Spiroketler
Gram-negatif, hareketli, tipik olarak şekilleri incecik ve esnek sucul ortamlarda ve hayvanlarda spiroketlere sıklıkla rastlanır bazıları hastalık yapıcı özellikte insanlarda rastlanan ve cinsel yolla bulaşan sifilis
Bir spiroket hücresi, hareket etmesini sağlayan ve hücrenin her iki kutbundan uzanan bir ya da daha fazla kamçıya (flagella) sahip Fakat bu kamçılar tipik bakteri kamçılarından farklı özellikte endoflagellum adını alır Spiroketler, hastalık yayma (patojenlik), ribozomal RNA dizilimi, morfolojik ve fizyolojik özellikler göz önünde bulundurularak 8 cinse Spirochaeta, Treponema, Cristispira, Borrelia, Leptospira, Leotonema, Brachyspira, Brevinema
Spirochaeta anaerob ve fakültatif aerob Nehir, göl, gölet, deniz suyu ve çamuru gibi sucul ortamlarda bu türlere sıkça
Spirochaeta spp.
Treponema Anaerob, insanlarla ve hayvanlarla kommensal ya da parazit ilişkisi olan spiroketler Treponema cinsi olarak gruplandırılmış Sifilis adlı hastalığa yol açan Treponema pallidum en çok bilinen tür Morfolojik olarak diğer spiroket türlerinden farklı hücre sarmal yapıda değil ve belirgin biçimde ince Doğada T. pallidum sadece insanlarda görülür fakat yapay olarak hastalık tavşan ve maymunlarda da gözlenmiş
diğer Treponema türleri insanların ağız boşluğunda bulunan kommensal organizmalardır ve genellikle iki diş arasından ya da diş ve dişeti arasından kazınan maddede görülür Morfolojik ve fizyolojik olarak değişiklik gösteren üç ayrı tür tanımlanmıştır: Treponema denticola, Treponema macrodentium ve Treponema oralis. Spiroketler aynı zamanda sığır midesinde de bulunur
Frengi, etken Treponema pallidum cinsel yolla bulaşan bir hastalık tedavi edilmediği takdirde, zaman içerisinde vücuda yayılarak birçok organda hasar
Hastalık; penis, vajina, anüs (makat) ya da ağız yolu ile bulaşır sağlam kişiye bulaşmasından sonra ilk belirtiler 10 gün ile 3 ay içerisinde bir veya daha fazla sayıda, bir santimetre boyutlarında , sert, ağrısız "şankır" adı verilen yaralar Bu yaralar, genelde bakterinin ilk bulaştığı cinsel organlar etrafında daha sonra kan yolu ile bütün vücuda yayılır
T. pallidum’un dış etkenlere karşı direnci az Özellikle kurulukta kısa süre içinde ölür Asit fenik, su ve sabun ile hızla yok olur T.pallidum frengi (sifiliz) hastalığının etkeni Veneral bir hastalık Frengi denmesinin nedeni, ilk defa Frenklerden bulaşmış olması Frenginin bilinen şekilleri Doğal Frengi ve edinsel sifilis.
Enfeksiyon çok defa cinsel ilişki ile İlk lezyon genital organların deri ve mukozasında Cinsel organlar dışında ağız içi, dudak gibi. öpmekle, hasta kişinin kullandığı bardak, çatal, kaşık, pipo gibi malzemelerle bulaşır sağlam mukozadan veya epidermiste bulunan ufak bir çatlaktan girer Giriş yerinde üreyen treponemaların bir kısmı komşu lenf bezlerine gider ve oradan da lenf yollarıyla gelen kan dolaşımına katılır.
Üç dönemi vardır: Birinci dönem (Şankr= yara dönemi) Enfeksiyondan 2-10 hafta sonra giriş yerinde önce papül ve bunun harap olmasıyla yara Bu yara temiz, tabanı sert, etrafı şarap renginde ve ağrısız Sert şankr, frengi şankırı ya da primer lezyon Ayrıca birkaç gün içinde klasik lenf bezlerinde şişlikler yani bir lenfadenit Primer lezyon kendiliğinden iyileşir, bazen gözden kaçabilir
Hastalık şankır döneminde tedavi edilmez ise, yaraların ortaya çıkışından itibaren 3-6 hafta içerisinde, ellerde, ayaklarda ve vücudun diğer kısımlarında kırmızılıklar (döküntüler) oluşur Bakteri, fiziksel temas sonucu, bu bölgelerdeki yara, sıyrık gibi kısımlardan sağlam kişiye bulaşabilir döküntüler genellikle birkaç hafta ya da ay sonra kaybolur
İkinci dönem (Roseol dönemi) Primer lezyondan 2-10 hafta sonra ikinci dönem (yayılma dönemi) belirtileri Bunlar deride roseol denilen kırmızı, makülo-papüler lekeler, ağız içinde plak mükoz, anal ve genital bölgede kondiloma ismi verilen renksiz, ıslak, masere papüller İkinci dönem lezyonları kendiliğinden geçebilir Hastaların % 25’inde hiçbir sağaltım yapılmadan spontan olarak diğer % 25’inde ise enfeksiyon latent kalır Geri kalan % 50’sinde 3. dönem frengisi başlar.
Üçüncü dönem (Gom dönemi) Deride, kemiklerde, karaciğer, dalak vb. iç organlarda gom denilen granülomatöz, tümoral oluşumlar kardiyo-vasküler lezyonlar, aort anevrizmaları, aort yetersizliği gibi önemli sendromlar Ayrıca enfeksiyonun 10-20. yıllarında S.S.S. ait frengi belirtileri görülür Bir çeşit frengi deliliği olan, medulla spinalisin arka köklerini tutan, şiddetli bacak ağrıları görülen şekli
Doğuştan Frengi (Konjenital Sifilis) Frengili gebe kadınlardan plasenta yolu ile fötüse geçebilir Enfekte fötüslerden bir kısmı ölür ve kadın düşük yapar canlı doğanlarda gözlerde körlük, kesici dişlerin testere gibi intizamsız Hutchinson dişleri, semer veya Sokrat burnu denilen çökük burun, zeka geriliği görülür Gebeliğin ilk yarısında anneye uygulanacak yeterli bir sağaltım ile çocuk kalıtsal frengiden kurtulabilir
Gerek birinci, gerekse ikinci dönemde tedavi edilmeyen frengi vakalarının üçte birinde, hastalık uzunca bir süre sessiz kaldıktan sonra daha ileri bir döneme gider. Bakteri kalp, gözler, beyin, sinir sistemi, kemikler, eklemler başta olmak üzere vücudun birçok yerinde hasarlara neden olur. Bunun sonucu ruhsal bozukluklar, körlük, felçler ve ölüm meydana gelir.
Tedavi edilmeyen frengili gebe kadından, bakteri, hamilelik esnasında bebeğe bulaşabilir Bulaşım riski %70 dolayında yaklaşık %25 i, ölü doğum
Hastalık mikrobu kanda da bulunduğundan kan donörlerinde frengi testi yapılır Test sonucu hastalık bulunduğu anlaşılırsa kan başkalarına verilmez Kontrolsüz kan nakli ile hastalık sağlam kişiye bulaşabilir
Frenginin ilk belirtileri diğer bazı hastalıklarda da bulunabilir Yaralardan alınan örnekte mikroskop altında bakteri görülebilir. tanı koymaya yardımcı kan testleri de var Ancak, ilk 3 ay testlerin yalancı negatif sonuç (mikrobu taşıdığı halde negatif sonuç çıkması)
Direkt tanı ve serolojik yöntemler Primer ve sekonder lezyonlardan alınan materyal karanlık alan mikroskobisi yöntemi Materyal olarak yara, rozeol, papül serozitleri ve şişmiş lenf bezlerine yapılacak ponksiyonla alınan sıvılar
serözitlerden bir damla temiz bir lam üzerine konur lamel kapatılarak karanlık alan mikroskobisi ile incelenir. Treponemalar siyah zemin üzerinde parlak renkte görülür. Tipik hareket ve görünümleri, spirallerin değişmez görünümde Preparatlar boyanarak da incelenebilir Giemsa ya da gümüşleme immunofloresans boyama yöntemi kullanılır
Serolojik Deneyler Treponemasız antijenlerle yapılan özgül olmayan deneyler Treponemalı antijenlerle yapılan özgül deneyler --Frengi etkeniyle doğrudan ilgisi olmayan ve otoimmunitasyonla oluştuğu bilinen Reagin anti-lipoidal otoantikorların araştırılması temeline Antijen olarak normal organ ekstreleri kullanılır İnsan ya da sığır kalbinden elde edilen kardiyolipin antijen olarak
Antilipoidal antikorların aranmasına dayanan nonspesifik serolojik yöntemler Kompleman B. Deneyleri (Wasserman, Kolmer) Flokülasyon reaksiyonları- Lipid antijen partikülleri normal serumla karıştırıldıklarında homojen süspansiyon şeklinde kaldıkları halde, sifilisli hasta serumlarında ise kümecikler yapmakta ve presipitasyon ya da flokülasyon meydana gelmektedir. dünyada en çok kullanılan flokülasyon deneyi VDRL (Venereal Disease Research Laboratory), RPR
Treponemalı antijenlerle yapılan özgül deneyler Frengili hasta serumlarında 2. Haftadan sonra itibaren frengi antikorları oluşur İçinde treponemalar veya bunların vücut maddeleri bulunan antijenler kullanılarak yapılan deneylerle bu antikorların aranması güç ve pahalıdır. Bu nedenle her yerde ve her hastaya uygulanmaz. - Treponema pallidum immobilizasyon (TPİ) - Floresan Treponema Antikor Deneyi (FTA) - Floresan Treponema-Antikor-Absorbsiyon deneyi - Treponema pallidum kompleman birleşmesi - Treponema pallidum hemaglütinasyon
Frengi genellikle penisilin tedavisi Tedavinin başlangıcından genellikle 24 saat sonra bulaştırıcılık kaybolur. Daha önce frengi geçirmiş, ya da o anda şankır belirtileri olanlar kan bağışında bulunmamalı
Cinsel ilişkide kondom Cinsel eş sayısının artması bulaşma riskini de nakledilecek kanda gerekli testlerin yapılıp yapılmadığı kontrol edilmeli Hamileler, doğum öncesi dönemde düzenli sağlık kotrollerini yaptırmalı
T. pallidum subs. endemicum İnsanlarda veneryan olmayan yani mutlak cinsel ilişki ile bulaşmayan endemik sifilis Afrika’nın birçok yerinde, Büyük Sahra, Sudan, Güney Asya’da, Suriye, Irak, Ürdün’de endemik olarak Arap ülkelerinde Bejel adı Sosyoekonomik düzeyi düşük topluluklarda yakın ilişki ile ve daha çok mukozalar yolu ile, ortak kullanılan yiyecek, içecek kaplarıyla, hastalık lezyonları ve salgılarının yaralanmış deri ve mukozalara sürülmesi ile bulaşır.
Klinik olarak primer şankr görülmez Daha çok 2. dönem lezyonlar olan rozeol, kondilomalar ve adenitler Bunlar çoğu kez 6-9 ay bazen 1-2 sene sürer. Sağaltımsız olgularda hastalık uzun süreli, latent kalabilir. Endemik sifiliste konjenital şekilde çok nadir Sağaltım sifilisteki gibi Tanıda lezyonlardan alınan örneklerde karanlık alan yöntemi ve serolojik deneyler
T. pallidum subsp. Pertenue Afrika, Asya ve Güney Amerika tropikal bölgelerinde Yaptığı papilomatöz lezyonlar ağaç çileğine benzer. (Framboesia) İngiliz dilinde Yaws denir. Yaws uzun süren bir hastalıktır. Frengideki gibi 3 dönemi vardır. 2- 8 haftalık bir kuluçka döneminden sonra treponema girdiği yerde yumuşak bir lezyon Papül sonradan açılır, genişler ve papilomatöz veya granülomatöz görünüm alır.
İlk lezyonlar vücudun açık yerlerinde ayaklarda ve bacaklarda 2. dönem 20-30 gün sonra başlar. Deride kaşıntılı, papüloeksatemler Bunların kabukları düşer Ağaç çileğine benzeyen fena kokulu seröz bir salgı ile karakterize yumuşak lezyonlar , vücudun sıcak ve ıslak yerlerinde, ağız, anüs, vulvaya yerleşir. lezyonlar kendiliğinden iyileşebilir. Bazı kimselerde 4-5 yıl sonra 3. döneme ait belirtiler görülür.
Treponema vincenti İnsanların normal ağız florasında ve bakımsız dişlerde saprofit spirallere rastlanır. Koşullar uygun olduğunda ağız ve diş etlerinde ülseratif bazı lezyonların meydana En önemlileri T. Vincenti Karanlık alan mikroskobisinde hızla hareket ettikleri görülür. Adi boyalarla kolay boyanır. Serumlu besiyerinde, bira mayalı peptonlu besiyerinde kültürü zor yapılır. Fena kokuludur. Anaeropturlar. İnsanlarda fuziform basillerle birlikte Anjina plaut-vincenti’yi (Vincent anjini) meydana getirir. Vinjent anjini ağız hijyeni ve bakımı bozuk olan topluluklarda görülen tek taraflı, kronik, pis kokulu, psödomembranöz, ülseratif bir bademcik yangısıdır.
Sağaltım yapılmazsa aylarca sürer bazen difteri ile karıştırılır Tanısı enfekte bademciklerden yapılan preparatların gram ya da metilen mavisi ile boyanması ve mikroskobik muayenesi ile mümkün Preparatta bol miktarda Treponemalar, bunların arasında değişken fuziform basiller