BİR ÖYKÜMÜZ VAR.

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
ÇOCUK NASIL ÖĞRENİR?.
Advertisements

TÜRKAN YÜKSEL Tıkır Top.
Aşk, Dostluk ve Güven... Lütfen sesli izleyiniz.
Onlara sahip olduklarınızın en iyisini veriniz.”
KIRMIZI BAŞLIKLI KIZ.
Küçük bir jest….
ASIL EKSİKLİK Asıl eksiklik, eksik olduğumuzu düşünmekti. Asıl eksiklik, çareyi başkasında aramaktı.
HAYATIN İÇİN TALİMATLAR :  Çavdar ye.  İnsanlara istediklerinden fazlasını ver, ve bunu kalben isteyerek yap.  En sevdiğin şiiri ezberle.  Duyduğun.
…Bu sunuda anlatılan olaylar gerçekten yaşanmıştır…
Bir süre önce, başka bir kadınla çıkmaya başladım ve bu aslında
İnternet ve BİT Kullanım Kuralları
Annesini Arayan Kardan Adam
Tanrı, melek ve bebek:.
Bir zamanlar bir ağaç varmış
Ilk göz ağrım.
HANSEL VE GRATEL.
Bu India’dan gelen TANTRA.
Vaktiyle bir Keloğlan varmış… Bütün ailece çiftlikle meşgul olurlarmış
KÜLKEDİSİ.
"ALLAH" DEMEK.
Biraz moral bulalım.
SLAYTI MUTLAKA SESLİ İZLEYİNİZ… İYİ SEYİRLER…
Bu sabah kalktığında...sana dikkatle baktım...bana konuşmanı umdum....
Dövüş ustası olanlar öfkelenmezler. Kazanma ustası olanlar korkmazlar
Genc adam yoğun iş temposundan iyice bunalmıştı. Vakit akşama yaklaşıyordu,ama mesai kavramına çok yabancı oldugu icin evine ne zaman gidecegi belli değildi.
HAYIR DEMEYİ ÖĞRENME.
Bir zamanlar bir ağaç varmış
ANNE-BABA ÇOCUK İLETİŞİMİ
Altın Kurallar 1- Ucuz araba kullan ama, alabileceğin en güzel evi al.
Hayatta, birinin eksikliğini hissettiğimiz
Hiç kimse geri dönemez ve parlak geçmişini geri getiremez. Ancak şu andan itibaren herkes yeni bir başlangıç yapabilir ve parlak bir sona ulaşabilir.
DiŞ DOKTORU Diş hekiminin odasına giren genç ve güzel kadın:
Ş EYMA ÖZÇEL İ K & EZG İ USTA 8\A 541 & 538 Ö Ğ RETMEN:SELMA ERASLAN
…Bu sunuda anlatılan olaylar gerçekten yaşanmıştır…
BİR BABANIN ENGELLİ OĞLUNA MEKTUBU
KALANIN ARDINDAN (sesli) Hep birlikteydik, masmaviydi hava; ne çok seviyordu herkes birbirini. Gitara yeni başlamıştım; çalacaktım ama utanıyordum.
ANNELER BABALAR/ÇOCUĞUNUZ SINAVA GİRİYOR …. Çocuklarımızı çok severken kişisel isteklerimizin, beklentilerimizin onlar için belki de aşırı bir yük olacağını.
MASALLAR DİYARI Çocuklar masalı dinlemeye hazır mısınız?
Okulun ilk günü, ilk derste profesörümüz, önce kendini tanıttı, sonra 'Bu yıl, yepyeni bir öğrencimiz var. Çok ilginç biri bakalım bulabilecek misiniz'
Şiddetle itiraz ettim: "Ama ben seni seviyorum!!!"
HAYIR DEMEYİ ÖĞRENELİM Erkan İLGÜN Rehber Öğretmen
Ö Z G Ü R L Ü K... Soğuktu... Kar yağmaya devam ediyordu ve bir lokma yiyecek bulabilmek en büyük mutluluk olacaktı KURTiçin. Umutsuzca yaşadığı dağdan.
KADIN Bir kadın çocuktur aslında..   Çocuk gibi davranmayı sever.   Erkeğin kendisine bir çocuğa gösterdiği şefkati göstermesini ister. Bir çocuğu.
CANIM ARKADAŞIM.
Hayatta,birşeyin eksikliğini hissettiğimiz
Türkiye’nin en büyük mail grubu Lütfen slaydı tüm sediklerinizle paylaşınız Hayat paylaştıkça güzeldir.
İnsan hayatının bir yerinde durup düşünmeden bilemez gerçekte neler olup bittiğini. Çoğu zaman yorgun mu, yoksa mutlu mu olduğunu bile anlamayabilirsin...
Tıkır Top
Bu sabah kalktığında...sana dikkatle baktım...bana konuşmanı umdum....
Şsg y.b.o rehberlik servisi
SEVGİ ZENGİNLİK BAŞARI
KÜL KEDiSi-SINDRELLA Hazırlayan: Emine KOÇAK- 7/A
HACI KADRİYE ARSLAN REHBERLİK VE ARAŞTIRMA MERKEZİ
MERHAMET ŞEVKAT FEDAKARLIK
ASIL EKSİKLİK.
“Altın çağın” tanımı Yaşlanmak, ihtiyarlamaktan farklıdır.
SAVAŞ ÖLÜM YANGIN ŞİDDET DEPREM.
ÇİVİ.
1 CANSAN İLKÖĞRETİM OKULU. 2 “Dünyanın en güzel insanlarına” Sevgili anneme ve babama mektup.
Bir zamanlar bir ağaç varmış
Bunu okumak sizi herhangi bir borç yükü altına sokmayacaktır.
ŞAH VE PİYON sesli
Bir zamanlar dünyaya gelmeye hazırlanan bir çocuk varmış.
DUYGULARIMI KONTROL EDİYORUM
Şapka satarak geçinen bir adamın yolu bir gün bir ormana düşmüş. Adam biraz yürüdükten sonra sıcaktan ve yorgunluktan bunalmış, bir ağacın altına oturmuş.
Etik Günü 25 Mayıs tarihi bütün dünyada etik günü olarak kutlanmaktadır. Bizim kültürümüze kavram ve çerçeve olarak farklı olan bu terim son yıllarda ülkemizde.
Güven kavramı; bir kişinin başka birinin ifadelerinden, davranış tarzından ve aldığı kararlardan emin olması ve buna göre kendi davranışlarını sergilemesi.
Burası yuvarlaklar ülkesi. Öykümüz burada geçiyor.
HAYIR DEMEYİ ÖĞRENELİM. BEN UYUYORUM Bir gün Nasreddin Hoca şehire gelip, bir arkadaşıyla birlikte handa kalmış. Gece yarısı arkadaşı sormuş : -Hocam,
Sunum transkripti:

BİR ÖYKÜMÜZ VAR

Adam, yaşamının bir döneminde herşeyin ona nasıl bayat ve tatsız geldiğini hissetmeye başlamış. Hiçbirşeye istek duymamaya, çalışma çabaları boşa gitmeye başlamış. Durumu her gün biraz daha kötüye gidiyormuş. Adam, sonunda bir doktordan yardım istemeye karar vermiş.

Doktor onda fiziksel bir bozukluk bulamayınca, "Talimatımı bir gün boyunca uygulayabilir misiniz?" diye sormuş. Adam bunu yapabileceğini belirtince, doktor ona, ertesi günü çocukken en mutlu olduğu yerde geçirmesini söylemiş. "Yanınıza yiyecek alabilirsiniz." demiş. "Ama kimseyle konuşmak, okumak, yazmak ya da radyo dinlemek yok." Sonra dört reçete yazmış. Adama bunları sırayla saat dokuz, oniki, onbeş ve onsekizde açmasını tembih etmiş. Adam doktora, "Ciddi misiniz? diye sormuş. Doktor, "Faturamı aldığınız zaman şaka etmediğimi anlayacaksınız." diye yanıtlamış.

Böylece Adam ertesi gün kumsala gidip ilk reçeteyi açmış Böylece Adam ertesi gün kumsala gidip ilk reçeteyi açmış. Reçetede "Dikkatle dinleyin" yazılıymış. Adam, doktorun deli olduğunu düşünmüş. Üç saat dinlemek mi? Ama doktorun talimatına uymayı kabul ettiği için dinlemeye başlayıp her zamanki kuş seslerini ve denizin şıpırtısını duymuş. Bir süre, başlangıçta o kadar belirli olmayan diğer sesleri işitmiş. Dinlerken denizin ona çocukken verdiği dersleri düşünmeye başlamış; sabır, saygı, her şeyin birbiriyle karşılıklı bağımlılığı. Adam sesleri - ve sessizliği - daha dikkatle dinleyerek gitgide artan bir huzur duymuş.

Öğleyin ikinci reçeteyi açmış Öğleyin ikinci reçeteyi açmış. Bunda da, "Geriye uzanmaya çalışın" yazılıymış. Adam, "Neye uzanmaya?" diye merak etmiş. Belki de çocukluğuna, belki de daha mutlu günlerin anılarına. Adam geçmişini, sevinç dolu pek çok kısa anı düşünmüş. Onları olanca canlılıklarıyla anımsamaya çalışırken de içinin ısınmaya başladığını hissetmiş.

Öğleden sonra saat üçte, üçüncü reçeteyi açmış Öğleden sonra saat üçte, üçüncü reçeteyi açmış. Doktorun o ana kadar önerdikleri kolaylıkla yerine getirebilecek şeyler olduğu halde bu seferki farklıymış. Kağıtta, "Hedeflerinizi inceleyin" yazılıymış. Adam önce kendisini savunmaya çalışmış. İstediklerini düşünmüş: Başarı, ün, güven. Bütün bunlara birer gerekçe bulmuş. Ama sonra bu hedeflerin yeteri kadar iyi olmadığını, belki de yaşamının durağanlaşmasının nedeninin bu olduğunu düşünmüş.

Hedeflerini derinlemesine, iyiden iyiye incelemiş Hedeflerini derinlemesine, iyiden iyiye incelemiş. Geçmişteki mutluluğunu anımsamış ve sonunda yanıtı bulmuş. "Bir insanın hedefleri hatalıysa, hiçbir şeyin doğru olmayacağını birden kavradım. İster postacı, ister berber ya da sigortacı veya ev kadını, ister başka birşey olun, bu durumu değiştirmez. Başkalarına hizmet ettiğinize inandığınız sürece işinizi iyi yaparsınız. Amacınız yalnızca kendinize hizmet etmekse, işi daha kötü yaparsınız. Bu, yerçekimi kadar kaçınılmaz bir yasadır."

Akşamüstü saat altı olduğunda, Adam son talimatı yerine getirmekte hiç zorluk çekmemiş. Bunda, "Endişelerinizi kuma yazın." deniyormuş. Adam yere diz çöküp kırık bir midye kabuğuyla birkaç sözcük yazmış. Sonra dönerek uzaklaşmış. Arkasına dönüp bakmamış, çünkü gel-gitle sular kabarırken denizin kumsalı kaplayacağını, sonra her şeyi silip geri çekileceğini biliyormuş.

Evet sevgili gençler; Yaşam boyunca tüm endişe ve üzüntülerinizi dalgaların götürmesi dileğimizle ….….