ÖRGÜTSEL SOSYOLOJİ Prof. Dr. Nilay ÇABUK KAYA Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Sosyoloji Bölümü E-mail: cabukkaya@gmail.com
1- Bilimsel çalışmalar öncesi Yönetsel çabalara ilişkin ilk çağların yönetsel ve örgütsel sorunlarına ilişkin sistemli bilgiler bulunmamaktadır. Yönetsel düşüncede orta çağların başlangıcından 13. yüzyıla kadar önemli bir gelişme kaydedilmemiştir. 13. ve 14 yüzyıllarda İtalya’da büyük ticaret odaları iş ilişkileri ile ilgili kayıtları saklamada bir araca ihtiyaç duymuşlar ve ilk olarak o dönemde çifte kayıt muhasebe tekniği geliştirilmiştir. O dönemlerde yine Venedik tersanelerinde verimli üretim yöntemleri, muhasebe ve stok sistemleri geliştirilmişti
15. yüzyılın sonlarında İtalyan düşünürü Niccolo Machiavelli’nin yönetim, grup dayanışması, önderlik gibi konulardaki düşüncelerinin günümüzde de önemi korunmaktadır. Orduda kullanılan emir komuta zinciri ilkesinin Napolyon döneminde yetki devri ilkesinin ortaya çıkmasında rolü olmuştur. 18. yüzyıl sonlarında bütün Avrupa’yı etkileyen Sanayi devrimi iş yaşamına ve toplumsal yapıya büyük değişikler sunmuştur. Devrimin temel niteliği insan beceri ve enerjisinin makinelere dönüştürülmesinde görülür.
1176 ‘da Adam Smith, Milletlerin Refahı adlı çalışmasında işbölümü kavramının üç temel fonksiyonu belirtileri: İşbölümünün her bir işçinin becerisini belli bir alanda yoğunlaştırarak geliştirmesi, İşten işe geçişte yitirilen zamanın en alt düzeye indirilmesi, Yeni makine ve tekniklerin daha iyi kullanılması.
2- Bilimsel Yönetim Yaklaşımı 20.yy’ın en önemli yaklaşımlarından ilki Bilimsel Yönetim Yaklaşımı olmuştur. Bu yaklaşıma farklı kişilerin katkısı söz konusudur, fakat en çok bilinen isim F.W. Taylor’dır. Taylor özellikle üretkenlik ve verimlilik konusuna ilgi duymuştur.. Kendisi bir fabrikada usta başı olarak çalışırken insanların gereğinden fazla yavaş çalıştıklarını gözlemiştir. Bu konuda yaratıcı bazı teknikler geliştirmişler. Parça başı ücret sistemi
İnsanların sadece para ile motive olacağına inanılmaktadır. Bu sistemde yönetici bir planlayıcı veya koordinatör olarak etmektedir. İnsanların sadece para ile motive olacağına inanılmaktadır. Eleştiriler: Çalışanları robotlaştıracağı düşüncesi, İş ve zaman etütleri Güdüleme teknikleri yetersiz ve dar kapsamlı Taylor’un fikirlerine göre hareket eden yöneticiler günümüzde varlığını sürdürmektedir.
3-Klasik Örgüt Kuramı Örgütün etkin bir biçimde yapılandırılması ile ilgilidir. Katkı sağlayanlar; Henri Fayol, Lyndall Urwick ve Max Weber. Bu kuram da Max Weber’in bürokratik örgüt tipi önemlidir. Bürokrasi modeli mantık, akılcılık ve etkililik üzerine kurulmuştur.
Bu kurama göre, her örgüt bir ya da birkaç fonksiyonu gerçekleştirmek için kurulur. Toplumda fonksiyonu olmayan veya bu fonksiyonunu yitiren örgütler yaşamazlar.
Klasik Yaklaşımın temel ilkesi: Rasyonellik Klasik Yaklaşım 3’e ayrılır: Bürokrasi Yaklaşımı (Weber) Bilimsel Yönetim modeli (Taylor) Yönetim ilkeleri ve Süreci Yaklaşımı (Fayol ve ark.)
Max Weber_bürokrasi-1 Bürokrasi- ideal tiptir. Mantığın en yüksek düzeyde gelişmiş olduğu formel örgüttür. Weber’in bürokrasisi, kesin şekilde, akılcı, hiçbir kişisel ve duygusal bağlılığa yer vermeyen sosyal kurumların en mükemmel şeklidir.
Max Weber_bürokrasi-2 Bürokrasinin temel özelliklerini taşıyan örgütlerin özellikleri; Örgütün büyüklüğüne bağlı istihdam edilen insan sayısı büyüklüğü, İstihdam edilen işgörenlerin vasıfsız ya da vasıflı oluşları, Basit bir kütle üretim teknolojisi Basit bir ürün ya da çıktı. Bürokrasi bir insan sistemi olmaktan çok bir kanun ve kurallar sistemidir.
Bürokrasinin temel nitelikleri işbölümü Hiyerarşik otorite Formel Seçim Formel kural ve düzenlemeler Gayri şahsilik Kariyer yönlendirme
Weber’in İdeal Bürokrasi Modeli İyi bir işbölümü. Her pozisyonun bir uzman tarafından doldurulması Otoritenin hiyerarşilenmesi. Komuta zincirinin oluşumu Her zaman geçerli kural ve süreç zinciri. Herkese aynı biçimde geçerli bir kaideler sistemi. İş alımın ve ilerlemenin teknik beceriye ve yeteneğe göre yapılışı Örgütün sahipliğinin yönetici ve çalışanlardan ayrı olması Bireyin çalıştığı yerdeki haklarının ve mülk sahipliğinin örgüte bağlı olması, bürodaki bireye bağlı olmayışı Gayet iyi düzenlenmiş bir kayıt ve dosyalama sistemi
Bireyin ve grubun örgüt içindeki önemi göz ardı edilmiştir. ÖRGÜTSEL DAVRANIŞIN ORTAYA ÇIKIŞI İNSAN İLİŞKİLERİ YAKLAŞIMI VE NEO-KLASİK KURAMLAR-1 Hem bilimsel yönetimim hem de klasik yaklaşımın temel kavramları: Akılcılık Etkililik Standardizasyon Bireyin ve grubun örgüt içindeki önemi göz ardı edilmiştir.
ÖRGÜTSEL DAVRANIŞIN ORTAYA ÇIKIŞI İNSAN İLİŞKİLERİ YAKLAŞIMI VE NEO-KLASİK KURAMLAR-2 19.yy başlarında Robert Owen işçilerin çalışma koşullarını düzeltmeye yönelmiştir. 20.yy. başlarında Hugo Munstenberg psikolojik güdülenme ve insanların katkıları olabileceği görüşünü ön sürmüştür. 1930’larda bu konulardaki çalışmalarda örgütsel Davranış’ın bir saha çalışması olarak yavaş yavaş ortaya çıkışı görülüyor. Hawthorne çalışmaları örgütsel davranışın ortaya çıkışında öncü araştırmalar olarak görülür.
İnsan İlişkileri Yaklaşımı görüşü ortaya çıkmıştır. ÖRGÜTSEL DAVRANIŞIN ORTAYA ÇIKIŞI İNSAN İLİŞKİLERİ YAKLAŞIMI VE NEO-KLASİK KURAMLAR-3 Bilinen ilk önemli araştırma çalışanlar üzerinde ışık şartlarının verimlilik üzerindeki etkilerini incelemiştir. Hawthorne araştırmacıları grubun bir standart üretim belirlediğini saptamış. Yapılan çalışmalarda insan faktörünün örgüt içinde taşıdığı önem ortaya konmuştur. İnsan İlişkileri Yaklaşımı görüşü ortaya çıkmıştır.
ÖRGÜTSEL DAVRANIŞIN ORTAYA ÇIKIŞI İNSAN İLİŞKİLERİ YAKLAŞIMI VE NEO-KLASİK KURAMLAR-4 Bilimsel yönetim yaklaşımının eksiklerini gidererek, örgütlerde teknik boyutların yanında sosyal ilişkilere ve insani boyutlara önem veren bir anlayış ortaya koyar. Neo-Klasik ekolün oluşmasında Elton Mayo’nun Hawthorne fabrikalarında yaptığı çalışmaların önemli katkıları olmuştur.
1924’de başlayan Hawthorne fabrikalarındaki araştırmalar 8 yıl sürmüş. ÖRGÜTSEL DAVRANIŞIN ORTAYA ÇIKIŞI İNSAN İLİŞKİLERİ YAKLAŞIMI VE NEO-KLASİK KURAMLAR-5 1924’de başlayan Hawthorne fabrikalarındaki araştırmalar 8 yıl sürmüş. Araştırmalar altı aşamada yürütülmüş: Birinci çalışma: Işıklandırma deneyleri, ışık şiddetindeki artış ve azalmaların verimlilik üzerindeki etkilerinin incelenmesi İkinci çalışma: Montaj odası deneyi fiziksel yorgunluğun iş verimi üzerine etkileri araştırılmış, çalışma saatlerinde kısıtlamalar ve dinlenme molalarının artırılmasının, araç ve malzemelerde değişikliklerin etkileri saptanmaya çalışılmış
ÖRGÜTSEL DAVRANIŞIN ORTAYA ÇIKIŞI İNSAN İLİŞKİLERİ YAKLAŞIMI VE NEO-KLASİK KURAMLAR-6 Üçüncü çalışma: ilk montaj deneyinde kullanılmayan teşvikli ücret sisteminin üretimde neden olduğu artışlar araştırılmıştır. Dördüncü çalışma: ücret artışının üretimüzer5indeki etkisi kaldırılarak sadece molalardaki artışların ve haftalık çalışma süresinin artırılmasının verimlilik üzerindeki etkileri incelenmiştir. Beşinci çalışma: Yapılan deneylerin sonuçlarını ve kaynaklarını araştırmak amacıyla işçilere uygulanan mülakat programı.
Araştırmalar sonucunda; ÖRGÜTSEL DAVRANIŞIN ORTAYA ÇIKIŞI İNSAN İLİŞKİLERİ YAKLAŞIMI VE NEO-KLASİK KURAMLAR-7 Altıncı aşama: Sosyal grupların oluşması, grup üyelerinin davranışlarının analizi. Araştırmalar sonucunda; Özetle: teknik ve fiziksel koşulların kontrol edildiği , bunlarda değişikliklerin olmadığı ortamlarda dahi verimlilik artışının devamlı olmasının nedenleri olarak grup oluşturma, grupta arkadaşlık ve sevgi bağlarının güçlü olması, işletme sahip ve yöneticilerin davranışlarındaki olumlu yönlerde değişmeler görülmüştür. Kısacası; Çalışma ortamının beşeri havasının değişimi verimlilik artışı sağlamış.
İnsan İlişkileri Yaklaşımı-1 ÖRGÜTSEL DAVRANIŞIN ORTAYA ÇIKIŞI İNSAN İLİŞKİLERİ YAKLAŞIMI VE NEO-KLASİK KURAMLAR-8 İnsan İlişkileri Yaklaşımı-1 Bireyler yetişmiş oldukları sosyal çevreye göre tepki verir Çalışanları güdüleme ekonomik ihtiyaçlardan ziyade sosyal gereksinimleri tatmin için önemlidir. Tatmin olmuş işçi tatminsiz işçiden daha verimlidir Klasik yaklaşım ve bilimsel yaklaşımdan uzaklaşan bir yaklaşım benimsemiştir. İki önemli kuramcısı: Dougla Mc. Gregor ve Abraham Maslow.
İnsan İlişkileri Yaklaşımı-2 ÖRGÜTSEL DAVRANIŞIN ORTAYA ÇIKIŞI İNSAN İLİŞKİLERİ YAKLAŞIMI VE NEO-KLASİK KURAMLAR-9 İnsan İlişkileri Yaklaşımı-2 Mc Gregor birbirine zıt X ve Y kuramları üzerinde çalışmıştır. X kuramı: çalışanların çoğu işlerini sevmemekte ve ondan kaçmanın yollarını aramakta (tembel, işlerini sevmeyen, bencil, sorumluluktan kaçan) Y kuramı: insanları yönetmeye yönelik daha insancıl ve onları destekleyici öneriler grubundan oluşuyor. (işçiler için iş bir oyun oynamak ya da dinlenmek kadar doğal bir olaydır.)
İnsan İlişkileri Yaklaşımı-3 ÖRGÜTSEL DAVRANIŞIN ORTAYA ÇIKIŞI İNSAN İLİŞKİLERİ YAKLAŞIMI VE NEO-KLASİK KURAMLA 10 İnsan İlişkileri Yaklaşımı-3 1943’lerde Maslow’da İnsan İhtiyaçları Hiyerarşisi ön plana çıkmıştır. Temel güdüleme kuramında ihtiyaçlar bir hiyerarşik düzeyde en alttan en üste doğru sıralanmaktadır. Bu ihtiyaçlar: fizyolojik, güvenlik, sevgi, saygı ve kendini gerçekleştirme.