“Aynadan Söze” Prof Dr Süheyla Ünal
Dil Dilbilimciler açısından Dil-düşünce ilişkisi Düşünce
Dil-düşünce ilişkisi Dil düşünceyi etkilemez Dil düşünceyi kısmen etkiler Dil düşünceyi oluşturur Düşünce dili oluşturur Dil ve düşünce karşılıklı etkileşerek gelişir
Dil düşünceyi etkilemez Fodor ( 1983 ) Dil, bilişsel sistemden bağımsız, doğuştan varolan modüler bir yapıdır Dentaks, morfoloji ve fonolojiyle ilgili bilgilerin işlemlenmesini sağlar Diğer modüllerden bilgi alır ancak genel bilgiye penetre olmaz
Dil düşünceyi kısmen etkiler Vygotsky (1967) Dil ve düşünce başlangıçta iki bağımsız süreçtir Çocuk üç yaşına geldiğinde ikisi arasında etkileşim başlar Erişkinlerin verdiği yönergeleri çocuk düşünce süreçleri olarak içselleştirir İçselleştirdiği bu konuşma ile davranışlarını düzenler
Dil düşünceyi etkiler Clark (1998) Dil bilişsel bir araçtır Sadece iletişimi sağlamaz, düşünceyi zenginleştirir
Düşünce dili oluşturur Piaget (1973) Dil edinimi, bilişsel gelişimle birlikte bir yan ürün olarak gerçekleşir Duyu ve hareketin sağladığı olanaklarla aşamalar halinde gelişen düşünce, dili ve diğer sembolik temsilcileri oluşturur
Dil düşünceyi oluşturur Whorf (1956), Pinker (1994) Dil kavramsal düşünmenin aracısıdır Dil çevreyi algılamada etkilidir, dünya dilin sunduğu kategorilerle algılanır
Dil düşünceyi oluşturur Dennett (1991) Zihin toplumsal-dilsel bir yapılanmadır Dil zihinsel temsilcileri değiştirerek, yeniden programlayarak, zihni kolonize eder Dil genlere benzer şekilde fikirler ve kavramların sonraki kuşaklara aktarımını sağlar
Dil düşünceyi oluşturur Vasanta (2005) Dil sosyal yapı içinde yerleşmiştir Günlük konuşmalara çok sayıda görsel-uzaysal bilgi eşlik eder Bu bilgilerin edinimi, bilişsel gelişimin de özünü oluşturur Örn Kategorileri öğrenen papağanda kısmen soyutlama yetisinin gelişimi
Dil düşünceyi oluşturur Chomsky (1980) her dil evrensel bir gramere dayanır her çocuk fonoloji, anlambilim ve söz dizimini ayırt edebilen en ilkel kural sistemi ile (Dil Edinimi Aracı) dünyaya gelir
Dil düşünceyi oluşturur bu kural sistemi bebeğin ilk bağırışlarına bile sözdizimi ve anlam katmaya başlar dil, düşünceye hiyerarşik, üretken, tekrarlı ve sınırsız bir yapı sağlar bu yapının tekrarı, farklı düşünceleri, düzenlenmiş parçalar olarak görme ve bunlardan karmaşık düşünceler üretme yetisini kazandırır
Dil, düşünce ile etkileşir Chaika (1989) dil ve düşünce gerçekliğin algılanma tarzını belirler gerçeklik, dili şekillendirir Deacon (1995 ) Dil bilişsel bir uyum süreci olarak başlar Genetik özümleme temelinde bilişsel çaba ve kültürün katkısı ile dil ve beyin birlikte gelişir Sözcüklerin kullanılması beyinde nörobiyolojik değişiklikler oluşturur
Nörobiyolojik açıdan Motor dil kuramı Bir model denemesi
Dil yaşantılar içinde gömülü anlamları edinme sürecidir Langacker 1991, Talmy 2000
Dile hazırlık ve dil edinim yapıları Dil yaşantılar içinde gömülü anlamları edinme sürecidir Dile hazırlık ve dil edinim yapıları
Dile hazırlık sistemi Motor eylemin görsel kontrolünü sağlayan bu mekanizmalar beyni “dile hazır” hale getirir Dile hazırlık el/yüz/sesle kompleks taklit yetisini ilgilendiren çok birimli bir sistemdir Bedensel duyumların ve eylemlerin ayna nöron sistemi sayesinde zihinsel taklidi kavramların ve soyut düşüncenin gelişimine temel olur Lakoff & Johnson, 1999
Dile hazırlık sistemi İnsan beyni dil edinimi açısından biyolojik bir alt yapıya sahiptir bellek sistemi öğrenme, hatırlama motor sistem eylem ayna nöron sistemi motor taklit mental simulasyon
Bellek yapıları Amigdala Hipokampus duyguların kaydı, anımsanması koşullanma Hipokampus açık bellek Ayna nöron sistemi, bazal gangliyonlar örtük bellek
Motor sistem Birincil motor alanı Premotor korteks Bazal gangliyonlar Serebellum
Ayna Nöron Sistemi bir eylemi planlama motor planlamanın dil öncesi ilkel etkinliğine, fonoloji, sentaks ve semantik gibi fakülteleri eklemleyerek dilin evrilmesini sağlama Fogassi ve Ferrari 2007
Dil geni-FOXP2 Duygusal-motor bütünleştirmeyi sağlayan beyin yapıları Broca alanı Ön motor korteks Opercular premotor korteks Serebellum Bazal gangliyonlar Talamus Teramitsu et al 2004
FOXP2’nin sağladığı avantajlar Arındırıcı seçilme Talamus- eski uyaranları filtreleme Broca- uyaranın bağlantılı olduğu kategorileri seçme Ardışık motor hareketlerde hız artışı Serebellum Bazal gangliyonlar
FOXP2’nin sağladığı avantajlar Yönlendirme Motor korteks Ayna nöron sistemi Dilin derin ve yüzeysel yapıları arasında iki yönlü dönüştürüm
Basit mimik ve jestlerden oluşan öncül bir dilden, söze dönüşüm Dil yaşantılar içinde gömülü anlamları edinme sürecidir Süreç Basit mimik ve jestlerden oluşan öncül bir dilden, söze dönüşüm
Anne karnı 6-8 hafta sonra fetusun bellek şablonları gelişmeye başlar Annenin kalp ve konuşma ritmleri fetusun sinir sistemine kaydedilir Gilmor 1989, DeCasper 1994 4,5 ay sonra sese tepki gösterir Kisilevki ve ark. 2003 Fetal bellekle öğrenilmiş tepkiler, doğumdan sonra bazı davranış formlarında kendisini gösterir
Anne sesi Doğumdan önce ve doğarken işitme duyusu mevcuttur Ses uyaranları arasında “diğer erkek seslerine göre kadın seslerini, kadın sesleri arasından annesinin sesini tercih eder (DeCasper ve Spence 1986) Duyusal uyarana refleks ya da taklitle motor tepki verir
Anne sütü, anne kucağı Annenin emzirmesi, sarılması, sevmesi, gülümsemesi, altını temizlemesi bebekte hoşnutluk yaratır Duyumlara eşlik etmeye başlayan his ve duygular bağlanmayı sağlar Bağlanma (şefkat), temel güven duygusuna, varlığın ve varoluşun benimsenmesine zemin hazırlar
Anne yüzü Dış dünyadaki görüntüler arasında ilgisi öncelikle yüzleredir Johnson & Morton, 1991 görsel temsilciler İlk dakikalardan itibaren karşısındakinin jest ve mimiklerini taklit etmeye başlar motor temsilciler
Aynadaki yansıma Ayna nöron sistemi-Kompleks taklit F5/Broca alanın seslendirme organları ile bağlantısı El işaretlerinden oluşan iletişim tarzından seslerin kullanımına geçişi sağlar Ses repertuarı giderek zenginleşir, sözcükler edinilir Dil, eylem-nesne çerçevesinden sentaks ve semantiğe evrilir Rizzolatti ve Arbib
Aynadaki yansıma Edimin ortak temsilcileri (Vignemont & Haggard) Ayna nöron sistemi, amaca yönelik eylemleri gerçekleştirirken, gözlemlerken ya da bu eylemle ilgili kokuları, sesleri algılarken aktive olur Gallese ve Lakoff Semantik Pragmatik Duyusal Motor (edimin öngörülen duyusal sonuçları) Niyetler Amaçlar Hareketlerin ardışıklığı Kinematik ayrıntılar
Sırrın ötesi-Zihin inşası Sembolik temsilciler fiil haritaları birbirine bağımlı yapı ve işlevler leksikal kategoriler
Düşünme Sembolik temsilciler aracılığı ie karmaşık bir dünya içinden “gerçekliği” arama buldukları arasından seçme seçtikleriyle “gerçekliği” yeniden kurgulama
Sözcüklerle zihnin inşası Beyinde akustik uyaranlar değil, kategorik, fonolojik temsilcileri kullanılır Akustik uyaran=> fonem=> sözcükler => semantik kavramlar Pulvermuller 2003
Annece bebece Annenin jest ve mimiklerini taklit etme Bazı seslerin uzatılması ve tekrarı tarzında ses/söz öncülleri ile karşılık verme Trevarthen, 2001 Bu tepkilerin sözel olmayan anı izleri olarak bellekte kaydedilmesi Annenin yanıtı doğrultusunda tepkilerin pekişmesi ya da sönmesi
Sözden edime- Dil Sözcükler için ayna nöron sistemi yeterlidir Prefrontal korteksin diğer kortikal alanlarla bağlantıları aracılığı ile kavramlar kazanılır Prefrontal korteksin bazal gangliyonlar, serebellum gibi subkortikal yapılarla bağlantılarının güçlenmesi duyusal-motor bütünleşmeyi sağlayarak hareketi koordine ve becerikli hale getirir
Ana dil edinimi Bebeğin sinir sisteminin her gelişim aşamasında bilişsel işlevlerin yetkinliği biraz daha artar Dilin motor öncülleri olan ses ve işaretler giderek semantik olarak anlamlı, akustik olarak komplike cümle ya da sözcüklere dönüşür
İlk yıl sonu Gelişen örtük bellek süreçleri ile zihin modelleri ve şemaları şekillenmeye başlar
İkinci yıl 2. yaştan itibaren açık bellek (explicit) gelişimi ile anlamlar dünyasına girer Duygular tanımlanmaya ve duyguların nedenleri anlaşılmaya başlar Ayna nöronların bazal gangliyonlarla bağlantıları sayesinde ödül mekanizmaları işler hale gelir, bu aracılıkla değerler sistemi gelişir Edilgenliğin hazzına etkinliğin hazzı eklenir
İkinci yıl Prefrontal korteksin diğer kortikal alanlarla bağlantıları aracılığı ile gelen her yeni duyusal uyaran, daha önceki deneyimlerden yararlanarak işlem görür Karar verme, sorun çözme, öncelemeyi sağlayan yönetici işlevler giderek yetkinlik kazanmaya başlar Öyküsel bellek ve tarih algısı gelişimi başlar
Üçüncü yıl O zamana dek duyduklarıyla sınırlı olan konuşma, dil kurallarının ve kalıplarının kullanılmaya başlaması ile yeni sözcük ve tümcelere doğru zenginleşir (Dominey 2005) Sembol öğrenme becerisi prefrontal bölgenin gelişmesini hızlandırır (Deacon 1997) Bu gelişim 3-8 yaşlar arasında oldukça hızlıdır (kritik peryod)
Dördüncü yıl Taklit edilen davranışın ardındaki niyet ve amacın anlaşılmaya başlaması ile zihinsel temsilciler davranışı belirlemeye başlar Davranışın forma uygun olması yanı sıra amaca yönelik olması da öğrenilir Somut davranışın rehberliğine fazlaca gerek kalmaz
Beşinci yıl Soyutlama ve yeniden yapılandırma yetileri gelişir Yeni davranışlar üretilmeye başlar
Son tahlil Dil düşünceyle birlikte gelişir Yüksek düzey düşünce dil sayesinde gerçekleşir Dil düşünceyle olasıdır