TÜRKİYE – AB İLİŞKİLERİ 1990’lı yıllarda Türkiye’nin AB ile ilişkilerinde iki temel unsur belirleyici olmuştur a) Soğuk Savaşın Sona ermesi b) Avrupa bütünleşmesi yolunda meydana gelen hızlı ilerlemeler
TÜRKİYE – AB İLİŞKİLERİ Bu dönemde Türkiye – AB ilişkilerinde 6 önemli gelişme vardır: 1) Eski sosyalist ülkelerin demokrasiye ve Pazar ekonomisine geçmeleri 2) AT’unda parasal ve ekonomik birliğin yanında siyasal birliğinde sağlanması görüşlerinin güçlenmesi 3) Avrupa’nın siyasal sınırlarının belirlenmesi tartışmaları ve kültür, kimlik konularının gündeme gelmesi
TÜRKİYE – AB İLİŞKİLERİ 4) İnsan hakları kavramının uluslararası ilişkilerde belirleyici rol oynamaya başlaması ( Kopenhag Kriterleri) 5) Türkiye’nin yaşadığı siyasal ekonomik istikrarsızlık (PKK, Kıbrıs) 6) Türkiye ile AB’nin yaklaşımlarındaki temel farklılıklar
2011 İLERLEME RAPORU Müktesebatın Kabulü için 2008 Ulusal Programı’nın ve 2010-2011 Eylem Planı’nın daha iyi takip edilmesinin gerektiği belirtilmekte Belediyelerin hâlâ büyük oranda merkezden sağlanan gelire bağlı olması raporda eleştiri konusu olmuştur ceza davaları olmak üzere, yığılma nedeniyle bekleyen davaların sayısına dikkat çekilmekte
2011 İLERLEME RAPORU Türkiye’nin, Avrupa Konseyi Çocukların Cinsel Sömürü ve Tacize Karşı Koruması Sözleşmesi’ni Kasım 2010’da, Birleşmiş Milletler İşkenceye Karşı Konvansiyonu’nun İhtiyari Protokol’ünü de Eylül 2011’de parlamentosunda onayladığı belirtilmekte
2011 İLERLEME RAPORU 2010 yılı Ekim ayından itibaren Türkiye’den AİHM’e 7,764 yeni başvuru yapılmıştır. Türkiye, AİHM karalarının çoğuna uymuş, 2010 yılında toplam 24.5 milyon Avro tazminat ödemiştir
2011 İLERLEME RAPORU Adalet Bakanlığı nezdinde bir İnsan Hakları Bölümü’nün kurulduğu, hâkim, savcı, polis ve kamu görevlilerinin insan hakları eğitimi aldıklarına da vurgu yapılmıştır.
2011 İLERLEME RAPORU kolluk kuvvetlerinin uyguladığı kötü muamelede daha önceki yıllara göre belirli bir azalma kaydedildiği vurgulanmış ANCAK gözaltına alınma esnasında kötü muamele ve şiddet iddialarının hala mevcut olduğu, göçmen barınma kamplarında da olumsuz koşulların sürdüğü vurgulanmıştır.
2011 İLERLEME RAPORU Rapor, çocuk ve gençlere yönelik mahkeme ve tutukevi sayısının yetersiz olduğunu da dile getirmiştir ifade özgürlüğü ihlallerinin endişe ile izlendiği vurgulanmakta, basın özgürlüğünün kısıtlandığına, gazetecilerin tutuklandığına dikkat çekilmektedir.
olumlu olarak belirtilmektedir. 2011 İLERLEME RAPORU Trabzon’daki Sümela Manastırı’ndaki Ortodoks Ayini ile Van’daki Akdamar Kilisesi’ndeki Ermeni Ayini’nin ikinci kere düzenlenmesi 2011 İlerleme Raporu’nda da olumlu olarak belirtilmektedir.
2011 İLERLEME RAPORU kadın haklarına ve cinsiyet eşitliğine ilişkin sınırlı ilerleme kaydedildiği belirtilmektedir cinsiyet eşitliğinin, namus cinayetlerinin ve erken ve zorla evlilikler dahil kadına yönelik şiddet özellikle kadının siyasette, kamu yönetiminde yönetici pozisyonunda, eğitim alanında yönetici pozisyonunda, vali olarak, siyasi partilerde ve sendikalarda temsilinin genel olarak sınırlı kaldığının altı çizilmekte
2011 İLERLEME RAPORU İşçi hakları ve sendikalara ilişkin mevcut yasal çerçevenin halen AB ve ILO Sözleşmeleri ile uyumlu olmadığı hususu eleştirilmiştir
KAMUOYU VE TÜRK DIŞ POLİTİKASI ANKETİ AB’ye tam üyelik ne zaman gerçekleşir %15,2: “20 yıldan fazla” %9,5: 16–20 yıl sonra” % 4,8 “5 yıldan az”
TÜRKİYE’NİN TAM ÜYELİĞİNİN AB’NE KATKILARI SİYASİ KONULAR VE GÜVENLİK BOYUTU Türkiye’nin AB üyeliği, AB’nin savunma politikalarına ve bölgesel istikrara önemli ölçüde katkıda bulanacaktır Tam üyelik, AB’nin enerji kaynakları çerçevesindeki stratejik çıkarlarının korunmasında belirleyici olacaktır Türkiye’nin tam üyeliği, AB’nin adalet ve içişleri alanındaki politikalarının etkinliğinin artmasına katkı sağlayacaktır
TÜRKİYE’NİN TAM ÜYELİĞİNİN AB’NE KATKILARI SİYASİ KONULAR VE GÜVENLİK BOYUTU Avrupa’nın dünya siyasetinde önemli bir küresel rol oynamasını sağlayacaktır. Türkiye, AB’nin ABD’nin hegemonvari dış politikasını dengelemede önemli bir işlev üstlenecektir. AB’nin küreselleşmeyi daha demokratik ve sosyal adalet içeren temellere oturtma isteği Türkiye’nin tam üyeliğiyle gerçekleşebilecektir.
TÜRKİYE’NİN TAM ÜYELİĞİNİN AB’NE KATKILARI EKONOMİK KONULAR AB pazarının genişlemesi AB ekonomisine büyük katkı sağlayacaktır Türkiye’nin tam üyeliği, AB firmalarına doğrudan yatırımlar çerçevesinde önemli fırsatlar kazandıracaktır Tam üyelikle beraber tarife dışı ve teknik engellerin tümüyle ortadan kalkması AB piyasalarına önemli faydalar sağlayacaktır
TÜRKİYE’NİN TAM ÜYELİĞİNİN AB’NE KATKILARI KÜLTÜREL VE SOSYAL KONULAR Türkiye’nin AB üyeliği, Birliğin bir “Hristiyan Klübü” olmadığını kanıtlayacaktır AB’nin Yakın ve Ortadoğu ile olan ilişkileri Türkiye’nin tam üyeliğinden olumlu yönde etkilenecektir
TÜRKİYE’NİN TAM ÜYELİĞİNİN AB’NE KATKILARI KÜLTÜREL VE SOSYAL KONULAR AB’nin kültürel çoğulculuk çerçevesindeki kimlik oluşumuna önemli ölçüde katkıda bulanacaktır Türkiye’nin AB üyeliği Trans –Avrupa Ağlarının genişlemesi yönünde faydalar getirecektir
TÜRKİYE - AVRUPA BİRLİĞİ İLİŞKİLERİ (Neden AB ?) Tanzimatla başlayan Batı’ya açılma ve çağdaşlaşma dış politikamızın değişmez bir ilkesi olmuştur. Cumhuriyeti kuran Atatürk, Türk Devleti’nin her alanda en ileri seviyede olan Avrupa uygarlığına katılmasını bir hedef olarak belirlemiştir. Askeri alanda zafer kazanılan Batı’ya karşı, maddi olarak da güçlü olmak gereği hissedilmiştir.
TÜRKİYE - AVRUPA BİRLİĞİ İLİŞKİLERİ (Neden AB ?) Batı kurumlarında Yunanistan yalnız bırakılmamaya çalışılmıştır. II.Dünya Savaşı sonrası istikrarsız ortamda güvenlik arayışı artmıştır. Ekonomik güçlükler, bir entegrasyon arayışını zorunlu kılmıştır.