NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ ULUSLARARASI İLİŞKİLER TARİHİ Modern Çağlarda Uluslararası İlişkiler-II NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ © İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi iisbf.nisantasi.edu.tr
Modern Çağlarda Uluslararası İlişkiler Avrupa’da XVI. yüzyıl başlarından itibaren aydınlanma ve modernleşme süreçlerine paralel olarak otorite ve egemenliğin merkezîleşmesi ve kilise ile devletin birbirinden ayrılması sonucunda egemen ve bağımsız devletler ortaya çıkmıştır. Modern anlamda uluslararası ilişkilerin, egemen ulus devletingelişmesi ile ortaya çıktığı kabul edilmektedir. Bu yeni aktörler, ülkelerinin ve toplumlarının çıkarları doğrultusunda diğer devletlerin varlığını tanıyan, karşılıklı eşitliğe dayalı, emperyal anlayıştan uzak ilişkiler geliştirmeye başladılar. Avrupa kıtasında ortaya çıkan bu yeni durum, uluslararası ilişkilerin bugün de varlığını sürdüren temel özelliği olmuştur. NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ ©
Modern Çağlarda Uluslararası İlişkiler 1. Ülkesel Devletin Doğuşu ve Westphalian (Vestfalyan) Devletler Sistemi Modern dünyanın temelleri, XVI. ve XVII. yüzyıllarda, Avrupa'da yaşanan din savaşları ve bu savaşlar sonunda imzalanan Vestfalya Barışı ile atılmıştır. "Seksen Yıl Savaşları (1566-1648)" ve "Otuz Yıl Savaşları (1618- 1648)" adlarıyla anılan bu savaşlar, bir Protestan-Katolik mücadelesi gibi görünse de temelde Avrupa devletlerinin siyasi amaçları uğruna yapılmıştır. NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ ©
Modern Çağlarda Uluslararası İlişkiler Vestfalya Barışı, Avrupa’daki siyasal otoritelerin sınırlarının belirlenmesini ve yöneticilerin mutlak egemen hâle gelmesini sağlamıştır. Bundan sonra artık hiçbir devlet ya da yönetici, egemenliğini bir başka otoriteyle paylaşmak istemeyecektir. Kilise, uluslararası siyasetin dışına itilecek, siyaset laikleşecek, ulus devlet, uluslararası ilişkiler sisteminin temel aktörü olacaktır. Bu yeni dönem, Orta Çağ’dan farklı olarak hiyerarşik ve dikey ilişki biçimleri yerine güç ve çıkar mücadelesine dayalı egemen eşitlik çerçevesinde bir sisteme dönüşmüştür. NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ ©
Modern Çağlarda Uluslararası İlişkiler Ülkesel Devletten Ulus Devlete Vestfalya Barışı ile ilk taslağı ortaya çıkan modern dünyanın ve modern devletin tam anlamıyla görünür olabilmesi için Fransız İhtilali’ni beklemek gerekiyordu. Vestfalya ile Fransız İhtilali arasında geçen sürede ülkede, insan topluluğu ve egemenlik anlayışında önemli dönüşümler yaşanmıştır. Aynı sınırlar içinde yaşayan insanlar, Vestfalya sonrası dönemde, ortak değerleri paylaşan, aidiyet duygusu ile birbirine bağlı, birlik ve beraberlik düşüncesine sahip özel bir toplum hâline geldiler. Yani aynı ülkede yaşayan insanlar “ulus”u oluşturdular. Fransız İhtilali ile de egemenlik artık tarihî işlevini tüketmiş olan kraldan alınıp ulusa teslim edilmiştir. NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ ©
Modern Çağlarda Uluslararası İlişkiler Siyasal alanda ortaya çıkan bu yeni düşünceler, Napolyon ordularının Avrupa’da bir uçtan bir uca ilerlemesi sonucu yayılmış ve birçok ulusun ortaya çıkmasını sağlamıştır. XIX. yüzyıl boyunca devam eden bu süreç sonunda bütün Avrupa, ulus devletlerden oluşan bir kıta görünümünü almıştır. Ulus devlet olgusunun pekişmesinin ardından dünya, Avrupa merkezli uluslararası ilişkilerin varsayımsal ilkelerine göre şekillenecektir. Bu ilkeler bir yönüyle Vestfalya Barışı’nın devletçi düşüncelerine; diğer yönüyle ise ulusçuluk ideolojisine dayanmaktadır. Devletçi ve ulusçu ideolojiden beslenen bu anlayışa göre; • Her toplum uluslaşmalı ve her bireykendini bir ulusla özdeşleştirmelidir. • Her ulusun bir devleti ve her devletin bir ulusu olmalıdır. • Her devletin, üzerinde mutlak egemen olacağı kesin sınırlara sahip bir ülkesi olmalıdır. NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ ©
Modern Çağlarda Uluslararası İlişkiler Batı Merkezli Dünyanın İnşası Avrupa merkezli sistemin genişlemesi, dünyanın, Batı’nın kontrolü altına girmesine ol açmış, böylece Batı, dünya politikasının merkezi ve belirleyicisi olmuştur. Bu yayılma, askerî işgal, ekonomik sömürü içermesine karşın uygarlık, kalkınma ve ilerleme adına gerçekleştirilmiştir. Bir anlamda modern dünya, “uygarlar”ın, “uygar olmayan” bölgelere NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ ©
Modern Çağlarda Uluslararası İlişkiler Soğuk Savaş Sonrası Dönem XX. yüzyılın sonlarına doğru uluslararası ilişkilerin niteliğinde bazı değişimler yaşanmaya başlanmıştır. SSCB’nin dağılmasıyla Soğuk Savaş’ın sona ermesi, değişimin küresel çapta ve hissedilir biçimde yaşanmasına yol açmıştır. Günümüzde ise iletişim ve haberleşme teknolojilerindeki devrim, mevcut aktörleri, yapıları ve bunlar arasındaki ilişkileri değiştirmektedir. Egemenlik anlayışının yeniden yorumlandığı, devlet dışı aktörlerin etkinliğini artırdığı, bireyi öne çıkaran anlayışların uluslararası değer hâline geldiği, yaygın ve çok düzeyli ilişki biçimlerinin gündeme geldiği bir süreçten geçmekteyiz. NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ ©
Modern Çağlarda Uluslararası İlişkiler Postmodern Çağ ya da “uluslararası ilişkiler sonrası dönem” olarak da adlandırılan bu dönemdemModern Çağ’ın temel aktörü olan ulus devletin niteliğinde de bazı değişimler gözlenmektedir. Devletler bazı alanlarda egemenliğini ulus altı ve ulus üstü aktörlerle paylaşmaya başlamıştır. Devletler artık özellikle toplumlar arası ticari ve ekonomik ilişkilerde ulus ötesi şirketler, hükûmet dışı uluslararası kuruluşlar gibi yeni aktörlerle birlikte hareket etmektedirler. NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ ©
Modern Çağlarda Uluslararası İlişkiler Dünya politikasında yaşanan değişime paralel olarak küresel çapta yaygınlık kazanan çok kültürlü ve çok uluslu sanayi düzeni, Batılı ülkelerin ekonomik ve siyasi üstünlüklerini de sarsmaktadır. Özellikle sermaye ve sanayi ürünlerinin dolaşımının yaygınlaşması, ulus devletlerin sınırları içinde kontrolünün azalmasına yol açmıştır. Karşılıklı bağımlılığın artması, Batı dışı bölge ve aktörlerin etkinlik kazanması anlamına gelmektedir. Avrupa ve Kuzey Amerika hâlâ çok önemli merkezler olmakla birlikte Çin, Hindistan, Japonya ekseninde Asya ve Pasifik; Brezilya-Arjantin ekseninde Latin Amerika yeni merkezler olarak önem kazanmaktadır. Bir başka ifadeyle daha önce olduğu gibi, dünyada birden fazla merkez doğmaktadır. NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ ©
Modern Çağlarda Uluslararası İlişkiler Vestfalya Barışı ile kurulan uluslararası sistemin temelleri hızla aşınmakla birlikte siyasal aktör olarak ülkesel devletin üstünlüğü, uluslararası savaşların merkezî rolü, hukukun üstünlüğündeki zaaf, bölgesel ve küresel yönetim konusunda güçlü kurumların olmayışı gibi özellikler hâlâ devam etmektedir. Öte yandan günümüz dünyasında devletler üzerinde yaptırım gücü olan merkezî ve üstün bir otorite bulunmaması nedeniyle uluslararası ilişkiler, hiyerarşik ve dikey değil, anarşik bir hâl almıştır. NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ ©
NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ © kaynakça Bu ders notunun oluşturulması sürecinde; Kolektif yazarların oluşturduğu 5 ciltlik ve Ali Rıza Dirik tarafından tercüme edilen Evrensel Basım Yayın tarafından 2013 yılında basılmış kitaptan yararlanılmıştır. NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ ©