CAHİT SITKI TARANCI
4 Ekim 1910 tarihinde Diyarbakır'da Camiikebir mahallesinde doğdu, 12 Ekim 1956 tarihinde Viyana (Avusturya)'da öldü. Asıl adı "Hüseyin Cahit" tir.
İlkokulu Diyarbakır'da okudu. İstanbul‘da Saint Joseph Lisesi'nde başladığı ortaöğrenimini Galatasaray Lisesi'nde tamamladı (1931). Sonra İstanbul'da Mülkiye Mektebi'nde ( ) ve Yüksek Ticaret Okulu'nda okudu.
Yüksek öğrenimini tamamlamak için Paris'te Sciences Politiques'te sürdürdü ( ). Öğrenimi sırasında Paris Radyosu'nda Türkçe yayınlar spikerliği yaptı.
Savaş sırasında kentin işgal edilmesi üzerine yurda döndü yılından başlayarak Ankara'da Anadolu Ajansı, Toprak Mahsulleri Ofisi ve Çalışma Bakanlığı'nda çevirmen olarak çalıştı yılında felç geçirdi, sağıtımı için götürüldüğü Viyana'da yaşamı son buldu. Mezarı Ankara'dadır.
Hece ölçüsünün olanaklarını genişletti; içtenlik, yalınlık ve akıcı bir söyleyişin egemen olduğu; aşk, doğa sevgisi, geçmiş, ölüm, özlem, yalnızlık, yaşama sevinci gibi izleklerin işlendiği şiirlerinde şairanelikten ve şiirsellikten vazgeçmedi. Fransız şairlerinden, özellikle Baudelaire ve Verlaine'den etkilenmiştir.
'Sanat için sanat' ilkesine bağlı kaldı. Ona göre şiir, kelimelerle güzel şekiller kurma sanatıdır. Vezin ve kafiyeden kopmamış; ama ölçülü veya serbest, her türlü şiirin güzel olabileceği inancını taşımıştır. Açık ve sade bir üslubu vardır. Çoğu gerçeğe bağlı olan mecazları, derin, karışık ve şaşırtıcı değildir. Uzak çağrışımlara ve hayal oyunlarına pek itibar etmemiştir. Zaman zaman bazı imaj ve sembollere başvurmuştur.
Şiirlerinde en çok yaşama sevinci ve ölüm temalarına yer vermiş, nedense hep ölümün üstüne gitmiştir. Ayrıca yitik aşklar, mutlu sevdalar, yalnızlık, yaşadığı bohem hayatın buruklukları, çocukluk özlemi de şiirlerine konu olmuştur.
ESERLERİ Ömrümde Sükut (1933), Otuz Beş Yaş (1946), Düşten Güzel (1952)
ŞİİRLERİNDENÖRNEKLER
GÜN EKSİLMESİN PENCEREMDEN Ne doğan güne hükmüm geçer, Ne halden anlayan bulunur; Ah aklımdan ölümüm geçer; Sonra bu kuş, bu bahçe, bu nur. Ve gönül Tanrısına der ki: - Pervam yok verdiğin elemden; Her mihnet kabulüm, yeter ki Gün eksilmesin penceremden!
ŞİİR Kızoğlan kız güzelliğinde şiir; Hem sevgili hem dost hem anne yüzü. Hala beni mest ettiği gecedir Sanırım hem yeryüzü hem gökyüzü. Mecnunum: şikayet etmem Leyla'dan; Başıma ne dertler açtığı halde. Ne mümkün vazgeçsin bu sevdadan? Bir kerre karar kıldık bu hayalde.
NÜ Uykusuz gecemde bir kadın! Gözlerinin ay ışığında Vücudu kar beyazlığında; Saçları bir hazine altın. Ne ateşimden haberi var, Ne bilir çıplak olduğunu; Varlığını ve yoksulluğunu Duymadan güzel ve bahtiyar!
ÇOCUKLUĞUM Affan Dede'ye para saydım sattı bana çocukluğumu artık ne adım var ne yaşım bilmiyorum kim olduğumu hiçbir şey sorulmasın benden haberim yok olan bitenden bu bahar havası bu bahçe havuzda su şırılşırıldır uçurtmam bulutlardan yüce zıpzıplarım pırıl pırıldır ne güzel dönüyor çemberim hiç bitmese horoz şekerim
VAR. Ağacı kıskanırım Yemiş yüklü dalı var, Bahar olsun, güz olsun Ne güzel masalı var. İmrenirim arıya Petek petek balı var Konduğu çiçeklerin Pembesi var, alı var