Öğr. Gör. Dr. Ayşegül Öztürk Birge

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
Yanık, Donma ve Sıcak Çarpması
Advertisements

DOÇ. DR. AHMET AKÇAY ÇOCUK ALLERJİSİ UZMANI.  Egzersizle tetiklenen astım  Egzersizin tetiklediği bronkokonstruksiyon (Egzersizin tetiklediği astım)
AIDS EĞİTİMİ Acquired Immune Deficiency Syndrome Kazanılmış Bağışıklık Eksikliği Sendromu.
ASTIM AKUT ATAK TEDAViSi
ÇOCUK GELİŞİMİNE GİRİŞ
SAKARYA SAĞLIK MÜDÜRLÜĞÜ İl Kanser Koordinatörü Uzm. Dr. Sevda Gürsel.
Entegre Savaş Zararlı ve hastalık etmenlerine karşı kullanılan çeşitli yöntemlerin birbirini tamamlayıcı, ekosistemdeki dengeyi koruyucu şekilde uygulanmaları...
MSİ255 Endüstride İş Sağlığı Ekim 08 – Ocak 09. Doç.Dr.Alp Ergör Doç.Dr.Yücel Demiral Öğ.Gör.Dr.Ahmet Can Bilgin DEÜ Tıp Fakültesi Halk Sağlığı AD DEÜTF.
Bölgelere Göre Meme kanseri yeni vaka görülme ve ölüm durumu (Yüz b inde ) 1.
BİYOÇEŞİTLİLİK NEDİR Biyoçeşitlilik, bir bölgedeki genlerin, türlerin, ekosistemlerin ve ekolojik olayların oluşturduğu bir bütündür. Başka bir deyişle.
Bizi hasta eden mikroorganizmalar neler? 1- Bakteriler 2- Virüsler 3- Mantarlar 4- Parazitler.
2016 Dünya Sağlık Günü Diyabeti (şeker hastalığını) Yenelim! Dr Pavel Ursu Dünya Sağlık Örgütü Türkiye Temsilcisi.
Virüs hastalıkları. Grip İ nfluenza ya da grip, viral bir hastalıktır.viral Sa ğ lıklı insanlarda ortalama bir haftada geçer.
OKUL ÇAĞI ÇOCUKLARINDA ASTIM RİSK FAKTÖRLERİ Dr.Mehmet Seyhan A Acta Pædiatrica , 1606–1610.
HEMOFİLLİ HASTALIĞI Hemofili hastalığı; Kandaki pıhtılaşmayı sağlayan faktörlerden faktör 8 (VIII) ve 9 (IX)’un hayat boyu eksik ve kanın pıhtılaşmasının.
MOLEKÜLER BİYOLOJİDE KULLANILAN YÖNTEMLER II:
VEREM NEDİR? NASIL BULAŞIR? KORUNMA YOLLARI NELERDİR? HAZIRLAYAN : FATMA SALDUZ.
Beslenmede Anne Sütünün Önemi Yrd. Doç. Dr. Zeliha Cansever Mevlana Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile hekimliği Anabilim Dalı Konya.
Sağlık Hizmeti Kalite Göstergeleri
ALLERJİK RİNİTLİ HASTAYA GÜNCEL YAKLAŞIM
Aile Hekimliği Uzmanlık Eğitiminde Alan Eğitiminin Yeri ve Önemi
Arş.Gör.İrfan DOĞAN.  Bugün otizm tedavisinde en önemli yaklaşım, özel eğitim ve davranış tedavileridir.  Tedavi planı kişiden kişiye değişmektedir,
EĞİTSEL OYUNLAR DOÇ. DR. GÜLTEN HERGÜNER BÖLÜM: 2
ŞEKER(DİABETES MELLİTUS DM) HASTALARININ YAŞAM KALİTESİNİ ARTIRMAK İÇİN YAPILMASI GEREKENLER Şeker ya da diyabet denilen hastalık genellikle kalıtsal ve.
GEBELİĞİ ETKİLEYEN HASTALIKLAR
Materyal Metod MATERYAL METOD Çalışma materyalini, Nisan 2012 ile Mayıs 2013 tarihleri arasında değişik şikayetlerle Fırat Üniversitesi Veteriner Fakültesi.
PNÖMONİ.
YANIKLARDA İLK YARDIM BEÜ ZONGULDAK SAĞLIK YÜKSEKOKULU HEMŞİRELİK BÖLÜMÜ CERRAHİ HASTALIKLARI HEMŞİRELİĞİ A.D.
hepatit d hastalığı nedir bulaşma yolları
Hepatit C 11/E SBT Giresun/Bulancak 2016
Kuduz Kuduz ; hasta hayvanın ısırması sonucu, enfekte tükürüğün bütünlüğü bozulmuş deri yada mukozalara teması yoluyla bulaşan ve akut beyin iltihabı.
TETANOS NEDİR. TETANOS, SOLUNUM PROBLEMLERINE VE KAS SPAZMLARıNA YOL AÇAN CIDDI BIR BAKTERIYEL HASTALıKTıR. ÜLKEMIZDE KAZıKLı HUMMA OLARAK DA BILINIR.
Anti-IgE Tedavisinin 1. Yıldaki Etkinliği:
ÖLÜMCÜL HASTALIK KANSER
5 HASTALIK RAHŞAN KOLUTEK.
VEKTÖRLERLE BULAŞAN HASTALIKLAR VE KORUNMA YOLLARI Rahşan KOLUTEK
BESLENME VE DİYETETİKTE
SAĞLIKLI ERİŞKİNE YAPILMASI GEREKEN AŞILAR
Metabolizma Hastalıkları
Trichinella spiralis.
ERGEN AİLE İLİŞKİLERİ.
VİRAL ENFEKSİYONLAR VE KORUNMA
Hayvan refahına uygun koşulların belirlenmesi
Mastitis Çeşitleri Mastitis, şekillenen yangının derecesine göre subklinik ve klinik diye 2’ye ayrılır. Subklinik mastitiste, süt ve meme dokusunda gözle.
II.BÖLÜM GELİŞİM İLE İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR
MASTİTİSLERİN TEDAVİSİ
KORDOSENTEZ Doç. Dr. Başak Baksu.
KANSER.
Acil Sağlık Hizmetleri Şube Müdürlüğü
1. sağlık ve sağlığın girdileri
KIRIM KONGO KANAMALI ATEŞİ
VEREM HASTALIĞI VE VEREM HAFTASI
KOBAY Araştırmalarda sadece kısa ve sert kıl yapısına sahip İngiliz kobay ırkı ve bu ırka ait Duncan-Hartley, 2 ve 13 soyları kullanılmaktadır. Duncan-Hartley.
Fare Biyomedikal çalışmalarda için uygun ve en çok kullanılan türdür. 400’ün üzerinde farklı soyu vardır. Başlıca kanser, antikor, ilaç ve aşı araştırmalarında.
Sağlık Bilimleri Fakültesi
ŞEKER HASTALIĞI.
VEREM HASTALIĞI ve VEREM HAFTASI
VEREM HASTALIĞI ve VEREM HAFTASI
İMMÜN YETMEZLİKLER-1 Prof.Dr. Göksal Keskin
OLGU SUNUMU Dr. Güliz Evik Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi
EĞİTİME GİRİŞ Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi
VEREM HASTALIĞI VE VEREM HAFTASI
SHB-221 TÜRKİYE’NİN TOPLUMSAL VE EKONOMİK YAPISI
Gelişim ve Temel Kavramlar
C- EPİDOMİYOLOJİ.
EGE ÜNİVERSİTESİ HEMŞİRELİK FAKÜLTESİ
NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ
FOTOSENTEZ.
NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ
ÇANKAYA ÜNİVERSİTESİ TEMEL İŞ SAĞLIĞI ve GÜVENLİĞİ EĞİTİMİ.
Sunum transkripti:

Öğr. Gör. Dr. Ayşegül Öztürk Birge İMMÜN SİSTEM HASTALIKLARI VE BAKIMI Öğr. Gör. Dr. Ayşegül Öztürk Birge

İmmünite ile allerji arasında yakın bir ilişki vardır. İmmünite antikorlarla vücudu korumak, Allerji ise, antikorlarla hastalık tablosunun ortaya çıkmasıdır. Ankara Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Hemşirelik Bölümü

Ankara Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Hemşirelik Bölümü İnsan vücudu kendisine zararlı etkisi olan bütün organizmalara ve toksinlere karşı direnme yeteneğindedir. Bu yeteneğe bağışıklık ya da immünite denir. Ankara Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Hemşirelik Bölümü

Ankara Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Hemşirelik Bölümü ANTİKOR: Koruyucu proteinlerdir. Antikorlar immünglobünlerdir. Antikor, allerjen veya antijen vücuda girdikten sonra bu allerjenlere karşı plazma hücreleri ve bazı lenfositler tarafından yapılan kompleks moleküllü proteinlerdir. Ankara Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Hemşirelik Bölümü

Ankara Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Hemşirelik Bölümü Antikor yalnızca kendini meydana getiren antijen ile birleşir. Örneğin kızamık antikoru yalnız kızamık virüs antijeni ile birleşebilmekte ve hastayı sadece kızamık hastalığına karşı koruyabilmektedir. Ankara Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Hemşirelik Bölümü

OTOİMMÜN ANTİJEN: Patolojik değişikliklere bağlı olarak, immün sistem harap olduğunda, vücudun kendi proteinlerine karşı immün cevap ortaya çıkar. Buna otoimmünite denilmektedir. Organizma kendi proteinini antijen olarak algılamaktadır. Ankara Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Hemşirelik Bölümü

Ankara Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Hemşirelik Bölümü HİPERSENSİTİVİTE: Aşırı duyarlılık, allerjene karşı allerjik cevap verme yeteneğinin fazla olmasıdır. ATOPİK BÜNYE: Aşırı duyarlı bünyedir. Ankara Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Hemşirelik Bölümü

Ankara Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Hemşirelik Bölümü REAGİN: Allerjenlerin organizmada oluşturduğu özel reaksiyoncu IgE antikorlarıdır. BAZOFİL HÜCRE VEYA MAST HÜCRELERİ: Duyarlı hücredir. Allerjik reaksiyonun oluştuğu hücredir. Ankara Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Hemşirelik Bölümü

Ankara Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Hemşirelik Bölümü HAPTEN: Yalnız başına immün cevap meydana getirmeyen küçük molekül ağırlığı olan maddelerdir. Bu maddeler protein molekülüne bağlanarak antijenik özellik kazanırlar. Çeşitli ilaç tozlar, hayvanların tüy ve deri döküntüleri, çeşitli kimyasal maddeler hapten olabilir. HEDEF ORGAN: Duyarlı hücrenin bulunduğu organdır. Ankara Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Hemşirelik Bölümü

Ankara Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Hemşirelik Bölümü İmmün Cevapta Rol Oynayan Hücreler Ankara Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Hemşirelik Bölümü

Ankara Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Hemşirelik Bölümü Bronşiyal Astım Ankara Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Hemşirelik Bölümü

Ankara Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Hemşirelik Bölümü Toz, kirli hava, sigara, hayvan tüyleri vb. allerjenler Histamin salınır Bronşlarda vazokonstriksiyona neden olur Bronşiyal mukozada ödem gelişir ve pasaj daralır Sekresyon miktarı artar Dispne, Wheezing, inspiryumda zorlanma oluşur. Ankara Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Hemşirelik Bölümü

Bronşiyal Astımda Tedavi ve Hemşirelik Bakımı Üç temel tedavi yaklaşımı mevcuttur. Eliminasyon: Hastanın allerjenlerle teması önlenir. Semptomatik Tedavi: İlaç tedavisi ile semptomlar kontrol altına alınır (Epinefrin, aminofilin, antihistaminik veya kortikosteroidler, antibiyotikler, ekspektoran). İmmünoterapi (Hiposensitizasyon): Hastanın allerjenlere karşı duyarlılığı azaltılır. Ankara Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Hemşirelik Bölümü

Ankara Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Hemşirelik Bölümü Status Astımatikus İlerlemiş bronşiyal astımda, astım krizlerinin aralıksız ve uzun süre devam etmesi durumudur. Solunum gürültülü olup, wheezing vardır. Hasta ajite, yorgun ve çok endişelidir. Hasta soluk almak için oldukça enerji sarf eder. Beslenme aktivitelerini bu nedenle gerçekleştiremeyebilir. İnspirasyon hızlıdır ve ekspirasyon süresi uzundur. Ankara Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Hemşirelik Bölümü

Ankara Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Hemşirelik Bölümü Status Astımatikusta Tedavi ve Hemşirelik Bakımı Ankara Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Hemşirelik Bölümü

Ankara Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Hemşirelik Bölümü Allerjik Nezle (Rinit) Ankara Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Hemşirelik Bölümü

Ankara Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Hemşirelik Bölümü Besin Allerjisi Ankara Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Hemşirelik Bölümü

Ankara Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Hemşirelik Bölümü http://www.hatam.hacettepe.edu.tr/veriler_Aralik_2014.pdf Ankara Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Hemşirelik Bölümü

Ankara Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Hemşirelik Bölümü AIDS EPİDEMİYOLOJİSİ Ankara Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Hemşirelik Bölümü

Ankara Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Hemşirelik Bölümü http://www.hatam.hacettepe.edu.tr/94/01.pdf Ankara Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Hemşirelik Bölümü

Dünyada AIDS Epidemiyolojisi http://www.hatam.hacettepe.edu.tr/94/01.pdf Ankara Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Hemşirelik Bölümü

Ankara Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Hemşirelik Bölümü http://www.hatam.hacettepe.edu.tr/94/01.pdf Ankara Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Hemşirelik Bölümü

Ankara Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Hemşirelik Bölümü http://www.hatam.hacettepe.edu.tr/94/01.pdf

Ankara Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Hemşirelik Bölümü ETİYOLOJİ HIV (Human Immunodeficiency Virus) ya da HTLV-III( Human T-Cell Lymphocytotropic Virus) ya da LAV/IDAV (Lymphodenopaty-associated virus/ immunodeficiency associated virus) olarak adlandırılan virüsler bu hastalığın etkenini oluşturmaktadır. Ankara Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Hemşirelik Bölümü

AIDS Belirti ve Bulguları Nedeni bilinmeyen ateş ve gece terlemeleri Tremor Konuşamama Hareketlerde yavaşlama Kısa sürede aşırı kilo kaybı Lenf bezlerinde şişme ve ağrı Kuru ve devamlı öksürük Uzun süreli diyare Oral kandidiazis Aşırı yorgunluk ve halsizlik Deride morumsu lekeler Lenfositopeni Serum Ig düzeyinde artış Seboreik dermatit Ankara Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Hemşirelik Bölümü

HIV ile enfekte kişiler klinik olarak 4 ayrı evrede değerlendirilir: Latent Evre: Asemptomatik evredir. Kişi hastalık belirtileri olmamasına karşın hastalığı bulaştırır. Kalıcı Yaygın Lenfadenopati: Hastanın lenf bezleri 1 cm kadar büyümüştür. Bu durumdaki kişilerin ¼’ünde belirti yoktur. AIDS’e İlişkin Belirtiler: Yalnızca AIDS belirtileri vardır. Fırsatçı enfeksiyon veya malignensi yoktur. Anoreksiya, gece terlemesi, kilo kaybı, diyare, öksürük, yorgunluk, baş ağrısı görülür. Tam Gelişmiş AIDS: Belirtiler yanında fırsatçı enfeksiyonlar, ensefalopati ve malignensiler görülür. Ensefelopati ve malignensiler enfeksiyon sonrası 3-5 yıl içerisinde gelişmektedir. Ankara Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Hemşirelik Bölümü

Ankara Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Hemşirelik Bölümü TANI Tanı, öykü ve fiziksel bulguların yanı sıra serolojik, immünopatolojik çalışmalar ve virüs izolasyonu ile konulmaktadır. Kanda Anti-HIV antikorlarının belirlenmesi (ELISA Testi) ELISA testinde ilk değerlendirmenin pozitif ise test tekrarlanır. Sonuç yine pozitif çıkarsa Western-Blot testi uygulanır. 3 test sonucu pozitif ise HIV + kabul edilir. Seropozitif kişiler HIV taşır ve bulaştırırlar, ancak klinik olarak AIDS belirtileri göstermeyebilirler. Ankara Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Hemşirelik Bölümü

Ankara Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Hemşirelik Bölümü AIDS; Kan yolu ile (kan ve ürünlerinin nakli, HIV bulaşmış enjektörlerin kullanılması, uygunsuz koşullarda HIV bulaşlı piercing taktırma, dövme yaptırma) Cinsel ilişki ile (heteroseksüel, biseksüel, homoseksüel ilişkilerin bulaş açısından farkı yoktur) Anneden bebeğe plasenta yolu veya emzirme ile taşınır. Ankara Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Hemşirelik Bölümü

Ankara Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Hemşirelik Bölümü http://www.hatam.hacettepe.edu.tr/94/01.pdf Ankara Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Hemşirelik Bölümü

1999-2009 Yıllarında HIV/AIDS’li 36 Olgunun Retrospektif Analizi Ankara Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Hemşirelik Bölümü

Ankara Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Hemşirelik Bölümü TEDAVİ HIV infeksiyonunda virüsü ortadan kaldıran bir tedavi henüz yoktur, ancak virüsün çoğalmasını kontrol eden ilaçlar vardır. Bu ilaçların genel adı "Antiretroviral ilaçlar", bu ilaçlarla yapılan tedavi de antiretroviral tedavidir. Ankara Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Hemşirelik Bölümü

Ankara Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Hemşirelik Bölümü Örnek soru İmmün sistemde rol alan kimyasal mediyatörlerin ortak özellikleri nelerdir? Ankara Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Hemşirelik Bölümü