Dr.Mete SUCU Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
KONAK SAĞLIK GRUP BAŞKANLIĞI
Advertisements

Hipoglisemi Dr. E. Nazlı Gönç.
Yüksek Riskli Gebelikler
Dr. Meltem Atalay Doç. Dr. M. Cavidan Arar
SİGARA VE ALT SOLUNUM YOLU HASTALIKLARI
Hazırlayan: Dr Berge EDE Moderatör:Op.Dr.Turhan Pekiner
DOĞUMUN 3. EVRESİNDE ACİL SORUNLAR Dr.Aytekin Altıntaş.
12.ULUSAL REJYONAL ANESTEZİ KONGRESİ 29 EYLÜL- 2EKİM 2011 PROBLEME DAYALI EĞİTİM TARTIŞMASI   PREEKLAMPSİ VE ANESTEZİ EĞİTİM YÖNLENDİRİCİSİ DR.BERRİN.
YENİDOĞAN SEPSİSİ Prof. Dr. A. Engin Arısoy
Cerrahide yandaş hastalıklar
BURSA HALK SAĞLIĞI MÜDÜRLÜĞÜ
Diyabette Doğum şekli ve zamanı
ASİT BAZ DENGE BOZUKLUKLARI ve ARTERİYEL KAN GAZI DEĞERLENDİRİLMESİ
ULUSAL DİYABET KONGRESİ KONSENSUS GRUBU
RİTİM BOZUKLUKLARI.
ULUSAL DİYABET KONGRESİ KONSENSUS GRUBU
Gestasyonel Diyabet için Riskli Hastaların Saptanması
RİTİM BOZUKLUKLARI.
VİTAL BULGULAR SOLUNUM
Özellikli Durumlarda Rejyonal Anestezi Obstetrik Olgular
Gebelikte Hematolojik Hastalıklar
ÇOCUKLUK ÇAĞINDA AKUT KONVÜLZİYONA YAKLAŞIM
TİP 2 DİYABETİN KOMPLİKASYONLARINI NASIL İZLEYELİM?
YENİDOĞAN ENFEKSİYONLARI
BAŞAĞRILI HASTADA DEĞERLENDİRME
YOĞUN BAKIM ÜNİTESİNDE SOLUNUMUN MONİTÖRİZASYONU
EISENMENGER SENDROMLU BİR HASTADA SEZARYEN OPERASYONU İÇİN DÜŞÜK DOZ KOMBİNE SPİNAL EPİDURAL ANESTEZİ UYGULAMASI Araş. Gör. Dr. Selin Bayral Doç. Dr.
Gebelikte Acil Problemlere Yaklaşım
Gebe Hastada Triaj Senaryoları
DİABET (ŞEKER HASTALIĞI)
Sezaryen Skar Gebeliğinden Ruptüre Plasenta Perkrata’ya
FALLOT TETRALOJİSİNDE HEMŞİRELİK BAKIMI Araş.Gör.Sümeyra Topal
Miadından Önce ve Sonra Doğan Bebekler
MEVSİMLİK TARIM İŞÇİLERİNİN SAĞLIĞINI GELİŞTİRME PROGRAMI
Hyalin Mebran Hastalığı
ANEMİ Term: Hb mg/dl (17) Retikülosit: %3-7 MCV: 107 fl
Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Romatoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 1 Aralık 2015 Salı Yandal Ar. Gör. Uzm.
Pediatrik Disritmiler
Kadın Sağlığı Tacettin İnandı. Kapsam Kadın sağlığı düzeyi ölçütleri Kadınlarda sık gözüken sağlık sorunları Sadece kadınlarda görülen sorunlar.
Astımda özel durumlar fatih türkmensoy. astım ve gebelik 1/3, 1/3, 1/3 İlaç alamalıyım ? Bebeğe bir zararı olur mu ?
Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları
Yeni Doğan Enfeksiyonları
Haifa Mtaweh, Pediatr Crit Care Med 2014 Mar;15(3):242-9.
DOĞUM ÖNCESİ BAKIMIN ÖNEMİ
Uterus Etkinliğinin Elektronik Fetal Monitorizasyonda İzlenmesi
Yenidoğanın ısı kontrolü TERMOREGÜLASYON
Gebelikte kalsiyum ve D vitamini
Yenidoğanın transportu
Periodontal hastalık ve erken doğum, düşük doğum ağırlığı
Tersiyer Bir Merkezde Doğum Yapan Adolesan Reprodüktif ve İleri Yaş Gebelerde Obstetrik ve Neonatal Sonuçların Karşılaştırılması Yrd.Doç.Dr. Sibel SAK.
GEBELİĞE KALP HASTALIĞININ ETKİSİ
Madde Bağımlılığı ve Gebelik
Böbrek hastalıkları ve gebelik
Gebelik ve Epilepsi.
Madde Bağımlılığı ve Gebelik
POSTTERM GEBELİKLER.
İNTRAUTERİN BÜYÜME GERİLİĞİ - IUGR
İkinci trimester başlangıçlı preeklampside tedavi yaklaşımları
Adölesan Kızlarda Haftalık Demir Folik asit Desteği - Demir Eksikliği Anemisinin Yönetimi İçin Etkin Bir Beslenme Tedbiri Dr Burcu Aykanat Yurtsever Karadeniz.
PERİNATOLOJİ NEDİR ? Doç.Dr.Başak Baksu.
KORİYON VİLLÜS BİOPSİSİ
Ebru erden 11-a 789. Gebelikte böbreklerde glomerüler filtrasyon hızı %40 artar. Plasenta hormonları böbreklerde su-tuz tutulmasına neden olur. Erken.
İNTRAUTERİN GELİŞME GERİLİĞİ
ÜRİNER İNKONTİNANS TANI VE TEDAVİSİ DR.V. LALE BAKIR S.B.Ü.HASEKİ EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ KADIN HASTALIKLARI VE DOĞUM KLİNİĞİ.
YENİDOĞANIN HEMOLİTİK HASTALIĞI VE TEDAVİSİ
İlaç Uygulamalarında Hemşire İzleminin Önemi: X İlaç Uygulaması
SDÜ Tıp Fakültesi Fizyoloji ABD,
İntrapartum fetal monitörizasyon
Hipertansif Bozukluklara Bağlı Anne Ölümlerini Önlemede Prensipler
Periodontal hastalık ve erken doğum, düşük doğum ağırlığı
Sunum transkripti:

Çeşitli Maternal Durumlarda Olan Elektronik Fetal Monitörizasyon Değişiklikleri Dr.Mete SUCU Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları ve Doğum ABD Perinatoloji Bilim Dalı Adana

Çeşitli maternal durumlar uterus ve plasenta arasındaki kan akımının azalmasıyla fetusun oksijenlenmesini bozarak etkili olabilir Preeklampsi, eklampsi, hipertansiyon Diyabet, ketoasidoz Solunum sistemi hastalıkları Kalp-damar sistemi hastalıkları Gebeliğin karaciğer içi safra tıkanıklığı İlaçlar Egzersiz Vücut sıcaklığı değişiklikleri Anemi Travma İleri yaş

Tekrarlayıcı geç deselerasyonlar ve değişken deselerasyonlar, fetusun oksijenasyonun bozulduğu her durumda olduğu gibi preeklampsi ve eklampside de görülebilir. Sık ve şiddetli kasılma kalıpları preeklampsi ve eklampsi ile ilişkili olabilir. Ancak bu kalıp sadece preeklampsiye sınırlı değildir.

Normal kalp hızı ve orta dereceli değişkenlik Değişken ardışık olmayan akselerasyonlar, tek v şekilli değişken deselerasyon . Büyük tepeli kasılmalar Bu kalıp preeklampside görülür ancak sadece preeklampsiye sınırlı değildir. 20y g1p0 39 hafta, spinal anestezi ile vajinal yoldan 3033 gr apgar 9/9 kız bebek doğurdu, preeklampsi nedeniyle eylem sırasında magnezyum infüzyonu aldı, oksitosin almadı.

Diyabet Diyabetli hastalarda hem doğum eylemi sırasında, hem de doğum eylemi öncesinde görülen anormal kalıplar değişkenlikte azalma ve geç deselerasyonlardır. Fetusun izlemi sırasında annenin tedavi edilmesiyle fetustaki stres kalıbının ortadan kalktığı gösterilebilir. Bu sırada annedeki hızlı ve derin solunumun (Kussmaul) da tedaviye yanıt verdiği gösterilebilir.

Üst sınıra yakın kalp hızı, azalmış değişkenlik, geç deselerasyonlar, olasılıkla ters dönmüş kasılmalar, annenin hareketleri taşipnede olduğunu çağrıştırmaktadır. Fetus hipoksidedir.

İnsülin şoku İnsülin şoku bir hipotermi nedenidir. Diğer hipotermi sebepleri: düşük çevre ısısına fazla maruziyet, magnezyum sülfat kullanımı, vb. Annedeki hipoglisemi annenin düşük vücut sıcaklığı ve fetusta hipoglisemi fetusta bradikardi. Diğer taraftan annede orta dereceli bir hipoglisemi, fetusta katekolaminler ile uyarılmış akselerasyonlara neden olabilir.

Normalin alt sınırından üst sınırına doğru değişkenlik gösteren kalp hızı, orta dereceli değişkenlik mevcut, deselerasyonlar yok, uterus kasılmaları görülmüyor. Kalp hızında kademeli artış mevcut. Bu durum özellikle doğum eylemi başlamadan vücut sıcaklığındaki artış ile ilişkilidir. Bu kalp atım trasesi doğumdan 4 gün önce anne şiddetli insülin şoku ve hipotermi yaşarken kaydedildi, glikoz tedavisi ile anne ve fetus kalıcı hasar olamadan bu dönemi atlattılar.

Solunum sistemi hastalığı Solunum sistemi hastalığı olanlarda tokodinamometre kaydına yansıyan uterus kasılmalarıyla üst üste binen tipik eğriler görülebilir. Hiperventilasyon, Kussmaul solunumu, uyku, tıkayıcı uyku apne sendromu ve taşipne sırasında görülenler buna dahildir.

Doğum eylemi sırasında annede şiddetli suçiçeği pnömonisi gelişti. Orta dereceli taşikardi ve değişkenlik var. Akselerasyonlar mevcut, deselerasyonlar kaydedilmemiş. Sığ uterus kasılmaları mevcut, kasılma kalıbıyla üst üste binmiş hızlı paralel çizgiler mevcut. Bu kalıp annenin taşipnesi sırasında izlenmiştir. 18y primigravida 34 hafta 3 gün ayak gelişi nedeniyle sezaryen oldu, 2353 gr apgar 7/9 kız bebek dünyaya geldi. Doğum eylemi sırasında annede şiddetli suçiçeği pnömonisi gelişti.

Annede kalp damar sistemi hastalığı Gebelikte açık kalp cerrahisi ciddi hipoksi yaratır ya da fetusun ölümüne yol açabilir. Fetusun izlemi fetusa oksijen sağlayan mekenizmalardan etkilenecektir. Siyanozlu kalp hastalığı olan annelerin fetuslarının izlemindeki bulgular kronik hipoksemideki fetuslara benzer.

Gebeliğin karaciğer içi safra tıkanıklığı Perinatal dönem için ölüm ya da ciddi hastalıkla yakından ilişkilidir. Myometriumda biriken bilurubin kontrolsüz kasılmalara neden olabilir . Safra asitleri fetusun kalbine ve oksijen tüketimine doğrudan etki edebilir. Safra tıkanıklığı ile ilgili fetusun tehlike altında olduğunu gösteren özgün bir kalp atımı kalıbı mevcut değildir.

Orta dereceli varyabilite ile birlikte 140-150 arasında normal kalp hızı. Akselerasyonlar var, 2.5 dakikalık kasılmaya rağmen deselerasyon yok. Polisistolik kasılma dışında düşük genlikli kısa kasılmalar. Değişik şekillerdeki kasılmalar sırasında oksijenlenmesini sürdürebilen, iyi oksijenlendiği varsayılan bir fetus.

Olgu 21y g2 p0a1 34 haftalık gebe, önceden bilinen bir sorunu yok, döküntü olmadan kaşıntı gelişti,semptomatik tedavi yapılmış. 36. haftaya ulaşıldığında koyu renkli işeme ile başvurmuş, karaciğer enzimleri hafif, alkalaen fosfataz belirgin yükselmiş olarak bulundu. Tbil: 1.8 mg/dl , direkt bil: 1.4 mg/dl olarak rapor edildi. Kolestiramin ile tedavi edilmiş. 39. haftada nst reaktif, kendiliğinden başlayan sancı ile olan kontraksiyon stres test te normaldi. 1 gün sonra hasta azalmış bebek hareketleri ve doğum eyleminin başlaması ile başvurdu ve fetusun ölmüş olduğu saptandı. 3487 gr ölü fetus vajinal yoldan doğurtuldu.

İlaçlar magnezyum sülfat efedrin/norepinefrin benzodiazepinler, sedatifler ve narkotik analjezikler (injeksiyon steroidler

Magnezyum sülfat Vücut sıcaklığı önemli derecede düşer. Olası neden titremenin azalması ya da vazodilatasyona bağlı ısı kaybıdır. Ortalama kalp hızında azalma görülür (ilacın doğrudan etkisi de var). Magnezyum sülfatın uzun süre uygulanmasına bağlı, gebelik haftasına göre beklenen akselerasyonlarda azalma da görülür. Değişkenlik üzerine etkileri çalışmalar arası farklılıklar göstermektedir.

Efedrin/epinefrin Endojen katekolaminlere veya dışarıdan verilen efedrin ya da psödoefedrine fetusun cevabı genellikle taşikardidir. Oksimetazolin (uzun etkili bir sempatomimetik) maruziyeti sonucu , fetusun reaktif özelliklerinin azaldığı ve geç deselerasyonların olduğu olgular mevcuttur.* Annedeki anaflaksi tedavisinde kullanılan epinefrinin güvenli olduğu, sürekli kalp hızı takibi ve yenidoğan değerlendirmesiyle gösterilmiş** * **

Normal hız ve orta dereceli değişkenliğin ardından aniden artmış değişkenlik ve hafif taşikardi. Deselersyon yok Küçük kasılmalar ve fetusun hareketleri nedeni ile dikensi çıkıntılar izleniyor. ??? Çevre koşullarının aniden değişmesine sağlıklı bir fetus tarafında oluşturulan yanıt. Hipoksemi sonrası artmış varyabiliteden farklı.( bradikardi ve artmış uterus etkinliği) 36y g1p0 41 hafta , epidural sonrası hipotansiyonu gidermek için efedrin uygulanmış. Apgar 9/9 3572 gr bebek vajinal yoldan doğdu.

Benzodiazepinler, sedatifler ve narkotik analjezikler (injeksiyon) Kısa dönem varyabilite kaybolur. Diazepamın değişkenliği ciddi olarak baskılama gücü vardır. İnjeksiyon şeklinde morfin, meperidin, fentanil, skopolamin, prometazin hidroklorid ve hidroksizin verildiğinde değişkenlikte azalma görülmüştür. İlaç uygulaması sonrasında iyi derecede değişkenliğin olması, fetus oksijenlenmesinin iyi olduğunu kuvvetle gösterir.

Normal kalp hızı, varyabilite yok. Deselerasyonlar yok. Uzamış eğik kasılmalar var. ??? Öncesi bilinmeyen bir eğri, eğrinin tamamı değerlendirilip güven verici bilgiye rastlanmazsa doğum düşünülmelidir. Narkotik öncesi fetusun oksijenlenmesinin iyi olduğunun ve hipoksiye ait değişikliklerin olmadığının gösterilmesi güven verici bulgulardır. 18 y g1p0 40 hafta, doğum eylemi sırasında anneye meperidin ve prometazin verilmişti, eğrinin devamında akselerasyonlar ve hafif değişken deselerasyonlar izlenmişti, vajinal yoldan apgar 8/8 2977 gr bebek doğurtuldu.

Normal kalp hızı, varyabilite yok. Uzamış akselerasyonlar var, deselerasyon yok. Annenin hareketleri nedeniyle şekli bozulmuş kasılmalar var. ???Akselerasyonun hiç olmadığı durumlara göre daha güven verici fakat değişkenlik yokluğu nedeniyle fetusun iyilik hali doğrulanamıyor. 18y g1p0 40 hafta, bu eğriden 44 dakika önce meperidin ve prometazin uygulanmış, narkotik uygulaması öncesi normal kalp hızı ve orta dereceli değişkenlik vardı, apgar7/9 4139 gr.

Steroidler Betametazonun değişkenliği azalttığı, deksametazonla böyle bir değişikliğin olmadığı gösterilmiştir. Betametazon alan hastalar etkiden kurtulduklarında akselerasyonlarda artış izlenir.

Epidural analjezi ve anestezi Epidural uygulamaya fetusun kalp hızı cevabı doğrudan fetusun etkilenmesinden çok, dolaylı olarak annenin vücudundaki etkilere bağlı olarak gelişir. Epidural anestezinin etkileri hipotansiyon, periferik vazodilatasyon, vücut sıcaklığındaki artış şeklindedir. Kalp hızı artışı, uzamış deselerasyonlar görülebilir.

Fetustaki kalp hızı değişiklikleri işlemin tekniğinden çok annenin sıvı tedavisi alıp almaması ile ilişkilidir. Epidural sonrası izlenen değişiklikler fetusun tamamlayıcı mekanizmaları devreye sokup sokmadığının gözlemlenmesi için fırsattır.

Nikotin/sigara içiciliği Gebelikte sürekli sigara içiciliği kronik hipoksemi yaratır. Ortalama kalp atım hızında anlamlı düşüklük yapar. Değişkenliğin azlığı dönemleri daha sık görülür. Sigara içiciliğinin ablasyo plasenta, gelişme geriliği ve perinatal ölüm gibi tehlikelerle sıkı birlikteliği vardır.

Kokain kullanımı Uzun dönem değişkenliğin azaldığı ve uterin kasılmaların arttığı gözlemlenmiş. Akselerasyonlarda ise belirgin olmayan düşüş izlenmiştir. Artmış ablasyo plasenta ve fetusta iskemik myokard nekrozu riski nedeniyle , doğum öncesi ve doğum sırasında fetusun kalp atımı izlemi sürekli olmalıdır.

Egzersiz Anne yorucu egzersiz yaptığında fetusta görülen cevap sıklıkla geçici taşikardidir. Bu durum fetusun sağlığı üzerinde olumsuz etki oluşturmaz. Kalp hızındaki artış derecesi egzersizin yoğunluğuna, tipine ve süresine bağlıdır. Düşük riskli gebelerde orta dereceli egzersiz sırasında fetusun reaktif özelliği kaybolmaz.

Hipertermi Taşikardi, fetusun kalp atım hızının >160 atım/dakika olmasıdır ve en sık sebebi annedeki ateştir. Annede sıcaklık artarsa hem fetusun sıcaklığı hem de metabolizma hızı artar. Ortalama kalp hızının adım adım arttığı veya azaldığı durumlarda ısı değişikliğine fetusun verdiği yanıt mutlaka akılda tutulmalıdır.

Sıklıkla taşikardi ve orta dereceli değişkenlik vardır. Fetusta da infeksiyon yoksa, annenin ateşinin düşürülmesi veya infeksiyon nedeninin tedavi edilmesinden sonra fetusun kalp hızı normalleşir. Fetus enfeksiyon nedeniyle baskılanmışsa değişkenlik azalabilir.

Sinüs taşikardisi, orta derece varyabilite. Düzensiz akselerasyonlar. Seyrek kasılmalar. ??? Orta derecli varyabilite ile birlikte olan taşikardi şağlıklı fetusu işaret ediyor. Annede ilaç ateş veya ilaç etkisini araştırmak uygundur. 21 y g4 p2a1y2 32 hafta, pyelonefrite bağlı annenin ateşi 38.7 derece ölçüldü tedavi sonrası annenin ateşi ve fetusun kalp atışı normale döndü, daha sonra miadında apgar 8/9 3459 gr fetus doğdu.

Epidural anestezi, annenin vucüdundaki sempatolitik etki ile , anne vücut sıcaklığında artış olur. Sıcaklık artışı ve taşikardi geçicidir, ısı artışına yol açacak diğer etkenler değerlendirilmeli. Kalp hızı başlangıçta normal iken belirgin taşikardiye yükselmiştir. Orta dereceli değişkenlik mevcuttur. Akselerasyonlar var. Ufak şekilli dalgalar varken sonlara doğru daha sivri dalgalar var, son dalgalarda anne ıkınmasına bağlı dikensi çıkıntılar var. 21y g1p0 43 hafta, epidural analjeziyi takiben annede hipertermi gelişti, vajinal yoldan 4337 gr, apgar 8/9 bebek doğdu.

Orta dereceli veya belirgin bradikardi gelişir, orta dereceli varyabilite olabilir. Sepsis tedavisi sırasında(endotoksin salınımına bağlı), magnezyum tedavisi sırasında, hipoglisemik şok ve düşük ısıya maruziyet sonrası hipotermi gelişebilir. İlk trase sırasında ateş 39.1 dereceydi. 2. trasede vücut ısısı 34 derece. Ortalama kalp hızı taşikardiden bradikardiye doğru ilerliyor. Orta dereceli varyabilite mevcut. Akselerasyonlar var, özellikle bradikardi hızlarında varyabl deselerasyonlar izleniyor. Düzensiz polisistolik kasılmalar var. 29y g5p4y4, ACTH eksikliği ve hipotiroidisi olan hastaya pyelonefrit tedavisi için antibiyotik verildikten sonra hipotermi gelişiyor, annenin vücut sıcaklığı normale dönünce bradikardi de düzeliyor.

Anemi Annede anemi olsa bile fetus hemoglobin 7 g/dl’nin altına düşene kadar fetus etkilenmez. Annede akut anemi gelişirse ( orak hücre krizinde olduğu gibi) fetusta deselerasyonların eşlik edebileceği taşikardi görülebilir. Oraklaşma atağının normalleşmesiyle fetusun durumu da iyileşecektir.

Travma En büyük risk ablasyo plasentadır. Uterus kasılmalarında sıklığın artması ablasyo plasenta için haberci olabilir. Travma hastalarında ablasyo plasentayı en çok düşündüren kalıp taşikardi ve deslerasyonlardır.

İleri anne yaşı 40 yaş ve üzeri annelerde fetusu etkileyebilecek diabetes mellitus ve hipertansiyon gibi hastalıkların bulunma olasılığı artmıştır. Bağ dokusu ve diğer dokuların azalmış esnekliği nedeniyle uterus rüptürü riski yükselir. Doğum öncesi doğum sırasında risk altındaki anneler belirlenip daha sıkı izlem yapılmalıdır.