YAKIN DOĞU ÜNİVERSİTESİ

... konulu sunumlar: "YAKIN DOĞU ÜNİVERSİTESİ"— Sunum transkripti:

1 YAKIN DOĞU ÜNİVERSİTESİ
ATATÜRK EĞİTİM FAKÜLTESİ BİLGİSAYAR DERSİ PROJE ÖDEVİ HAZIRLAYANLAR HAKAN ÇAMLI MEHMET BAŞKESEN RECEP ŞEN EMRULLAH BARAK ÖĞRETMEN ; MELTEM HAKSIZ LEFKOŞA 2013

2 GİRNE KAPISI Girne kapısı Lefkoşanın merkez noktasında görülen Atatürk heykelinin hemen arkasındaki yapı 1567 yılında Venedikliler tarafından yapılmış olan kemer bir yapıya sahip ve Lefkoşa surlar içine kuzeyden girişi saglayan en önemli kapıdır.Duvarları üzerinde Venedik ve Osmanlı dönemlerine ait kitabeler bulunuyor.Girne kapısı Lefkoşanın merkezi oluşu nedeniyle ögrencilerin servis alanıdır da aynı zamanda. Buranın Osmanlı Literatürü'ndeki adı ise EDİRNE KAPI idi.

3

4 .Osmanlı yönetiminin adadan çekilmesinden sonra da eski ada Türkleri burayı EDİRNE KAPI olarak anmışlardı uzun süre. Buranın Horoz Ali ile ilgili öyküleri var. Anlattıkları Horoz Ali Osmanlı yönetiminin kapıya bekçi olarak atadığı adamdı. Görevine çok bağlı son derece disiplinli ve otoriter bir Osmanlı memuruymuş bu Horoz Ali. Venedik surlarıyla çevrili Lefkoşa'ya giriş ve çıkışları sağlayan 3 geçitten biriydi Girne Kapısı.

5

6 MEVLEVİ TEKKESİ Lefkoşa Surları’nın Girne Kapısı’nın güneyinde bulunan Mevlevi Tekke, Kıbrıs’ın en önemli tarihi ve mimari yapıları arasında yer almaktadır. Müstesna Vakıflar arasındaki Celâliye Vakfına aittir. Kıbrıs’ın Osmanlı İdaresi’ne girdiği 1571 yılından başlayarak, diğer tarikatların yani sıra, Konya, Kula, Karaman ve Sivas gibi yerleşim birimlerinden göçürülenler tarafından Kıbrıs’a getirildiği tahmin edilmektedir.

7 MEVLEVİ TEKKESİ

8 Mevleviliğin Anadolu’daki merkezi Konya, Suriye’de Halep ve Kıbrıs’ta ise Lefkoşa Mevlevi Tekke idi. Tekkenin şeyhi Konya’ya bağlı olarak görev yaparken, Kıbrıs’taki diğer Mevlevi dergâhları ile tekkelere dayalı olarak kurulan ‘’Celaliye Vakfı’’nı da idare etmekten sorumluydu.

9 MEVLEVİ TEKKESİ DIŞTAN GÖRÜNÜMÜ

10 VENEDİK SUTUNU Girne Kapısı’ndan güney yönüne doğru devam ettiğiniz zaman karşınızda göreceğiniz tariki sütuna verilen ad Venedik sütunudur. Bu sütun Venedikliler zamanında Salamis’ten sökülerek getirilmiş olup Venediklilerin simgesini temsil etmektedir. Sütun Sarayönü Meydanında yani şimdiki adı ile Atatürk Meydanına 1915 yılında dikilmiştir. Sütun üzerinde Venedik sembolü olan St. Mark Arslanı ve hanedanlara ait armalar bulunmaktadır

11

12 Atatürk Meydanında şu an bulunan Postane ve Mahkemeler gibi tarihi binalar İngiliz Sömürge İdaresi döneminde inşa edilip o dönemin tarihi mimarisini yansıtmaktadırlar yılında İngiliz Kraliçesi Elizabet’in tahta çıkması ile armalı platforum mahkemeler binasınının duvarına inşa edildi. Atatürk Meydanı olarak adlandırılan bu meydanı ziyaret ettiğiniz zaman, banklarda oturup güvercinlere yem atan insanları ve bu ilgiye sevinen güvercinlerin dansını görebilirsiniz.

13 BÜYÜK HAMAM Osmanlı döneminde yapılmış bu hamamın tüm duvarları kesme taştandır. Hamamın soyunma bölümüne Lüzinyan dönemine ait kemerli kapıdan girilip, kiremitten ahşap çatısı bulunmaktadır. Soyunma odasından sonra ılık bölümü geçilmekte ve buradanda sekizgen şeklindeki sıcak bölüme geçilmektedir. Göbek taşı ve 1905 yılından kalan sıcak su kazanı bu bölümde bulunmaktadır.

14

15 Bu kazanın ısıtılması için çok odun masrafı gerektiğinden o dönemin hamam işleteni tarafından değiştirilip yerine bakır kazan konulmuştur. Büyük Hamamın ilk işletmesini yapan Hamamcı Hacı Mehmet olduğu bilinmektedir. Bu tarihi hamam Osmanlı mimarisi ile günümüzde hala daha hizmet vermektedir.

16

17 KAYNAKÇA GİRNEHALKI

18 İZLEDİĞİNİZ İÇİN TEŞEKKÜR EDERİZ