ARAZİ TESVİYESİ
ARAZİ TESVİYESİ ARAZİ TESVİYESİNİN YARARLARI Daha iyi bir sulama uygulamasının yapılabilmesi için; olanaklar ölçüsünde doğal eğimi bozmadan ve verimlilik potansiyelini azaltmadan, arazi yüzeyinde bulunan düzensizliklerin sulama yönteminin gerektirdiği eğim derecelerinde düzeltilmesi olarak tanımlanır. ARAZİ TESVİYESİNİN YARARLARI 1. Tarla parsellerinin her yerinde eş bir dağılımla su uygulanır. Böylece su uygulama randımanı yükselir. Mevcut su ile daha geniş alanlar sulanır. 2. Derine sızma olmaz veya daha az olur. Böylece bitki besin maddelerinin alt katmanlara doğru yıkanması engellenir. 3. Etkili bir yüzey drenajı yapılarak tuzluluk ve sodyumluluk sorunu ortadan kaldırılır. 4. Arazi yüzeyinin her tarafı aynı anda tava geleceğinden tarımsal işlemler kolaylaşır. Maliyet azalır. 5. Sulama kolaylaşır. Sulama işçiliği masrafları düşer.
ARAZİ TESVİYESİNİN UYGULANMASINI KISITLAYAN ETMENLER 1. Su alma hızı yüksek hafif bünyeli topraklarda derine sızma çok fazla olacağından yüzey sulama yöntemleri uygulanamaz. Bu nedenle bu tür topraklarda tesviyeye gerek yoktur. 2. Geçirimsiz tabaka veya taban suyunun yüzeye yakın olduğu sığ topraklarda arazi tesviyesi yapılamaz. Aksi halde sığ olan toprak derinliği daha da azalacaktır. 3. Doğal eğimi yüksek arazilerde yüzey sulama yöntemleri erozyona neden olacağından uygulanmaz. Dolayısıyla tesviyeye gerek duyulmaz. 4. Doğal eğimi düşük olmasına karşın dalgalı topografyaya sahip arazilerde tesviye yüksek düzeyde kazı gerektireceğinden maliyet artar. Bu nedenle bu tip arazilerde basınçlı sulama yöntemlerinin kullanılması daha ekonomik olur. 5. Su kaynağının kısıtlı olduğu koşullarda mevcut su ile daha fazla alan sulamak için yüzey sulama yöntemleri yerine su uygulama randımanı daha yüksek olan basınçlı sulama yöntemleri kullanılır.
ARAZİ TESVİYE TİPLERİ Yapılış biçimi ve uygulanacak yüzey sulama yöntemlerine göre; a. Yersel tesviye: Arazi yüzeyinde bulunan küçük ve önemsiz düzeydeki dalgalanmaların giderilmesidir. b.Tek yönde değişken eğimli tesviye: Tarla parselinin sadece sulama doğrultusunda değişen eğim derecelerinde düzeltilmesidir. Sulamaya dik doğrultuda eğim yoktur. Uzun tava sulama yönteminde uygulanır. c. Çift yönde değişken eğimli tesviye: Tarla parseli hem sulama yönünde hem de dik yönde olmak üzere iki yönde eğimlendirilerek düzeltilir. Karık sulama yönteminde uygulanır. d. Tek yönde sabit eğimli tesviye: Uzun tava sulama yöntemlerinin uygulanacağı tarla parsellerinde yapılır. Sadece sulama yönünde sabit bir eğim söz konusudur. e. Çift yönde sabit eğimli tesviye: Sulama yönünde ve dik yönde sabit bir eğim söz konusudur.
Uygulamada en çok tek ve çift yönde sabit eğimli tesviye kullanılmaktadır.
Kazılacak toprak hacmine göre; Hafif tesviye: Kazı hacminin 50 m3/da ’ dan az olduğu koşullardaki tesviye işlemidir. Orta tesviye: Kazı hacminin 50-100 m3/da arasında olduğu koşullardaki tesviye işlemidir. Ağır tesviye: Kazı hacminin 100-150 m3/da arasında olduğu koşullardaki tesviye işlemidir. Çok ağır tesviye: Kazı hacminin 150 m3/da ’ dan fazla olduğu koşullardaki tesviye işlemidir.
Yapılış sırasına göre; Kaba tesviye: İlk aşamada dozer ya da skreyper ile yapılan tesviye işlemidir. İnce tesviye: Kaba tesviye tamamlandıktan sonra, arazi yüzeyindeki küçük düzensizlikleri gidermek amacıyla Land-Pleyn veya greyder ile yapılan tesviye işlemidir.
Tesviye öncesi hazırlık ve ölçme işlemleri Arazi tesviyesi yaz aylarında yapılır. Tesviye araçlarının ıslak arazide çalışması hem ekonomik olmaz hem de toprağı gereğinden fazla sıkıştırır. Bu nedenle uygun bir tesviye ancak yüzeyin kuru olduğu koşullarda yapılabilir. Tesviye yapılacak arazide önce ot, çalı ve benzeri materyallerin temizlenmesi sağlanır. Bir önceki yıldan kalan karık ve tava izleri diskaro ile düzeltilir.
Lazer (Alıcı) Lazer ışını Lazer (Verici) Kontrol Ünitesi
Tesviye yapılacak arazide istasyonların oluşturulması
İstasyonların oluşturulması amacıyla arazinin bir kenarından d/2 kadar içeriye bir doğru çakılır. d/2 kadar mesafede çakılan doğruya d kadar aralıklarda istasyonlar oluşturulur. Burada önemli olan ilk istasyonun her iki kenardan da d/2 kadar mesafede olmasını sağlamaktır.
Bu işlem mira okumaları ve kazı hesaplarının sağlıklı yapılabilmesi için şarttır. Ayrıca civardaki arazilerden gelebilecek yüzey suları kuşaklama kanalları ile engellenir. Bu hazırlıklar tamamlandıktan sonra istasyonlama işlemine geçilir. İstasyonlar arası mesafe “ d “nispeten büyük ve düz arazilerde 30 m, küçük ve dalgalı arazilerde ise 20 m olarak alınır. Bu uzaklığa birim uzaklık denir.
Her iki doğru üzerinde aralarında d birim uzaklık bulunan istasyonlar çelik şerit metre yardımıyla belirlenerek, kazıklar (2.5*5*100cm ebadında) çakılmak suretiyle kareler ağı oluşturulur. Bundan sonra nivo veya teodolit ile yüzey nivelmanı yapılarak her kare köşesine ilişkin değerler okunur.Mira her bir istasyonda kazığın hemen yanına doğal zemine oturtulmalıdır.
Arazi sınırları, sulama ve drenaj kanalları gibi mevcut tesislerinde yerleri belirlendikten sonra 1/1000 veya 1/2000 ölçek ile söz konusu arazi milimetrik kağıda çizilir. Böylece m*n boyutlu matris oluşturulur. Her bir istasyon kolon ve satır numarası ile anılır. Bu istasyonun temsil ettiği alana da birim alan denir. Arazinin ortalarındaki her bir istasyon bir birim alanı temsil ederken, kenarlardaki istasyonlar bir birimden farklı olan alanları temsil edebilir.