İŞLETMECİLERİNE YÖNELİK BİLGİLENDİRME EĞİTİMİ İNTERNET KAFE İŞLETMECİLERİNE YÖNELİK BİLGİLENDİRME EĞİTİMİ
İNTERNET VE İNTERNET KAFELER
Çağımızda bilgisayar ve internet kullanımının yaygınlaşması ile teknoloji günlük hayatın bir parçası haline gelmiştir. İnternetin yaygınlaşması, erişimin kolaylaşmasının sonucu olarak bilgiye kolay erişim ve iletişim hizmetleriyle İnternet eğitim ortamlarında ilgi odağı haline gelmiştir.
Yapılan araştırmalar internet kafelerin ülkemizde yoğun bir biçimde farklı yaş gruplarından insanlar tarafından farklı aktiviteler için kullanıldığını göstermektedir. Örneğin Antalya içindeki kafeler ölçeğinde yapılan bir araştırmaya göre;
10-15 yaşlar arasında sohbet, oyun, ödev amaçlı kullanım, İnternet kafede geçirilen süre boyunca, İnternet üzerinde yapılan etkinlikler farklı yaş gruplarına göre değerlendirildiğinde; 10-15 yaşlar arasında sohbet, oyun, ödev amaçlı kullanım, 16-19 yaşlar arasında sohbet (Msn, Facebook, Twitter) ve oyun amaçlı kullanım, 20 yaşın üzerinde ise video paylaşımı (Youtube) e-posta, oyun, sohbet amaçlı kullanım gözlenmiştir. .
Türkiye’de İnternet ve İnternet Kafeler İnternet teknolojisi Türkiye’ye ilk olarak 1987 yılında Ege Üniversitesi’nin öncülüğünde gelmiştir. Bunu takip eden hızlı gelişmelerin ardından 12 Nisan 1993 tarihinde ODTÜ’den Ankara-Washington arasında kiralık hat kurularak sağlanan internet bağlantısından dolayı Türkiye’de 12 Nisan internetin doğum günü olarak kabul edilmiştir.
TÜİK’in 2010 yılı verilerine göre Türkiye’deki hanelerin %41,6′sı internet erişimine sahip. 16-74 yaş grubundaki bireylerde ise İnternet kullanım oranları erkeklerde %51,8, kadınlarda %31,7’ dir. İnternet abone sayısının 7,5 milyon, internet kullanıcı sayısının ise 35 milyon civarında olduğu görülmektedir.
Ülkemizde ilk internet kafe 1995 yılında İstanbul’da açılmıştır Ülkemizde ilk internet kafe 1995 yılında İstanbul’da açılmıştır. İnternet kullanımı ile beraber, internet kafelerin sayısı da çok artmıştır. 2010 yılı itibarı ile Türkiye’de 15 bini ruhsatlı olmak üzere 19.800 internet kafe olduğu belirtilmektedir.
Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı (TİB) verilerinden yapılan derlemelere göre, 2009 sonu itibariyle Türkiye’de kayıtlı 19 bin 800 internet kafenin yüzde 10’u İstanbul’da yer alırken, bunu İzmir, Bursa, Ankara ve Antalya izliyor. TİB verilerine göre, en çok kayıtlı internet kafe bulunan 5 il ve nüfusları şöyle: İL NÜFUSU İNTERNET KAFE İstanbul 12.697.164 1880 İzmir 3.795.978 1371 Bursa 2.507.963 832 Ankara 4.548.939 788 Antalya 1.859.275 762
İNTERNET VE BİLGİSAYARIN ÇOCUKLAR ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ
Bilgisayar ve İnternet sadece. erişkinler için değil; aynı zamanda Bilgisayar ve İnternet sadece erişkinler için değil; aynı zamanda çocuklar için de oldukça faydalı bir ortamdır. Çocuklarının, bir eğitim, eğlence ve iletişim aracı olarak bilgisayarlardan doğru ve etkin bir şekilde faydalanması adına birçok anne baba, çağa ayak uydurma ve bilgiye daha çabuk ve etkin bir şekilde erişebilmeleri için çocuklarına bu tür imkânları sunmak istemektedirler.
Bilgisayar ve İnternet kullanımının çocuk ve gençlere sunduğu olumlu getirilerinin yanında, bu kullanımın olumsuz etkilerinin bulunduğu da her zaman göz önünde tutulmalıdır. Örneğin, eğitim sistemi ve eğitmenler açısından bilgisayar ve İnternet kullanımı ile ilgili dile getirilen farklı bir görüş, İnternet’te var olan yoğun bilginin, öğretmen, kitap, kütüphane, araştırmacılık, deney ve gözlem gibi normal eğitim araçlarına olan olumsuz etkisini işaret etmektedir. Çocuklar, özellikle ev ödevlerini yaparken kolaycılığa kaçarak bilgisayar ve İnternet ile yetinebilmektedirler.
Çocuklar ve gençler genel olarak, bilgisayar kullanırken veya İnternet üzerinde gezinirken bilgisayara, kendilerine ve ebeveynlerine verebilecekleri zararları düşünmezler. Örneğin, indirdikleri bir oyun programında virüs, casus yazılım gibi zararlı yazılımlar bilgisayara bulaşabilir. Bu yazılımlar çok çeşitli tekniklerle bilgisayara ve kullanıcılarına zarar verebilir. İnternet üzerinde çocuklara hoş gelecek yöntemlerle bu tür yazılımların kolay bir şekilde bilgisayarlara bulaşması mümkündür.
Çocukların çok aşırı bilgisayar kullanımının da önüne geçmek gereklidir. Bazı çocukların, özellikle ileri ergenlik dönemindeki erkek çocukların, evdeki bilgisayarları ile günde 4 saatten fazla zaman geçirdiği rapor edilmiştir. Bilgisayarları başında aşırı zaman harcayan çocuklar, fiziksel, sosyal ve psikolojik gelişme problemleri ile yüz yüze kalabilir.
İnternet Kafelerin Çocuklar Üzerindeki Etkileri İnternet kafelerin çocuklar üzerindeki olası zararları yadsınamaz bir gerçektir. Örneğin, internet kafelerde her türlü oyun oynatılmaktadır. Savaş, şiddet, ölüm, cinsellik vb. içeriğe sahip oyunlar sadece çocuklar için değil yetişkinler için dahi zararlıdır. Bu tür oyun oynayan çocuklarda otoriteye başkaldırma, şiddete yönelme, bencillik, karakter bozukluğu, davranışlarda tutarsızlık gibi olumsuzluklar da gözlenmektedir. Oyun dünyasına dalan çocuklar; gerçeklikten uzaklaşmakta, yarattıkları sanal âlemde oyun kahramanları gibi kendilerini algılamaktadır.
İnternet kafelerin büyülü ortamında saatlerini geçiren çocuklar aileleriyle birlikte olma, televizyon izleme, gazete dergi, kitap okuma, ders çalışma, arkadaşları ile buluşup sohbet etme gibi faydalı alışkanlıklarından süratle uzaklaşmakta, yüz yüze sıcak iletişimden adeta vazgeçmektedir. Bu durum ise çocukta hem okul hem de sosyal hayatında başarısızlıklara neden olabilmektedir. Çocukta içine kapanıklık, kendini ifade edememe, diğer insanlarla ilişki kuramama gibi anti sosyal durumlara neden olmaktadır.
İnternet dünyasında her sitenin faydalı İnternet dünyasında her sitenin faydalı olduğunu söylemek mümkün değildir. İnternet ortamında bilinçsiz şekilde dolaşan, vakit geçirmek için siteleri ziyaret eden çocuklar terör örgütlerinin ve kötü niyetli kişilerin tuzaklarına da düşebilmektedirler. Örgütler çekici siteler hazırlayarak, yalan haberler kullanarak çocukların ilgisini çekmeye çalışmaktadır. Bu siteleri ziyaret eden çocukların etkilenmesi de doğaldır. Sonuçta ülkesi ve devletini sorgulayabilecek duruma gelen çocukların olması bile mümkündür.
İnternet kafelerin diğer bir yönü ise ekonomik. boyutudur İnternet kafelerin diğer bir yönü ise ekonomik boyutudur. Saatlerce bilgisayar karşısında vaktini geçiren çocuklar harçlıklarını buralarda harcayabilmektedirler. Çocuk tüm boş zamanlarını internet kafe de geçirdiğinden maddi sıkıntılarla dahi karşılaşabilmektedir. Bu maddi sıkıntıyı gidermek anlamında çocuk, yapmaması gereken davranışlara yönelebilmekte, en temel gereksinimlerinden bile vazgeçerek internet kafelere öncelik verebilmektedir.
Saatlerce bilgisayar ekranı karşısında kalmak, çocuklarda başta görme organı olmak üzere birçok duyu organlarını da olumsuz etkilemektedir. Bu durum çocuğun fiziksel gelişimi içinde engel teşkil edebilmektedir. İnternet kafelerde fiziksel açıdan da tehlikeler olduğu açıktır. İnternet kafelerin kapalı ortamlar olması, havalandırma sisteminin bulunmaması, uygunsuz şartlarda faaliyet göstermesi halinde salgın hastalıklara da zemin hazırladığı gerçektir. Başka insanların kullandığı kulaklık, mouse ve klavyelerden geçebilen hastalıkları da unutmamak gerekir.
Bütün bunlara karşın, internet kafelerin olası yararları da göz önüne alınmalıdır. İlk olarak internet kafeler bilgisayar okur yazarlığını arttırma konusunda son derece önemlidir. Yapılan çalışmalarda kişilerin internet ile ilk kez nerede tanıştıkları araştırıldığında, %41.3’ü ilk kez internet ile internet kafede, sadece %17.3’ü internet ile ilk kez okulda tanıştıklarını ifade etmişlerdir.
Ayrıca psikolojik bir süreç olarak, yaşın ilerlemesiyle birlikte bilgisayar ve internet kullanmaya karşı bir direncin oluştuğunu, hatta bu sürecin kişi bilgisayar kullanmayı arzulasa da fiziksel temastan korkmaya kadar varabildiğini gündelik pratiklerde görülmektedir. Oysa ki, genelde internet kafelerde olduğu gibi küçük yaştaki kişilerin oyun için dahi olsa bilgisayar ve internetle ilk fiziksel temasları bu psikolojik sürecin ortadan kalkması için önemlidir.
Son olarak; ülkemizin ekonomik yapısı ve satın alım gücü düşünüldüğünde, bilgisayar ve internet teknolojisinin hayli pahalı olduğu açıktır. Bu teknolojilere sahip olamayan insanların ücretsiz yararlanabilecek oldukları internet evleri, halk kütüphaneleri gibi imkanların henüz ülkemizde olmadığı göz önüne alındığında, internet kafelerin bu eksikliği giderdiği düşünülebilir.
İnternet Toplu Kullanım Sağlayıcıları Hakkında Yönetmelik YASAL MEVZUAT İnternet Toplu Kullanım Sağlayıcıları Hakkında Yönetmelik
23 Mayıs 2007 tarihinde 5651 sayılı “Internet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi Ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkında Kanun” Resmi Gazete yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Bu kanuna dayanılarak çıkarılan “İnternet Toplu Kullanım Sağlayıcıları Hakkında Yönetmelik” 01/11/2007 tarihli ve 26687 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Bu yönetmelik ile internet toplu kullanım sağlayıcıları ve ticari amaçla internet toplu kullanım sağlayıcılarının yükümlülükleri ve sorumlulukları ile denetimlerine ilişkin esas ve usuller düzenlenmektedir.
Yükümlülükler ve Sorumluluklar İKİNCİ BÖLÜM Yükümlülükler ve Sorumluluklar İnternet toplu kullanım sağlayıcılarının yükümlülükleri MADDE 4 – (1) İnternet toplu kullanım sağlayıcılarının yükümlülükleri şunlardır: a) Konusu suç oluşturan içeriklere erişimi önleyici tedbirleri almak. b) İç IP Dağıtım Loglarını elektronik ortamda kendi sistemlerine kaydetmek.
Ticari amaçla internet toplu kullanım sağlayıcılarının yükümlülükleri MADDE 5 – (1) Ticarî amaçla internet toplu kullanım sağlayıcılarının yükümlülükleri şunlardır: a) Mülki idare amirinden izin belgesi almak. b) Konusu suç oluşturan içeriklere erişimi önleyici tedbirleri almak. c) Başkanlık tarafından onaylanan içerik filtreleme yazılımını kullanmak. ç) Erişim sağlayıcılardan sabit IP almak ve kullanmak. d) İç IP Dağıtım Loglarını elektronik ortamda kendi sistemlerine kaydetmek. e) TİB tarafından verilen yazılım ile, (d) bendi gereğince kaydedilen bilgileri ve bu bilgilerin doğruluğunu, bütünlüğünü ve gizliliğini teyit eden değeri kendi sistemlerine günlük olarak kaydetmek ve bu verileri bir yıl süre ile saklamak.
İşyerlerinde uyulması gereken kurallar MADDE 9 – (1) İşyerlerinde uyulması gereken kurallar şunlardır: a) 12 yaşından küçükler ancak, yanlarında veli veya vasileriyle işyerlerine girebilirler. b) 15 yaşından küçükler yanlarında veli veya vasileri olmadan saat 20.00’den sonra işyerlerine alınmazlar. c) Tütün ve tütün mamulleri tüketim bölümü bulunmayan işyerlerinde tütün ve tütün mamulleri içilemez. ç) İşyerlerinde 1117 sayılı Küçükleri Muzır Neşriyattan Koruma Kanununa aykırı hareket edilemez. d) İşyerlerinde 4250 sayılı İspirto ve İspirtolu İçkiler İnhisarı Kanununun 19 uncu maddesi gereğince alkollü içecek satılması, bulundurulması veya sunulması yasaktır.
e) İşyerlerinde 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu kapsamında korunan hakların ihlal edilmesinin önlenmesi için gerekli tedbirler alınır. f) İşyerlerinde elektronik ve mekanik oyun alet ve makineleri bulunamaz. g) İşyerlerindeki bilgisayarlarda uyuşturucu veya uyarıcı madde alışkanlığı, intihara yönlendirme, cinsel istismar, müstehcenlik, fuhuş, şiddet, kumar ve benzeri kötü alışkanlıkları teşvik eden ve 18 yaşından küçüklerin psikolojik ve fizyolojik gelişimine olumsuz etkisi olabilecek oyunlar oynatılamaz. ğ) İşyerlerine giren ve çıkanların tespiti amacıyla gerekli kamera kayıt sistemi kurulur. Bu sistem aracılığıyla elde edilen kayıtlar yedi gün süreyle saklanır ve bu kayıtlar yetkili makamlar haricindeki kişi ve kuruluşlara verilemez.
ÖNLEMLER - ÖNERİLER
İnternet kafelerin kişilerin kendini geliştirmesi yönünde yardımcı olabilmesi için bazı ciddi adımların atılması gerekmektedir. İlk olarak, insanlara İnternet’in sunduğu olanaklar yelpazesi açık ve net olarak anlatılmalı ve bu kullanım alanlarının değerlendirilmesi teşvik edilmelidir.
İkinci bir sorun ise İnternet’teki Türkçe içerik yetersizliğidir İkinci bir sorun ise İnternet’teki Türkçe içerik yetersizliğidir. Eğer İnternet’te insanların hayatını kolaylaştıracak ve zenginleştirecek içerik bulunabilirse, kullanıcılar da daha istekli hale geleceklerdir.
Üçüncü sorun, devletin İnternet politikalarını detaylı olarak planlama ve toplumla paylaşma gerekliliğidir. Bu politikalar demetinde daha fazla altyapı, daha fazla katılım, daha fazla insani kapasite, daha fazla içerik, daha çok yaratıcılık, daha fazla işbirliği, daha fazla maddi imkân olmalıdır.
SON OLARAK; Bilişim toplumu olma yolunda internet kafeler birer araçtır. Avrupa Birliği taahhüdümüz olan e-Türkiye projesini, Türkiye internet kullanımının %42’sinin sağlandığı internet kafeleri hiçe sayarak gerçekleştiremeyiz. Herkes elini taşın altına koymalıdır. İnternet kafeler teşvik edilmelidir, tek çatı altında toplanmalıdır. İyi ile kötü birbirinden ayrılmalıdır. Bunun için önemli çalışmalar var, bunlar desteklenmelidir. İnternet kafeler eğitim ve bilim yuvaları olmalıdır.
TEŞEKKÜRLER