Uyum güçlüğü gösteren çocuklar

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
BEP : Her bir engelli çocuk için yazılı olarak, bireyin bağlı olduğu eğitim kurumunda oluşturulan birim tarafından geliştirilmiş olan ve engelli çocukların,
Advertisements

Bilişsel Alan Kuramları ve Eğitim Programları S.37-47
EĞİTSEL DEĞERLENDİRME VE BEP
SINIF YÖNETİMİ Sınıf; eğitim-öğretim etkinliklerinin
OKUL ÖNCESİ DÖNEMDE KAYNAŞTIRMA EĞİTİMİ
Bireyselleştirilmiş Eğitim Programı (BEP) Nedir?
OKUL ÖNCESİ EĞİTİMİN ÖNEMİ
TIBBİ TANILAMA EĞİTSEL TANILAMA
PSİKOLOJİ VE PSİKİYATRİDE TEMEL KAVRAMLAR
REHBERLİK.
Problem Çözme Becerileri
BEP : Her bir engelli çocuk için yazılı olarak, bireyin bağlı olduğu eğitim kurumunda oluşturulan birim tarafından geliştirilmiş olan ve engelli çocukların,
ÖĞRENME GÜÇLÜĞÜ OLAN ÇOCUKLAR ( OKUDUKLARIM, GÖZLEM VE TECRUBELERİM)
DİKKAT EKSİKLİĞİ VE HİPERAKTİVİTE
KAYNAŞTIRMA öğrencileri Ölçme ve Değerlendirme Esasları
OKUL ÖNCESİ DÖNEM: İnsan hayatının her döneminde olduğu gibi
PSİKOLOJİK DANIŞMA KURAMLARI
REHBERLİK DERSİ III.
BİREYSELLEŞTİRİLMİŞ EĞİTİM PROĞRAMI
UYUMSUZ ÇOCUKLARIN TANINMASI VE TEŞHİSİ
ÖZEL EĞİTİM NEDİR? Çoğunluktan farklı ve özel gereksinimli çocuklara sunulan, üstün özellikleri olanları yetenekleri doğrultusunda kapasitelerinin en üst.
OKUL ÖNCESİ EĞİTİMİN İLKELERİ
“ÖZEL EĞİTİM GÜZEL GELECEK”
ÖĞRENME GÜÇLÜĞÜ OLAN ÇOCUKLAR (ÖZGÜL ÖĞRENME BOZUKLUKLARI) kaynak:Prof
ÖZEL GEREKSİNİMLİ ÇOCUKLAR
REHBERLİK HAZIRLAYAN Uzm. Psk. Dan. Elif ÇORUHLU
Sosyal Beceri Eğitimi.
Bu BEP’in Geliştirildiği BEP Toplantısı
TAHSİN TEMİZER SİLVAN R.A.M. MÜDÜRÜ
SINIF SINIF YÖNETİMİ YÖNETİMİ
Mentör Öğretmenlik.
WİLLİAM GLASSER. WİLLİAM GLASSER Bir psikiyatrist olan William Glasser özellikle psikolojik sorunları olan insanların davranışlarından sorumlu tutulamayacakları.
GÜNÜMÜZDE ÖLÇME ve DEĞERLENDİRME
BİLSEM EĞİTİM PROGRAMLARI
Eğitsel Rehberlik. Rehberlik hizmetlerinin önemli bir işlevi de öğrenmeyi kolaylaştırmak, başarıyı artırmaktır. Bu amaca yönelik yapılan rehberlik hizmetleri.
Bölüm 1 GİRİŞ. Bölüm 1 GİRİŞ Duygusal ve Davranışsal Bozuklukların Tanımı Normal Dışı Davranışları Belirlemede Öznellik Bazı araştırmacılar (ör.
Mehmet ŞAHİN Toprak Sanayi İ.Ö.O./ÇORUM
DİĞER TUTUMLAR.
BİLSEM EĞİTİM PROGRAMLARI
BÖLÜM 13 DEPRESYON VE İNTİHAR DAVRANIŞI. BÖLÜM 13 DEPRESYON VE İNTİHAR DAVRANIŞI.
BÖLÜM 9 DİKKAT VE AKTİVİTE BOZUKLUKLARI TANIM VE YAYGINLIK Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu, dikkat ve aktivite bozuklukları için artık günümüzde.
Kişisel Rehberlik.
1EROL YETER BUGÜNKÜ ÖĞRETİM ŞEKLİ ESKİ ve YENİ YAKLAŞIMLAR.
Özel eğitim hizmetleri kurulu, özel eğitim değerlendirme kurul raporu doğrultusunda özel eğitime ihtiyacı olan bireyi uygun resmî okul veya kuruma yerleştirir.
BÖLÜM 10 AÇIK SALDIRGANLIK ve ÖRTÜK ANTİSOSYAL DAVRANIŞ.
Öğrenciyi Tanıma Yrd. Doç. Dr. İhsan Sarı.
BÖLÜM 5 OKUL. BÖLÜM 5 OKUL Okulun DDB’ye yol açmadaki rolü özellikle eğitimciler OKUL İLE İLGİLİ ETMENLERİN NEDENSEL AÇIKLAMALAR OLARAK ELE ALINMASI.
BEP GELİŞTİRME BİRİMİ Aralık 2005-Ankara. BEP Geliştirme Birimi Başkan Aile Sınıf Öğretmeni Gezerek Özel Eğitim Görevi Verilen Öğretmen Özel Eğitim.
ÖZEL EĞİTİME GEREKSİNİM DUYAN ÇOCUKLAR VE ÖZEL EĞİTİM
Özel Gereksinimli Öğrenciler ve Fen Öğretimi
BÖLÜM 2 NEREYE VARMAK ÜZEREYİZ: PROBLEM VE PROBLEMİN BÜYÜKLÜĞÜ.
BİLİŞSEL GELİŞİM: İYİ SEYİRLER .
EĞİTİMDE YARATICI DRAMA
TANILAMA.
ÖĞRENME GÜÇLÜĞÜ OLANÇOCUKLAR
AZE201 ERKEN ÇOCUKLUKTA ÖZEL EĞİTİM
ZİHİNSEL ENGELLİ ÇOCUKLAR
REHBERLİK SERVİSİ TANITIMI
OKUL ÖNCESİ EĞİTİM ROGRAMLARI-I
OKUL ÖNCESİ EĞİTİM ROGRAMLARI-I
Sağlık Bilimleri Fakültesi
SOSYAL UYUM GÜÇLÜĞÜ OLAN BİREYLER. Tanım ve Sınıflandırma Sosyal Uyum: Bireyin aynı anda çevresindeki değişiklikleri algılaması, yeniliklere uyum sağlaması,
Şiddetin Birey Üzerindeki Etkileri AD ve SOYAD: Yunus Emre Ataman Sınıf:9/E No:640 Ders: Sağlık Bilgisi ve Trafik Kültürü.
Eğitim; bireyin içinde yaşadığı toplumda yeteneğini, tutumlarını ve olumlu değerdeki diğer davranış biçimlerini geliştirdiği süreçler toplamıdır. Bireyin.
Psikolojik Testlerin Çeşitli Kriterlere Göre Sınıflandırılması
REHBERLİK DERSİ III.
EĞİTSEL DEĞERLENDİRME VE TANILAMA
ZİHİNSEL ENGELLİ ÇOCUKLAR Sağlık Bilimleri Fakültesi
1 EĞİTİMDE YARATICI DRAMA EĞİTİMDE YARATICI DRAMA.
Sunum transkripti:

Uyum güçlüğü gösteren çocuklar

Uyum ve uyumsuzluğun tanIMI Uyum, bireyin çevreye ve çevredeki değişikliklere uygun tepkilerde bulunması, yeni durumlara uyması, uygun tutum ve davranışları sergilemesi şeklinde tanımlanmaktadır. Genellikle uyumsuz çocuk anlamında pek çok terim kullanılmaktadır. Halk arasında bu çocuklar genellikle huysuz, geçimsiz, saldırgan, uyuşuk gibi terimlerle adlandırılır. Uyumsuz çocuklarla ilgilenen psikiyatrist, psikolog ve eğitimciler bu çocukları tanımlamakta güçlük çekmektedirler

Uyum güçlüğünün nedenlerİ Uyumsuz davranışın ortaya çıkmasında kalıtımın, bedensel etmenler ve hastalıkların, temel ihtiyaçların doyurulmamasının, çevre ve sosyoekonomik etmenlerin, yanlış eğitimin etkili olduğu belirtilmektedir.

Uyum güçlüğü gösteren çocuklarIn sInIflandIrIlmasI Uyumsuz çocuklar alışkanlık ve eğitim problemi olan çocuklar, duygusal problemi olan çocuklar, gelişim bozuklukları olan çocuklar ve anti- sosyal davranış gösteren çocuklar olmak üzere dört grupta incelenmektedir.

Uyum güçlüğü gösteren çocuklarIn özellİklerİ Ağır ve çok ağır derecede uyum güçlüğü yaşayan çocuklar akranlarından çok farklı özellikler gösterirler. Bu özellikler şu şekilde sıralanabilir: Öz bakım becerilerinden yoksun olan bu çocuklar, uygun yaşa geldikleri halde kendi başlarına giyinip soyunamazlar, tuvalet ihtiyaçlarını karşılamada zorluk yaşarlar. Görsel, işitsel, dokunsal algıları akranlarına göre yetersizdir. Bu yetersizliklerinden dolayı çevrelerine karşı duyarsızdırlar.

Problem çözme, ilişki kuma, neden sonuç ilişkisini ortaya koyma gibi bilişsel becerilerde yetersizdirler. Sosyal davranışlardan yoksun oldukları için toplumdaki diğer bireylerle ilişki kuramazlar. Bu çocuklar kendini ifade etmede yetersizlik yaşarlar. Konuşulanları anlamaz ve anlamsız şekilde konuşurlar.

Aynı kalıplarda, sürekli olarak tekrarlanan yalnızca duygusal uyaran elde etmeye yarayan davranışlar görülmektedir. Bu çocuklarda kendilerine zarar verici, yaralayıcı davranışlar görülebilir. Kendilerini ısırırlar, tırmalarlar veya sert bir cisimle vurabilirler.

Uyum güçlüğü gösteren çocuklarda tanI ve değerlendİrme Uyum güçlüğü gösteren çocukların erken tanılanıp müdahale edilmesi çok önemlidir. Çünkü erken dönemde görülen sorunlar zaman içerisinde çözümlenebilir. Ancak önlem alınmadığı zaman sorunlar büyüyerek daha ciddî bir davranış problemine neden olabilir. Uyum güçlüğüne sahip olan çocukların tanılamasında şu yöntemler kullanılmaktadır.

Projektif testler: Bu testleri uygulayıcıların belirli yeterliliğe sahip olması gerekir. Bu testleri yorumlamak oldukça güçtür. Testler bireyin bireysel gereksinimlerini ve algılarını açığa çıkardığı için bireye belirsiz uyaranları kullanma olanağı sağlar. Objektif testler: Bu testlerin güvenilir olması, bu testlere çocuğun doğru cevap vermesine bağlıdır. Uyum güçlüğü olan çocuklarla normal gelişim gösteren çocukların verdiği cevapların karşılaştırılmasını sağlar.

Davranış problemi kontrol listesi: Öğretmenlerden ya da aile bireylerinden çocuktaki bazı davranışların varlığının belirlenmesi istenir. Burada gözlemcinin doğruluğu ve güvenirliği önemlidir. Davranışların gözlemi: Çocuk, sınıfta arkadaşlarıyla birlikte gözlemlenir. Çocuğun tepkilerinin karşılaştırılacağı önceden belirlenmiş bir cevap şablonu yoktur. Tanılama için davranış örneğine gereksinim duyulmaktadır.

Uyum güçlüğü gösteren çocuklarIn eğİtİmlerİ Psikoanalitik yaklaşım: Bu yaklaşımın temeli Freud’a dayanır. Psikoanalitik yaklaşım, psikiyatrik hizmetleri ön plana alır ve eğitim hizmetlerini ikinci plana iter. Uyumsuzluğun nedenini id, ego ve süper ego arasındaki ilişkinin dengesiz olmasına bağlar. Çocuk ve aile haftanın belli saatlerinde psikoterapiye alınır ve çocukla paylaşılan bilinçaltı analizlerinin sonuçlarıyla, kişilik yeniden düzenlenmeye çalışılır.

Psikoeğitsel yaklaşım: Bu yaklaşım, çocuğun ne yaptığıyla ilgilendiği kadar, nasıl yaptığıyla da ilgilenir. Çocuğun akademik başarısını dikkate alır. Psikiyatrik hizmet ve eğitime verilen önem dengede tutulmaktadır. Bu yaklaşım, uyumsuzluğun iyileştirilmesi için çocuğun kabul edilmesini ve bunun çocuğa hissettirilmesini öngörür.

Çevreci yaklaşım: Çevreci yaklaşım, çocuktaki uyumsuz davranışları çocuk ile çevresi arasındaki bozuk ilişkilerin bir sonucu olarak açıklar. Bu yaklaşımda bir yandan uyumsuzluk iyileştirilmeye çalışılırken, bir yandan da çevre şartları öğretmen, psikolog, çocuk gelişimi ve eğitimcisi, sosyal hizmet uzmanından oluşan bir ekip tarafından düzeltilmeye çalışılır.

İnsancı yaklaşım: Bu yaklaşımda geleneksel eğitime karşı olan bir görüş benimsenmektedir. Geleneksel eğitim çocuklarda uyum bozukluklarına sebep olmaktadır. Bundan dolayı insancı yaklaşım da çocukların duygusal katılımlarının geliştirilmesine önem vermektedir.

Böylece çocuk uygun davranışa özendirilir Davranışçı yaklaşım: Bu yaklaşım, davranışların altında yatan gözlenebilir davranışlar ve bu davranışları izleyen uyaranlarla ilgilenir. Uygunsuz davranışı ortadan kaldırmak için ceza uygulanır. Böylece çocuk uygun davranışa özendirilir

Hazırlanan eğitim programları çocuğun gelişimine uygun olmalıdır. Uyumsuz çocukların eğitimlerinde hedeflenen amaçlara ulaşılması için şu noktalara dikkat edilmesi gerekmektedir: Hazırlanan eğitim programları çocuğun gelişimine uygun olmalıdır. Çocuğa yetenek sınırları içinde problemlerle savaşacak ve onlarla mücadele edecek durumlar yaratılmalıdır.

Çocuğun konuşma, okuma, yazma, dinleme gibi önemli iletişim araçlarını etkili olarak kullanabilmesine yardım edilmelidir. Çocuğun sosyal, zihinsel, bedensel, duygusal gelişimine etkide bulunacak çeşitli yaşantılar sağlanmalıdır. Programlar çocuk için esnek olmalı, çocuk ve öğretmen birlikte çalışmalı, öğrenim yaşantılarının planlanmasına katılımları sağlanmalıdır.

Çocuğun gerçek hayatta geçerli olan, istenen beceriler geliştirmesine ve onları gerçek durumlarda kullanmasına yardım edilmelidir. Çocuğa yönelik çeşitli sosyal etkinlikler hazırlanmalı ve bu etkinliklerde sorumluluklar verilerek çocuğun sosyal gelişimi desteklenmelidir.

Uyumsuz çocukların eğitimi çok yönlü etkinliklerin bileşimi olup çeşitli tedavi, terapatik hizmetleri gerektirir. Terapatik hizmetler bireysel ve grup terapisi olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Bireysel terapi; genellikle problemin, terapist ve çocuğun karşılıklı oturup konuşarak çözüldüğü bir terapi şekli olup çocuk açısından daha yaralıdır.

Grup terapisi ise durumları birbirine benzer kişilerin bir araya getirilmesiyle oluşturulur. Grup, hep birlikte ortak problemler üzerinde tartışır, bu arada birey sırasını beklemeyi, tartışmayı, kendini tanımayı öğrenir.