Sunuyu indir
Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz
1
TC ERCİYES ÜNİVERSİTESİ EĞİTİM FAKÜLTESİ TÜRKÇE ÖĞRETMENLİĞİ ZUHAL TAŞCI 1090320245
2
NAZAN BEKİROĞLU HAYATI VE ESERLERİ
3
3 Mayıs 1957 tarihinde Trabzon’da doğdu.
Atatürk Üniversitesi’nden mezun oldu.(1979). Edebiyat Fakültesi,Türk Dil ve Edebiyatı bölümünü bitirdi. Dört yıl lise öğretmenliği yaptı. KTÜ Türk Dili ve Edebiyatı Eğitimi Bölümü’ne öğretim görevlisi olarak girdi. (1985).
4
Halide Edib Adıvar’ın Romanlarının Teknik Açıdan Tahlili konulu doktorasını tamamladı (1987).
Aynı bölümde öğretim üyesi olarak çalışmaya başladı. Şair Nigâr Hanım konulu çalışmasıyla doçent oldu (1995).
5
Öğretim üyesi olarak görev yapmakta olan Nazan BEKİROĞLU 4 mayıs 2001′de profesör olmuştur.
Şehirli bir ailenin üç çocuğundan en küçüğüdür.
6
Kendi ifadesiyle “ehl-i kalem ve kelam” bir babaya sahiptir.
Eğitimli bir anne ve iki ağabeyin ikliminde nazlanarak büyümüştür. Çocukluğunda Türkçesi bozulur diye sokak yasaklanmış ve arkadaşları seçilmiştir. Bu nedenle konuşurken Karadenizliliği hiç hissedilmez.
7
Bekiroğlu, Türk Edebiyatı dergisi röportaj yazarı Belkıs İbrahimhakkıoğlu’na verdiği bilgilerle,kendini ve hikayeleriyle şiirlerini şöyle anlatmıştır. Doğduğu ay (3 Mayıs), ruh dünyası ve ardından şiir ve hikayelerinde hep yer almıştır. Altı yaşına kadar oturdukları ev,hikayelerinin şuuraltı malzemesini hazırlamıştır.
8
Çini dolap tutamakları,
Billur kapı kolları, Vitraylardan süzülen efsunlu hava, Kapı yanında açan filbahrı çiçekleri, Taş duvarlardan fışkıran yabani incir dalı, Kocaman halının göbeğine düşen sarı ikindi güneşi,
9
Geceleri yatağa uzanan dalga sesleri,
Seslere karışan martı çığlıkları. Bütün bunların izdüşümleri daha çocukluk yıllarında sanatkar ruhunu yoğuran dünyanın temelini teşkil etmişlerdir.
10
Babasının vefatıyla ailenin ekonomik ve sosyal rengi değişir.
Konaktan apartman dairesine geçiş yazarın içe dönük ruh yapısının şekillenmesinde etkili olmuştur. Yüksek tahsil için aileden uzaklaşması ise bakışlarını dışa çevirmiştir. Anadolu’yu ve insanını tanıtmaya başlamıştır.
11
Öğrencilik yıllarında halk edebiyatı ve Orta Asya estetiğinin peşindeydi.
Bunu bir ölçüde ilk hikayelerine de yansıttı. Akademik kişiliğinin gelişmesinde hocası Orhan Okay’dan destek gördü.
12
Kendi ifadesiyle,kendini asıl buluşu mezuniyet sonrası yıllara rastlar.
Bu yıllarda,ruhunu harekete geçiren atmosfere yeniden kavuşur. Hayatına Osmanlı ve Topkapı Sarayı girer. Bunlar da adeta bir tutkuya dönüşür.
13
Ama onu çeken Osmanlının zaferleri değildir.
Sarayı insani yanı ile yakalamaya çalışır. Bekiroğlu,edebiyata ve şiire meraklı bir aileden gelir. Baba ve anne şiiri duyan ve duyuran insanlardır.
14
Babası,Hedef adlı mahalli bir gazetenin sahibiydi.
Osmanlı tarihine meraklı bir kişiydi. Bekiroğlu, güzele ilgi duymayı babasından öğrenmiştir. Okumayı kendisine sevdiren babasıdır. “İçinde Bir Sızı Var.” hikayesinde kahraman da babasıdır.
15
Bir zamanlar,Tanpınar’ın etkisinde kalmıştır.
Şu anda bu etkiyi üzerinden attığını söyler. Dostoyevski’den insan ruhunun labirentlerini vermesi bakımından etkilenir. Oscar Wilde’in çok sade çizgilerle hikayeler yazmasından etkilenir.
16
Nun Masalları döneminde Oscar Wilde gibi hikayeler yazmak ister.
Nun Masalları’nın sade görünümünde onun etkisinin olduğunu söyler. Mustafa Kutlu’dan teknik anlamda geleneğe yaslanması yönünden etkilenir.
17
Sezai Karakoç’tan geleneğin dönüştürülerek nasıl kullanılabileceğini öğrendiğini söyler.
Eserleri Dolunay,Kayıtlar,Yedi İklim vs. yayımlanmıştır. Zaman Gazetesi’nde de yazılarına yer verilmektedir.
18
ESERLERİ Nun Masalları Şair Nigar Hanım Halide Edip Adıvar
Mor Mürekkep Yusuf ile Züleyha
19
ESERLERİ Mavi Lale İsimle Ateş Arasında Cümle Kapısı
Cam Irmağı Taş Gemi La:Sonsuzluk Hecesi
20
Aşkı en güzel anlatanlardan birisidir.
Kitapları oldukça çok satılıyor. Hiç reklam yapılmadığı halde kitapları 70 baskıya ulaşıyor.
21
Sadece muhafazakar kesimin okuduğu söylenemez.
Çünkü İslamcı bir kimliği yoktur. Edebi ve felsefi açıdan zor bir yazar olarak nitelendiriliyor.
22
Çok sadık ve özel bir okur kitlesi var.
Bir röportajında dağın ötesiyle ilgili olduğunu söylemiştir. Aşka getirdiği tanım da ilginç: “Aşk yol göstericidir.”
23
“Cümle Kapısı” adlı son kitabında Nazım Hikmet ve Piraye’den bahsediyor.
“Yusuf ile Züleyha” kitabındaysa tarifi güç bir aşkı anlatmıştır.
Benzer bir sunumlar
© 2024 SlidePlayer.biz.tr Inc.
All rights reserved.