OTİSTİK BOZUKLUK DR. HATİCE AKOVA 2014.

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
HAZIRLAYAN : FATİME ÖNEL
Advertisements

OTİZM (AUTISM).
GERÇEK ÖZÜR BEDENDE DEGİL DÜŞÜNCE VE ANLAYIŞTADIR.
DİKKAT EKSİKLİĞİ HİPERAKTİVİTE BOZUKLUĞU
DSM 5/ psİkopatolojİler «NÖROGELİŞİMSEL BOZUKLUKLAR»
3.Hafta: Erken Çocukluk ve Okul Öncesi Dönemlerinde Özel Eğitim
OKUL ÖNCESİ DÖNEMDE KAYNAŞTIRMA EĞİTİMİ
OKUL ÖNCESİ EĞİTİMİN ÖNEMİ
İlkokul Çocuklarının Özellikleri ve Ailelere Öneriler
9.Sınıf Sağlık Hizmetlerinde İletişim
OTİZM.
Gelişimsel Açıdan OTİZM
TİK BOZUKLUKLARI.
DİKKAT EKSİKLİĞİ VE HİPERAKTİVİTE
OTİZM SPEKTRUM BOZUKLUĞU
OTİZM-YAYGIN GELİŞİMSEL BOZUKLUKLAR
KİŞİLİK BOZUKLUKLARI.
ZEKA ZEKA: Problem çözme, öğrenme ve soyut düşünme yeteneği.
Selda KUTLU Ümraniye RAM Müdürü
ŞAHİNBEY REHBERLİK VE ARAŞTIRMA MERKEZİ
OTİZM VE OTİSTİK BOZUKLUĞU OLAN ÇOCUKLAR
Ankara Halk Sağlığı Müdürlüğü
“ÖZEL EĞİTİM GÜZEL GELECEK”
Asperger Sendromu ve Benzer Durumlarda Okul Psikolojisi Uygulamaları
ÇOCUKLARDA TİKLER İLKNUR NURKAN PSİKOLOJİK DANIŞMAN VE REHBER ÖĞRETMEN
Asperger sendromu ya da asperger bozukluğu, sosyal etkileşimde zorluklar ve sınırlı, stereotipik ilgi ve etkinliklerle tanımlanan Otistik Spektrum Bozukluklarından(OSB)
OTİZM. OTİZM OTİZM NE DEĞİLDİR Otizm, ona sahip insanların insan gibi yaşama hakkını ellerinden alabilecek bir hastalık değildir. Otizm, bir ruh hastalığı.
YEME BOZUKLUKLARI.
ZİHİN ENGELLİ ÇOCUKLARIN MOTOR GELİŞİM ÖZELLİKLERİ
PATOLOJİK PSİKOLOJİ DERSİ
BÖLÜM 11 ORTA ÇOCUKLUK DÖNEMİNDE FİZİKSEL GELİŞİM.
OTİZM.
BÖLÜM 14 ÇOCUKLUK ÇAĞINDA GÖRÜLEN RUHSAL PROBLEMLER
DİKKAT EKSİKLİĞİ HİPERAKTİVİTE BOZUKLUĞU
Otizmin nedenleri, belirtileri ve tanılama
YAYGIN GELİŞİMSEL BOZUKLUK VE OTİZM
YAYGIN GELİŞİMSEL BOZUKLUK VE OTİZM
YAYGIN GELİŞİMSEL BOZUKLUK
YAYGIN GELİŞİMSEL BOZUKLUK
Otizmin belirtileri, değerlendirilmesi ve tanılama
Otizm, Otizmli Çocuklarda Davranış Problemleri
BÖLÜM 13 DEPRESYON VE İNTİHAR DAVRANIŞI. BÖLÜM 13 DEPRESYON VE İNTİHAR DAVRANIŞI.
ARKADAŞ İLİŞKİLERİ.
GÖKKUŞAĞI ÖZEL EĞİTİM UYGULAMA MERKEZİ (I. ve II. KADEME)
Otizm Spektrum Bozuklukları
ERGENLİK DÖNEMİ YAŞ BİLİŞSEL GELİŞİM * * Soyut işlemler dönemidir. * Tartışmaları sever, düşüncelerini ifade etmek isterler. * Mantık üzerinde.
Okuma bozukluğu olan çocuklar kelime tanıma, okuduğunu anlama ve tipik olarak da yazarken harf karıştırırlar. Bir yazıyı sözlü olarak okuduklarında yaşıtlarından.
Yaygın Gelişimsel Bozukluklar
OKUL ÖNCESİ DÖNEMDE GELİŞİM
Matematik Öğrenme Bozukluğu/ Güçlüğü
DOÇ. DR. HATİCE BAKKALOĞLU
Anadolu Üniversitesi, Eğitim Fakültesi,
Yrd. Doç. DR. Tülay KUZLU AYYILDIZ ERGENLİK DÖNEMİ SAĞLIK SORUNLARI
DOÇ. DR. HATİCE BAKKALOĞLU
Yrd. Doç. Dr. Tülay KUZLU AYYILDIZ
Zeka Gerilikleri.
Özel Gereksinimli Çocuklar
Otizm ve Atipik Otizm (Yaygın Gelişimsel Bozukluk BTA)

BEDENSEL VE DEVİNSEL GELİŞİM
SOSYAL UYUM GÜÇLÜĞÜ OLAN BİREYLER. Tanım ve Sınıflandırma Sosyal Uyum: Bireyin aynı anda çevresindeki değişiklikleri algılaması, yeniliklere uyum sağlaması,
Otizmin nedenleri, belirtileri ve tanılama
Sağlık Bilimleri Fakültesi
TUHAF/ EKSANTRİK KÜME 3 tanıyı içermektedir:
Erken Çocukluk Döneminde Sağlık Bilimleri Fakültesi
Spor hareketleri dönemi
ZİHİNSEL ENGELLİ ÇOCUKLAR Sağlık Bilimleri Fakültesi
GELİŞİM.
Sunum transkripti:

OTİSTİK BOZUKLUK DR. HATİCE AKOVA 2014

YAYGIN GELİŞİMSEL BOZUKLUKLAR 1- Otistik Bozukluk 2- Rett Bozukluğu 3- Çocukluğun Tümleşik Olmayan (Dezintegratif) Bozukluğu 4- Asperger Bozukluğu 5- Başka Türlü Adlandırılamayan Yaygın Gelişimsel Bozukluk (Atipik Otizmi de kapsar)

OTİSTİK BOZUKLUK A. En az ikisi (1). maddeden ve birer tanesi (2). ve (3). ‘üncü maddelerden olmak üzere (1), (2) ve (3)’üncü maddelerden toplam altı (yada daha fazla) maddenin bulunması

(1) Aşağıdakilerden en az ikisinin varlığı ile kendini gösteren toplumsal etkileşimde nitel bozulma (a)- toplumsal etkileşim sağlamak için yapılan el-kol hareketleri, alınan vücut konumu, takınılan yüz ifadesi, göz göze gelme gibi sözel olmayan birçok davranışta belirgin bir bozulmanın olması

(b) Yaşıtlarıyla gelişimsel düzeyine uygun ilişkiler geliştirememe (c) Diğer insanlarla eğlenme, ilgilerini yada başarılarını kendiliğinden paylaşma arayışı içinde olmama (örn: ilgilendiği nesneleri göstermeme, getirmeme yada belirtmeme) (d) Toplumsal yada duygusal karşılıklar vermeme

(2) Aşağıdakilerden en az birinin varlığı ile kendini gösteren iletişimde nitel bozulma (a)- Konuşulan dilin gelişiminde gecikme olması ya da hiç gelişmemiş olması (el, kol ya da yüz hareketleri gibi diğer iletişim yollarıyla bunun yerini tutma girişimi eşlik etmemektedir)

(b)- Konuşması yeterli olan kişilerde, başkalarıyla söyleşiyi başlatma ya da sürdürmede belirgin bir bozukluğun olması (c)-Basmakalıp ya da yineleyici ya da özel bir dil kullanma (d)-Gelişimsel düzeyine uygun çeşitli, imgesel ya da toplumsal taklitlere dayalı oyunları kendiliğinden oynamama

(3) Aşağıdakilerden en az birinin varlığı ile kendini gösteren davranış, ilgi ve etkinliklerde sınırlı, basmakalıp ve yineleyici örüntülerin olması (a) İlgilenme düzeyi ya da üzerinde odaklanma açısından olağandışı, bir ya da birden fazla basmakalıp ve sınırlı ilgi örüntüsü çerçevesinde kapanıp kalma

(b) Özgül işlevsel olmayan, alışılageldiği üzere yapılan gündelik işlere ya da törensel davranış biçimlerine hiç esneklik göstermeksizin sıkı sıkıya uyma (c)Basmakalıp ve yineleyici motor mannerizmler (örn: parmak şıklatma, el çırpma yada burma yada karmaşık tüm vücut hareketleri) (d)Eşyaların parçalarıyla sürekli uğraşıp durma

B. Aşağıdaki alanlardan en az birinde, 3 yaşından önce gecikmelerin ya da olağandışı bir işlevselliğin olması: (1) Toplumsal etkileşim (2) Toplumsal iletişimde kullanılan dil ya da (3) Sembolik yada imgesel (hayali) oyun

C. Bu bozukluk Rett Bozukluğu yada Çocukluk Tümleşik Olmayan (dezintegratif) Bozukluğuyla daha iyi açıklanamaz olmalıdır.

RETT BOZUKLUĞU A. Aşağıdakilerden hepsi vardır: (1) Prenatal ve perinatal gelişme görünüşte normaldir. (2) Doğumdan sonraki ilk 5 ay boyunca psikomotor gelişme görünüşte normaldir (3) Doğumda kafa çevresi normaldir.

B. Normal bir gelişme döneminden sonra aşağıdakilerden hepsi başlar: (1) 5 ile 48’inci aylar arasında başın büyümesinin yavaşlaması (2) Daha önce edinilmiş amaca yönelik el becerilerini 5 ile 30’uncu aylar arasında yitirmenin ardından basmakalıp el hareketleri yapmaya başlama (örn: el burma ya da el yıkama)

(3) Bu bozukluğun gidişinin erken dönemlerinde toplumsal katılımın ortadan kalkması (çoğu kez toplumsal etkileşim daha sonra gelişirse de) (4) Koordinasyonu bozuk yürüme ya da vücut hareketlerinin olduğu bir görünüm (5) Ağır psikomotor retardasyonun yanı sıra sözel anlatım ve dili algılama ileri derecede bozuktur.

ÇOCUKLUĞUN TÜMLEŞİK OLMAYAN (DEZİNTEGRATİF) BOZUKLUĞU A. Doğumdan sonraki 2 yıl içinde yaşına uygun sözel ve sözel olmayan iletişim, toplumsal ilişkiler, oyunlar ve uyumsal davranışların olması ile kendini belli eden görünüşte olağan bir gelişmenin olması

B. Aşağıdakilerden en az iki alanda daha önce edinilmiş becerilerin (10 yaşından önce) klinik olarak önemli ölçüde yitirilmesi: (1)Sözel anlatım ya da dili algılama (2) Toplumsal beceriler ya da uyum davranışları (3)Bağırsak ya da mesane kontrolü (4) Oyun (5)Devinsel (motor) beceriler

C. Aşağıdakilerden en az iki alanda olağandışı bir işlevselliğin olması: (1) Toplumsal etkileşimde nitel bir bozulma (örn: sözel olmayan davranışlarda bozulma, yaşıtlarıyla ilişki kuramama, toplumsal ya da duygusal karşılıklar verememe) (2) İletişimde nitel bozukluklar (örn: konuşulan dilin gelişiminde gecikme olması ya da hiç gelişmemiş olması, bir söyleşiyi başlatamama ya da sürdürememe, dilin basmakalıp ve yineleyici bir biçimde kullanılması, çeşitli imgesel oyunlar oynamama)

(3) Motor basmakalıp davranışlar ve mannerizmler de içinde olmak üzere davranış, ilgi ve etkinliklerde sınırlı, basmakalıp ve yineleyici örüntülerin olması D. Bu bozukluk başka özgül bir Yaygın Gelişimsel Bozukluk ya da Şizofreni ile daha iyi açıklanamaz.

ASPERGER BOZUKLUĞU A. Aşağıdakilerden en az ikisinin varlığı ile kendini gösteren toplumsal etkileşimde nitel bozulma (1) Toplumsal etkileşim sağlamak için yapılan el-kol hareketleri, alınan vücut konumu, takınılan yüz ifadesi, göz göze gelme gibi sözel olmayan birçok davranışta belirgin bir bozulmanın olması

(2) Yaşıtlarıyla gelişimsel düzeyine uygun ilişkiler geliştirememe (3) Diğer insanlarla eğlenme, ilgilerini ya da başarılarını kendiliğinden paylaşma arayışı içinde olmama (örn: ilgilendiği nesneleri göstermeme, getirmeme ya da belirtmeme) (4) Toplumsal ya da duygusal karşılıklar vermeme

B. Aşağıdakilerden en az birinin varlığı ile kendini gösteren davranış, ilgi ve etkinliklerde sınırlı, basmakalıp ve yineleyici örüntülerin olması: (1) İlgilenme düzeyi ya da üzerinde odaklanma açısından olağandışı, bir ya da birden fazla basmakalıp ve sınırlı ilgi örüntüsü çerçevesinde kapanıp kalma

(2) Özgül, işlevsel olmayan, alışılageldiği üzere yapılan gündelik işlere ya da törensel davranış biçimlerine hiç esneklik göstermeksizin sıkı sıkıya uyma (3) Basmakalıp ve yineleyici motor mannerizmler (örn: parmak şıklatma, el çırpma ya da burma ya da karmaşık tüm vücut hareketleri) (4) Eşyaların parçalarıyla sürekli uğraşıp durma

C. Bu bozukluk, toplumsal, mesleki alanlarda ya da önemli diğer işlevsellik alanlarında klinik olarak belirgin bir sıkıntıya neden olur. D. Dil gelişiminde klinik açıdan önemli genel bir gecikme yoktur (örn: 2 yaşına gelindiğinde tek tek sözcükler, 3 yaşına gelindiğinde iletişim kurmaya yönelik cimleler kullanılmaktadır).

E. Bilişsel gelişmede ya da yaşına uygun kendi kendine yetme becerilerinin gelişiminde, uyum davranışlarında (toplumsal etkileşim dışında) ve çocuklukta çevreyle ilgilenme konusunda klinik açıdan belirgin bir gecikme yoktur. F. Başka özgül bir Yaygın Gelişimsel Bozukluk ya da Şizofreni için Tanı Ölçütleri karşılanmamaktadır.

BAŞKA TÜRLÜ ADLANDIRILAMAYAN YAYGIN GELİŞİMSEL BOZUKLUK (ATİPİK OTİZMİ DE KAPSAR) Karşılıklı toplumsal etkileşimde ağır ve yaygın bir gelişimsel bozukluk olmasının yanı sıra sözel ve sözel olmayan iletişim becerilerinin gelişmesinde bir bozukluk olmasına ya da basmakalıp davranış, ilgiler ve etkinlikler bulunmasına karşın özgül bir Yaygın Gelişimsel Bozukluk, Şizofreni, Şizotipal Kişilik Bozukluğu ya da Çekingen Kişilik Bozukluğu için tanı ölçütleri karşılanmıyorsa bu kategori kullanılmalıdır.

Sözgelimi, bu kategori ‘atipik otizm’i kapsar Sözgelimi, bu kategori ‘atipik otizm’i kapsar. Başlangıç yaşının geç olması, semptomlarının atipik olması ya da gözlenen semptomların tanı koymak için yetersiz kalması ya da bunların hepsinin birarada bulunması nedeniyle Otistik Bozukluk için tanı ölçütlerini karşılamayan klinik görünümlerdir.

OTİSTİK BOZUKLUK GÖRÜLME SIKLIĞI 10.000 ‘DE 16.8 DİR. (Chakrabarti Ve Fombonne 2001) Erkek çocuklarda kızlardan daha fazla sıklıkta görülmektedir. (4-5 erkek çocuğuna karşın 1 kız çocuğu)

OTİZMİN KLİNİK BELİRTİLERİ 0-1 yaş arasında: Göz göze gelme ilişkisi azdır, gülümseme ve seslenmeye sosyal yanıt kısıtlıdır. Kucağa alınınca mutlu olmazlar Motor taklit gelişmemiştir. Yabancı kaygısı yoktur. Yalnız kalmaktan mutlu olurlar Bu aylarda beklenen agulama ve ses çıkarma ya yoktur yada daha az ve değişik sesler şeklindedir.

2-3 yaş arası: En sık başvuru yaşıdır. Sıklıkla aileler konuşma gecikmesi nedeniyle hekime başvurur. Bazı olgularda eskiden mevcut olan becerilerde gerileme dikkati çeker. Bu yaşta hem ikili ilişkilerde göz göze gelme kucağa alınmayı isteme gibi davranışlarda hemde üçlü ilişkilerde örn: ortak dikkat geliştirememe gibi sorunlar vardır.

İsmine bakmama, çevreden izole görünme, başkalarına bakmama Kısıtlı yüz ifadesi, sosyal gülümsemenin olmaması, boş gülme Başka çocuklar gibi oynamama Yaşıtlarına karşı ilgi yok yada zayıftır. Erişkinlerin ilgisini çekmeye isteksizlik. Dil gelişimleri belirgin olarak geridir. Stereotipiler gelişir. İşlevsel olmayan nesnelere ilgi fazladır.

Okul öncesi dönem (4-5 yaş) Tüm otistik belirtiler bu yaşta yerleşmiştir. -Hayali oyun kuramazlar. Basit taklite dayalı oyunlar da bile kısıtlılık mevcuttur. -Empati kurma becerisi gelişmemiştir. -Dil gelişimi yoktur ya da kısıtlıdır.

-Kısa cümleler kurma, ekolali, monoton ses tonu, zamirleri karıştırma söz konusudur. -Konuşma sosyal iletişim ve paylaşım için değil daha çok bireysel ihtiyaçları ifade için kullanılır. -Garip sesler çıkarma, anlaşılmayan yoğun konuşmalar da olabilmektedir -Motor Stereotipi ve ritüelistik davranışlar sıktır. Örn: Oyuncak dizme, oyuncakların belli parçaları ile oynama sallanma vb.

Okul çağı: -Otistik çocukların okul çağı zorluklarla doludur. Çünkü bu dönemde daha fazla sosyal beceri gerekmektedir. -Okul öncesi dönemde yaşıt ilişkisi kuramayan bireylerin bazıları bu dönemde kurmaya başlar.

Otistik çocuklar okul çağında 3 gruba ayrılarak ele alınabilir. 1- Soğuk-mesafeli grup: Klasik otistik davranışlar vardır. Sosyal ilişki başlatmaz, zamanlarının çoğunu stereotipilerle geçirir, sosyal ilişkiye yanıtsızdırlar. 2- Pasif grup: Sosyal etkileşimden aktif biçimde kaçmaz, ancak katılmaya hevessizdirler. Başkalarının yaklaşımına izin verir , ancak uygun yanıt veremezler.

3- Aktif ancak tuhaf grup: Bu grup iyi işlev düzeyi olan otistiklerdir, yada Asperger tanısı alanlardır.Başkaları ile aktif ilişki kurar ancak ilişki biçimleri tuhaftır. Sık tekrarlayan sorular sorarlar, uygunsuz dokunmaları vardır. -Bu çocukların bazılarında kısmi içgörü vardır. Yani farklılıklarının farkındalardır. -Yaşıtları ile bir arada olma çabaları vardır. Ancak beceriksizlikleri ve tuhaflıkları nedeniyle küçümsemeye maruz kalırlar -Bu sosyal zorlukları fark edebildikleri için hüzün ve depresif belirtiler sergileyebilirler.

Unutulmaması gereken bir nokta, sosyal becerilerin her zaman yaşla birlikte artmamasıdır. Genelde sosyal beceriler zeka düzeyi ile bağlantılıdır. Daha çok zeka geriliklerinde okul çağında sosyal gelişimde gerileme ve duraklama olabilmektedir. Ancak özbakım ve iletişim becerileri yaşla artış gösterebilir. Okul çağı çocuklarında bir arada bulunan diğer psikiyatrik bozukluklar sık görülür. Örn: DEHB, OKB, Duygudurum bozuklukları gibi

Ergenlik ve erişkinlik dönemi: Zeka düzeyi normal otistik çocukların ergenlik yıllarında %82’sinin iletişim ve sosyal becerilerde ve %55’inin tekrarlayıcı davranışlarda ilerleme olduğu bildirilmiştir (Piven) Ancak bazı çalışmalar, bu bireylerin %12-22 ‘sinde ergenlik çağında bilişsel ve davranışsal açıdan bozulma gösterdiklerini bildirmiştir.

Bu yaş grubunda bozulma olmazsa bile anlamlı düzeyde davranışsal sorunlar, özellikle değişime direnç, öfke nöbetleri, kendini ve başkalarını yaralama ve uygunsuz cinsel davranışlar söz konusudur. Normal zekaya sahip otistik bireylerin erişkinliklerinde birbirlerinden çok farklı lık gösterdikleri gözlenmektedir.

OTİZME YOL AÇAN NEDENLER 1- Genetik Çalışmalar 2- Nöropatolojik Çalışmalar 3- Beyin İşlevleri ile ilgili Çalışmalar 4- Psikolojik Kuramlar

OTİZMİN AYIRICI TANISI 1- Mental Retardasyon (zeka geriliği) 2- Tepkisel Bağlanma Bozukluğu 3- Görme ve işitme engelliler 4- Çok erken başlangıçlı şizofreni 5- Selektif Mutizm 6- Landau-Kleffner Sendromu 7- Otizm spektrum bozuklukları

TEDAVİ Otizmin radikal bir tedavisi yoktur. Bu nedenle klinisyenler bireyin işlev düzeyi ve problemli alanlarına uygun müdahale ve tedavi programı geliştirip, çocuğun ve ailenin başetmelerine aktif katkıda bulunmak zorundadırlar.

Tedavisi olmayan bir durum için genelde sayısız tedavi yöntemi üretilir. Özellikle otizm gibi ağır bir klinik tanı söz konusu ise aile çok zor durumdadır. Ve sıklıkla alternatif tedavilere başvurur. Bunun sebebi alternatif tedavi uygulayanların büyük ümitler vaat etmesidir. EN İYİ TEDAVİ ÇOK ERKEN YAŞTA BAŞLAYAN VE ÇOCUĞUN İHTİYAÇLARINA GÖRE PLANLANAN ÖZEL EĞİTSEL YAKLAŞIMLARDIR.

TEDAVİ ŞEMASI 1- Bireysel a- Oyun tedavisi (Etkileşim Rehberliği) b- Davranış Tedavisi c- Aile ile çalışma 2- Grup (Çocuklarla) a- Oyun b- Davranışa şekil verme c- Eğitsel faaliyetler

3- Grup (Ailelerle) a- Bilgilendirme b.- Bilgi Alışverişi c- Duygu Paylaşımı d- Destek Grubu Olma 4- Eğitim a- Özel Eğitim b- Okul öncesi eğitim 5- İlaç Tedavisi (gerekli durumlarda

İlaç tedavileri: Otistik çocuklarda görülen davranışsal sorunlar sosyal duyarsızlık, stereotipik davranışlar, öfke ve uyku bozukluklarında kullanılır. İlaç tedavisi otizmi çözmek için değil davranışsal sorunları azaltmak ve eğitimin kalitesini arttırmak içindir.

İLGİNİZE TEŞEKKÜR EDERİM