İsimlerin yerini çeşitli yönlerle tutan sözcüklerdir. ZAMİR(ADIL) İsimlerin yerini çeşitli yönlerle tutan sözcüklerdir.
A-SÖZCÜK HALİNDEKİ ZAMİRLER 1-Kişi (şahıs)Zamirleri: İsimlerin yerini kişi yoluyla tutan zamirlerdir. Ben: Bana düşmez can vermek, yumuşak bir kucakta; Ben bu kaldırımların emzirdiği çocuğum. Sen: Sen deli bir kısrak, ben isimsiz kahraman Nasıl da sevmişim seni anlayamadım. O : O bir kenar mahalle dilberi Ben bir kenar mahalle şairi.
Biz: Bir gün akşam olur, biz de gideriz, Kalır dudaklarda şarkımız bizim... Siz : Bir geniş bahçe gibi size açıktı derdim, Ruhunuzun çölünde bütün bir ömrü verdim. Onlar: Yavruların bekleşir sokaklarında köyün Onları doyurmaya şimdi de evde döğün.
2-Dönüşlük Zamiri: “Kendi”:kişi kavramını pekiştiren “kendi” adılına dönüşlü (özlük adılı) denir. “Kendi” adılı, iyelik eklerini alarak kişilerin öz varlığını anlatır: tekil çoğul 1.kişi kendim kendimiz 2.kişi kendin kendiniz 3.kişi kendi (kendisi) kendileri Kendim ettim, kendim buldum; Gül gibi sararıp soldum. NOT: “Kendi” zamiri isim tamlamalarında ilgi hal eki (tamlayan eki) almaz.Bu şekilde yapılan tamlamalar belirtili isim tamlaması sayılır. Andım birer birer, acıdım kendi hâlime. Aksetti bir dakika uzaktan hayâlime Not: Dönüşlülük zamiri, yinelemeli kullanımla, ikileme kurarak belirteç görevini üstlenir. Varır bir münkire müşkil sorarsın Kendi kendini cehenneme salarsın. Not: Dönüşlülük zamiri özneden sonra gelerek özneyi pekiştirme görevinde kullanılabilir. Beni çağırmadınız, kalkıp ben kendim geldim, Uzaklardan size bir haber getirdim geldim.
3-İşaret Zamirleri: İsimlerin yerini işaret yoluyla tutan zamirlerdir. Bu: Havada bulut yok bu ne dumandır?Mahlede ölen yok bu ne figandır? Şu: Deme şu niçin şöyle/ Yerindedir o öyle Bak sonunda sabreyle/ Mevla görelim neyler Neylerse güzel eyler... O: Seversin dünyayı doludizgin Ama o bunun farkında değildir Ayrılmak istemezsin dünyadan Ama o senden ayrılacak
Bunlar: Bütün bunlar sendedir, bu girift bilmeceler; Sakarya, kandillere katran döktü geceler. Şunlar: Şunlara bak!dedi.Ulan sinema artisti gibi be! Onlar: Kuşlar mıdır onlar ki her akşam Alemlerimizden sefer eyler?
Burası: Nice nice kavimler gelip geçti buradan Hakimiyet bizdedir bin yıl geçti aradan Türk’e ebedi mekân kılıverdi Yaradan Bilmeyenler öğrensin burası Anadolu Şurası: Zaman zaman sıkar dünya dar gelir, Söyleyemem, belki sözüm hor gelir. Gönül ister gücüm yetmez zor gelir, Sızılar göğsümün şurası bende. Orası: Siz baksanız bir şey göremezsiniz Benim yurdumdur orası Ardıçlar, gürgenler, tozlu yollar Tokat’la Niksar arası.
Böylesi: Ayrıldı orta yerden aya benzer güzel ki Gözlerim rüyada da görmedi böylesini. Öylesi: Öylesine hiç yüz vermeye gelmez. Şöylesi: Eşarp ile fiyonk yapmanın şöylesini biliyor muydunuz? Ötesi: Tabiplerde ilaç yoktur yarama Aşk deyince ötesini arama
Bura: Ekin ektim düzlere / Diken oldum gözlere İşte ben gider oldum / Bura kalsın sizlere. Ora: Gönlümüz kılıçtır,tenimiz kını Orada saklarız vatan aşkını Şura: Gurbetten gelmişim, yorgunum hancı Şuraya bir yatak ser yavaş yavaş Sakallı yok mu işin? Git cehennem ol şuradan! Ne dırlanıp duruyorsun sabahleyin oradan. Öte: Gurûbda sırlı renklerle tüllenir yamaçlar, Öteden gölgeler gibi salınır ağaçlar… Beri: Öteden saikalar parçalıyor afakı Beriden zelzeleler kaldırıyor amakı.
Not: “O” sözcüğü insanların yerine kullanıldığında kişi zamiri insan dışındaki varlıkların yerine kullanıldığında işaret zamiri olur. O, mavi gözlü bir devdi Minnacık bir kadın sevdi. (kişi zamiri) O benim milletimin yıldızıdır,parlayacak. O benimdir o benim milletimindir ancak. (işaret zamiri) Beni bilse bilse çiçekler bilir, dostlarım, Niçin yaşadığımı ben onlara söyledim. “Ölen insan mıdır, ondan kalacak şey: Eseri; Bir eşek göçtü mü, ondan da nihâyet: Semeri.”
Not: İşaret zamirleri, isimlerin yerlerini tuttukları gibi, bağlam içinde daha önce geçmiş kavramın, bir cümlenin yerini de tutabilirler. Ağlarım, ağlatamam; hissederim, söyleyemem Dili yok kalbimin, ondan ne kadar bizarım. Mehmet Akif Ersoy Kenar-ı Dicle’de bir kurt aşırsa bir koyunu Gelir de adl-i İlahi sorar Ömer’den onu
3-Belgisiz Zamirler: Hangi ismin yerini tuttuğu açıkça belli olmayan zamirlerdir. Biri: Bir evde iki kız biri çuvaldız biri biz Biri yer biri bakar,kıyamet ondan kopar Kimi: Çıtırdayan çalılar dört cana can katıyor Kimi haydut kimi kurt masalı anlatıyor. Herkes: Gidip İstanbul’dan ferman getirdim Herkesin sevdiği verilsin deyi. Kimse: Kapat gözlerini kimse görmesin Yalnız benim için bak yeşil yeşil
Biraz: Bugün çok fazlayım kendime/birazımı al… Bazısı: Bazısı, düşünür, bazısı cahil Kimisi vahşidir, kimisi ehil. Birkaçı: Birkaçı birleşerek köyün yiğitlerinden Dün gece dağ yolunda gizli pusu kurdular. Başka: Bir çoban parçasısın, olmasan bile koyun, Daima eğeceksin başkalarına boyun;
Birçoğu: Ama birçokları davetli değilmiş, kime ne? Bu açılmaz kapılar, şimdi açık her gelene. Her biri:. Uçtu kuşların kervanı / Her biri bir dala gider. Şey: Nasıl olsa zamanla her şeyin bir sonu yok mu? Ömür dediğimiz şey küsecek kadar çok mu? Çoğu: Aksetmiyor çoğunda fikirler ayan beyan Hayyam imiş hakikati az çok fısıldayan. Falan: Dünyada tatmamış havz-ı kevserden; Ahrette beklesin, cennet falan var!...
Filan: Yolda duydum ki: filan nahiyenin a’yânı, Üç gün evvel kovuvermiş hoca bilmem filanı. Hepsi : Kaybolur hepsi de bir anda kararmakla batı. Az sürer gerçi fakir Üsküdar'ın saltanatı; Niceleri: Dost dost diye nicesine sarıldım Benim sâdık yârim kara topraktır Hiçbiri: Sordum, yazık ki, hiçbiri ismin ne bilmiyor Sensiz geçen hayata yaşanmış denilmiyor.
5-Soru Zamirleri İsimlerin yerini soru yoluyla tutan zamirlerdir. Hangisi: Dertlerim öyle çok ki hangisine yanayım? Bir resim bile yok ki bakarak avunayım. Kaçı: Bu kaçıncısıdır korkular ırmağında su içişim? Kim: A benim bahtiyarım! / Gönlümün tahtı yarim. Yüzünde giz izi var, / Sana kim baktı yarim? Ne: Şakaklarıma kar mı yağdı ne var? Benim mi Allah’ım bu çizgili yüz? Nerede: Nerede kardeşlerin cömert Nil,yeşil Tuna? Giden şanlı akıncı ne gün döner yurduna?
Nereden: Deniz ufkunda bu top sesleri nereden geliyor? Barbaros belki donanmayla seferden geliyor. Neresi: Haydi şimdi bulunuz haksız olan yer neresi? Bana kalsaydı döverdim alimallah teresi! Nereye: Gidersen kim sular fesleğenleri? Kuşlar nereye sığınır akşam olunca? Nesi: Şikayet adetimiz,yoksa rüzgarın nesi var? Serin serin bu yaz akşamlarında esmesi var. Not:Bazı cümlelerde soru zamiri bulunduğu halde cümle soru anlamı taşımayabilir. Nereye gitsem gözlerini soruyor çocuklar. Nereme dokunsanız gül tadında bir sancı.
B-EK HALİNDEKİ ZAMİRLER İlgi Zamiri: Bazı durumlarda belirtili isim tamlamalarında tamlanan durumundaki isim düşer düşen ismin yerine “ki” tamlayana eklenir.Bu ki ekine ilgi zamiri denir. Bir şey var senin gözlerinde; içimi ısıtıyorlar, sağ olsunlar. değişik bakıyorlar, kimseninkine benzemiyor.. Şah Cihan görseydi / Sana gıpta ederdi. Mümtaz´a olan sevgisi / Seninkinin yanında azmış derdi. Eğil salkım söğüt eğil / Bu benimki sevda değil. İlgi zamiri “ki” sıfat yapan “ki” ile karıştırılmamalıdır. Çöllerde kalmış gibi yanıyor, yanıyorum Başımdaki gökleri bir bulut sanıyorum. Gömütleri andıran yapılarınızdaki Yaşantılarınıza evler getirdim geldim.