Sınıf Yönetimi ve Disiplin Modelleri
Sınıf yönetimi modelleri tepkisel, önlemsel, gelişimsel ve bütünsel olarak gruplanabilir.
Tepkisel model Sınıf yönetiminde öğretmenlerce sıkça kullanılan klasik model olarak nitelenebilir. İstenmeyen bir düzenlemeye veya bir davranışa tepki gösterilme biçiminde görülür. Amacı istenmeyen durum veya davranışın değiştirilmesidir. Bu modelde istenmeyen davranışın ya da durumun değiştirilmesi ödül–ceza türünde etkinliklerle gerçekleştirilir.
Tepkisel model Etkinliklerin yönelimi, gruptan çok bireyedir. Bu modele sık başvurmak zorunda kalan öğretmenin, sınıf yönetimi becerilerinin yüksek olmadığı, diğer üç modeli gereğince kullanmadığı söylenebilir. Modelin zayıf yönlerinden birisi de her tepkinin bir karşı tepki doğurur olmasıdır. Amasınıfta istenmeyen bir davranış ve sonuç oluşmuşsa, bu modelin kullanılmasına da gereksinim duyulabilir.
Önlemsel model Gelecekte meydana gelecek bir davranışın kestirilmesi ve olmadan önce önlemeye yönelik tedbirlerin alınması anlayışına dayalıdır. Amacı sınıf sorunlarının ortaya çıkmasına olanak verecek bir ortamın engellenmesidir. Önlemsel modelde sorunun tespit edilmesi önemli değildir. Önemli olan sorunun ortaya çıkmadan önlenmesidir. Bu model sınıf etkinliklerini bir “sosyalleşme süreci” olarak ele alır, sınıfta yanlış davranışa olanak vermeyen bir toplumsal sistem oluşturmaya çalışır. Etkinlikler bireyden çok gruba yöneliktir.
Gelişimsel model Sınıf yönetiminde öğrencilerin fiziksel, psikolojik, sosyal gelişim düzeylerinin gerektirdiği uygulamaların gerçekleştirilmesini esas alır. Bir uygulamaya geçilmeden önce öğrencinin ona hazırlanmasını öngörür.
Gelişimsel model Bu modeli dört basamaktan oluşturur. Birinci basamak, onuncu yaşa kadar süren, nasıl öğrenci olunacağının öğrenildiği zamandır, öğretmene çok iş düşer. İkinci basamak, on-on iki yaş arası dönemdir. Sınıf yönetimine verilen ağırlık azalır, öğrenciler olgunlaşma yolunda, sınıf düzenine uymaya, öğretmeni hoşnut ermeye isteklidir.
Gelişimsel model Üçüncü basamak, on iki-on beş yaşları arasıdır. Öğrenciler, zevk ve destek almak için birbirlerine bakarlar, yetke görüntüsü verirler. Öğretmeni sıkıntıya sokmayı seçebilir, bunun sonunda arkadaşlarının beğenisini de kazanabilirler. Sınıf yönetimi kurallarının nedenlerini ararlar. Dördüncü basamak lise yıllandır. Öğrenciler, kim olduklarını, nasıl davranmaları gerektiğini anlamaya başlarlar, sosyalleşir, akıllanırlar, yönetim sorunları azalır. Çocukta ana baba ve yetişkinlerin etkisi, yirmi yaş dolaylarına kadar gittikçe azalır, sonra artar. Arkadaşlarının etkisi ise gittikçe artar. Bu iki etkinin kesiştiği on iki yaş dolayı, öğretmen ve ana baba için sıkıntı yıllandır.
Bütünsel model Bütünsel sınıf yönetimi modeli önceki üç modelin bir sentezi olarak görülebilir. Bu modelde önlemsel sınıf yönetimi modeline öncelik verme, gruba olduğu kadar bireye de yönelme, istenen davranışa ulaşabilmek için, istenmeyen davranışın nedenlerini ortadan kaldırma, öğrenci özelliklerini dikkate alma vardır.
Bütünsel model Bu etkinlikler sürecinde seçilecek davranış örgüleri, öğrencinin gelişim basamakları ile uyumlu olanlardan seçilir. Bu model için sınıf yönetiminin sistem modeli denebilir. Modelin çevre boyutunda; okul, aile, boş zaman etkinliklerinin yer aldığı arkadaş çevresi vardır.
En etkili sınıf yönetimi modeli? Sınıf yönetimi uygulamalarında uygulamaya, amaçlara, duruma göre değişik modellerden yararlanmak gerekir. Model kullanımı, bir modelin belli bir durum için izlenmesi şeklinde olabileceği gibi, durumun değişik aşamaları için farklı modellerden yararlanma şeklinde de olabilir.
SINIF İÇİ DİSİPLİN VE DİSİPLİN MODELLERİ
Disiplinin amacı ne değildir? kontrol etmek, baskı yapmak, uymaya zorlamak, inkar etmek, red etmek, utandırmak, ihmal etmek, kendine güvensizlik aşılamak değildir!!!
Disiplinin amacı Öğrencinin kendisini kontrol etmesini sağlamak, Özdisipli geliştirmek, Kendine, başkalarına ve kurallara saygı duymasını sağlamak, Kendini gerçekleştirmesine yönelik fırsatlar sunmak, Ahlaki otonomi oluşturmak, Olumlu benlik algısı oluşturmaya katkı sağlamaktır.
Disiplin nedir? Sınıfta disiplin kavramı genel olarak eğitim öğretim ortamlarında öğrencilerin istendik davranışlarını kazanmalarına ilişkin olarak ortaya koyulan ilke, kural, yasa ve düzenlemelere uygun davranma olarak tanımlanabilir. Disiplin başkalarını kontrol etmek değildir, onların kendilerini kontrol etmelerine yardımcı olacak bir ortam sağlamaktır
Risk etmenleri nelerdir? Ebeveynler, Sosyo-kültürel çevre, Okul çevresi, Öğretim programı, Öğretim yöntem ve teknikleri, Sınıfın fiziksel düzeni, Yazılı ve görsel medya, Öğrencinin özellikleri
Sosyal çevreden kaynaklanan risk etmenleri Alaycılık, Dalga geçme, Saldırganlık, Şiddet, Tehditkarlık, Edigenlik, Suskunluk, İddasızlık, Sakınma, Utangaçlık , Aşırı kontrol
Okuldan kaynaklanan risk etmenleri (1) Kuralsızlık Aşırı Kural Belirsiz okul kültürü Kuralları anlamlandıramama Kurallardaki belirsizlik Güvensiz ortam Kural tehdidi Kontrol edilemeyecek kadar kural Tehditkar ortam
Okuldan kaynaklanan risk etmenleri (2) Okul Temelli Riskler Öğretmenler arasında yabancılaşma Zarar verici rekabet Yönetim ve yöneticiye güvensizlik Dolaylı iletişim
Öğretim programından kaynaklanan risk etmenleri Kazanımların fazla olması İçeriğin iyi düzenlenmemesi Yaş grubunun dikkate alınmaması Disiplin sorunu
Öğretim yöntem ve tekniklerinden kaynaklanan risk etmenleri Disiplin sorunu Amaca uygun olmayan yöntem Katılımcı olmayan Öğrenciyi ihmal eden Konuya uygun olmayan
Sınıfın fiziksel düzeninden kaynaklanan risk etmenleri İyi anlaşanlar Başarısı düşük olanlar Akran Dinamikleri İlgisizler Dikkat yetersizliği olanlar İlgi/Dikkat Düzeyi Sınıf içi yarışma Yüksek güdülenmişlik Motivasyon
Görsel medyadan kaynaklanan risk etmenleri İnternet Bilgisayar Oyunları Disiplin Sorunu Televizyon
Ebeveylerden kaynaklanan risk etmenleri Ebeveynlerin Risk Yaratabilecek Özellikleri Ebeveynlerin Çocuk Yetiştirmeye İlişkin Benimsedikleri Tutum Algı ve Davranışları Ailenin Yapısına İlişkin Risk Yaratabilecek Etmenler Çocuk ebeveynler Anne ya da babanın olmaması Ebeveynlerdeki psikiyatrik bozukluklar Hükümlü ya da suça eğilimli ebeveynler Anti sosyal ebeveynler Çocuğun davranışlarına ilişkin; Katı otorite İlgisizlik Tutarsız davranış Aşırı hoşgörü Belirsiz/kararsız tepkiler Suçlama Ölçüsüz ceza ya da ödül Başka çocukların davranışlarıyla karşılaştırma Aile içi şiddet ya da uyumsuzluk Parçalanmış aile Ebeveynler arasında şiddetli geçimsizlik Uzun çalışma saatleri nedeniyle çocukla ilgilenememe Ailenin sosyal çevresine ilişkin yetersizlik ya da sosyal yalıtım Uzun süreli işsizlik Çok düşük gelir ya da ekonomik yetersizlikler
Fiziksel ve Sözel Şiddet İstismar edilen çocuk istismar eden yetişkin olur. Şiddeti öğrenen çocuk şiddet gösterir. Şiddet ve zorbalığın önlenmesi ile edilgenlik ortadan kalkmaz. Şiddet ve zorbalık ile edilgenlik madalyonun iki istenmeyen yüzüdür. Disiplin yetişkinlerde de bir sorundur.
Fiziksel ve sözel şiddetin işlevsizliği Sorun davranış ile davranışı gerçekleştiren öğrenci arasında davranışın sahipliği konusundaki bağ kaybolur. Öğrenci sorun davranışı cezalandırılıncaya gösterir ya da cezalandırılmayı göze aldıkça sorun davranışı göstermekten çekinmez. Şiddet kullanarak cezalandırılan öğrenci şiddeti sorunların çözümünde bir yol olarak öğrenir ve bu durum birçok diğer sorun davranışa neden olabilir.
Ceza vermenin işlevsizliği Sorun davranışlara cezaya yönelik tepki verme eğiliminde olan öğretmenler aşağıda belirtilen noktaları dikkate almalıdırlar: Öğretmenler akademik ve sosyal davranış sorunlarına yönelik tepki verirlerken öğrencilerin yeni davranış ve beceriler geliştirme sürecinde yardıma gereksinme duyacakları gerçeğini göz ardı etmemelidir. Öğretmeni sınıfta cezalandırıcı olarak kabul eden öğrenci daha az öğrenir ve daha çok saldırganlık gösterebilir. Cezalandırma öğrencinin suçu başkasına atmasına ve sorun davranışa yönelik sorumluluklarını kabul etmemesi ile sonuçlanabilir.
Disiplin Modelleri Disiplin Modelleri Öğretmen merkezli modeller Davranışçı Model Canter Modeli Öğrenci merkezli modeller Glasser Modeli Dreikurs Modeli Gordon Modeli
Davranışçı Model Skinner’ın kuramını temel alır. Temel varsayımı: öğrenciler davranışlarını kılavuzlayacak içsel uyaranlara sahip değildir. Davranışlar bireyin içinde yer aldığı çevreden gelen uyaranlarla şekillenir. Davranışlar sonuçlarına bakılarak pekiştireç ve cezalarla şekillendirilebilir.
Davranışçı Model Öğretmen tüm öğretim sürecini tasarlar ve uyaranları düzenler. Ödül ve ceza sürecin merkezindedir. Çok basit olması ve hemen sonuç alınmasına karşın, ödül ve ceza davranışların kalıcılığı, öz disiplin becerilerinin edinilmesi ve içsel güdülemenin gelişmesi üzerinde olumsuz bir etkiye sahiptir. Farklı pekiştireçler kullanılır.
PEKİŞTİREÇLER Tanımı Yararı Sınırlılığı Sabit Oranlı Belirli sayıda tekrar eden davranış pekişir Yavaş yerleşme Çabuk kaybolma Sabit Aralıklı Belirli sabit süreler sonunda davranış pekişir Yavaş kaybolma Değişken Oranlı Farklı sayıdaki tekrar sonunda pekişir Çok yavaş kaybolma Çok yavaş yerleşme Değişken Aralıklı Davranış farklı süre aralıkları sonunda pekişir
Davranışçı Model Kullanımı basittir. Sonuçlar hemen alınmaktadır. Kontrolü merkezlidir. Öğrenciler ödül elde ettiklerinde kendilerini başarılı hissederler Standart davranışlar bütün öğrenciler için tek sürekli ve açıktır. Yaş dikkate alındığında bütün öğrenciler için kullanılabilir
Davranışçı modelin sınırlılıkları Sonuçlar kalıcı değildir. Ödüllere sınırlandırılma getirildiğinde öğrenciler istenilen başarıyı gösteremeyebilir. Öğrencilerin kendi davranışlarını yönetemeyeceği varsayılır. Bazı öğretmenler için rüşvetçi bir durum alabilir. Sosyal sorunları çözümünde sınırlıdır. Demokratik becerilerin geliştirilmesinde kontrol merkezli bir yaklaşım ahlaki olmayabilir. Öğrencilerin duygularını açığa vurması, çözümler üzerinde karar verme ve yeteneklerini geliştirme konusunda sınırlılıkları vardır.
Canter Modeli (Güvengen Disiplin Modeli) Öğretmenin sınıf kurallarını oluşturması, öğrencileri kurallara uymaya zorlaması cezalandırması olumlu davranışı özendirerek pekiştirmesi bu konuda okul yönetimi ve ailelerden yardım alınmasının öngörür. Bu modelde öğretmen disiplinin sağlanmasında etkin ve zorlayıcıdır.
Canter Modeli (Güvengen Disiplin Modeli) Bu modelde öğretmen Cezalandırıcı eyleme başlamadan önce Gizli ileti, ipuçları düzenler. Örneğin dikkati dağılan bir öğrencinin dikkatini toplaması için sınıfa “lütfen dersle ilgilenelim iletisini gönderir”. Bu da başarısız olursa ‘ben’ iletisi ile mesaj düzenler.
Canter Modeli (Güvengen Disiplin Modeli) Güvengen disiplin 4 basmakta uygulanır: 1. Kurallar ve beklentiler oluşturulur, 2. Yanlış davranış izlenir, 3. Sınırları zorlamak için ceza kullanılır, 4. Olumlu davranışlarda güdüleme ön plana çıkarılır.
Canter Modeli (Güvengen Disiplin Modeli) Güvengen Modelde Kullanılan Cezalandırma Yöntemleri Öğrenciyi izole etmek Ödülden mahrum bırakmak Öğrenciyi yapmakta olduğu etkinliği bitirene kadar sınıfta bırakmak Müdüre göndermek Velileri okula çağırmak Öğrenciyi başka sınıfa göndermek
Canter Modeli (Güvengen Disiplin Modeli) Güvengen Davranış Modelinin Sağladığı Yararlar 1. Kullanımı basittir 2. Öğretmenin kişisel isteklerini yerine getirir, 3. Disiplin süreçlerine yönetici ve aile katılımını sağlar.
Canter Modeli (Güvengen Disiplin Modeli) Güvengen Davranış Modelinin Sınırlılıkları 1. Disiplin sorunun altında yatan nedenleri ele almada yetersizdir. 2. Ceza vurgulanırken, Canter’ın olumlu pekiştireçleri kullanmayı önermesi genellikle ihmal edilir. 3. Ceza ortadan kaldırılması hedeflenen birçok davranışı uyandırır.
Gerçeklik Terapisi Modeli (William Glasser) İnsanlara kendi davranışlarını yönetmeyi öğrenebilir Öğrenciler davranışlarının sorumluluğunu üstlenebilir İnsan davranışları gereksinmeleri gidermeye yöneliktir. Her birey kendi gereksinmelerini farklı yollardan doyurur. Öğrenciler gereksinmelerini nasıl daha iyi doyurabileceklerine ilişkin inandıkları şeyleri değiştirmek için kendilerini zorlamazlar
Gerçeklik Terapisi Modeli (William Glasser) Okulun temel işlevi öğrencilerin tüm gereksinmelerini doyurmaktır. Bu konuda okul yöneticisinin yöneticilik ve liderlik özellikleri önemlidir
Gerçeklik Terapisi Modeli (William Glasser) Öğrencilerin kendilerini ifade etmeleri cesaretlendirilmelidir. Baskı ve ceza istenmeyen davranışın sıklığını arttırır Standart başarı testleri yerine kendi gereksinmelerine ilişkin ölçütler oluştururlar Sınıf Kuralları az ve basittir. Öğrencilerin kişisel yaşantılarına ilgi gösterirler Okul ve sınıfla ilgili sorunlar konusunda aile işin içine karıştırılmamalıdır
Gerçeklik Terapisi Modeli (William Glasser) YARARLARI 1. Öğrenci özerkliği ve sorumluluğu artar 2. Öğrenci davranışlarının sonuçlarını görür. 3. Öğrencilerin kendilerinden kaynaklanan sorunlarının farkına varır. 4. Öğrencilerin gereksinmelerini anlamaya yardım eder. 5. Öğretmene şiddetten kaçınma olanağı sağlar 6. Sınıf toplantılarında tartışılan sorun davranışlar öğrencilerin disiplin sorunlarını anlamlarına yol açar
Gerçeklik Terapisi Modeli (William Glasser) SINIRLILIKLARI 1. Uygun olmayan davranışlar konusunda öğretmen öğrenciye tepki vermede zorlanır. 2. Sınıf toplantıları istenen sürede bitmeyebilir. 3. Okulda olmayı istemeyen öğrencilerin davranışlarını geliştirme konusunda plan yapmak güçtür. 4. Öğrenciler, davranışlarını geliştirme planı yapmayı gerektiren becerilere sahip olmayabilir. 5. Yaklaşım öğretmenleri sınırsız biçimde hoşgörülü ve iyimser yapmaya yöneltebilir.
Ussal (Mantıksal) Sonuçlar Modeli (Rudolf Dreikurs) Öğrencilerin sorun davranış gösterme nedenleri 4 temel amaç/ gereksinmeye bağlı olarak gerçekleşir. 1.Dikkat çekme 2.Güç elde etme 3.Öç alma 4.Yetersizlik gösterme
Ussal (Mantıksal) Sonuçlar Modeli (Rudolf Dreikurs) Yararları 1. Öğrenci özerkliğini arttırır. 2. Öğrencilerin yaptıkları şeylerin nedenini anlamalarına olanak sağlar. 3. Öğrencilerin doğru davranışları öğrenmelerini sağlar. 4. Keyfi cezalandırma ve sistematik pekiştirme yerine ussal sonuçlara güvenir. 5. Öğrenciler davranışa geçmeden önce davranışın nedeni üzerine odaklanır.
Ussal (Mantıksal) Sonuçlar Modeli (Rudolf Dreikurs) Sınırlılıkları Öğretmenler öğrencilerin günlük hareketlerini belirlemede zorlanırlar Öğrencinin davranışının altında yatan amacı belirlemek daha zordur.
Gordon Modeli Öğretmen Etkiliği Eğitimi Modeli Öğretmen ve öğrenci arasındaki ilişki 1.Açıklık ve şeffaflık 2.Özen 3.Bağımsızlık 4.Bireysel olarak her bir öğrencinin kendine özgü özellikleri doğrultusunda büyümesine ve gelişmesine olanak sağlamak 5.Karşılıklı gereksinmeleri dikkate almak üzerine kurulmalıdır.
Gordon Modeli Öğretmen Etkiliği Eğitimi Modeli YARARLARI Etkili öğretmen – öğrenci ilişkisi geliştirir. Öğrencilerin kişisel sorunları ve duyguları dikkate alınır. Öğretmenlere öğrencilerin kendi davranışlarının diğerlerini nasıl etkilediğini değerlendirebilmesi için gereksinmeleri tanımalarına yardımcı olur
Gordon Modeli Öğretmen Etkiliği Eğitimi Modeli SINIRLILIKLARI Öğretmenler etkin dinleme rolünden öğrenciyi yönetme ve kontrol etme rolüne geçmektedirler. Öğretmen öğrencinin kendisinden farklı olan değerlerini kabul etmede zorlanabilir.