DAVRANIŞ VE BİYOLOJİK TEMELLERİ 2. HAFTA Doç. Dr. Hakan KOLAYİŞ
Davranış Davranış sözcüğü önceleri sadece görülebilen veya işitilebilen vücut hareketleri şeklinde yorumlanıyordu. Şimdilerde ise davranış, bir kişinin yaptığı ve herhangi bir yolla ölçülebilen her şeyi kapsayacak şekilde genişletilmiştir. Sonuç olarak davranış, hisleri, tutumları ve zihinsel süreçleri, diğer bir değişle, doğrudan gözlenemeyen tüm içsel olayları kapsamaktadır (Morgan, 2000). Davranış, insan ve hayvanın gözlenebilir herhangi bir hareketi. Davranış, bir başkası veya bir deneycinin cihazları tarafından gözlenebilen organizma faaliyetleridir, İçgüdüsel Davranış, tümüyle genetik tarafından kontrol edilen ve doğuştan olan herhangi bir davranıştır. Ama saptamak oldukça zordur. Saptanık davranış örüntüsü, türün tüm üyelerinde görülen ve bir uyarıcı tarafından başlatılan kalıplaşmış hareketler örüntüsüdür. İnsanlarda öğrenme ve mantık işin içine girdiği için yani önemli olduğu için bu kavramı kullanmak konusunda kuşku duymaktayız. Örgütsel davranış, bir örgüt içinde çalışan insanların davranışlarını anlamaya, geleceğe dönük tahminler yapmaya ve insanların davranışlarını kontrol etmeye ilişkin bir disiplindir. Örgütsel davranış, insan davranışlarını içinde yaşadığı çalışma ortamında incelemekte ve bir ölçüde de bireyin örgütten ne şekilde etkilenerek davranış değiştirdiğini araştırmaktadır
SİNİR SİTEMİ Şekil; Sinir Sistemi Organizasyonu BEYİN OMURİLİK MERKEZİ SİNİR SİSTEMİ ÇEVRESEL SİNİR SİSTEMİ SOMATİK SİSTEM OTONOM SİNİR SİSTEMİ BEYİN OMURİLİK sempatik (sympathetic) parasempatik (parasympathetic) Şekil; Sinir Sistemi Organizasyonu
Otonom Sinir Sistemi YAPI SEMPATİK UYARI PARASEMPATİK UYARI İRİS PUPİL DİLATASYONU PUPİL CONSTRİKSİYONU TÜKÜRÜK BEZLERİ TÜKÜRÜK YAPIMI AZALIR TÜKÜRÜK YAPIMI ARTAR AĞIZ-BURUN MUKOZASI MUKUS YAPIMI AZALIR MUKUS YAPIMI ARTAR KALP ATIM HIZI VE KASILMA GÜCÜ ARTAR ATIM HIZI VE KASILMA GÜCÜ AZALIR AKCİĞER BROŞ KASLARI GEVŞER BRONŞ KASLARI KASILIR MİDE PERİSTALSİS AZALI MİDE SEKRESYONU ARTAR, MOTİLİTE ARTAR İNCE BARSAK MOTİLİTE AZALIR SİNDİRİM ARTAR KALIN BARSAK SEKRESYON VE MOTİLİTE ARTAR KARACİĞER GLİKOJENİN GULÜKOZA DÖNÜŞÜMÜ ARTAR BÖBREK İDRAR SEKRESYONU AZALIR İDRAR SEKRESYONU ARTAR ADRENAL MEDULLA NOREPİNEPHRİNE VE EPİNEPHRİNE SALINIR İDRAR KESESİ KESE DUVARI GEVŞER, SFİNKTER KAPANIR KESE DUVARI KASILIR, SFİNKTER GEVŞER
Merkezi Sinir Sistemi Omurilik Omurilik, periferal sinir sistemi ve beyin arasında iletişimi sağlayan sinir yığınlarından oluşmuş bir spinal sırt kemiğinden meydana gelmiştir (Pettijohn, 1989). Omurilik birbirine simetrik iki yarıya bölünür. Bu simetrik yarıların her biri bedenin bir yanından gelen sinir liflerini alır ve giden sinir liflerini yollar. Omurilik omurganın içindedir. Omurga 24 tane omurdan oluşur. Omurilik ise omurganın yaklaşık 2/3 sine kadar uzanır. 31 çift omurilik siniri vardır ve omurlar arasındaki boşluklardan geçen içeri götüren (afferent)ve dışarı götüren (efferent) dallar halinde bulunurlar
Beyin yaş ve cinsiyet durumuna insan beyninin gram bazındaki ağırlığıdır. bir yetişkin beyni kadınlarda ortalama 1240 gr, erkeklerde 1350 gr dır. yeni doğan bir bebeğin beyin ağırlığı ortalama 350 gram civarındadır. bir yaşındaki bir çocuğun ortalama beyin ağırlığı 1000 gr civarındadır. 7 yaşındaki bir çocuğun ortalama beyin ağırlığı 1150 gr,14 yaşındaki bir bireyin ise, ortalama beyin ağırlığı 1200 gr civarındadır. ÖZELİKLERİ vücut ağırlığının sadece %2 Arka beyin (hindbrain), orta beyin (midbrain) ön beyin (forebrain)
Arka Beyin Medulla, omuriliğin beyinle bağlantı yaptığı yerdeki şişkinliğe verilen addır Serebellum veya beyincik, omuriliğin beyinle birleştiği yerde birbiri üzerine katlanmış ve kırışmış ufak bir yapıdır ve beyin yarı kürelerinin her ikisinin arka alt kısmına sokularak saklanmıştır. Birincil görevi, motor hareketlerin düzenli ve koordineli olmasını sağlayarak (Crooks ve Stein, 1991), kas faaliyetlerimizi kontrol ederek hareketlerimizi düzgün ve akıcı bir hale getirmektir (Cüceloğlu,1996). Serebellumun fonksiyonu hareket, denge ve postürün sağlanmasıyla ilgilidir. Bu kısım iğneden ipliği geçirirken, ameliyat yaparken, piyano çalarken bisiklete binerken gerekli koordinasyonu sağlar. Pons veya köprü denen kısım beyinciğin iki lobu arasındaki ilişkiyi kurar. Solunumla ilgili nöronlar yer alır
Orta Beyin Beyin sapı (brain stem), Merkezi sinir sisteminin ikinci kısmı, beyin sapı olarak adlandırdığımız bölümdür. Bu bölge, temel hayati fonksiyonların yürütülebilmesi için vazgeçilmez öneme sahiptir Nefes alıp verme, kanın damarlarda dolaşması, kalbin atım düzeni, uyku ve uyanıklık, dikkat Retiküler aktivasyon sistem (RAS) son derece karmaşık ilişkileri içeren nöronlardan oluşur. Temel işlevi uyanıklık ve dikkat derecesini belirleyerek uyanık durumdan uykuya, uyku durumundan uyanık duruma geçmemizi sağlayabilir. Ayrıca dikkatimizi odaklaştırma kabiliyetimizde de rol oynar
Ön Beyin Talamus, periferden gelen duyusal bilgiyi alıp bunu serebral kortekse ileten bir röle gibidir. Duyu organlarından gelen nöronların beyin kabuğuyla olan ilişkisini Sağlar. acı, dokunma, görsel ve işitsel uyarılmaları içeren duyuşsal bilgi için önemli bir posta istasyonudur Hipotalamus, talamusla hipofiz salgı bezinin arasında yer alır. Hipotalamus, heyecanların ve arzuların denetlendiği merkezdir. Cinsel davranış, yeme, içme, seks, uyuma, ısının düzenlenmesi ve salgı bezleri hipotalamusta denetlenir Limbik sistem, beyin sapının yukarı kısmıyla ön beyin arasında yer alan nöron ağından oluşur. Heyecan yaşantısı, saldırma ve kaçma davranışlarıyla ilişkisi vardır, ayrıca motivasyon, öğrenme ve hafıza ile ilgili önemli rol oynar
Serebrum, insanda en gelişmiş beyin yapısıdır Serebrum, insanda en gelişmiş beyin yapısıdır. Beyin sapının üstünde yer alır. Girintili, çıkıntılı yapıya sahiptir. Temelde sol yarımküre vücudun sağ tarafını, sağ yarımküre vücudun sol tarafını kontrol eder Beyin yarı küresinin (hemisphere) her biri dört loba ayrılmıştır. Merkez oluk (central fissure), alın (frontal) lobunu çeper (parietal) lobundan ayırır. Yanlamasına oluk (lateral fissure), şakak (temporal) lobunu alın ve çeper lobundan ayırır. Ense (oksipital) lobunu ayıran bir yarık yoktur
Frontal lop Her iki yarımkürede 4 lobun en büyüğüdür ve motor ve assosiation korteks için önemli bir merkezdir (Pettijohn, 1989) beynin central sulcustan ön kısmına kadar uzanır. Hareketin kontrolü için özelleşmiştir (Kalat, 1988). Sınıfta otururken geçmiş olayların hatırlanması veya bir soruya cevap verilmesi anında frontal lop kullanılır (Pettijohn, 1989). Hemen hemen kasıtlı vücut hareketleri bir topu atmak için ayak baş parmağını oynatmak, direkt olarak motor korteks içindeki bölgeler tarafından yönetilir. Frontal lobun assosiation bölgeleri karar verme, problem çözme, planlama yapma, hedef belirleme ve yeni durumlara adapte olma üzerinde önemli rol oynar
Parietal lop Parietal lop, central fissure arkasında ve lateral fissure üstünde yer alır. Parietal lobun hemen önünde somatosensory korteks denilen alan bulunmaktadır. Parietal lobun bu bölümü, dokunma, baskı, acı, ısı ve vücut bölümleri hakkında duyuşsal bilgileri alır. Somatosensory bölgede motor korteks gibi her iki yarım kürede bulunur ve vücudun zıt bölgeleri hakkında bilgi alır (Crooks ve Stein, 1991). Ayrıca kas gerilimi reseptörleri ve eklem reseptörlerini içine alan vücut bilgisiyle alakalı olarak özelleşmiştir (Kalat, 1988). Zarar görmesi sonucunda, insanlar dokunma duyularını ve kas ve eklem duyularını tamamen kaybetmezler fakat zayıflar.
Occipital lop Occipital lop, her iki yarımkürede yerleşmiştir. Bu bölgenin birincil içeriği görsel (visual) kortekstir (Crooks ve Stein, 1991; Kalat; 1988). Bu bölgenin zarar görmesi görmeyi zayıflatır veya kalıcı körlüğe neden olmasının yanında Karl Lashley (1929)’ in yaptığı çalışmada ratların kör olmalarının yanında labirent öğrenmelerinde zayıflama olduğunu belirlemiştir
Temporal lop Temporal lop, birinci fonksiyonu duymadır. Temporal lop her iki yarım kürenin de dış kısmında yerleşmiştir (Kalat, 1988). İşitsel (Audiotary) korteks, temporal lobun iç bölgelerinde, lateral fissurenin altındaki bölgede olup audiotary sistemden direkt bilgi alır. Wernicke’s bölgesi konuşurken çıkan sesleri ve diğer sesleri yorumlamayla ilgilidir. Temporal lobun içindeki association alanları aynı zamanda hafıza ile ilgilidir (Crooks ve Stein, 1991). Temporal lop aynı zamanda motivasyonel ve duygusal davranışların bir bölümünde önemli rol oynar
ÖZET Kısaca yukarıda saydıklarımızı toparlarsak; frontal lop, hareket ve hafıza, occipital lop (görme), çevreyi görmeye ve yorumlamaya, temporal lop (duyma), öğretmen konuşurken onu duymamıza, parietal lop (somatosensory duyuları), ısı, acı ve dokunma gibi somatosensory duyularının yorumlanmasından sorumludur