CERRAHİ ENFEKSİYONLAR Doç. Dr. Dilek AYGİN Cerrahi Hast. Hemş. AD.
TANIM Cerrahi girişim ile tedavi edilmesi gereken ya da uygulanmış cerrahi girişim sonucunda gelişmiş olan enfeksiyonlardır. Enfeksiyon gelişimi aşağıdaki faktörlere bağlıdır: Mikrobiyal patojenite Konakçı savunma mekanizması Lokal çevresel faktörler Cerrahi teknik
Cerrahi Enfeksiyonlar 5 ana başlıkta incelenir Yumuşak Doku Enfeksiyonları Vücut Boşluğu Enfeksiyonları Diğer Kapalı Boşluk Enfeksiyonları Protez/Kateterlere Bağlı Enfeksiyonlar Hastanede Kazanılmış Enfeksiyonlar
A. YUMUŞAK DOKU ENFEKSİYONLARI Cilt, Subkutan Yağlı Doku, Fasya ve Kas tabakasında gelişen enfeksiyonlardır. İmpetigo Selülit ve Lenfanjit Yumuşak Doku Abseleri Nekrotizan Yumuşak Doku Enfeksiyonları Tetanoz
1. İmpetigo: YUMUŞAK DOKU ENF. Derinin en sık görülen bakteriyel enfeksiyonudur. Nonbüllöz ve büllöz olmak özere iki şekli mevcuttur. Etyolojide stafilokok enfeksiyonları mevcuttur. Sarı-kahverengi eksüdayla, karakterizedir, eritem ve pruritus mevcuttur. Genellikle el, ayak ve bacaklarda oluşur. Travmatik bir olayı takip eder. Tedavide antibiyoterapi uygulanır.
2. Selulit: YUMUŞAK DOKU ENF. Cilt ve Subkutan dokunun yayılım gösteren enfeksiyonudur. Lokal ağrı Hassasiyet Ödem Eritem Sistemik etkiler (Ateş, Döküntü, Toksik reaksiyonlar)
2. Selulit: (devam…) YUMUŞAK DOKU ENF. Enfekte ve sağlam deri arasında net bir sınır ayırımı yoktur. Etyoloji: En sık streptokoklar İkinci sıklıkta stafilokoklar & diğer aerobik ve anaerobik gram negatif bakteriler Tedavi: Antibiyotik Elevasyon
3. Lenfanjit: YUMUŞAK DOKU ENF. Subkutan dokudaki lenfatik kanalların inflamasyonudur. Semptomlar selülitle benzerlik gösterir. Proksimal alanda palpabl lenf nodları olabilir. Kırmızı çizgiler halinde görülebilir. Tedavi: Antibiyotik İmmobilizasyon ve elevasyon
YUMUŞAK DOKU ENF. 4. Erizipel: Strep. Pyogenes etkendir. Enfekte doku ve sağlam doku arasında keskin bir demarkasyon hattı oluşturan ciddi bir eritem mevcuttur. 5. Follikulit: Saç folikül infeksiyonudur. 6. Fronkül: Bir saç folikül zemininde gelişen stafilokokkal abse formasyonudur.
7. Yumuşak Doku Abseleri YUMUŞAK DOKU ENF. Abse: Enflame bir alan tarafından çevrili cerahat ve fibrinin lokalize kolleksiyonudur. Hassasiyet Eritem Lokalize ısı artışı Fluktuasyon Ateş Abseler daima drenaj+antibiyotik tedavisi gerektirirler.
8. Karbonkül: YUMUŞAK DOKU ENF. Multiple saç follikülü tarafından oluşturulmuş olan subkutan stafilokok enfeksiyonudur. Sıklıkla diyabetik hastalarda görülürler. En fazla boyun arkasında görülürler. Luktuasyon veren kitle mevcuttur.
YUMUŞAK DOKU ENF. 9. Felon: Parmakların distal ucunda pürülan koleksiyon oluşmasıdır. Şiddetli ağrı ve basınç hissi mevcuttur. Şişkinlik mevcuttur. 10. Meme abseleri 11. Perirektal abseler
12. Nekrotizan Yumuşak Doku Enf. Yumuşak dokularda nekroza yol açan enfeksiyonlar dokularda genişleyen bir destruksiyona yol açtığında dolayı ve yüksek mortaliteye sebebiyet verdiklerinden dolayı çok önemlidir. Fournier gangreni en sık görülen şeklidir. Clostridium tarafından oluşturulan enfeksiyon şeklinde mortalite % 60’lara ulaşmaktadır.
12. Nekrotizan Yumuşak Doku Enf. (devam…) Bulgular: Ateş Ağrı Krepitasyon+ Direk grafide subkutan hava Deride renk değişikliği Bül oluşması Erken dönmede konfüzyon ve toksik durum Nonoperatif tedavide başarısızlık
YUMUŞAK DOKU ENF. 13. Nekrotizan Fasiit: Alt fasyada bakteriyel enfeksiyon görülmesidir. Hızla fasyal planlar boyunca ilerleme gösterir. 14. Fournier Gangreni: Klasik olarak diabetik hastalarda görülen perineal bölgede başlangıç gösteren enfeksiyondur.
15. Gazlı Gangren (Klostridyal myozit- C perfringens) YUMUŞAK DOKU ENF. 15. Gazlı Gangren (Klostridyal myozit- C perfringens) Etyoloji: Polimikrobiyal (aerob&anaerob, gram(-)(+)) Klostridial enfeksiyonlar(gazlı gangren) Strep. Pyogenes Vibrio Fungi
15. Gazlı Gangren (devam…) YUMUŞAK DOKU ENF. 15. Gazlı Gangren (devam…) Tedavi: Tüm nekrotik dokuların debritmanı Geniş spektrumlu antibiyotikler Tetanoz profilaksi Hiperbarik oksijen(Tartışmalı)
16. TETANOZ YUMUŞAK DOKU ENF. C.tetani Tanı klinik görünümle konulur Rahatsızlık, başağrısı Çene kilitlenmesi Kas spazmı, opistotonus Laringospazm Konvulziyon Respiratuar rahatsızlık
16. TETANOZ (devam…) YUMUŞAK DOKU ENF. İnkubasyon süresi 7-8 gündür. Tetanospasmin; Kas spazmı, hiperrefleksi Tetanolizin; Kardiyotoksisite, Hemoliz Oldukça yüksek mortaliteye sahiptir. Tedavi: TIG Yoğun bakım ünitesinde destek tedavisi
16. TETANOZ (devam…) YUMUŞAK DOKU ENF. Profilaksi Tetanoz profilaksi için önerilen aşı, aluminyum adsorbe aşıdır. Aşı dozu 0.5 ml’dir. Amaçlanan daha çocukluk çağında üç kez aşı ve bir rapel ile bağışıklamanın sağlanmasıdır. Antikor düzeyinin yeterli miktarda kalması için her 10 yılda bir rapel yapılmalıdır.
16. TETANOZ (devam…) YUMUŞAK DOKU ENF. İnsan Tetanoz İmmun Globulin’i (TIGG) ile pasif bağışıklama gerektiğinde düşünülmelidir. Daha önce hiç aşısı olmayan ve dolayısıyla ilk kez aşılanan ağır yaralılarda yeterli antikor düzeyinin sağlanması için 30 gün gerekir. Bu amaçla hastaya 250 Ü TIG yapılabilir. Hayatında herhangi bir zamanda iki ya da daha çok sayıda toksoid ile aşılanmış birisine TIG yapmaya gerek yoktur.
16. TETANOZ (devam…) YUMUŞAK DOKU ENF. Önceden Aşılanmış Yaralılar:Eğer aşılanması tamamlanmamış ve son aşı 10 yıl içerisinde yapılmış ise; Tetanoz olasılığı düşük olan yaralar için ek bir aşı rapeline gerek yoktur. Tetanoz olasılığı yüksek olan yaralarda ve son toksoid dozunun üzerinden 5 yıldan çok geçmişse yeni aşı yapılması Eğer iki ya da daha çok kez yapılmış olan aşılamanın üzerinde 10 yıl geçmişse, yaranın cinsine bakılmaksızın yeni aşının yapılması
16. TETANOZ (devam…) YUMUŞAK DOKU ENF. Aşılanmaları Tam Olmayan Yaralanmalar (geçmiş aşılamalar konusunda bilgi olmaması ya da en çok bir doz aşı yapılmış olması) Tetanoz olasılığı düşük olan yaralar için bir doz aşı yapılması ve aşılamanın gerektiğinde daha sonra tamamlanması Tetanoz olasılığı yüksek olan yaralarda aşı ve buna ek olarak başka bir enjektör, iğne ve enjeksiyon yeri kullanılarak 150 Ü ya da daha çok insan tipi TIG yapılması; uygun bulunursa ek olarak sistemik antibiyotik verilmesi
B. VÜCUT BOŞLUĞU EFEKSİYONLARI Peritonit ve intraabdominal abseler Ampiyem
1. PERİTONİT Periton inflamasyonudur. Abdominal ağrı Hassasiyet B. VÜCUT BOŞLUĞU ENF. 1. PERİTONİT Periton inflamasyonudur. Abdominal ağrı Hassasiyet Ateş, lökositoz Tedavinin düzenlenmesi altta yatan sebebe göre değişir.
1. PERİTONİT (devam…) Primer Peritonit: Tek bir organizma sebep olur. B. VÜCUT BOŞLUĞU ENF. 1. PERİTONİT (devam…) Primer Peritonit: Tek bir organizma sebep olur. Asit olan yetişkinlerde gelişir. Peritoneal diyaliz hastalarında gelişir. Antibiyotik tedavisi uygulanır. Sekonder Bakteriyel Peritonit: Genellikle gastrointestinal sistemde defekt mevcuttur. Operatif girişime gerektirir.
1. PERİTONİT (devam…) Tersiyer Peritonit: B. VÜCUT BOŞLUĞU ENF. 1. PERİTONİT (devam…) Tersiyer Peritonit: Konakçı savunma mekanizmasında oluşan yetmezlik sonucunda gelişir. Patojen mikroorganizmaya rastlanamayabilir. Persistan Peritonit: Sekonder peritonit için operasyon sonrasında görülen peritonit şeklidir.
2. İNTRAABDOMİNAL ABSELER B. VÜCUT BOŞLUĞU ENF. 2. İNTRAABDOMİNAL ABSELER Peritoneal kavite içinde gelişen abselerdir. Ateş, karın ağrısı, kitle görülür. Sebepleri: Rüptüre appendix Peritonit Herhangi bir inflamatuar intraperitoneal oluşum Anostomoz kaçağı Tedavide drenaj ve antibiyoterapi gerekir.
3. AMPİYEM Enfekte Plevral Effüzyon Belirtileri: Göğüs ağrısı Dispne B. VÜCUT BOŞLUĞU ENF. B. VÜCUT BOŞLUĞU ENF. 3. AMPİYEM Enfekte Plevral Effüzyon Belirtileri: Göğüs ağrısı Dispne Ateş Drene edilmelidir.
3. AMPİYEM (devam…) Etiyoloji: Genellikle pnömoniye bağlı gelişir. B. VÜCUT BOŞLUĞU ENF. 3. AMPİYEM (devam…) Etiyoloji: Genellikle pnömoniye bağlı gelişir. Pulmoner İnfarkt. Trakeal veya bronşial fistül Özefageal anostomoz kaçağı Hepatik Abseler Subfrenik Abseler Travma
C. DİĞER KAPALI BOŞLUK ENFEKSİYONLARI: Kapalı boşluklarda pürülan enfeksiyon oluşmasıdır. Örn; Septik artrit, süpüratif perikardit Tedavide; Drenaj Tetanoz toksoid immunizasyonu Antibiyotik uygulanması
D. PROTEZ VE KATETERLERE BAĞLI ENFEKSİYONLAR Etyoloji: Kardiyak valv Pacemaker Vasküler greftler En sık olarak Staphylococcus epidermidis etkendir. Tedavi: Yoğun antibiyotik uygulanması Yabancı cismin uzaklaştırılması
E. HASTANE ENFEKSİYONLARI (NAZOKOMİYAL ENFEKSİYONLAR) Hastanede gelişmiş ya da hastanede kazanılmış enfeksiyonlardır. Üriner trakt enfeksiyonları Yara enfeksiyonları Alt solunum yolu enfeksiyonları Bakteriyemi Kutanöz enfeksiyonlar Vasküler kateter enfeksiyonları
1. Yara Enfeksiyonları Postoperatif en sık görülen enfeksiyon şeklidir. Tanı: İnsizyon bölgesinde ağrı Eritem Drenaj Endürasyon Sıcak cilt Ateş Klasik olarak postoperatif 5-7. günlerde ortaya çıkar.
1. Yara Enfeksiyonları (devam…) En sık görülen bakteriler: Staphylococcus aureus E.coli Enterococcus Diğer: Staph.epidermidis, pseudomonas, anaeroblar, diğer gram(-) organizmalar, streptokoklar
1. Yara Enfeksiyonları (devam…) Yara sınıflandırılması Enfeksiyon oranı Temiz %1.5-3.9 Temiz-Kontamine %3-4 Kontamine %8.5 Kirli %28-40
1. Yara Enfeksiyonları (devam…) Tedavi: Cilt sütürleri alınır. Fasyada zayıflığı tespit etmek için dijital muayene tercih edilir. Yara açık bırakılır. Yaradan kültür için örnek alınır. Antibiyotik uygulanır.
2. Üriner Trakt Enfeksiyonları Nazokomiyal enfeksiyonların %40’ını oluştururlar. Hastaların 2/3’de üriner trakt operasyonu ya da mesane kateterizasyonu mevcuttur. Uzun süre kateter konan hastalarda bakteriüri riski %5-10 oranında artmaktadır bu sebeple idrar yolu kateterleri gerekmedikçe kullanılmamalı ve en kısa sürede çekilmelidir.
2. Üriner Trakt Enfeksiyonları (devam…) Hamileler, yaşlılar, debil hastalar ve ürolojik anomalisi olan hastalar yüksek riskli hastalardır. Tanı: İdrar analizi Kültür En sık E. Coli, Klebsiella, Proteus etkendir. Tedavide Antibiyoterapi uygulanır.
3. Alt Solunum Yolu Enfeksiyonları: Anestezi ve ağrı öksürme ve derin nefes almayı engelleyerek; Atelektazi Aspirasyona neden olabilir. En sık olarak entübe hastalarda ortaya çıkar. S. Aureus, P. Aeroginosa, Klebsiella, E. Coli en sık sebebidir.
4. Vasküler Kateter Enfeksiyonları Venöz kateterizasyon uygulanan hastalarda, uygulanan bölge çevresinde mikroorganizma üremesidir. S. aureus, S. Epidermidis en sık sebebtir. Kateter çevresinde eritem ve püy mevcuttur. Selulit veya flebit belirtileri mevcuttur. Tedavide kateter çıkartılır, kültüre gönderilir Antibiyotik uygulanır.
4. Vasküler Kateter Enfeksiyonları (devam…) Risk Faktörleri: Kateterizasyon süresi Kateterizasyon sırasında başarısızlık Uygulayıcı kişinin deneyimsizliği Aseptik teknikleri uygulamamak Multilümen kateter kullanımı
Hastane Enfeksiyonlarının Kontrolü Ve Önlenmesi Hastane enfeksiyonlarının önlenmesinde aşağıdaki yöntemlerden bir veya birkaçına başvurmak gereklidir; Antibiotikler Aseptik teknikler Bağışıklama (İmmunizasyon) İzolasyon
Hastane Enfeksiyonlarının Kontrolü Ve Önlenmesi(devam…) Hastane enfeksiyonlarının önemli bir sorun olduğunun anlaşılmasından sonra 1958 yılında American Hospital Association, her hastanede hastane enfeksiyon komitelerinin oluşturulmasının bu enfeksiyonların gelişmesini azaltmak için gerekli olduğu üzerinde önemle durmuştur. 1985 yılında Hastalık Kontrol Merkezi (CDC) hastane enfeksiyonlarının kontrol ve önlenmesine yönelik önlemleri üç grupta toplamıştır.
Birinci Grup Önlemler: Bu yöntemler, hastane enfeksiyonlarından korunmada en önemli rolü oynarlar ve kesinlikle uygulanmalıdırlar. Bunlar; El yıkama, sterilizasyon, kapalı drenaj uygulaması, uygun katater bakımı, aseptik tekniğe uygun pansuman yapılması aletlerin dezenfeksiyonu, mümkünse tek kullanımlık malzeme kullanılması.
İkinci Grup Önlemler: Bu önlemler, hastane enfeksiyonlarında korunmada önemli olup, belirli aralarla ve düzenli bir şekilde uygulanmalıdır. Bunlar; Hastane personelinin eğitimi İzolasyon
Üçüncü Grup Önlemler: Bu önlemlerin hastane enfeksiyonlarının önlenmesindeki etkileri şüphelidir ve sürekli değil gerektiğinde uygulanmaları önerilmektedir. Bunlar; Yer duvar lavabo dezenfeksiyonu, Çevreden kültür alınması, Ultraviyole ışığı kullanılması
El Yıkamanın Önemi Hastane enfeksiyonlarının önlenmesinde en önemli ve basit uygulama su ve sabunla gerektiğinde de antiseptik bir solüsyonla ellerin yıkanmasıdır. Özellikle çapraz enfeksiyon bulaşmasında önemli bir yere sahip olan eller yıkanıp, böylece enfeksiyon zinciri kırılarak mikroorganizmaların eller aracılığı ile hastalara, çalışanlara ve çevreye yayılımı önlenebilir.
Ellerin Yıkanması Gereken Durumlar-1 Ameliyattan ve küçük cerrahi girişimlerden önce. Yenidoğan yoğun bakımda yatan ve immunsupresif tedavi gören hastaların bakımından önce. Cerrahi işlemde kullanılan aletlere dokunmadan önce ve sonra.
Ellerin Yıkanması Gereken Durumlar-2 Kan, idrar, balgam gibi beden atıkları ile temastan sonra. Hastanın atıkları ile bulaşmış malzemeye dokunduktan sonra. Enfekte hasta bakımından sonra. Hastanın ilaç tedavisinden önce. Hastanın beslenmesinden önce ve sonra.
El Yıkama Yöntemleri Sosyal El Yıkama: Su ve sabun kullanarak ellerin ve el bileklerinin 30 sn süre ile yıkanmasıdır. Sosyal el yıkamanın gerekli olduğu durumlar; İlaçları vermeden önce ve sonra. Yemeklerden önce ve sonra. Tuvalete girmeden önce ve çıktıktan sonra. Eller belirgin şekilde kirli olduğunda Hastaya temastan sonra.
Hijyenik El Yıkama: El Yıkama Yöntemleri Su-sabun ya da antiseptik solüsyon kullanılarak en az 1 dk süre ile yıkanmasıdır. Ellerin hijyenik olarak yıkanması gereken durumlar; Hastane çalışanları, göreve başlamadan önce ve görevleri bittikten sonra. Aseptik teknik kullanımının gerekli olduğu herhangi bir işlemden önce ve sonra. Kontamine olmuş herhangi bir malzemeyle ve hasta atıkları ile temastan sonra. Yenidoğan ünitesi, izolasyon odası gibi ileri derecede enfeksiyon riski olan yerlere girip çıkarken.
Cerrahi El Yıkama: El Yıkama Yöntemleri Cerrahi ekipteki kişilerin girişimlerden önce el yıkama yöntemidir. Ellerin antiseptik bir solüsyonla dirsekleri de içerecek şekilde en az 2-3 dk tekniğe uygun şekilde yıkanmasıdır.
TEŞEKKÜRLER