yelkenci Burcu Çalışkan Zeynep Korkut Gülşah Çelikgür CİVA ZEHİRLENMELERİ Hayriye Ecem Yelkenci Burcu Çalışkan Zeynep Korkut Gülşah Çelikgür

CİVA Oda sıcaklığında sıvı olan tek metal Kolayca buharlaşabilir Yer kabuğunda bulunan temel elementlerden biri Doğal dağılımla sürekli serbest hale geçtiği için tüm canlılarda iz halinde bulunur.

CİVA FORMLARI Elementel Civa( Metalik civa) İnorganik civa

Metalik Civa Elementel haldeki civadır Oda ısısında buharlaşır Özellikle termometrelerde kullanılır

İnorganik Civa Civanın karbon dışındaki elementlerle yaptığı bileşiklerdir Oksidasyon ile üç formda bulunur Metalik civa Merkürik civa Merküroz İyonlar

Organik Civa Civanın karbon atomu ile yaptığı bileşiklerdir Bazı örnekler: metil merkür, tiyomersal

Kullanım alanları Civa formları endüstride 300 den fazla değişik şekilde kullanılmaktadır: - Klor alkali ve kağıt endüstrisi - Elektrik cihazları - Boyalar - Fungusit - Amalgam yapımı - Tıpta antiseptik, diüretik ve antisifilitik vb.

Civanın alınım şekilleri *Hava *Su *Besin

TOKSİK MİKTAR Metalik civa buharının yaşam tehdidi oluşturan miktarıı 10 mg/m3 Civa klorür en toksik inorganik civa bileşiklerindendir. Ağız yoluyla alındığında 0.5-2 g ı öldürücü Organik civanın öldürücü miktarı 10-60 mg/kg Kronik olarak 10 mikrogram/kg/gün alındığında sinir sistemi ve üreme sistemi üzerinde toksiktir.

CİVA ZEHİRLENMELERİ Elementel civa zehirlenmeleri: -Havadaki tanecik miktarının 10 mg/m3 ün üzerinde olması sağlık için tehdit unsurudur. -Elementel civa buharı akciğerden hızla emilerek merkezi sinir sistemine dağılabilir. -Bunun yanında da deriden de emilebilir.

Yüksek düzeyde civa; Sinir sistemi Cilt Solunum sistemi Kardiyovasküler sistemde bulgulara neden olabilir. BELİRTİLERİ: -Öksürük, Ateş, Halsizlik, Halüsinasyon, Nörolojik bulgular,Ellerde ve ayaklarda eritem ve soyulma,karın ağrısı, kas krampları,ishal ve metalik tat hissi.

İnorganik civa zehirlenmeleri: Hg2Cl2 ve HgCl2 gibi civa tuzları sanayide kullanılmaktadır. HgCl2 daha toksiktir. Akut ölümcül oral civa klorür dozu yaklaşık 1-4 gr dır. Etkileri: -Gastrointestinal sistem -Ciddi renal hasar -Civa tuzları kan beyin bariyerini kolayca geçememesine rağmen sürekli veya ağır etkilenim olmaksızın nörolojik hasara yol açabilir.

Organik civa zehirlenmeleri: En tehlikeli civa bileşiği dimetil civadır.Birkaç mikrolitresi deriye yada lateks eldivene bile yayılsa ölüme yol açabilir.Plasentaya ve anne sütüne geçebilir. Etkileri: - Ağır parestezi - Ataksi - Görme alanı daralması - İşitme kaybı - Körlük - Koma

VAKALAR

MİNAMATA FELAKETİ Organik cıvanın nörotoksik etkileri 1866 yılından bu yana bildirilmekle birlikte bu konudaki bilgiler epidemik zehirlenmeler sonucu daha çok ortaya konmuştur. Bu salgın zehirlenmenin en önemlisi Minamata-Japonya’da 1953 yılında yaşanmıştır.

Minamata kentinin sakinleri, başta evde besledikleri kediler olmak üzere kasabadaki hayvanlarda anormal davranışlar gözlemlediler. Kedi türünden hayvanlar aniden sarsıntılar geçiriyor, bazen de denize atlayarak bir tabiri caizse intihar ediyorlardı. Kasaba halkı kedilerde görülen bu rahatsızlığa "kedileri dans ettiren hastalık " adını taktı. 1956 yılında, Minamata hastalığı olarak tarihe geçecek rahatsızlığın ilk insan kurbanı teşhis edildi.

Minamata körfezinde özellikle körfezden düzenli olarak balık yiyenlerde hastalıklar ortaya çıkmıştır. Bu hastalığın ortaya çıkışı bölgeye kurulan fabrika ile eş zamanlı olmuştur

Üç yıl süren araştırmalar, kasaba halkına büyük iş imkânı sunan Chisso şirketinin Minamata Körfezini sanayi atıklarıyla kirlettiğini ortaya çıkardı. Plastik üretimi yapan şirketin liman kentinin sularını kirletmesi sonucu büyük miktarda cıva ve diğer ağır metaller halkın ana gıdaları arasında yer alan balık ve kabuklu canlıları zehirlemişti.

Bu duruma metil cıvanın neden olduğu 1963 yılında gösterilmiş ve ancak 1968 yılında neden sonuç ilişkisi kabul edilerek üretim durdurulmuştur. Araştırıcılar 64 tanesi prenatal(doğum öncesi ) olarak etkilenmiş yaklaşık 2000 kurban belirlemişlerdir.

Hastalığın Semptomları Sarsılmalar Konuşma bozukluğu Hareket kabiliyetinde azalma Kontrol edilemeyen kol-bacak hareketleri

Genelde doğumda normal görünen etkilenmiş bebeklerin hiçbiri, üç yaşından önce emeklememiş ayağa kalkmamış yürümemişti

Minamata bölgesinde yaşayan çocukların 13-16 yaşlarındaki değerlendirmelerinde de kontrol grubuna göre IQ düşüklüğü Duyusal bozukluklar ve Konuşma bozuklukları daha çok bildirilmiştir

Bu dönemde cıva zehirlenmesinden şüphelenilmediği için kan veya saç örneği alınmamıştır. Fakat bir Japon geleneği olarak bebeklerin düşen göbek kordonları aileler tarafından saklanmıştır. Bu dokularda yapılan analizlerde özellikle 1950-1965 yılları arasında doğan bebeklerde cıva düzeyinin en yüksek olduğu saptanmıştır.

Tarımsal Savaş İlaçları 1950-1960 yılları arasında İsveç'de bazı kara ve su kuşu türlerinin azaldığı veya kısa zamanda yok oldukları tesbit edilmiştir. ÖIü veya hasta olarak bulunmuş kuşIarın çeşitli iç organIarında yüksek düzeyIerde civa bulunması sonucu bu hayvanların civa zehirlenmesiyle karşı karşıya oldukları anlaşılmıştır.

Araştırmalar sonucunda kuş türlerinde ölümlere yol açan nedenlerin başında, İsveç'de 1940 yılından itibaren kullanılmaya başlanan metil civa ile hazırlanan tarımsal savaş ilacının büyük rol oynadığı ortaya çıkmıştır. Bu vakada fungusidlerin suya karıştığı,suda yaşayan canlıların vücutlarındaki civa düzeyinin artış gösterdiği ve bu canlılarla beslenen kuşların öldüğü anlaşılmıştır.

Kara kesiminde ortaya çıkan fungusidten kaynaklanan civa kirliliklerinin büyük bir bölümü Yağmur Rüzgar Erozyon Sel gibi doğal olaylarla, zamanla dere yatakları, göller ve denizlerde birikmektedir.

1966 yılından itibaren organik civa bileşikleriyle hazırlanan tarımsal Savaş ilaçlarının İsveçte fungusid olarak kullanılması yasaklandığı halde, günümüzde aynı tür bileşiklerle hazırlanan ilaçlar Amerika Birleşik Devletlerinde İsveçten 200 kez daha fazla kullanılmakta, aralarında Türkiye'nin de bulunduğu birçok ülkede en çok tüketilen tarımsal savaş ilaçlarının arasında yer almaktadır.

SUNGUR tarafından 1973 yılında ülkemizde yapılan bir araştırmada Karadeniz ve Sakarya Nehrinden avlanan balıklarda civa kirlilik düzeyi incelenmiştir. Bu araştırmanın sonuçlarına göre; Karadenizde avlanan kefal, istavrit, kılıç ve minekop balıklarına ait taze nümuneler % 37 oranında civa ile kirlenmiş ve bunların % 12.7'- sinde 1.2 p.p.m. den daha fazla düzeylerde organik civa bulunmuştur.Sakarya Nehrinden sağlanan 50 adet yayın balığı nümunelerindeki kirlenme oranı ve düzeyi ise Karadenizden sağlanan balıklara ait değerlerden daha yüksek bulunmuştur.

** Civa işletmelerinde civanın saflaştırılması sırasında iş yeri ortamına yayılan civa buharının solunması sonucunda meydana gelen meslek hastalıklarının adli tıp yönünden değerlendirilmesi

Çeşitli meslek dallarında civa kullanılmaktadır: Çeşitli sanayi dallarında civaya olan ihtiyacın artması ile dünyada civa üretimi artmıştır. Çeşitli meslek dallarında civa kullanılmaktadır: Fotoğrafçılık Aynacılık Kuyumculuk Dişçilik Termometre yapımı Civa buhar lambaları

Buharlaşan civanın solunması neticesinde merküralizm denilen kronik civa zehirlenmesi belirti ve bulguları ortaya çıkar.

Dava: Sarayönü civa işletmesinde izabehane bölümünde çalışan işçiler Şikayetleri: Nefes darlığı Unutkanlık Ağzıda metalik tat Ellerde titreme

Cinsiyet:Erkek (16 hasta) Yaş dağılımı: 40 yaş üstü Çalışma süresi:10 yıl üstü Yapılan tetkikler, akciğer grafileri, idrarda civa ölçümlerinin sonucunda yarıdan fazla hastada pozitif sonuç alınmıştır

Davanın sonucunda 16 hastanın 11 i meslek hastalığı olarak kabul edilmiş ve bunlardan 4 ü meslek gücünde azalma olarak karara geçmiştir. 10 yılın üzerinde çalışıyor olmaları, düşük doz civa buharından yavaş yavaş etkilenerek şikayetlerin uzun sürede ortaya çktığını gösterir.

Altın madenciliğinde civa kirliliği Şuanda küçük ölçekli altın üreticileri birleştirme amaçlı kullanımın bir sonucu olarak çevreye önemli miktarda civa bırakmaktadır. İyileştirilen bir ton altın başına yaklaşık iki ton civa kullanılmasını gerektirmektedir. Küçük ölçekli altın üreticileri her yıl binlerce ton altın ürettiklerinden dolayı civa bırakılmasıyla olan çevre kirliliği birçok ülkede ana endişe kaynağıdır.

Mindanao adasında ticari madencilerin altın oluşuklarını keşfetmesi,Diwalwal madencilik topluluğunun oluşmasına yol açmıştır. 1980 lerde madencilik etkinliğinin bir çok kısmı top v eçubuk değirmenlerde civa ve altın cevherinin birleştirilmesini içermekteydi ve her yıl yaklaşık 50 ton civanın bölgesel nehir sistemine boşaltıldığı tahmin edilmekteydi. Mindanaoda resmi olmayan altın madenciliği sektöründe uygun teknolojinin ve doğru sağlık ve güvenlik işlemlerinin olmaması, civanın kirlettiği nehir sularıya sulanan pirinç tarlalarının yanında nehir sistemlerinin civa ile kirlenmesine ve şiddetli çevresel bozulmalara neden olmuştur.

Yöre insanlarında açıklanmayan cilt hastalığı ve önemli miktarda öküzün ölümüyle birlikte 1980 lerden 1990 lara kadar pirinç rekoltesinde yüzde 50 lik düşme diwalwal madencilik merkezindeki civa kirliliğine bağlanmıştır. Pirinç tarlalarından alınan toprak örneklerindeki civa, kilo başına 24 mg ortalamaya ve 94 mg azami değer ulaşmıştır.

** Cilt döküntüsü, hipertansiyon ve taşikardi ile gelen bir civa zehirlenmesi vakası

Çocuklar genellikle kaza sonucu civaya maruz kaldıklarında kaşıntılı döküntüler ve yanma hissi, aritmi, hipertansiyon gibi kardiyolojik etkileri ve konvülziyondan kişilik değişikliklerine kadar değişen nöropsikiyatrik bulgular gösterebilir . Bu vaka, kan basıncı yüksekliği ve taşikardisi olan ve çocuklarda bir çok hastalığın klinik bulgularını taklit edebilen nadir olarak karşılaşılan bir civa zehirlenmesi vakasıdır.

Hasta: 5 yaşında kız çocuğu Şikayetleri: Vücutta döküntü Ateş Yaygın kas ağrısı Sinirlilik Uykusuzluk

Hastanın şikayetleri polikliniğe başvurulmadan 40 gün önce başlamıştır Hastanın şikayetleri polikliniğe başvurulmadan 40 gün önce başlamıştır.İlk başlarda boğaz ağrısı ile başlayıp bunu kas ağrıları izlemiştir. Poliklinikten önce başvurulan sağlık kurumunda üst solunum yolu enfeksiyonu tanısı konulmuş ve antibiyotik ve parasetamol verilmiştir. Hasta ilaçları kullanmış fakat şikayetlerinde azalma görülmemiştir.

Kan basıncı yüksekliği, eritemli cilt döküntüsü ve nöropsikiyatrik bulguların birlikteliği nedeni ile ağır metal zehirlenmesi yönünden tekrarlanan öyküsünde civaya maruz kaldığı öğrenildi. Hastanın kardeşinin iki ay önce okul kimya laboratuarından getirdiği civa ile iki gün boyunca oynadığı öğrenildi.

Gönderilen serum ve idrar civa düzeylerinin yüksek olması ,saç civa düzeyinin normal olması nedeniyle akut civa zehirlenmesi tanısı konuldu. Çocuklarda ilaç veya toksik maddeye maruz kalma sonucu gelişen kan basıncı yüksekliğininçok nadir olduğu bilinmesine karşın, öykü derinleştirilerek hastada civa zehirlenmesi tanısına ulaşıldı.

Civa zehirlenmesi olan vakalarda unutkanlık, uykusuzluk, sinirlilik gibi nöropsikiyatrik bulgular ile birlikte konvülsiyon olması merkezi sinir sistemi tutulumu olduğunu gösterir. Hastada görülen nöropsikiyatrik semptomlar iyileşme sürecinde en son düzelen bulgular.

Çocukların civa ile karşılaşması en çok kazalar sonucunda olmaktadır Çocukların civa ile karşılaşması en çok kazalar sonucunda olmaktadır. Çocukların zamanlarını geçirdikleri ev ve okullarında civa içeren aletlerden uzak tutulması gerekir. Amerikan Pediatri Akademisi 2001’de çocuk hekimlerine civa içeren aletleri kullanmamalarını tavsiye etmiştir.

IRAK’TA METİL CİVA ZEHİRLENMESİ Eylül 1971’ de 90. ton çekirdek tohumu Irak’ın Basra Limanına getirildi. Bozulmaya karşı metil-civa ile işlenen Amerikan arpası ve Meksika buğdayı, üzerlerinde ki ölümcül maddeleri belirtmek için parlak pembe renk ile işaretlenmiş ve çuvalların üzerlerine uyarı yazıları basılmıştı -fakat sadece İngilizce ve İspanyolca olarak.

Çiftçilere dağıtılmadan önce çalınan çuvallar açlıkla mücadele eden halka yemek olarak satılmıştı. Irak hükümeti ihmalinden utanmış olmalı ki olayı örtbas etmeye çalışmış fakat olaydan 2 yıl sonra Amerikalı bir gazeteci tarafından hastane kayıtlarındaki 6.530 civa zehirlenmesi vakası ile ortaya yeniden çıkarılmıştı

Yetkililer sadece 459 kişinin öldüğünü söylese de 6000 ölü ve 100 Yetkililer sadece 459 kişinin öldüğünü söylese de 6000 ölü ve 100.000 den fazla kalıcı körlük, sağırlık ve beyin hasarı vakası olduğu tahmin ediliyor.

AMALGAM DOLGULAR Amalgam dolguların plazma ve tükürük civa konsantrasyonları üzerine etkileri araştırılmıştır. Arastırmaya yasları 20-32 arasında degisen, agzında amalgam dolgusu olan 33,amalgam dolgusu olmayan 15 olmak üzere toplam 48 birey katılmıştır.

Çalısmaya katılan tüm bireylerden kan ve uyarılmamıs tükürük örnekleri alınmıştır. Plazma ve tükürükteki civa düzeyleri, atomik absorpsiyon spektrometre ve hidrür sistemi kullanılarak tespit edilmiştir. Amalgam dolgulu bireylerde P-Hg (plazmada civa)düzeylerinin, amalgam dolgusu olmayan bireylere göre anlamlı bir sekilde daha yüksek oldugu belirlenmiştir.

Amalgam dolgulu bireylerde T-Hg (tükürükte civa) düzeylerinin, amalgam dolgusu olmayan bireylere göre daha yüksek oldugu belirlenmiştir.

AŞILARDA CİVA-OTİZM Bazı aşıların içinde bulunan cıvanın (timerosal) otizme neden olup olmadığı tıp dünyasında önemli bir tartışma konusudur. 1990 yılardan itibaren çocuklarda görülen nörolojik gelişim ve davranış bozukluklarında müthiş bir artış olmuştur. Otizmdeki bu artışın sebebinin bazı aşılarda bulunan timerosal adlı cıva bileşiğinden olduğu ileri sürüldü.

1980’li yılların ortalarında sadece karma (difteri-tetanoz-boğmaca), çocuk felci ve kızamık aşıları uygulanıyordu ve bunlardan sadece karma aşı cıva (timerosal) içeriyordu. İki yaşına kadar 4 kere aşılanan çocuk ortalama (4x25)= 100 μg timerosal alıyordu.

ABD’de cıva kademeli olarak aşılardan çıkartıldı. Aşılardan civanın çıkartılması sonucu otizmin azaldığı görülmüştür.

DİNLEDİĞİNİZ İÇİN TEŞEKKÜRLER 