PROTEİN SENTEZİ
DNA’da saklanan genetik bilgilerin bir RNA molekülü (mRNA, tRNA, rRNA) sentezi suretiyle kopyalanması veya yazılmasına transkripsiyon adı verilir Transkripsiyonla RNA’ya kopyalanan, bir protein molekülüne ait genetik bilgilerin okunması veya bir protein molekülü haline çevrilmesine translasyon adı verilir Transkripsiyon ve translasyon olaylarının toplamı, gen ifadesi (gen ekspresyonu) olarak tanımlanır
Translasyon (RNA dizisinden protein sentezi) Fonksiyonel RNA molekülleri translasyon sırasında kilit rol oynarlar. tRNA (transfer RNA): adaptör moleküllerdir mRNAda bulunan üçlü nt kodonlarına karşılık gelen amino asitleri ribozoma taşırlar translasyon makinesinin temel bileşenidir rRNA (ribozomal RNA) ribozomun en büyük bileşenidir. Ribozomlar büyük makromoleküler komplekslerdir ve aminoasitleri biraraya getirerek proteinleri oluştururlar. Bölünen bir hücrede rRNA ve tRNA toplam RNA’nın %95ini oluşturur mRNA ise sadece %5. İki etken bu bolluğu açıklayabilir 1. mRNA’dan daha stabildirler bu nedenle uzun süre hücrede kalırlar 2. aktif bir ökaryotik hücrede toplam çekirdek transkrpsiyonunun yarısından fazlası rRNA ve tRNA genlerinden oluşur
Pro ve Ökaryotlarda Translasyon: genel görünüm Translasyonel aygıt her iki hücre tipinde birbirine benzer ama ayrıldıkları noktalar vardır Prokaryotlarda transkripsiyon ve translasyon ardıldır: transkripsiyon bir yandan sürerken translasyon 5’ ucunda başlar. Ökaryotlarda ise hücrenin farklı yerinde olur transkript önce işlenir sonra sitoplazmaya geçer
Protein yapısı Primer transkript tamamen olgun mRNAya dönüştüğünde protein sentezi başlar Proteinler amino asit polimerleridirler yani polipeptidlerdir. Tüm aminoasitler genel bir yapıya sahiptir ve 20 tanesi protein yapısında bulunurlar Peptid bağı kovalent bir bağdır ve 1. aminoasitin COOH ucu ile 2. aminoasitin amino ucu arasından bir molekül su çıkmasıyla elde edilir
Proteinler 4 düzeyde organize olurlar Primer yapı düz lineer biçimde aa dizilimidir Sekonder yapı polipeptid zincirinin katlanmasıyla oluşan özel bir yapıdır bu yapı lineer yapıdaki yakın aa arasında bağ güçlerinden oluşur: Tersiyer yapı sekonder yapının katlanmasıyla oluşur Quaterner yapı ise bir ya da birkaç polipeptidin katlanarak altbirimleriyle oluşturduğu kompleks yapıdır.
Genetik kod Genetik şifrede, 61 kodon, aminoasitleri belirler. Geri kalan 3 kodon hiçbir aminoasit belirlemez (“Dur” kodonları).
mRNA’yı oluşturan nükleotid dizisinde her üç bazlık dizi kodon olarak adlandırılır ki her kodon ya protein sentezine katılacak bir amino asidi veya protein sentezinin sonlanacağını ifade eder. Her amino asit için en az bir tane kodon vardır.
GENETİK ŞİFRELEME SÖZLÜĞÜ Başlama kodonu: AUG Dur Kodonları: UAG UGA UAA
Genetik kodda dejenerasyon Her pozisyon için 4 harf varsa 3 harfli kodon 64 kelime oluşturur. Sadece 20 kelime 20 aminoasit için gerekliyse diğer kodonlar ne işe yaramaktadır? Crick’in çalışmaları genetik kodun dejenere olduğunu ortaya koymuştur buna göre bazı aa ler birden fazla kodonca temsil edilmektedir. Herhangi bir aa kodlamayan kodonlar stop kodonlardır UAG-amber kodon UGA-opal kodon UAA ochre kodon
tRNA: adaptör Herbir aa için bir tane tRNA molekülü vardır. Herbir aa spesifik bir tRNA molekülüne bağlanır mRNA kodonları ile tRNA antikodonu RNA-RNA baz çifti oluşturur. Kodon antikodona komplementerdir. Aa ler tRNA lara amino açil tRNA sentetaz denen enzimlerce takılır ve tRNA böylece aa ile yüklenir. Her aa tRNA’nın 3’ ucuna takılır.
Translasyon Üç evreden oluşur Başlangıç:initiation Uzama :elongation Terminasyon:sonlanma