Bu Bölümde Neler Öğreneceğiz?

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
NEREDE VE NASIL YAŞIYORUZ
Advertisements

TÜRKİYE’DE DEPREMLER.
Türkiye’de Doğal Afetler
DEPREM KADERİNİZ OLMASIN!!!
DOĞAL AFETLER.
DOĞAL AFETLER SERAP HAMULU.
HAZIRLAYAN : BUSE DANIŞMAN 6-B
COĞRAFİ BÖLGELER.
Kazanım 5. Yaşadığı bölgede görülen bir afet ile bölgenin coğrafi özelliklerini ilişkilendirir.
Sosyal Bilgiler Proje ÖDEVİ 5/D KONU: DOGAL AFETLER HAZIRLAYANLAR:
DÜNYADAKİ DENİZ ULAŞIMINDA KULLANILAN BOĞAZ VE KANALLAR
Türkiyedeki depremler
GİZEM YALÇINKAYA LİSE 4 SOSYAL No: 350. Do ğ al afetler,can ve mal kaybına sebep olan do ğ al olaylardır.(Sel,deprem,yangın,heyelan,çı ğ,fırtına..vs)
HAZIRLAYAN: İSMET TEOMAN SAÇMALI FEVZİ ÖZBEY İLKÖĞRETİM OKULU 1/C
SİVİL SAVUNMA.
DOĞAL AFETLER.
SİVİL SAVUNMANIN YURT İÇİ VE DIŞI GÖREVLERİ NELERDİR?
2014 YILI DEĞERLENDİRME TOPLANTISI 29 ARALIK 2014.
M. ŞEVKET OĞUZ İNŞ.MÜH. İSTANBUL YAPI GÜÇLENDİRME MERKEZİ İstanbul'daki Binaların Güçlendirilmesi ve Geleceğe Güvenle Devredilmesi Nisan.
Dogal Afetler.
Doğal afet ne demektir ? Örnek vererek açıklayabilir misiniz ?
Hedef A.1. : Deprem Bilgi Altyapısının Geliştirilmesi; Deprem bilgi altyapısının geliştirilmesi, güçlendirilmesi, sürdürülebilirliğinin sağlanması bu altyapıyı.
HAZIRLAYAN Nurdan ÇOBAN 2\ B SINIFI ÖĞRENCİSİ
TARİHSEL SÜREÇTE ŞEHİRLER
8 Mart 2010 BAŞYURT- KARAKOÇAN (ELAZIĞ) DEPREMİ B.Ü. KANDİLLİ RASATHANESİ ve DEPREM ARAŞTIRMA ENSTİTÜSÜ.
RİSK ANALİZİ VE YER SEÇİMİ
DEPREM.
DEPREMLER VE SİSMOLOJİ
RÜZGAR ENERJİSİ.
TÜRKİYE’DE ULAŞIM:.
TOKAT Tokat,uygarlıkların merkezi olan Anadolu' da, zengin doğal kaynakları, jeostratejik konumu nedeni ile, beyliklerin, devletlerin ve imparatorlukların.
DÜNYADA NÜFUSUN ALANSAL DAĞILIŞI
TSUNAMİ.
DADAŞKENT MERKEZ CAMİİ Doğal Afetler Ve Deprem
İNŞAAT MÜHENDİSLİĞİNE GİRİŞ DEPREM MÜHENDİSLİĞİ
Dünyanın En Zengin 15 Ülkesi
AFETLER ve AFET YÖNETİMİ (SAU-026)
En fazla müslümanın yaşadığı ilk 10 ülke
DEPREM HAZIRLAYAN EDA ŞANLI.
DOĞAL AFETLER VE ÖNLEMLER
PAKİSTAN İSLAM CUMHURİYETİ(PİC)
20 Maddede 1.Dünya Savaşı Berat Köse.
20 Maddede 1.Dünya Savaşı Berat Köse.
COĞRAFYA PROJE ÖDEVİ:.
UZAKTAKİ ARKADAŞLARIM
UZAKTAKİ ARKADAŞLARIM
KONU: DEPREM dalgaları
İstanbul Üniversitesi Açık ve Uzaktan Eğitim Fakültesi -
Hoş Geldiniz FEYAZ BİLGİ COĞRAFYA ÖĞRETMENİ SULTANBEYLİ KIZ ANADOLU İMAM-HATİP LİSESİ
Yerkabu ğ u içindeki kırılmalar nedeniyle ani olarak ortaya çıkan titre ş imlerin dalgalar halinde yayılarak geçtikleri ortamları ve yer yüzeyini sarsması.
Hoş Geldiniz FEYAZ BİLGİ COĞRAFYA ÖĞRETMENİ SULTANBEYLİ KIZ ANADOLU İMAM-HATİP LİSESİ
DÜNYA ÜZERİNDEKİ ÖNEMLİ BOĞAZLAR VE KANALLAR.
OKYANUSYA KITASI.
NEREDE, NİÇİN YAŞIYORUZ? NEREDE, NİÇİN ÜRETİYORUZ?
ÜLKEMİZDE NÜFUS / Nüfusumuzun Dağılışı
Bu Bölümde Neler Öğreneceğiz?
UZAKTAKİ ARKADAŞLARIM
DEPREMLER.
ETKİNLİK ÇALIŞMA SUNUSU
DOĞAL AFETLER.
ÖĞRENCİLERİN İSİMLERİ *HÜSEYİN BAVERİ ZEREY *SERKAN GEÇER *ÖMER ERKAL ÖĞRETMEN BEDRETTİN ÇELİK.
TÜRKİYE’DE GÖRÜLEN DOĞAL AFETLER
Dünya Kömür Rezervleri:
Depremler Deprem, yerin sarsılması veya hareket etmesidir.
II. Dünya Savaşı büyük bir yıkıma sebep oldu. 80 milyondan fazla insanın hayatını kaybettiği bu savaş dünya genelinde ekonomik krizlere, ülke sınırlarının.
-Sel Toprağın üzerini kaplayan ve ani, düzensiz, büyük su taşkınlarına sel denir. Akarsular taşıyabileceğinden fazla su ile yüklendiklerinde sel meydana.
 Sel  Toprağın üzerini kaplayan ve ani, düzensiz, büyük su taşkınlarına sel denir. Akarsular taşıyabileceğinden fazla su ile yüklendiklerinde sel meydana.
güney kore slaytı
DOĞAL AFETLERLE İLGİLİ SUNUM.  Doğal Afet Nedir  Doğal afet kendiliğinden oluşan ve yeryüzünde aniden meydana gelen olayların tamamına denir. Doğal.
Sunum transkripti:

ACİL YARDIM VE AFET YÖNETİMİ PROGRAMI AFETLER TARİHİ DOÇ.DR. DAVUT HUT

Bu Bölümde Neler Öğreneceğiz? 3. XX. VE XXI. YÜZYILLARDA DEPREMLER VE TSUNAMİLER Bu Bölümde Neler Öğreneceğiz? 3.1. XX. Yüzyıl’ın İlk Yarısındaki Önemli Depremler 3.2. XX. Yüzyıl’ın İkinci Yarısındaki Önemli Depremler 3.3. XXI. Yüzyıl’daki Önemli Depremler

Bölüm Hakkında İlgi Oluşturan Sorular 1. XX. Yüzyıl’daki en ölümcül depremler ve tsunamiler hangisidir? 2. XX. Yüzyıl’da şiddetli depremler hangi bölgelerde meydana gelmiştir? 3. XX. Yüzyıl’da Türkiye’de en fazla can kaybına neden olan depremler hangileridir? 4. XXI. Yüzyıl’daki en ölümcül depremler ve tsunamiler hangileridir? 5. XXI. Yüzyıl’daki şiddetli depremler nerelerde oluşmuştur? 6. Orta şiddette gerçekleşmesine rağmen, bazı depremlerde büyük can ve mal kayıplarının yaşanması hangi nedenlere bağlanabilir

Giriş Bu bölümde, XX. ve XXI. Yüzyıllar’da Dünya’da ve Türkiye’de meydana gelmiş olan depremlerin ve tsunamilerin genel özellikleri ele alınmıştır. Söz konusu yüzyıllarda yaşanan şiddetli deprem ve tsunamilerin Dünya’nın hangi bölgelerinde yoğunlaştıkları, ne tür ekonomik ve toplumsal etkiler yarattıklarından bahsedilmiştir.

3.1. XX. Yüzyıl’ın İlk Yarısındaki Depremler Şarköy-Mürefte Depremi (1912): 9 Ağustos 1912’de gece saat 3.30’da gerçekleşen deprem, İstanbul ve çevresindeki birçok yerde hissedilmesine rağmen asıl zararı Edirne Vilayeti’nin güneyine, Mürefte, Tekirdağ, Şarköy ve Gelibolu’ya vermiştir. 7,3 şiddetinde olduğu belirtilen deprem 1 dakika kadar sürmüş; çıkan yangınlarla birlikte 1250’ye yakın insan ölmüş; 9 bin ev de yıkılmıştır. Deprem, Trablusgarp Savaşı sonrasında ve Balkan Savaşı öncesinde gerçekleşen bir felaket olduğu için, devletin maddi ve manevi olarak da yıpranmasına neden olmuştur.

San Fransisco (ABD) Depremleri (1906, 1989): 18 Nisan 1906 tarihinde, ABD’nin Kaliforniya Eyaleti’nin merkezi San Fransisco’da, yerel saat ile sabah 05.12’de meydana geldi. Depremin şiddetinin 7.7-8 arasında olduğu tahmin edilmektedir. Merkez üssü, fay hattının geçtiği şehrin 3 km. uzağındaydı. ABD’nin Körfez bölgesindeki geniş bir alanda hissedilen deprem sonrasında çıkan büyük San Fransisco yangını, felaketin boyutunu büyütmüştür. Nitekim, çok ciddi ekonomik sonuçları da görülmüştür. Deprem ve yangında 3 bine yakın can kaybının yaşandığı bu felaket ABD tarihinin en büyük afetlerinden biri olarak kabul edilir. Aynı yerde 1989’da yaşanan şiddetli depremde ise 63 kişi öldü.

Deprem sonrasında San Fransisco şehri

Calabria, Messina, İtalya Depremi (1908): 7,5 şiddetinde olduğu tahmin edilen depremde yaklaşık 58 bin can kaybı yaşanmıştır. Abruzzi, İtalya Depremi (1915): 7,5 şiddetinde olduğu belirtilen şiddetli depremde yaklaşık 32 bin insan hayatını kaybetmiştir.   İran’daki Boruceri ve Koppeh Dagh Depremleri (1909, 1929): İran’ın Boruceri kentinde 23 Ocak 1909'da meydana gelen ve 7,3 büyüklüğünde olduğu tahmin edilen depremde yaklaşık 6 bin kişi ölmüştü. Yine 1 Mayıs 1929’daki Koppeh Dagh bölgesini harabeye çeviren depremde ise 3 bin 800 kişi can vermişti.

Gansu/Çin Deprem ve Heyelanları (1920): Çin’in Gansu eyaleti, 16 Aralık 1920’de yüzyılın en büyük deprem felaketle­rinden birini yaşamıştır. Gansu, yüzyıllarca Yukarı Huang Irmağı (Sarı Irmak) bölgesi ve Çin’in batı kesimleri arasında geçit işlevi gör­müştür. 8 civarında büyüklüğe sahip olduğu tahmin edilen ve 200 km uzunluğunda yüzey kırığı meydana gelen deprem sonucunda şehir, köy ve kasabaların tamamı deprem sebebiyle gerçekleşen toprak kaymaları ve çamur yığınlarının altına gömüldü. Toplamda 200 binden fazla insan çamur ve toprak altında kalarak hayatını kaybetti.

Büyük Kanto (Japonya) Depremi (1923):  4 dakika kadar devam eden bu şiddetli deprem, 1 Eylül 1923’te, öğle saatlerinde gerçekleşti. Yaklaşık 8 Richter ölçeğinde olduğu tahmin edilmektedir. 48 saat içinde 273 yer sarsıntısı daha kaydedildi. Depremin merkez üssü ise, Honşu adası üzerinde bulunan Kanto bölgesiydi. Dünya tarihindeki en yıkıcı depremlerden biri olup, yerleşim alanları yerle bir olmuştur. Deprem ve sonrasında özellikle Tokyo’da patlayan gaz borularından çıkan yangınlarda (büyük Tokyo yangını) 150 bine yakın insanın öldüğü tahmin edilmektedir. 

Depremden başkent Tokyo ve Yokohoma şehirleri de nasibini alarak büyük yıkım gerçekleşmiş; Yokohama’da yer yarılarak mahalleleri yutmuş; 4.5 m. horizontal yer değiştirme gerçeklemiştir. Izu ve Boso yarım adalarında 12 m.lik tsunami dalgaları görülmüştür. Hojo’da kum püskürmeleri kaydedilmiştir. Ayrıca, depremden sonra oluşan tayfun ve dalgalar şehre hücum etmiş (tsunami), liman yakınındaki evler tamamen sulara gömülmüştür. Yarattığı tahribat sebebiyle, yoğun bir iç göç de başladığından 1930'lara kadar Osaka'nın nüfusu ikiye katlanmıştır.

Öte yandan, deprem sonrası ülkeye kanunsuzluk hakim olmuş; ülkede yaşayan 6 bin Koreli Japonların hışmına uğrayarak öldürülmüştü. Bu yönleriyle deprem Japon tarihinde ve kamuoyunda derin izler bırakmış; depreme dair kitaplar ve filmler hazırlanmıştır. Dönemin Japon gazeteleri ise, “Bu depremin sebep olduğu yıkımı onarmak ve zararı telafi etmek için en az yüz yıl gerekecektir” diyordu.

Büyük Kanto Depreminden görüntüler

Erzincan Depremleri (1939, 1992): Chillian, Şili Depremi (1939): 8,3 şiddetindeki yıkıcı depremde 28 bin kişi ölmüştür. Erzincan Depremleri (1939, 1992): Erzincan ili, Türkiye’nin birinci derece deprem kuşağı içinde yer alır. Bu sebeple şehir, son bin yılda 11 kez tamamen yıkılmıştır. 27 Aralık 1939 tarihinde saat 01.57’de, 7,9 şiddetinde meydana gelen bu yıkıcı deprem 52 saniye sürmüştür. Resmi kayıtlara göre 32 bin 962 insan ölmüştür. Depremde ayrıca 100 bine yakın insan yaralandığı gibi, 116 bin bina da yıkılmıştır. En büyük tahribatı Erzincan şehrinde yapmış ve şehir adeta yerle bir olmuştur.

Dünyanın büyük depremleri arasında sayılan bu deprem, Türkiye’nin en ciddi ve yıkıcı deprem felaketlerinden birisi olarak kabul edilir. Merkez üssü Erzincan Ovası olan deprem, yerin 20 km. derinliğinde meydana gelmiş; 350 km.lik kırık sistemi oluşmuştur. Batıda Amasya’ya ve güneyde Sivas’tan kuzeyde Karadeniz’e kadar olan yaklaşık 400x200 km.lik geniş bir alanda hasara neden olmuştur. II. Dünya savaşı öncesinde meydana gelen bu afet, bölgeyi ve ülkeyi derinden sarstı. Bu büyük depremin sonuçlarıyla mücadele etmek o günün şartlarında çok zordu.

Kerpiç ve ahşap evlerin çoğunlukta olmasına bir de mevsim itibariyle ağır kış koşullarının getirdiği olumsuzluklar eklenince, yaşanan felaketin boyutları daha da derinleşmiştir. Örneğin, depremden sağ kurtulanlar, zifiri karanlıkta ve -30 derecede karlar içinde, perişan bir vaziyette enkaz altında kalan yakınlarını kurtarmaya çalıştılar. Deprem sebebiyle yangınlar da çıkmıştı. Şehirde zarar görmeyen bina kalmamıştı. Öte yandan, artçı sarsıntılar da zarar vermeye devam ediyor; telefon ve telgraf hatları da kesildiği için haberleşilemiyordu.

Kızılay devreye giren ilk kurum olduğu gibi, yıkılan hapishanelerdeki mahkumlar bile yardım ve kurtarma çalışmaları için seferber edildi. Daha sonra bu mahkumlar affedildiler. Bilahare, yurt genelinde çeşitli kurumlar vasıtasıyla yardım kampanyaları başlatıldı ve bütün imkansızlıklar içinde bu büyük felaketin yaraları sarılmaya çalışıldı. Erzincan’da 1992 yılında meydana gelen 6.8 şiddetindeki deprem de ciddi yıkıma sebep olmuştur. Binlerce bina ve ev yıkıldığı gibi, resmi rakamlara göre 479 kişi de ölmüştür.

1939 Erzincan depreminden görüntüler

Aşkabad-Türkmenistan Depremi (1948): 1948’de Türkmenistan’ın başkenti Aşkabat’ta meydana gelen depremde 100 bin civarında insanın öldüğü tahmin ediliyor. Sovyet rejiminin fazla bilgi paylaşmamasından dolayı, bu deprem ve etkileri hakkında detaylı bilgi mevcut değildir. Bununla birlikte, bölgedeki tüm nüfusun % 10’unun hayatını kaybettiği ifade edilmektedir.

3.2. XX. Yüzyıl’ın İkinci Yarısındaki Depremler ve Tsunamiler Agadir, Fas Depremi (1960): 5,9 şiddetindeki depremde 12 bin kişi öldü. Alaska-Amerika Depremi (1964): 8,3 şiddetindeki depremde 143 kişi öldü.  Şili (Valdivia) Depremi (1960): 22 Mayıs 1960’ta saat 19.11’de Şili’de meydana geldi. Bu depremin büyüklüğü 8.5 idi ve bu büyüklük aynı zamanda o ana kadar tespit edilebilen en şiddetli depremi de ortaya çıkarmıştı. Merkez üssü, başkent Santiago’nun 700 km. güneyindeki Valdivia şehriydi. Depremin etkisiyle Büyük Okyanus’ta meydana gelen tsunami, 10 bin km. ötedeki Güney Afrika ve Hawai kıyılarını; bir gün sonra da Japonya kıyılarını bile vurmuştur. Toplamda 6 bin civarında kişinin öldüğü, 2 milyon insanın da evsiz kaldığı tespit edilmiştir.

Şili depremi (1960)

Kuzeybatı İran Depremi (1962): Şiddetli depremde yaklaşık 12 bin kişi öldü. Kuzey Peru (Chimbote) Depremi (1970): 31 Mayıs 1970 tarihinde meydana gelmiştir. 7.9 şiddetindeki depremde, kayıplar da dahil olmak üzere 70 bin civarında insan öldü, 150 bin kişi de yaralandı. Ayrıca, on binlerce bina yıkıldı. Yine aynı deprem sonucunda, büyük bir kaya, buz ve çamur yığını 20 bin kişilik Yungay kasabasını tamamen toprağa gömdü.

Tangşan (Çin) Depremi (1976): 28 Temmuz 1976’da, Çin’in kuzeydoğusundaki maden ve sanayi kenti Tang-Shan (Tangşan)’da, insanların tam da uykuda olduğu bir sırada, gece saat 3.45’te meydana geldi. Ortalama 8 şiddetindeki sarsıntı sadece 23 saniye sürmesine rağmen, 30 km2 içindeki bütün evler ve binalar yıkıldı. Çünkü, depremin merkez üssü şehrin tam altındaydı ve bu yüzden de resmi rakamlara göre 255 bin (gerçekte bundan daha fazla) insan ölmüş; 800 bine yakın insan da yaralanmıştı. Muhtemelen son 400 yılın en çok ölü sayısı olan depremiydi ve ölü sayısına göre de, 1556’da yine Çin’de meydana gelen depremden sonra tarihin kaydettiği ikinci en büyük depremdi. Bu durum, en ölümcül depremlerin Çin’de meydana geldiğini göstermektedir.

Başkent Pekin’de dahi etkileri görülen deprem çok büyük hasar da yaratmıştı; demiryolu rayları bükülmüş, toprakta uzun yarıklar oluşmuş ve ekinler toprağa gömülmüştü. Zayıf görünmek istemeyen Çin Komünist yönetimi bu depremin yıkımını ve ölü sayısını dünyadan gizlemek yolunu seçerek sansür vb. dahil her şeyi denedi. Bu şekilde dış yardım da gelmeyince felaketin sonuçları daha da ağırlaştı. Dünya kamuoyu ise, depremin boyutlarını ancak yıllar sonra öğrenebildi.

Tangşan depreminden görüntüler

Guatemala Depremi (1976): 7.5 şiddetindeki bu depremde 23 bin kişi öldü ve bunun birkaç katı da yaralandı. Deprem ayrıca binlerce binanın yıkılmasına ve şehirlerin harap olmasına sebep oldu. Eş-şerif, Cezayir Depremi (1980): 7,7 şiddetindeki depremde 4 bin kişi öldü. Güney İtalya Depremi (1980): 7,2 büyüklüğündeki depremde 4.800 can kaybı yaşandı. Mexico City Depremi (1985): 8.1 şiddetindeki bu depremde yaklaşık 10 bin insan ölmüş ve on binlercesi de yaralanmıştır. Şiddetli deprem binlerce binanın da yerle bir olmasına neden oldu

Ermenistan (Spitak) Depremi (1988): O dönemde Sovyetler Birliği çatısı altında olan Ermenistan’ın Kuzeybatısındaki Spitak bölgesinde meydana geldiği için Spitak Depremi veya Gyumri (Gümrü) Depremi olarak da bilinmektedir. 7 Aralık 1988 tarihinde, yerel saatle 11.41’de oluşan deprem, 7.2 şiddetinde gerçekleşmiştir. Deprem çok şiddetli olmamasına rağmen, mevsim ve ülke şartları nedeniyle ağır yıkıma neden olmuştur. Şöyle ki, depremin merkez üssü olan Spitak kenti tamamen yıkıldığı gibi, Gümrü ve Vanadzor şehirleri de orta derecede hasar görmüştür.

Ermenistan’ın elektrik enerjisinin büyük kısmını karşılayan Metsamor Nükleer Santrali deprem nedeniyle kapanmıştır. Resmi rakamlara göre 25 bin insan ölmüş; on binlercesi de yaralanmıştır. Başta okullar ve hastaneler olmak üzere, resmi binaların birçoğu yıkılmış; büyük can kaybı buralarda yaşanmıştır. Kurtarma çalışmaları için, Sovyetler tarihinde ilk kez olarak Ermenistan hükümeti tarafından dış yardımlara müsaade edildi. Nitekim, yapılan yoğun dış yardımlar neticesinde depremin yıktığı kentler ve binalar kısa sürede tekrar inşa edildi.

Ermenistan depreminden görüntüler

Kuzeybatı İran Depremi (1990): 21 Haziran 1990’da meydana gelen deprem, Mencil-Rudbar depremi olarak da bilinmektedir. Başkent Tahran’ın yaklaşık 200 km. kuzeybatısında 7.4 şiddetinde meydana gelen bu depremde yaklaşık 50 bin insan öldü; 60 bin kişi yaralandı; 500 bin kişi de evsiz kaldı. Deprem, 1000 km. yarıçapındaki bölgede büyük yıkıma yol açtı. Depremin merkez üssünün bulunduğu Rudbar, Mencil ve Luşan şehirleriyle 1000’e yakın köy büyük hasar gördü.  Yüz bin kerpiç ev yıkıldı. Hazar Denizi'nin güneybatısındaki Zencan ve Gilan eyaletleri de sarsıntıdan kısmen etkilendi. Yönetmen Abbas Kiyarüstemi’nin Köker Üçlemesi filmlerinin konusu, bu deprem ile ilgilidir.

Hindistan Depremi (1993): 6,4 şiddetindeki depremde 21 bin kişi öldü. Büyük Hanşin (Kobe) Depremi (1995): 17 Ocak 1995’te Japonya’nın batısındaki Kobe kentinde meydana geldi. 7,2 büyüklüğündeki deprem sonrasında çıkan yangınlarda 6 binden fazla insan ölmüştür. Deprem, Japon ekonomisini de derinden sarsmıştır. Şehrin altyapı şebekesi tamamen çökmüş; gaz ve su şebekeleri kullanılamaz hâle gelmiştir. Toplam zarar 150 milyar doları aşmıştır. Bu sebeple de, dünyanın en pahalı afetlerinden biridir. Felaketin ardından Japon hükümeti, depremlere daha hızlı müdahale edebilmek için ulusal felaket stratejisi uygulamaya başladı.

Marmara (Gölcük) Depremi (1999): 17 Ağustos 1999’da meydana gelen Marmara depreminin merkez üssü, İzmit’in 11 km. güneydoğusunda olup Kocaeli’nin Gölcük ilçesiydi. Yerel saatle 03.02’de gerçekleşen deprem, Richter ölçeğine göre 7,5 şiddetindeydi. 45 saniye kadar süren ana deprem dalgasının ardından büyüklüğü 4-5 değerlerinde olan çok sayıda artçı depremler oluşmuştur.

Marmara depreminin odak derinliği 10–15 km olup, sarsıntı 120 km civarında bir fay hareketi sonucunda meydana gelmiştir. Geniş çapta yıkım ve can kaybına yol açmıştır. Oldukça geniş bir alanda etkisini gösteren deprem, Marmara Bölgesi’nin tamamında, ayrıca Ankara’dan İzmir’e kadar uzanan geniş bir sahada hissedildi.

Resmi verilere göre depremin merkez üssü Kocaeli’de 9477, Sakarya’da 3891, Yalova’da 2504, İstanbul’da 981, Bolu’da 270, Bursa’da 268, Eskişehir’de 86 ve Zonguldak’ta 3 olmak üzere toplam 17.480 kişi ölmüş; 23.781 kişi yaralanmış; 505 kişi de sakat kalmıştı. Ayrıca, 285.211 ev, 42.902 iş yeri hasar gördü. Resmi olmayan bilgilere göre ise yaklaşık 50 bin insan ölmüş; 100 bine yakın insan da yaralanmıştı.

2010 yılında yayınlanan Meclis Araştırması Raporu’nda ise ölü sayısı 18.373 olarak güncellenmiştir. Buna göre, yaralı sayısı: 48 bin 901, sakat kalan: 505, yıkılan ve ağır hasarlı bina: 96 bin 796 konut ve 15 bin 939 işyeri, Orta hasarlı konut: 107 bin 315, orta hasarlı işyeri: 16 bin 316, az hasarlı konut: 113 bin 382, az hasarlı işyeri: 14 bin 657, prefabrikte yaşayan nüfus: 147 bin 120’dir.

Depremde, çöken binalar sonucunda yaklaşık 600 bin kişi evsiz kalmıştır. Yaklaşık 16 milyon insan ise, depremden farklı şekillerde etkilenmiştir. Bu rakamlar da göstermektedir ki, Marmara depremi Türkiye’nin yakın tarihini derinden etkileyen en önemli olaylardan biridir. Deprem niçin bu kadar çok can ve mal kaybına yol açmıştı? Bunun birden çok sebebi vardı: uygun olmayan gevşek zemindeki yapılaşmalar, malzemeden çalmalar ve kaçak yapılar, gelişigüzel inşa edilen binalar bu sebeplerden bazılarıdır.

Deprem gerek büyüklük, gerek etkilediği alanın genişliği, gerekse sebep olduğu kayıplar açısından son yüzyılın en büyük depremlerinden biridir. Depremin Türkiye'nin önemli bir sanayi ve ekonomi bölgesi olan Marmara Bölgesi’nde meydana gelmiş ve çok geniş bir coğrafyayı etkilemiş olması, ülkede büyük sıkıntılara neden olmuştur.

Olumlu bir sonuç olarak ise, depremden sonra, inşaat standartlarının yeniden belirlenmesi ve zorunlu deprem sigortasının uygulanmaya başlanması gibi düzenlemeler getirilmiştir. Ayrıca, depremden sonra, can ve mal kayıplarına ilişkin birçok dava açılmış; ancak bunların çok büyük bir kısmı zaman aşımına uğramış, ertelenmiş ya da sonuçsuz kalmıştır.

Deprem bütün dünyada büyük yankı uyandırmış, çok sayıda ülkeden ve uluslararası kuruluşlardan gerek acil yardım ekibi, gerekse araç, gereç ile tıbbi ve insani yardım malzemeleri gönderilmiştir. Dünyanın farklı yerlerinden olmak üzere toplam 52 ülke Türkiye’ye yardım etmiştir. Depremle ilgili olarak, Erkan Ocaklı, İsmail Türüt, Grup Yorum, Kayahan ve Ali Atay tarafından şarkılar yazılmış ve bestelenmiştir. Bu bakımlardan deprem, toplumsal hafızada derin izler bırakmıştır

1999 Marmara depreminden görüntüler

3.3. XXI. Yüzyıl’daki Büyük Depremler ve Tsunamiler İran Bam Depremi (2003): 26 Aralık 2003 tarihinde, yerel saatle 05.26’da İran’ın güneydoğusundaki Bam bölgesinde meydana geldi. 6.6 şiddetindeki deprem sonucunda 26 bin kişi öldü, 30 bin kişi de yaralandı. Deprem orta şiddette olmasına rağmen, sabahın erken saatlerinde meydana gelmesi, yapıların çoğunun dayanıksız malzemeden (kerpiç) yapılması nedeniyle ciddi can kaybı ve hasarla sonuçlandı. Depremde, tarihî Bam şehri ve kalesinin büyük kısmı yıkıldı.

Endonezya (Sumatra)’da Büyük Deprem ve Tsunamiler (2004): 26 Aralık 2004 tarihinde yerel saat ile 6.58’de meydana gelen 8.1 şiddetindeydi. Çok geniş bir alanı etkileyen deprem 3 dakikadan fazla sürdü ve merkez üssü olan Sumatra, Banda Açe, Myanmar, Malezya, Medan, Bangladeş, Maldivler, Singapur, Hindistan, Sri Lanka ve Tayland da dahil olmak üzere toplam 13 ülkede büyük tahribata ve can kayıplarına sebep oldu. En büyük can kayıpları ise, Bande Açe’de meydana geldi.

Deprem ve sonrasında meydana gelen şiddetli tsunamilerle birlikte toplamda 227.898 kişi öldü. Ancak, gerçek kayıpların bundan daha fazla olduğu tahmin edilmektedir. Sumatra depremi yaklaşık 9500 atom bombası büyüklüğünde bir enerjiyi açığa çıkararak; şiddetli tahribatın yanı sıra büyük bir tsunami felaketini de beraberinde getirmiştir. Hint, Atlantik ve Pasifik okyanuslarında 10 metreye ulaşan ve Doğu Afrika kıyılarına kadar ulaşabilen med-cezir dalgaları oluşturdu.

Güney Asya’da yaklaşık 1 Güney Asya’da yaklaşık 1.5 milyon insan deprem ve sonrasındaki tsunami yüzünden evsiz kaldı. Özellikle tsunami, tarihte bu güne dek görülmemiş insan kaybına ve zayiata yol açtı. Ölü sayısının büyük bir kısmı da tsunamilerden kaynaklanmıştır. Bu deprem ve akabinde oluşan tsunami de göstermiştir ki, erken uyarı sisteminin bulunması halinde, en azından insan kaybını önemli ölçüde azaltabilirdi. Zira, depremin aksine tsunamileri tahmin edip insanları uyarmak mümkün idi.

Güney Asya depremi şimdiye kadar daha çok yol açtığı can kaybıyla gündeme geldi. Bununla birlikte bu büyük felaketin derin sosyo- ekonomik boyutları da vardı. Birçok bölgede halk işsiz, ürünsüz, gıdasız, susuz ve evsiz kaldı; en önemlisi çeşitli sosyal katmanlara mensup insanlar geçim kaynaklarını ve vasıtalarını kaybettiler.

Başta Puket Adası olmak üzere, popüler turizm merkezleri büyük zarar gördü. Diğer yandan deprem, çok geniş bir alanın, hatta genel olarak okyanuslar da dahil olmak üzere yerkürenin jeolojik yapısı üzerinde önemli değişimler meydana getirerek, kara parçalarının yerinden oynamasına da neden oldu.

Endonezya depreminde tsunamiler

Endonezya depreminde tsunamiler

Pakistan Depremi (2005): 8 Ekim 2005’te Kuzey Pakistan’da meydana gelen 7.6 büyüklüğündeki bu depremde, 86 binden fazla insan kaybı yaşandı. Ayrıca, 69 binden fazla insan da yaralandı. Depremin merkezi olan Kuzey Pakistan'da büyük hasar meydana geldi. Elektrik kesintileri yaşandı; toprak kaymaları ve heyelanlar nedeniyle yollar büyük zarar gördü.

Depremin etkisiyle sıvılaşma ve kum fışkırmaları görüldü En büyük hasar ise, Hindistan’a yakın Keşmir ve Muzafferabad bölgelerinde yaşandı. Bundan dolayı deprem, Hindistan'da da 1350 kişinin ölmesine neden oldu. Toplamda 4 milyon kişi de evsiz kaldı.

Doğu Siçuan (Çin) Depremi ve Heyelanları (2008): 12 Mayıs 2008’de meydana gelen 7.9 şiddetindeki depremde, kayıplarla birlikte 100 binden fazla kişi öldü. 400 bine yakın kişi de yaralandı. Ancak, ölümlerin büyük bir kısmı, deprem sonrasında oluşan heyelanlar nedeniyle yaşanmıştır. Yıkım ve can kaybının büyük bir kısmı, Chengdu-Lixian-Guangyuan bölgesinde yaşandı.

Depremden 45 milyondan fazla kişi etkilendiği gibi, 5 milyondan fazla insan da evsiz kaldı. 5 milyondan fazla binanın çöktüğü ve toprağa gömüldüğü depremde 8 milyar dolarlık zarar meydana geldi. Heyelan ve toprak kaymaları nedeniyle kara ve demiryolları büyük hasar gördü.

Toprak kaymalarıyla önü kapanan nehirlerin üzerinde 34 baraj gölü oluştuğu gibi, Longnan, Gansu'da bir tren toprak altında gömülü kaldı. 2,500’e yakın baraj, 53 bin km'den fazla yol ve 48,000 km su borusu hasar gördü. Yüzey kırıklarıyla birlikte şehirdeki yollarda yarılmalar saptandı.

Haiti Depremi (2010): 12 Ocak 2010 tarihinde meydana gelen 7.0 şiddetindeki bu depremde çok büyük insan kaybı ve hasarla sonuçlandı. Depremde 222,570 insan öldü, yaklaşık 300,000 kişi de yaralandı. 1.3 milyon kişi ise evsiz kaldı. Geniş bir alanı etkileyen deprem başta Haiti ve Dominik Cumhuriyeti olmak üzere, Jamaika, Santiago, Küba, Guantanamo, Venezuela ve Karakas, Bahama adaları, Porto Riko, Güney Florida, Kuzey Kolombiya ve Virgin adalarında hissedildi.

Haiti’de depremle birlikte yıkılan başkanlık sarayı

Bu Bölümde Ne Öğrendik Özeti 1906 yılında, fay hattı üzerinde yer alan ABD San Francisco’da meydana gelen şiddetli ve yıkıcı depremin etkisi, şehirde çıkan büyük yangının etkisiyle daha da artmıştır. 1920’de Çin’in Gansu bölgesinde yaşanan şiddetli ve yıkıcı deprem ise, yaklaşık 200 bin kişinin ölümüne sebep olarak, ülke tarihinin büyük depremleri arasında yer almıştır.

1923’te Japonya’nın Kanto bölgesinde meydana gelen deprem de, başkentte büyük Tokyo yangınına sebep olarak 150 bin can kaybına ve büyük tahribata neden olmuştur. Deprem yoğun bir iç göç de başlatmış; ülkeye hakim olan kanunsuzluk sonucu 6 bin Koreli öldürülmüştür. Bu yönleriyle deprem Japon tarihi ve kamuoyunda derin izler bırakmıştır.

1939’da Erzincan’da yaşanan deprem, Türkiye’deki en yıkıcı ve ölümlü (yaklaşık 33 bin can kaybı) felaketlerinden biridir. Deprem, kerpiç ve dayanıksız binaların çoğunlukta olduğu Erzincan şehrini ve çevresini yerle bir etmiştir. 1976’da Çin’in Tangşan şehrinde meydana gelen şiddetli deprem, 250 binden fazla can kaybıyla, 1556’da yine Çin’de yaşanan Şensi depreminden sonra tarihin kaydettiği en ölümcül ikinci depremdir. Çin Komünist yönetiminin uyguladığı politika depremin bilançosunu daha da ağırlaştırmıştır.

Aynı yılda yaşanan Guatamala ve 1985’teki Mexico City depremleri de şiddetli ve ölümcül felaketler arasında yer almıştır. 1988 yılında, Sovyetler Birliği’ne bağlı Ermenistan’ın Spitak bölgesinde meydana gelen şiddetli deprem, mevsim ve ülke şartlarının da etkisiyle ciddi can kaybı ve yıkımla sonuçlandı. Sovyetler tarihinde ilk kez olarak dış yardıma izin verildiğinden depremin etkileri kısa sürede atlatıldı.

1990’da İran’ın kuzeybatısında geniş bir alanda büyük bir yıkıma sebep olan Mencil-Rudbar depremi ise 50 bin insanın ölümüne ve büyük yıkıma yol açtı. 1999’da meydana gelen Gölcük merkezli Marmara depremi ise, geniş bir alanda büyük bir yıkıma ve 18 binden fazla can kaybına yol açtı. Bu deprem, Türkiye’nin yakın tarihini doğrudan ve derinden etkilemiştir. Büyüklüğü, etkilediği alan ve sebep olduğu ekonomik kayıplardan dolayı 20. Yüzyılın en büyük depremlerinden biridir.

2003’deki Bam-İran depreminden sonra, Sumatra-Endonezya’da yaşanan şiddetli deprem ve dev tsunamiler (2004), Güney Asya’daki on üç devleti kapsayan çok geniş bir alanda büyük yıkım ve can kaybına (230 bin ölü) yol açtı. Ölümlerin büyük bir kısmı da, bütün dünyayı etkileyen şiddetli tsunamilerden kaynaklandı. 2005’te Kuzey Pakistan (86 bin ölü), 2008’de Doğu Siçuan-Çin (100 bin ölü) ve 2010’da Haiti’de (222 bin ölü) şiddetli, ölümcül ve yıkıcı depremler yaşanmıştır.