TÜRKİYE’DE ULAŞIM SİSTEMLERİ
A.DOĞAL FAKTÖRLER 1.COĞRAFİ KONUM Ülkemiz konumu itibariyle üç kıta arasında köprü konumundadır. Bu özelliği ile Kafkaslar, Ortadoğu, Avrupa, Afrika arasında karayolu, denizyolu, havayolu ve enerji taşımacılığı hattında yer alır. 2. YERŞEKİLLERİ Ülkemiz ortalama yükseltisi fazla olan ülkedir. Bu durum ulaşımın zor ve ulaşım maliyetinin fazla olmasına neden olmuştur. Yükseltinin fazla olmasından dolayı ulaşım genel olarak doğu-batı uzanan dağ sıraları arasından, akarsu vadilerinden ve akarsuların su bölümü çizgisi ile çöküntü alanlarından sağlanır. Alçak ovalar ve platolar ulaşımın gelişip şekillendiği alanlardır.
Kuzey ve güneyde dağların denize paralel uzanması kıyı ile iç kesim arasında ulaşımı zorlaştırmış ve geçitlerle yapılmasına neden olmuştur.
3. İklim ülkemiz de özellikle iç kesimlerde yaşanan olumsuz iklim şartları, ulaşımı ve ulaşım maliyeti yapım zamanını etkiler. Karayolu, havayolu ve demiryolu ulaşımında dönem dönem kesintiler oluşur. Deniz ulaşımında ise rüzgar, sis ve fırtınalar ulaşımı aksatır.
B. BEŞERİ VE EKONOMİK FAKTÖRLER Sanayileşme, teknoloji düzeyi, sermaye, insan unsuru yol yapımı her şeyden önce belirli bir ekonomik kaynak gerektirir. Yeterli ekonomik kaynaklara sahip olan ülkelerde doğanın olumsuz koşulları önemli ölçüde kontrol altına alınmıştır. Tünel, köprü, viyadük, liman ve havaalanları ile yerşekillerinin olumsuz etkileri aşılmaya çalışılmıştır. Gelişmişlik düzeyinin yanı sıra nüfus ve yerleşme de ulaşımı etkilemektedir. Nüfus, yerleşim birimlerinin sayısı, toplu veya dağınık yerleşme özellikleri de ulaşımı etkilemektedir. Örneğin Karadeniz’in kıyı kesiminde yer alan dağınık yerleşmeler ulaşımı olumsuz yönde etkilemektedir.
TÜRKİYE’DE ULAŞIM SİSTEMLERİNİN GELİŞİMİ Cumhuriyet Öncesi Dönem Osmanlı’nın son yıllarında daha çok demir yolu ağı yapımına önem vermiştir. Osmanlı’da toplam demiryolu ağı 8.619km idi km ‘ye yakın bir kısmı Türkiye sınırları içerisinde kaldı. Türkiye sınırları içerisinde ilk inşa edilen demiryolu 23 Eylül 1856 tarihinde bir İngiliz şirkete verilen imtiyaz ile 1866 yılında tamamlanan İzmir – Aydın hattıdır ile 1950 Yılları İlk demir yolu kongresi 1925 yılında yapılmıştır. Kongrede alınan kararlar gereği; Demir yolu yapımında doğal kaynaklar, üretim merkezleri ve pazar alanlarının bulunduğu yerlere öncelik verilmiştir. Bu dönemde Demir yolu ulaşımında bu ilerlemeler yaşanırken kara yolu yapımında büyük bir gelişme kaydedilememiştir. Demir yollarındaki hızlı ilerleme 1940 yılına kadar sürmüş ve yılları arasında ise tam bir durgunluk dönemine girilmiştir.
1950 Sonrası Dönem karayolu yapımının üstünlük sağladığı dönemdir. 1980 sonrası dönemde ise otoyol yapımına hız verilmiş, kara yoluna yapılan yatırımlar öncelik kazanmıştır. 1950’li yılarda demir yolu ve kara yolunun yolcu taşımacılığındaki payı birbirlerine yakın iken (Karayolu % 49,9 ve demir yolu % 42,0) 2000 yılında kara yolunun payı % 95’e çıkmış, demir yolunun payı ise % 3’e kadar düşmüştür. Ancak son yıllarda hava, deniz ve demir yolu ulaşımındaki gelişmeler yolcu taşımacılığında karayolunun payını 2008 yılında % 89,3’e düşürmüştür.
1.KARAYOLU Kara yolu ulaşımı, gerek yolcu gerekse yük taşımacılığı açısından Türkiye’de ilk sıradadır. Osmanlı Devleti döneminden kalan kara yolu uzunluğunun yaklaşık km olduğu bilinmektedir. 1938 yılında kara yolu uzunluğu km’ ye ulaşmıştır. 1950 yılında Kara Yolları Genel Müdürlüğü kurulmuş ve bu tarihten itibaren kara yolu yapımına daha fazla önem verilmeye başlanmıştır. 2014 yılında km’dir. Türkiye’nin bulunduğu bölgede uluslararası taşımacılıkla ilgili projeler planlanmıştır. Ülkemiz ile bağlantılı uluslararası kara yolu projelerinin başında Uluslararası E-yolları ağı TEM (Trans European Motorway) Karadeniz Ring Koridoru ve İpek Yolu gelmektedir.
Bolu Tüneli Türkiye sınırları içinde Kapıkule’den başlayıp İstanbul-Ankara üzerinden devam eden Anadolu Otoyolu’nun bir parçasını oluşturur. Ovit Tüneli Ovit Dağı Tüneli, Türkiye’de Rize-Erzurum arasındaki karayolunun İkizdere-İspir mevkinde bulunan Ovit Dağı Geçidi’nin karayolu tüneli ile geçilmesini hedefleyen bir ulaşım projesidir. Türkiye’nin en uzun Dünya’nın ise 2. en uzun tüneli olacaktır. Nefise Akçelik Tüneli Türkiye’nin en uzun tünelidir. Ordu sınırları içindeki Bolaman mevkisinde bulunan ve Fatsa ilçesi ile Ordu il merkezini birbirine bağlayan tünel, sahil yolu mesafesinin daha az zamana çekilmesi için yapılmıştır. Tünelin uzunluğu 3778 metredir.
Orhangazi Tüneli (Samanlı Tüneli) Orhangazi Tüneli, eski adıyla Samanlı Tüneli, Gebze-Orhangazi-İzmir Otoyolu Projesi kapsamında Bursa’da inşa edilen tünel m ile Türkiye’nin en uzun otoyol tünelidir.
2. DEMİRYOLU Cumhuriyetten önce demiryolu hatları genellikle kıyı ile bazı iç kesimler arasında iken günümüzde daha çok gelişme göstermiştir. ilk demir yolu hatları Konya-Ankara hattı batısında yapılmıştır. Türkiye’nin 7 bölgesinde demiryolu ile ulaşım vardır. Ancak D. Karadeniz, Hakkari ve Antalya bölümlerinde demiryolu ulaşımı yoktur. Doğu Karadeniz illeri, Hakkari, Muğla ve Antalya’da yükselti, Çanakkale ve Sinop’ta ise sapa noktalarda yer alması dolayısıyla demir yolu ağı yoktur. Günümüzde ise daha çok hızlı trene önem verilmiştir. İlk hızlı tren hattı Ankara-Eskişehir arasındadır. Bugün Ankara merkezde olacak şekilde Ankara-Eskişehir, Ankara-İstanbul, Ankara-Konya arasında hızlı tren hattı mevcuttur.
DEMİRYOLU BULUNAN SINIR KAPILARI
2. HAVAYOLU Türkiye bulunduğu konum itibariyle Asya ve Avrupa arasında önemli bir geçiş güzergahına sahiptir. Bu açıdan havayolu taşımacılığında da büyük avantajları vardır. ilk hava yolu ulaşımı 1933 yılında küçük pervaneli uçaklarla başlamıştır. 1938’de Havayolları Devlet İşletme Müdürlüğü kurulmuş, 1956’da THY adını almıştır. Günümüzde THY Dünya’nın en çok noktaya ulaşan havayolu firması olmuş ve en büyük 4 firmasından biri haline gelmiştir. uluslararası standartlara sahip bir çok havalimanı bulunmaktadır.
TÜRKİYE’DE BORU HATLARI Türkiye coğrafi konum olarak Dünya petrol rezervinin % 62 ve doğalgaz rezervinin %35’nin bulunduğu bir bölgede yer alır. Bunun sonucu olarak boru hatları ile taşımacılık önem kazanmıştır. özellikle Orta Doğu ve Hazar petrol ile doğal gazının Avrupa’ya daha ucuz nakli açısından Türkiye stratejik bir konum da yer almaktadır. Boru hatlarının ülke ekonomisine katkısı oldukça yüksektir. PETROL BORU HATLARI I. Türkiye – Irak Ham petrol boru hattı * Musul ve Kerkük bölgelerindeki petrolün Adana Yumurtalık’a naklini sağlayan hattır. I. Bakü- Tiflis- Ceyhan * Azerbaycan petrolünün taşınmasını sağlayan hattır.
DOĞALGAZ BORU HATLARI BATI HATTI ( RUSYA – TÜRKİYE ) Bulgaristan’dan ülkemize girer. Hamitabat-İstanbul-Bursa ve Ankara’ya kadar uzanan hattır. MAVİ AKIM Djubga ve Samsun arasında yer alır yılında resmi olarak açılmıştır. DOĞU ANADOLU ANA GAZ İLETİM HATTI ( İran – Türkiye ) BAKÜ- TİFLİS- ERZURUM DOĞAL GAZ HATTI ( ŞAH DENİZİ ) TANAP ( 2020’DE TAMAMLANACAK ) TÜRKİYE- YUNANİSTAN ( Güney Avrupa’ya gaz taşıma projesi - TAMAMLANMADI ) TÜRK AKIMI Batı hattına alternatiftir. İki ana hattan oluşur. Biri Türkiye ihtiyacını sağlayacak, diğeri Avrupa’ ya nakledilecek ilk gazın verileceği tarih.
Türk Akımı