Kültürümüzde Hz. Muhammed Sevgisi Milletimiz ilahilerle, güzel söz ve dileklerle Peygamberimizin adını anmıştır. Bu sevginin yansıması olarak camilerde Allah’ın isminin yanına Muhammed ismini levha olarak koymuştur.

Hz. Peygamberin adı anıldığında salavat getirilerek ona olan sevgi dillendirilmiştir. Yine milletimiz askere giden evlatlarına, Peygamberimizi çağrıştıran ‘Mehmetçik’ ismini vererek ona olan sevgisini yaşatmıştır.

Peygamberimizi doğum gününde anmak amacıyla mevlit törenlerinin resmi kutlama şeklinde olanlarına Osmanlılar döneminde ‘Mevlit Alayı’ denmiştir. Edebiyatımızda Peygamber sevgisiyle yazılan şiirlere naat adı verilir.

Türk Tasavvuf anlayışında gül deyince, Allah tarafından ve insanlar tarafından en çok sevilen Hz. Peygamber akla gelmektedir.

Canım kurban olsun senin yoluna Adı güzel kendi güzel Muhammed Gel şefaat eyle kemter kuluna Adı güzel kendi güzel Muhammed. Aşık Yunus

Kültürümüzde Ehl-i Beyt Sevgisi Ev halkı anlamına gelen Ehl-i Beyt kavramı, Kur’an’da üç ayette geçmektedir (Hud 73; Kasas 12; Ahzab 33). Ehl-i Beyt kavramıyla Hz. Peygamberin ailesi kastedilmektedir.

Peygamberimizin soyu Hz. Ali ile Hz. Fatıma’nın çocukları Hz Peygamberimizin soyu Hz. Ali ile Hz. Fatıma’nın çocukları Hz. Hüseyin ve Hz. Hasan ile devam etmiştir.

Milletimiz Ehl-i Beyt’e çok saygı göstermiş ve onların hatıralarını sürekli canlı tutmuştur. Onların isimlerini cami, medrese ve han duvarlarına en güzel hatla işlemişlerdir. Çocuklarına Hasan, Hüseyin, Ali, Fatıma gibi Ehl-i Beyt’in isimlerini vermişlerdir.

Alevi-Bektaşilere göre Hz Alevi-Bektaşilere göre Hz. Peygamber, ümmetini Ehl-i Beyt’ten en sevdiği Hz. Ali’ye emanet etmiştir. Ayrıca kızı Fatıma ile onu evlendirmiş ve daha sonra onu müsahip ilan etmiştir.

Milletimiz, Hz. Fatıma’dan ‘Fatıma Anamız’ diye söz ettiği gibi çok küçük yaşından beri Peygamber terbiyesinde yetişmiş olan Hz. Ali için “Allah’ın Arslanı”, “Şah-ı Merdan”, “Haydar-ı Kerrar”, “İlim Beldesinin Kapısı”, “Kerremallahu Vecheh” gibi övgü ifadeleri kullanmıştır. Hz. Ali’nin Türbesi

Hz. Ali’nin kılıcı Zülfikar kahramanlık hikayelerini süslemektedir Hz. Ali’nin kılıcı Zülfikar kahramanlık hikayelerini süslemektedir. Çünkü o alim, adaletli ve cesur bir kahramandı.

Hoca Ahmet Yesevi, Mevlana, Hacı Bektaşı Veli, Yunus Emre, Dede Korkut, Şah İsmail Hatayi, Pir Sultan Abdal, Kul Ahmet, Derviş Mehmet gibi birçok tekke edebiyatı şair ve halk ozanları; Hz. Ali, Hz. Hasan ve Hüseyin’in şehit edilmeleri karşısında Ehl-i Beyt’e duydukları derin sevgiyi dizelerinde en içten duygularla ifade etmişlerdir.

Muhammed gönlümüzün aynası Salavat vereniz nur olsun sesi On sekiz bin alemin Mustafa’sı Ya Muhammed sana imdada geldim. Kabe’nin yapısı bina yapısı İman etse asileri hepsi Beş vakit okunur ayetü’l-kürsi Pir Sultan Abdal (Pir Sultan Abdal Divanı, Ant Yay., İstanbul 1994 134).