Bakara Sûresi: 168 Kur’ân Buluşmaları: 69 ÜMİT ŞİMŞEK.

... konulu sunumlar: "Bakara Sûresi: 168 Kur’ân Buluşmaları: 69 ÜMİT ŞİMŞEK."— Sunum transkripti:

1 Bakara Sûresi: 168 Kur’ân Buluşmaları: 69 ÜMİT ŞİMŞEK

2 Bakara: 168 يَٓا اَيُّهَا النَّاسُ كُلُوا مِمَّا فِي الْاَرْضِ حَـلَالاً طَـيِّباًۘ وَلَا تَتَّبِعُوا خُطُوَاتِ الشَّيْطَانِۜ اِنَّهُ لَكُمْ عَدُوٌّ مُب۪ينٌ Ey insanlar, yeryüzündeki helâl ve temiz nimetlerden yiyin. Şeytanın izinden gitmeyin; çünkü o sizin gerçekten apaçık düşmanınızdır.

3 Bakara: 168 | helâl «Helâl ve temiz nimetlerden yiyin» «Ey insanlar»
Temlik değil / izin verilen ölçüde nimetlerden istifade edilebilir Eşyada asıl olan ibaha «Ey insanlar» İnsan nesline iltifat / temiz olan şeyler size helâl kılındı Ey peygamberler! Helâl ve temiz rızıklardan yiyin ve güzel işler yapın. Hiç kuşkusuz, Ben sizin yaptıklarınızı bilirim. Mü’minûn, 23:51

4 Bakara: 168 | helâl Ey Âdem oğulları! Her mescidde ziynetinizi takının. Yiyin, için, fakat israf etmeyin. Çünkü O israf edenleri sevmez. De ki: Allah’ın kulları için çıkardığı ziyneti ve hoş ve temiz rızıkları kim haram etti? De ki: Bunlar zaten dünya hayatında da iman edenler içindir; kıyamet gününde ise sadece iman edenlere mahsus kalacaktır. Bilen bir topluluk için âyetleri Biz böyle açıklıyoruz. De ki: Rabbim ancak açığı ve gizlisiyle her türlü fuhşiyatı, günahı, haksızlıkla tecavüzde bulunmayı, hakkında Allah’ın hiçbir delil indirmediği şeyleri Ona ortak koşmayı ve Allah hakkında bilmediğiniz şeyleri söylemenizi haram kılmıştır. A’râf, 7:31-33

5 Bakara: 168 | helâl Ey Peygamber! Allah’ın sana helâl kıldığı birşeyi, eşlerinin hatırı için neden kendine haram ediyorsun? Halbuki Allah çok bağışlayıcı, çok merhamet edicidir. Tahrim, 66:1 Ey iman edenler! Allah’ın size helâl kıldığı iyi ve temiz nimetleri kendinize haram ederek haddi aşmayın. Çünkü Allah haddi aşanları sevmez. Allah’ın sizi rızıklandırdığı helâl ve temiz nimetlerden yiyin. Bir de, kendisine iman ettiğiniz Allah’a karşı gelmekten sakının. Mâide, 5:87-88

6 Bakara: 168 | helâl Özel durum
Eski şeriatlerde haram-helâl farklılıkları var Bazı ümmetlerin isyanları yüzünden bazı şeyler haram kılınmıştı Âhirzaman Peygamberinin ümmetine bütün “tayyibat” helâl kılındı

7 Bakara: 168 | helâl [Ey İsrailoğulları] Size verdiğimiz helâl ve temiz rızıklardan yiyin. Sakın bunlarda haddi aşmayın; yoksa gazabıma müstehak olursunuz. Gazabımı hak eden ise, helâk çukuruna yuvarlanmış demektir. Tâhâ, 20:81 Daha önce kendilerine helâl edilmiş bir kısım temiz yiyecekleri, Yahudilerin zulümleri ve pek çok kimseyi Allah yolundan saptırmaları sebebiyle Biz onlara haram kıldık. Nisâ, 4:160

8 Bakara: 168 | helâl Yahudilere de Biz bütün tırnaklı hayvanları haram kıldık. Sığır ve koyunun sırtlarına yahut bağırsaklarına yapışan veya kemiğe karışan yağlarının dışındaki iç yağlarını da onlara haram kıldık. Zulümleri yüzünden Biz onları böylece cezalandırdık. Hiç şüphe yok ki, doğruyu söyleyen Biziz. En’âm, 6:146 Yahudilere de, daha önce sana anlattığımız şeyleri haram kılmıştık. Biz onlara haksızlık etmedik; onlar kendilerine zulmedip duruyorlardı. Nahl, 16:118

9 Bakara: 168 | helâl Allah Yahudilere lânet etsin (3 defa). Allah onlara iç yağlarını haram etmişti, ama onlar yağları satıp parasını yediler. Halbuki Allah bir topluma birşeyi yemeyi haram ettiğinde, onun parası da haram olur. Ebû Dâvud, Büyû’: 64 [İsa:] Benden önce gönderilen Tevrat’ı doğrulayıcı olarak ve size haram edilmiş olan şeylerden bazılarını helâl kılmak üzere, Rabbinizden bir âyetle size geldim. Allah’tan korkun ve bana itaat edin. Âl-i İmrân, 3:50

10 Bakara: 168 | helâl - temiz helâl ve temiz olarak...
tayyib: hoşlanılan temiz şey herşeyi değil, helâl ve temiz olanları yiyebilirsiniz diğer mahlûkata taksim olunan rızıktan çok üstün rızıklar sizin için helâl kılındı pis ve haram şeylere tenezzül etmeyin Allah’ın helâl kıldıklarını da haram saymayın

11 Bakara: 168 | helâl - temiz Senden, kendilerine neyin helâl edildiğini soruyorlar. De ki: İyi ve temiz olan şeyler size helâldir. Allah’ın size nasip ettiği bilgi ile eğittiğiniz av hayvanlarının size tutup getirdiklerini de, üzerlerine Allah’ın adını anarak yiyin. Allah’tan sakının; çünkü Allah pek çabuk hesap görücüdür. Bugün, temiz ve iyi şeyler size helâl kılınmıştır. Kitap Ehlinin yiyecekleri size helâldir; sizin yiyecekleriniz de onlara helâldir. Mü’minlerden hür ve iffetli kadınlar ile sizden önce kendilerine kitap verilmiş olanlardan hür ve iffetli kadınlar da, mehirlerini vermeniz, iffetlerinizi korumak, zina etmemek ve gizli dost tutmamak şartıyla, size helâl kılındı. İmanı reddeden kimsenin ise bütün yaptıkları boşa çıkmıştır; âhirette o hüsrana düşenlerdendir. Mâide, 5:4-5

12 Bakara: 168 | helâl - temiz Allah temizdir, temiz olandan başkasını kabul etmez. Allah peygamberlere ne emrettiyse mü’minlere de onu emretmiştir. Allah Tealâ buyurdu ki: “Ey peygamberler! Helâl ve temiz rızıklardan yiyin ve güzel işler yapın. Hiç kuşkusuz, Ben sizin yaptıklarınızı bilirim.” Allah Tealâ şunu da buyurdu: “Ey iman edenler! Size verdiğimiz rızıkların temiz olanlarından yiyin.” Resulullah (s.a.v.) daha sonra şu adamdan söz etti: Bir kimse uzun seferler yapmış, saçı başı dağınık ve toza toprağa bulanmış halde ellerini semâya açıp “Yâ Rabbi, yâ Rabbi!” diye dua ediyor. Halbuki onun yediği haram, içtiği haram, gıdası haramdır; böyle bir kimsenin duası nasıl kabul edilir? Müslim, Zekât: 65

13 Bakara: 168 | helâl - temiz Ey insanlar, Allah’tan korkun ve güzellikle talepte bulunun (rızkınızı güzel yoldan isteyin). Hiç kimse, geç de olsa rızkı kendisine tastamam verilmeden ölmeyecektir. Onun için Allah’tan korkun ve güzellikle talepte bulunun. Helâl olanı alın, haram olanı bırakın. İbni Mâce, Ticaret: 2

14 Bakara: 168 | helâl - temiz Bunu okumaya devam ettiğin takdirde, üzerinde dağ kadar borcun olsa bile Allah o borçtan kurtulmana yardım eder: أللهم اكفني بحلالك عن حرامك وأغنني بفضلك عمن سواك Allahım, beni helâl nimetinle rızıklandırarak haramdan koru, lûtuf ve ihsanında Senden başkasına muhtaç etme. Tirmizî, Daavât: 110

15 Bakara: 168 | şeytan Tafsilât 10. Bölümde: 39. Bölüm:
İman edenlerle karşılaştıkları zaman “İnandık” derler. Şeytanlarıyla baş başa kaldıklarında ise “Biz sizinleyiz,” derler. “Onlarla sadece eğleniyoruz.” Bakara, 2:14 39. Bölüm: Onlar, Süleyman’ın hükümranlığı hakkında şeytanların uydurduğu şeye uydular… Bakara, 2:102

16 Bakara: 168 | şeytan - düşmanlığı
Şeytan size düşmandır; siz de onu düşman belleyin. O, kendi taraftarlarını alevli ateşte barınmaya çağırır. Fâtır, 35:6 Hani Rabbin meleklere “Âdem’e secde edin” demişti de, İblis hariç hepsi secde etmişti. O ise cinlerden idi ve Rabbinin emrinden çıkmıştı. Şimdi siz, Beni bırakıp da, düşmanınız oldukları halde onu ve soyunu mu dost edineceksiniz? Zalimler için ne kötü bir takastır bu! Kehf, 18:50 Şeytan gerçekten insanları şaşırtan apaçık bir düşmandır. Kasas, 28:15

17 Bakara: 168 | şeytan - düşmanlığı
Ayrılın bugün, ey mücrimler! Ben size ant vermedim mi, ey Âdem oğulları, “Şeytana kul olmayın; o sizin apaçık düşmanınızdır. “Yalnız Bana kulluk edin; dosdoğru yol işte budur” diye? Gerçekten de o sizden nice nesilleri saptırdı. Hiç mi aklınızı kullanmadınız? Yâsin, 36:59-62

18 Bakara: 168 | şeytan - düşmanlığı
Şeytanın izi / adımları şeytanın adımları onun işleri günahları işlemeye kışkırttığı ameller ona itaat haramı helâl, helâli haram kılmak (İbni Mesud)

19 Bakara: 168 | şeytan - düşmanlığı
Şeytana Allah lânet etti. O da dedi ki: “Ben de Senin kullarından kendime belli bir pay çıkaracağım. “Onları saptıracağım, onları kuruntularla avutacağım. Ben onlara emredeceğim, onlar da hayvanlarının kulaklarını kesecekler. Ben onlara emredeceğim, onlar da Allah’ın yarattığını değiştirecekler.” Artık kim Allah’ı bırakıp da kendisine şeytanı dost ve yardımcı edinirse, apaçık bir hüsrana düşmüş olur. Şeytan onlara vaadlerde bulunur, onları kuruntularla oyalar. Lâkin şeytanın onlara vaad ettiği, bir aldatmadan başka birşey değildir. Öylelerinin varacakları yer Cehennemdir; oradan kaçıp sığınacak bir yer de bulamazlar. Nisâ, 4:

20 Bakara: 168 | şeytan - düşmanlığı
İblis dedi ki: “Beni azdırmana karşılık, ben de Senin doğru yolun üzerinde onların önüne oturacağım. “Sonra önlerinden ve arkalarından, sağlarından ve sollarından onların üzerine varacağım. Sen ise onların çoğunu şükredici bulmayacaksın.” Allah buyurdu ki: “Oradan kınanmış ve kovulmuş olarak çık. Onlardan kim sana uyarsa, hepinizi birden Cehenneme tıkacağım. A’râf, 7:16-18

21 Bakara: 168 | kötülük - fuhşiyat
sû’ kötülük, günah, sonucu insan için üzücü olan şey fuhşiyat aşırılık, kötülük çirkinliği aşikâr olan kötü davranışlar, yüz kızartıcı günahlar, büyük günahlar Fuhuş Allah kötülük ve fuhşiyattan men’ eder Şeytan kötülük ve fuhşiyata kışkırtır cin şeytanları insan şeytanları

22 Bakara: 168 | kötülük - fuhşiyat
De ki: Gelin, Rabbinizin size neyi haram ettiğini okuyayım: Ona hiçbir şeyi ortak koşmayın. Anne ve babaya iyilik edin. Yoksulluk korkusuyla evlâdınızı öldürmeyin; sizi de, onları da rızıklandıran Biziz. Fuhşiyatın açığına da, gizlisine de yaklaşmayın. Allah’ın haram ettiği bir cana haksız yere kıymayın. Akıl edersiniz diye, Rabbiniz size işte bunları emretti. En’âm, 6:151

23 Bakara: 168 | kötülük - fuhşiyat
Allah adaleti, iyiliği, akrabaya ikramı emreder; fuhşiyatı, kötülüğü ve azgınlığı yasaklar. Düşünesiniz diye O size böyle öğüt veriyor. Nahl, 16:90 Onlar çirkin bir iş [fuhşiyat] yaptıklarında, “Atalarımızdan gördük; bunu bize Allah emretti” derler. De ki: Allah hiçbir zaman çirkin şeyler emretmez. Allah hakkında bilmediğiniz şeyleri mi söylüyorsunuz? A’râf, 7:28

24 Bakara: 168 | kötülük - fuhşiyat
İman edenler arasında çirkin şeylerin yayılmasından hoşlananlar için dünyada da, âhirette de acı bir azap vardır. Allah bilir, siz bilmezsiniz. Ya üzerinizde Allah’ın lütfu ve rahmeti olmasaydı; yahut Allah çok şefkat edici, çok merhamet edici olmasaydı? Ey iman edenler, Şeytanın adımlarını izlemeyin. Kim Şeytanın adımlarını izlerse, hiç kuşkusuz o fuhşiyata teşvik etmektedir. Eğer üzerinizde Allah’ın lütuf ve rahmeti olmasaydı, ebediyen hiçbiriniz temize çıkamazdınız. Fakat Allah dilediğini temize çıkarır. Çünkü Allah herşeyi işiten, herşeyi bilendir. Nur, 24:19-21

25 Bakara: 168 | kötülük - fuhşiyat
Şeytan sizi fakirlikle korkutur da cimriliğe ve fuhşiyata çağırır. Allah ise size kendi katından bolluk ve bağışlanma vaad ediyor. Çünkü Allah’ın lütfu geniştir; O herşeyi bilir. Bakara, 2:268

26 Bakara: 168 | Allah hakkında konuşmak
Allah hakkında bilmediğiniz şeyleri söylemek Allah’a dair bâtıl iddialar ileri sürmek Akaid konusunda konuşmanın sorumluluğu Allah’ın fiilleri, emir ve yasakları hakkında keyfî iddialarda bulunmak Bilgisizce şu helâl, bu haramdır demek

27 Bakara: 168 | Allah hakkında konuşmak
“Allah evlât edindi” dediler; oysa O bundan yücedir. O, hiçbir şeye ihtiyacı olmayan Ganîdir. Göklerde ne var, yerde ne varsa Ona aittir. Sizin ise bu sözünüze dair hiçbir deliliniz olmadığı halde, Allah hakkında bilmediğiniz şeyi mi söylüyorsunuz? Yunus, 10:68

28 Bakara: 168 | Allah hakkında konuşmak
Onlar çirkin bir iş [fuhşiyat] yaptıklarında, “Atalarımızdan gördük; bunu bize Allah emretti” derler. De ki: Allah hiçbir zaman çirkin şeyler emretmez. Allah hakkında bilmediğiniz şeyleri mi söylüyorsunuz? ... De ki: Rabbim ancak açığı ve gizlisiyle her türlü fuhşiyatı, günahı, haksızlıkla tecavüzde bulunmayı, hakkında Allah’ın hiçbir delil indirmediği şeyleri Ona ortak koşmayı ve Allah hakkında bilmediğiniz şeyleri söylemenizi haram kılmıştır. A’râf, 7:28, 33

29 İnternet adresleri utesav.org.tr facebook.com/yazarumitsimsek