Sunuyu indir
Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz
YayınlayanDuygu Kurtar Değiştirilmiş 9 yıl önce
1
İ ST İ KLAL İ LKOKULU REHBERL İ K SERV İ S İ
2
ETK İ L İ ANNE BABA E Ğİ T İ M İ
3
Anne baba olarak görevimiz, çocuğun sadece maddi ihtiyaçlarını karşılamakla sınırlı değildir. Çocuğun güvenli, huzurlu bir ortamda yetişmesi. Duygusal, sosyal, zihinsel, bedensel ve psikolojik sağlığının korunması. Kişisel gelişiminin, ilgi ve yeteneklerinin desteklenmesi. Kendine yetebilen bağımsız bir birey olarak hayata hazırlanması da ailenin temel görevlerindendir.
4
EBEVEYNLİK GÖREV VE SORUMLULUKLARI Çocuklara doğru örnek olmak, Çocukları korumak ve desteklemek, Kuralları ve sınırları öğretmek, İlgili, şefkatli, tutarlı bir anne babalık tutumu göstermek, Çocuğun isteklerini, duygu ve düşüncelerini dikkate alan bir ilişki geliştirmek
5
Zihinsel Gelişimi Desteklemek İçin Yararlı(işlevsel) Ebeveyn Davranışları Çocukların öğrenme meraklarını desteklemek Öğrendiklerini, bilgilerini takdir etmek Dünya, cinsellik, diğer insanlarla ilişkilerle ilgili güvenilir ve tutarlı bir bilgi kaynağı olmak, Neden-sonuç ilişkisini kurmaları konusunda onları teşvik etmek, Çocukların yaratıcı ve mantıklı düşünme becerilerini destekleyin. Hangi sorumluluğun kime ait olduğu konusunda açık, net olmak
6
Zihinsel Gelişimi Desteklemek İçin Zararlı (işlevsel olmayan) Ebeveyn Davranışları Çocuklara rehberlik yapmadan bazı becerileri öğrenmelerini beklemek Mükemmel olmalarında ısrarcı olmak Çocukların tüm zamanlarını ders, etkinlikle doldurmak, hiç boş zaman bırakmamak Becerilerini küçümsemek, dikkate almamak Çocukların yetersiz olduğu becerileri göz ardı etmek, konuşmamak
7
DEMOKRATİK ANNE BABA Anne-babalar birtakım isteklerde bulunan ve belirli ölçüde kontrol edenlerdir. Çocuğun uyması gereken kurallar önceden bellidir. Çocuğun görüş ve düşüncelerine önem verilir. Uyulmayan kurallara karşı yaptırım vardır. Çocuğa karşı duyarlı, kararlı, tutarlı, hoşgörülü, güven verici ve destekleyici bir tutum içerisindedirler. Çocuklar için iyi model olurlar. Çocuğun gereksinimi anlar ve karşılamaya çalışırlar. Birey kendi kararını kendisi verilir. Duygu ve düşünceler paylaşılır. Sorunlara ortak çözüm aranır. Seçme özgürlüğü tanınır. Sevgilerini hissettirir ve iletişim kurarlar. Kural koyarlar ama kuralların mantığını açıklar ve eleştirileri dinlerler. Olumlu davranışları ödüllendirirler.
8
Demokratik Anne Baba Tutumunun Etkileri Çocuklar kendilerinden memnun, kendine güvenen, atılgandır ve kendilerine saygıları yüksektir
9
TUTARSIZ ANNE BABA Anne baba çocuğa karşı davranışlarında görüş ayrılığı ve ikilik gösterirler. Anne-baba farklı zamanlarda farklı davranışlar gösterirler. Kurallar vardır; fakat ne zaman nasıl uygulanacağı belli değildir. Aşırı hoşgörülü ve otoriter tutum arasında gidip gelirler.
10
Tutarsız Anne Baba Tutumunun Etkileri Buna bağlı olarak çocuk asi, hırçın, inatçı olabileceği gibi içine kapanıkta olabilir. Çocukta anne baba sevgisi azalır. Çocukta dikkatini toplayamama bir şeye odaklanamama problemleri ortaya çıkar. Çocuk anne ya da babasından birisine yaklaşırken diğerinden uzaklaşabilir. Kararsız, inatçı bir çocuk.
11
İZİN VERMECİ (BOŞ VERMECİ) ANNE BABA Boş vermecidirler. Hiçbir denetim koşulu yoktur. Kural koymazlar özgürlük sınırsızdır. Her türlü davranış anlayışla karşılanır. Çocuktan bir şey istemezler. Bireyin verdiği hiçbir karara karışmazlar. Uygunsuz davranışları cezalandırmazlar. Genellikle tutarsız ve güvensizdirler. Gevşek Anne Baba Tutumun Etkileri Toplum kuralları karşısında hayal kırıklığına uğrarlar kolay uyum sağlayamazlar.
12
OTORİTER ANNE BABA Çocuklar kontrol ederler ama onları dinlemezler. Dışarıdan denetimli yalnızca anne-babanın düşüncesi ve tutumuna göre yönlendiricilik yaparlar. Çocuğun duyguları, istekleri, ve görüşleri dikkate alınmaz. Çocuklarıyla az ilgilenirler. Karar anne-babanındır. Soğuk ve katı olurlar, ceza ve emirleri fazladır. Ceza ön plandadır. Çocuklar çekingen, mutsuz, huzursuzdur. Çocuklar korku duyarlar ve bağımsızlaşamazlar. Başkalarına güvenmezler, başarıları düşüktür.
13
Otoriter Anne Baba Tutumun Etkileri Çocuğun kendine olan güveni ortadan kalkar. Sessiz, uslu, nazik, dürüst olabilir ama küskün, silik, çekinden, kolay etki altında kalan bir yapıya bürünür. İsyankar, ısrarcı, inatçı bir yapıya bürünebilir. Bu tip aileler bu durumda genelde sorunu çözmek için baskıyı arttırma yoluna giderler. Çocuk kavgacı, kindar olabilir. Hata yapmasına izin verilmediği için ileri yaşlarda hayatın sıkıntıları karşısında dayanaksız olabilir.
14
KORUYUCU ANNE BABA Çocukta öz yeterliğin bulunmadığına inanırlar. Çocuklar her zaman anne babaya bağımlıdır. Çocuk sürekli anne babanın gözetimindedir. Anne baba çocuk adına kendisi karar verir.
15
Koruyucu Anne Baba Tutumun Etkileri Çocuk aşırı duygusaldır. İleri yaşlarda bile etrafına bağımlı olarak yaşar. Kendi ayakları üzerinde durması uzun yıllar alır. Çocuk toplum içinde kendi başına iş yapma cesareti gösteremez. Çocuk annen babasından ayrı kalamaz.
16
MÜKEMMELİYETÇİ ANNE BABA Çocukta mükemmelliği ve kusursuzluğu ararlar. Çocuk ilk denemesinde en mükemmeli başarmalıdır. Hatalar hoş görülmez. Yapılan yanlışlara abartılı tepkiler verilir. Çocuk sürekli başkalarıyla kıyaslanır.
17
TUTARLI OLUN Anne-babanın çocuğun bir davranışı karşısında farklı farklı tepkiler göstermesidir. Tutarsız ortamda büyüyen çocuk; Nasıl davranması gerektiğini bilemez Doğruyu- yanlışı, iyiyi-kötüyü ayırt edemez. Karasız, güvensiz olur Bazen ‘hayır’ınızı ‘evet’e dönüştürebilirsiniz. Ancak en büyük problem, tutarsızlığın istisna değil bir kural haline gelmesidir.
18
OLUMLU MODEL OLUN Çocuğunuzun davranmasını istediğiniz şekilde davranın, çünkü o sizi örnek alacaktır. "Sen benim dediğimi yap, yaptığımı yapma" anlayışı, çelişkili bir tutumdur. Çocuklar üzerinde sözlerinizden çok davranışlarınız etkilidir. Sözleriniz ve davranışlarınız birbiriyle uyumlu olmalı.Söylediğiniz şekilde davranmalısınız. Siz kendi davranışınızı değiştirmeye istekli olmadıkça çocuğunuzdan davranışını değiştirmesini bekleyemezsiniz.
19
ÇOCUĞUNUZ SİZİ İZLER. Çocuklar önce gözleyerek sonra da taklit ederek öğrenirler. Siz bir sorunla karşılaştığınız da yada birisiyle bir anlaşmazlığa düştüğünüz de çocuğunuz sizi dikkatle izler. İleride karşılaşacağı sorunlar karşısında nasıl davranacağını sizden öğrenir.
20
NASIL ÖRNEK OLUYORSUNUZ??? Siz olaya şiddet yoluyla saldırganlıkla, öfkeyle yaklaşıyorsanız o da karşılaştığı sorunları bu yolla çözmeye çalışacaktır. Tam tersine sorunlara mantıklı çözüm yolları arayıp uzlaşmacı bir tavır sergilediğinizde o da bu yolu sergileyecektir. Başkalarıyla ilişkilerinizde alaycı ve eleştirici iseniz çocuğunuza, gerek sizinle gerekse başkalarıyla olan ilişkilerinde saygısızca konuşmayı ve yakınmayı bir davranış biçimi olarak öğretiyorsunuz demektir.
21
DAYAK Dayak çocuğun iç disiplin kazanmasına yardımcı olmaz. Çocuk:- Canım yandı ama bir şey öğrendim demez. - Haksızlık bu! Beni anlamıyor! Ondan nefret ediyorum diye düşünerek öfke geliştirecek, öç almak isteyecektir Dayak suçun cezası, bir borcun ödenmesi olarak görülür.Bedelini ödediğini düşünen çocuk hatasını anlamaz Dayak ebeveyn kendini güçlü, çocuğun ise önemsiz-değersiz hissetmesine neden olur. Dayak zamanla etkisini yitirir, giderek dozu artar. Dayak sağlıklı bir ebeveyn – çocuk ilişkisinin önünü keser, ilişki güç savaşına dönüşür Dayak etkili bir disiplin yöntemi değildir, olumlu bir değişim sağlamaz. Dayak insani bir yöntem değildir. Dayak yiyen çocuk ‘dayak atmayı’ öğrenir.
22
CEZA Bedel? Ceza verilmeden önce çocukla yaptığı davranış ve sonuçları üzerine konuşulmalı, nedeni söylenmeli Ceza fiziksel, kişiliğe yönelik v.b. olmamalı Ceza davranışla orantılı olmalı Ceza davranışla doğrudan ilgili olmalı. “Bisikletini parkta bıraktığı için TV izlememe cezası alan çocuk kendisine haksızlık yapıldığını düşünür. Ama onu parkta bıraktığı için, bir hafta bisiklete binememesi hatasını daha iyi anlatır.”
23
ÖDÜL Kazanç? Hangi davranışların ödüllendirileceğinin bir kriteri olmalı. Zaten olması gereken olumlu bir davranış fark edilip çocuk desteklenmeli, ancak ödül abartılarak çıkar ilişkisine dönüşmemeli Davranışla ödül birbiriyle orantılı olmalı Maddi ödüller yerine sosyal, sözel ödüller tercih edilmeli Çocuğun ihtiyaçları ödül adı altında karşılanmamalı.
24
SEVGİ İçinden sevmek" diye bir sevgi türü yoktur. Dokunmadan, paylaşmadan, dinlemeden sevgi olmaz Sevgi bilinmez, hissedilir Çocuğunuz sevginizi gözünüzden teninizden sözünüzden hissetmeli
25
25 SEVGİ ESİRGEME Çocukla konuşmamak, küsmek, ona aldırmaz bir şekilde davranmak, onu artık sevmediğini söylemek, “Yaramazlık yaparsan bir daha seni sevmem” gibi sözler çocuğu can evinden vurur. Sevgi esirgemenin çocuğun gelişimi üzerinde olumsuz etkileri vardır
26
KAYITSIZ ŞARTSIZ SEVGİ Çocuğunuza birçok şeyi şartlı olarak verebilirsiniz. Ancak sevginiz “şartlı” değil, “kayıtsız şartsız” olmalıdır.
27
EĞER BİR ÇOCUK DÜŞMANCA DAVRANIŞLAR İÇİNDE YAŞARSA KAVGA ETMEYİ ÖĞRENİR. EĞER BİR ÇOCUK ALAY EDİLEREK YAŞARSA SIKILGANLIĞI ÖĞRENİR. EĞER BİR ÇOCUK HOŞGÖRÜYLE YAŞARSA SABIRLI OLMAYI ÖĞRENİR. EĞER BİR ÇOCUK DEĞER VERİLEREK YAŞARSA SAYGI DUYMAYI ÖĞRENİR. EĞER BİR ÇOCUK DOĞRULARLA YAŞAMIŞSA DÜRÜSTLÜĞÜ ÖĞRENİR EĞER BİR ÇOCUK SEVGİYLE YAŞAMIŞSA DÜNYAYI SEVMEYİ ÖĞRENİR
Benzer bir sunumlar
© 2024 SlidePlayer.biz.tr Inc.
All rights reserved.