Sunuyu indir
Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz
1
TİCARET HUKUKU BİLGİSİ
Unvan İşletme Adı Marka
2
Ortak Esaslar Ticari hayatta taciri ve ticari işletmesini diğerlerinden ayırt etmek ve ürünlerini, buluşlarını veya tasarımlarını hukuken korumak ve ekonomik yararlar sağlamak için bir takım işaret ve isimler kullanılmaktadır. Bunlardan başlıcaları ticaret unvanı, işletme adı, marka, patent, faydalı model, endüstriyel tasarım ve coğrafi işaretlerdir. Ticari hayatta işletmelerin kullandığı bir takım bu işaret ve isimler üzerindeki haklara fikri mülkiyet hakları denilir. Ticaret unvanı ve işletme adı TTK md ’de; markalar 556 sayılı Markaların Korunması Hakkında KHK’de; patent ve faydalı modeller 551 sayılı Patent Haklarının Korunması Hakkında KHK’de; endüstriyel tasarımlar 554 sayılı Endüstriyel Tasarımların Korunması Hakkında KHK’de ve coğrafi işaretler ise, 555 sayılı Coğrafi İşaretlerin Korunması Hakkında KHK’de düzenlenmiştir. Aşağıdaki açıklamalarda bu ticari isim ve işaretlerden (fikri mülkiyet haklarından) ticaret unvanı, işletme adı ve marka konu edilmiştir.
3
Ticaret Unvanı Tacirin ticari işletmesi ile ilgili iş ve işlemlerde ve bununla ilgili senet ve belgeleri imzalarken kullandığı ada ticaret unvanı denir (TTK md. 39, f. 1). Ticaret unvanı tacirin ticari adıdır. Tacirler tacir olmanın gereği olarak unvan seçmek, ticaret siciline tescil ve ilan ettirmek, bunu işlemlerinde kullanmak ve ticari işletmenin görülebilecek bir yerine okunaklı bir şekilde yazılmak zorundadır (TTK md. 42, f. 2). Ticaret unvanı taciri diğer tacirlerden ayırmaya hizmet eder. Ticaret unvanı ticari işletmeyi değil taciri konu alır. Bundan dolayı işletme adından farklıdır. İşletme adı ise taciri değil ticari işletmeyi konu alır ve ona verilen isimdir. Şu halde ticaret unvanının konusu ile işletme adının konusu ayrıdır ve hizmet ettikleri amaç da birbirinden farklıdır. TTK md. 15’de hüküm bulunmadığından esnafların ticaret unvanı kullanmaları mümkün değildir.
4
Ticaret Unvanının Oluşumunda Sistemler
Ticaret unvanının teşkil edilmesinde temel üç sistem vardır. Bunlar serbestlik, gerçeklik ve karma sistemdir. Serbestlik sistemi: Bu sistemde tacir istediği veya dilediği unvanı seçebilir. Oluşturulan unvanın gerçeği yansıtması şart değildir. Bu sistemde tacirin adının unvanda yer almasına gerek yoktur. Serbestlik sistemi esas itibarıyla Anglo-Sakson hukuk çevresinde uygulanmaktadır. Gerçeklik sistemi: Bu sistemde ticaret unvanı tacirin gerçek durumunu yansıtması gerekir. Unvan gerçek kişilerde tacirin adı ve soyadı, tüzel kişi tacirlerde tüzel kişinin hukuki şekline uygun olmalıdır. Bu sistemde ticari işletme devrolursa devralan ancak devri gösteren bir ek yaparak eski unvanı kullanabilir. Gerçeklik sistemi esas itibarıyla Fransız hukukunda geçerlidir. Karma sistem: Türk hukukunda da geçerli olan bu sisteme göre, ticaret unvanının ilk teşkilinde unvanın gerçek durumu yansıtması aranır. İşletmenin devri veya ismin değişmesi gibi sonradan ortaya çıkabilecek değişiklik hallerinde ticaret unvanında da değişikliğe gidilmesi şart değildir.
5
Unvanın Unsurları Ticaret unvanı çekirdek ve ekten oluşur.
6
Çekirdek Kısım Çekirdek kısmı ticaret unvanın gerçeklik sistemine tabi bölümüdür. Yani unvanın bu kısmı tacirin gerçek durumunu yansıtması gerekir. Buna göre gerçek kişi tacirin adı soyadı, tüzel kişi tacirlerde tüzel kişinin hukuki şekli ve çeşidi unvanda yer alır. Ticaret unvanının çekirdek kısmı iki şekilde oluşturulabilir. Birisi şahıs adlarına, diğeri ise iştigal sahası veya işletme konusuna göre oluşturma yoludur. Kişi adlarına göre oluşturulan ticaret unvanına şahıs ticaret unvanı, iştigal sahasına göre oluşturulanlara konu ticaret unvanı adı verilir. Şahıs ticaret unvanına gerçek kişi tacirler, adi şirket, kollektif şirket ve komandit şirket; konu ticaret unvanına anonim şirket, limited şirket ve kooperatifler tabidir.
7
Gerçek Kişi Tacirler Gerçek kişinin ticaret unvanı kısaltılmadan yazılan adı ve soyadı ile duruma göre (isteğe bağlı veya zorunlu olarak) eklenen eklerden oluşur (TTK md. 41, f. 1). Örneğin adı Erman Erkenuyur olan bir kişinin ticaret unvanı “Erman Erkenuyur”dur. TTK md. 41, f. 1’e göre gerçek kişilerin ticaret unvanının oluşturulmasında dikkat edilecek hususlardan birisi, ad ve soyadın kısaltılmadan yazılmasıdır. Bu nedenle Erman Erkenuyur’la oluşturulacak ticaret unvanında “ Erkenuyur”, “Erman E.” veya “E.E” şeklindeki bir oluşturma kanuna aykırıdır. Diğer yandan, tacirin birden fazla adı varsa tamamının kısaltılmadan yazılması gerekir. Örneğin adı Ali Erman Erkenuyur ise ticaret unvanı “Ali Erman Erkenuyur”dur. Çekirdek kısmı bu şekilde oluşturulan gerçek kişi ticaret unvanına isteğe bağlı bazı ekler yapılabilir. Örneğin Erman Erkenuyur Tekstil Ürünleri Mağazası, Basri Batı Oto Galeri, Özgür Özgün Sanat Galerisi gibi. Ancak aynı sicilde daha önce tescil edilmiş aynı ad ve soy addan oluşan veya birlikte eklerden oluşan bir gerçek kişi ticaret unvanı var ise bu defa ek yapılması zorunludur (TTK md. 45).
8
Adi Şirket Adi şirket TBK md. 620 vd. hükümlerinde düzenlenen ortaklıktır. Adi şirketin tüzel kişiliği yoktur. Ticaret unvanına sahip olup olamayacağı TST md. 18, f. 3 hükmünden dolayı tartışmalıydı. Yeni Ticaret Sicili Yönetmeliği, tek başlarına ticari faaliyette bulunan kişilerin unvanlarına bir şirketin var olduğunu gösteren ekler yapamayacağını belirterek (TSY md. 44, f. 4), her bir adi şirket ortağının kendi unvanında bu yönde ekler kullanabilmesine izin vermişse de, incelenen sorunu çözümsüz bırakmıştır. Adi şirketin ticaret unvanında ortaklardan en az birisinin adı ve soyadı ile ortada bu tür ortaklığın varlığına işaret eden bir ifade yer almalıdır. Örneğin Kapıdağlı Kardeşler Ali Ak ve Ahmet Ak Balık Restaurant; Basri Batı ve Ortakları Mobilya Mağazası; Basri Batı Cemil Can Derman Demir Deniz Ürünleri Ticareti gibi. Adi şirketin ticaret unvanının teşkilinde ortada bu şirketin varlığına delalet eden, “ortağı”, “ortakları”, “kardeşleri”, “oğulları” gibi kelimeler seçilebileceği gibi doğrudan “adi şirket” ibaresi de kullanılabilir. Örneğin, Ali Ak Basri Batı Cemil Can Unlu Mamulleri Adi Ortaklığı gibi. Ancak bu yaygın bir kullanım değildir. Adi şirket sadece iki kişiden ibaret ise birisinin adı ve soyadı unvana yazıldıktan sonra “ortakları” değil “ortağı” ibaresinin kullanılması gerekir. Zira aksi halde unvan geçeğe aykırı ve yanıltıcı olur.
9
Kollektif Şirket Kollektif şirketin ticaret unvanı bütün ortakların veya hiç olmazsa ortaklardan en az birisinin adı ve soyadı, şirketi ve türünü gösteren bir ibareyle oluşturulur (TTK md. 42, f. 1). Örneğin Fikri Fikrigüzel Kollektif Şirketi. Kollektif şirket unvanına ekler de eklenebilir. Örneğin Adıgüzel Süt Ürünleri Derman Demir Erman Erkenuyur Fikri Fikrigüzel Kollektif Şirketi; Cemil Can ve Oğulları Kollektif Şirketi; Basri Batı ve Ortakları Züccaciye Ürünleri Kollektif Şirketi gibi.
10
Kollektif Şirket Kollektif şirkette adı ve soyadı ticaret unvanında yer alan ortak veya ortakların adı ve soyadı kısaltılmadan yazılmalıdır. Unvana en az birisinin adı ve soyadının koyulması yeterli olduğu için hepsinin unvanda bulunması şart değildir. Şu halde birisinin, ikisinin veya hepsinin adı ve soyadı ticaret unvanında yer alabilir.
11
Komandit Şirket Komandit şirkette komandite ve komanditer olmak üzere iki tür ortak bulunur. Komandite ortak şirket borçlarından dolayı sınırsız sorumlu ortaktır. Komanditer ortak ise komandit şirketin borçlarından dolayı sınırlı sorumlu ortaktır. Bundan dolayı komandit şirketlerde (adi veya paylı komandit ayırımı yoktur) ticaret unvanında komandite ortakların en az birisinin adı ve soyadı ile şirketi ve türünü gösteren bir ibareyle ticaret unvanı teşkil edilir (TTK md. 42, f. 2). Komandit şirketin ticaret unvanının teşkili bakımından kollektif şirket için belirtilen hususlar geçerlidir. Unvanda kullanılan ad ve soyadlar kısaltılamaz, duruma göre isteğe bağlı veya zorunlu olarak unvana ek getirilebilir. Komandit şirketin ticaret unvanında komanditer ortağın ad ve soyadının bulunması yasaktır (TTK md. 42, f. 2). Aksi halde üçüncü şahıslara karşı komandite ortak (sınırsız sorumlu ortak) gibi sorumlu olur (TTK md. 320). Bu yasağın ihlali ayrıca cezai yaptırım uygulanmasına da yol açar (TTK md. 51, f. 2).
12
Anonim, Limited ve Kooperatif Şirketleri
Anonim, limited ve kooperatif şirketlerin unvanı konu ticaret unvanıdır. Bunların ticaret unvanı TTK md. 43, f. 2’ye göre, işletme konusu ile şirketi ve türünü gösteren ibarelerden oluşur (çekirdek kısım). Örneğin Tanıtım ve Reklamcılık Anonim Şirketi (veya Anonim Ortaklığı); Yükleme ve Boşaltma Hizmetleri Limited Şirketi; Gıda Ürünleri Üretim Pazarlama ve Dağıtım Anonim Şirketi, Tüketiciler Kooperatifi, Yapı Kooperatifi, Taşımacılık Kooperatifi gibi. Anonim, limited ve kooperatif şirketlerde unvanın çekirdek kısmında bir gerçek kişinin ad ve soyadına yer verilerek unvan teşkili mümkün değildir ve kanuna aykırı olur. Örneğin, Cemil Can Anonim Şirketi uygun bir ticaret unvanı değildir. Anonim, limited ve kooperatif şirketlerde çekirdekte yer alan bazı kısımlar kısaltılabilir. Örneğin Gıda Ürünleri Üretim Pazarlama ve Dağıtım Anonim Şirketi şeklindeki unvanda “Anonim Şirketi” ibaresi “A.Ş.” veya “A.O.” biçiminde kısaltılarak veya Yükleme Boşaltma Hizmetleri Limited Şirketi şeklindeki unvanda “Limited Şirketi” “Ltd. Şti.” biçiminde kısaltılarak yazılabilir (TTK md. 45, f. 2). Ancak unvanın ek kısmında bir gerçek şahsın ad ve soyadına yer verilirse kısaltılarak yazma imkânı ortadan kalkar. Örneğin Basri Batı Yükleme Boşaltma Limited Şirketi şeklindeki bir unvanda “Limited Şirketi” ibaresi kısaltılarak yazılamaz.
13
Diğer Tüzel Kişi Tacirler
Amacına ulaşmak için ticari işletme işleten dernek ve vakıfların ticaret unvanı kendi adlarının aynısıdır (TTK md. 44, f. 1). Kamu tüzel kişileri tarafından özel hukuk hükümlerine göre ve ticari şekilde işletilmek üzere kurulan ve tüzel kişiliği bulunan teşekkül ve müesseselerde ticaret unvanı bunları kuran düzenleme veya kararla belirlenir. Bu tür işletmeler kendilerini kuran kamu tüzel kişilerinden ayrı bir ticaret unvanına sahip olmaktadır. Kamuya yararlı dernek ve vakıfların işlettikleri tüzel kişiliği bulunmayan işletmeler ile kamu tüzel kişileri tarafından işletilen ve tüzel kişiliği bulunmayan ticari işletmelerin ticaret unvanları kendilerini işleten tüzel kişinin adı ve işletme konusunu gösteren ibarelerden oluşur (TSY md. 43, f. 3). Örneğin, Kızılay Afyonkarahisar Maden Suyu İşletmesi; Adana Büyükşehir Belediyesi Ekmek Fabrikası gibi.
14
Donatma İştiraki Donatma iştirakinin ticaret unvanı TTK md. 44, f. 2’ye göre iki şekilde oluşturulabilir. Ya müşterek donatanlardan en az birisinin adı ve soyadı ve donatma iştiraki ibaresine yer vererek (örneğin, Cemil Can Donatma İştiraki) ya da donatma iştirakine konu deniz ticaretinde kullanılan geminin adı ve donatma iştiraki ibaresine yer vererek oluşturulabilir (örneğin, geminin adı Pelikan ise unvan Pelikan Donatma İştiraki gibi). Donatma iştirakinin ticaret unvanında donatanın adı ve soyadı veya geminin adı kısaltılarak yazılamaz.
15
Ek Kısım Ticaret unvanının çekirdek kısmından başka bir de ek kısmı vardır. Unvana ek yapmak esasen mecburi olmayıp isteğe bağlıdır. Ancak belli hallerde unvana ek konulması zorunludur. Erman Erkenuyur Tekstil Ürünleri Mağazası şeklindeki ticaret unvanında “Tekstil Ürünleri Mağazası”; Basri Batı Oto Galerisi’nde “Oto Galerisi”; Cemil Can ve Ortakları Züccaciye Ürünleri Kollektif Şirketi’nde “ve Ortakları Züccaciye Ürünleri”; Şahinler Yükleme ve Boşaltma İstifleme Hizmetleri Limited Şirketi’nde “Şahinler”; Soylular Gemi Sanayi Anonim Şirketi’nde “Soylular” çekirdeğe eklenen eklerdir.
16
Ek Kısım Tacirler ticaret unvanının yerine göre daha ilginç ve hatırda kalması ve böylece işletmesine daha kolay müşteri çekebilme gibi düşüncelerle unvanındaki çekirdek kısma ek yaparlar. Ekin seçiminde serbestlik sistemi geçerli olduğu için hayali veya fantezi kelimeler ek olarak kullanılabilir. Ancak seçilen ek hiçbir zaman tacirin hüviyeti ve işletmenin genişlik ve ehemmiyeti yahut mali durumu hakkında üçüncü şahıslarda yanlış bir kanaatin meydana gelmesine mahal verecek mahiyette veya gerçeğe yahut kamu düzenine aykırı olamaz (TTK md. 46, f. 1). Tek başına ticaret yapan gerçek kişiler ticaret unvanlarında bir şirketin mevcut olduğu zannını uyandıran ekler ekleyemezler (TTK md. 46, f. 2). Kooperatifler md. 2’ye göre, kooperatiflerin unvanlarında kamu kurum ve kuruluşların isimlerine yer verilmesi yasaktır. Örneğin, Çukurova Üniversitesi Hukuk Fakültesi Tüketim Kooperatifi şeklinde bir ticaret unvanı oluşturulamaz. Türk, Türkiye, Cumhuriyet, Milli kelimelerinin ticaret unvanında kullanılabilmesi Bakanlar Kurulu’nun iznine bağlıdır (TTK md. 46, f. 3).
17
Ek Kısım Üçüncü şahıslarda yanlış izlenim uyandırabilecek veya kullanılması yasak olan ekleri içeren ticaret unvanı sicil memurunca tescil edilmez (TTK md. 32; md. 46). Bu tür ticaret unvanlarının kullanılması cezai müeyyidelerin tatbikine yol açar. İzne tabi eklerin izin alınmadan kullanılması halinde de aynı durum söz konusu olacaktır (TTK md. 53, f. 2). Ticaret unvanına ek yapılması kural olarak isteğe bağlı olmakla birlikte bazı hallerde zorunludur. Bu haller esas itibarıyla üç tanedir.
18
Ek Kısım İlki ayırt edici ektir. Gerçek kişi veya tüzel kişi unvanına ayırt edici ekler eklenmesiyle ilgilidir. Daha önce gerçek veya tüzel kişi bakımından aynı isimle tescil gerçekleşmişse, sonraki tescilin bir ayırt edici ek içermesi gerekmektedir. Eski düzenlemede bu husus gerçek kişi tacirler bakımından sicil bölgesiyle sınırlıyken, tüzel kişi tacirler bakımından ülke çapında koruma öngörülmüştü. Yeni düzenlemeye göre gerçek kişi tacirler bakımından aleyhe olan bu durum farklılık ortadan kaldırılmıştır. TTK md. 45 gereği, gerçek veya tüzel kişi tacirler bakımından, koruma ülke çapındadır ve sonradan tescil edilecek ticaret unvanına ayırt edici ek konulması zorunludur.
19
Ek Kısım İkincisi, ticari işletmelerin şube ekiyle ilgilidir. Şöyle ki, kural olarak şubeler kendi merkezlerinin ticaret unvanının aynısını kullanmakla birlikte bir de zorunlu olarak unvanlarında şube olduğunun da belirtilmesi zorunludur. Örneğin, Türkiye İş Bankası A.Ş. Adana Şubesi gibi. Şube ticaret unvanıyla ilgili olarak bu zorunlu ek dışında, merkezin ticaret unvanı ile birlikte kullanılmak üzere şube ile ilgili başka ilavelerin yapılması da mümkündür (TTK md. 48, f. 1). Merkezi yabancı ülkede bulunan bir işletmenin Türkiye’deki şubesinin ticaret unvanında merkezin ve şubenin bulunduğu yerlerin ve şube olduğunun gösterilmesi zorunludur (TTK md. 48, f. 2). Sonuncu zorunlu hal ise, şirket ve kooperatiflerin tasfiyeye girmesi halinde tasfiye tamamlanıncaya kadar ticaret unvanlarına “Tasfiye Halinde” ibaresi eklenerek bunun ticaret siciline tescil ve ilan edilmesi ve unvanın bu surette kullanılmasıdır (TTK md. 269; md. 328; md. 533, f. 2; Kooperatifler md. 98). Malvarlığının terki suretiyle gerçekleşen konkordatoda ise ticaret unvanına “konkordato tasfiyesi halinde” ibaresi eklenecektir (İİK md. 309c, f. 2).
20
Ticaret Unvanı Seçme ve Kullanma Yükümlülüğü
TTK md. 40, f. 1 hükmü gereğince her tacir, ticari işletmesinin açıldığı günden itibaren onbeş içinde ticari işletmesini ve seçtiği ticaret unvanını işletme merkezinin bulunduğu yerdeki ticaret siciline tescil ve ilan ettirmek zorundadır. Tacirler kullanacakları ticaret unvanını ve altına atacakları imzayı notere onaylattıktan sonra (imza sirküleri) sicil memuruna vermek zorundadırlar. Tüzel kişi tacirler de unvanla birlikte adlarına imzaya yetkili kişilerin imzalarını notere onaylatarak sicil memuruna verirler (TTK md. 40, f. 2). Her tacir, ticari işletmesine ilişkin işlemleri, ticaret unvanıyla yapmak ve işletmesiyle ilgili senetlerle diğer belgeleri bu unvan altında imzalamak zorundadır (TTK md. 39, f. 1) ve tescil edilen ticaret unvanı, ticari işletmenin görülebilecek bir yerine okunaklı bir şekilde yazılır. Ayrıca, tacirin işletmesiyle ilgili olarak düzenlediği ticari mektuplarda ve ticari defterlerine yapılan kayıtların dayandığı belgelerde tacirin sicil numarası, ticaret unvanı, işletme merkezi ile tacir internet sitesi oluşturma yükümlülüğüne tabi ise tescil edilen internet sitesinin adresi de gösterilir. (TTK md. 39, f. 2). Bu yükümlülüklere uyulmaması halinde cezai müeyyideler öngörülmüştür (TTK md. 51, f. 2).
21
Unvanı Kullanma Hakkı TTK md. 50’ye göre usulüne uygun olarak tescil ve ilan edilmiş olan ticaret unvanını kullanma hakkı münhasıran sahibine aittir (tekel hakkı). Bu hak eski kanun döneminde gerçek kişi tacirler bakımından kayıtlı olunan ticaret sicili çevresiyle sınırlıydı (TTK(1957) md. 43, f. 2). Tüzel kişi tacirler bakımından Türkiye’yi kapsıyordu (TTK(1957) md. 47, f. 2). Bir tüzel kişi tacirin ticaret unvanında bir gerçek şahsın adı yer alırsa (örneğin Ali Ak Yapı Malzemeleri Üretim Dağıtım Pazarlama Anonim Şirketi), TTK(1957) md. 47, f. 1’de TTK(1957) md. 43’e yapılan atıf gereği ticaret unvanını kullanma ve koruma tekeli yalnızca tüzel kişi tacirin kayıtlı olduğu ticaret sicili çevresi ile sınırlı kalacaktır. Buna göre, tüzel kişi tacirin ticaret unvanında bir gerçek kişi ismi yer alırsa himaye alanı daralmakta, tüm Türkiye’de değil sadece kayıtlı olunan ticaret sicili çevresinde koruma sağlanmaktaydı.
22
Unvanı Kullanma Hakkı Gerçek kişi tacirlerin ticaret unvanı kayıtlı olduğu ticaret sicili çevresi dışında haksız rekabet hükümlerine korunurdu (TTK(1957) md. 43, f. 2; TTK(1957) md. 56 vd.). Bu hükme göre kayıtlı olduğu sicil çevresi dışında başkaları tarafından ticaret unvanının aynısı veya karıştırılacak şekilde benzerleri kullanılan tacir, zarar görmüş veya zarar görme tehlikesi altında ise, TTK md. 58’de öngörülen imkanlardan yararlanabilir ve de zarar ya da zarar tehlikesi şartı dahi aranmaksızın haksız kullanımın men’ini (yasaklanmasını, önlenmesini) isteyebilir. Eski kanun bakımından istisnai bir düzenleme 1618 sayılı Seyahat Acenteleri ve Seyahat Acenteleri Birliği Kanunu md. 5’e göre, seyahat acenteliğinin bir gerçek kişi tacir tarafından yapıldığı hallerde bu gerçek kişi tacirin ticaret unvanı tüm Türkiye çapında korunurdu. Yeni düzenleme ile bu istisna da genel kuralın içinde yer almaktadır.
23
Unvanı Kullanma Hakkı Yeni düzenlemede tüm tacirler bakımından ülke çapında koruma esası kabul edilmiştir (TTK md. 45). Tacirlerin ticaret unvanının aynısı veya karıştırılacak şekildeki benzerleri başkası tarafından tekrar tescil edilemez. Tescil edilmemiş ticaret unvanı tescilli ticaret unvanı için öngörülen imkanlardan yararlanamaz ise de haksız rekabet hükümleri çerçevesinde (TTK md. 54 vd.) koruma sağlanır. Bu koruma hem gerçek kişi hem tüzel kişi ticaret unvanları bakımından geçerlidir.
24
Unvanın Korunması Tescil edilememiş ticaret unvanları haksız rekabet hükümlerine göre (TTK md. 54) korunabilir. Örneğin tescil edilmemiş olmakla beraber piyasada tanınan ve bilinen bir ticaret unvanının aynı veya benzeri bir başka kişi tarafından kullanılırsa ekonomik çıkarları bundan zarar gören veya zarar görme tehlikesiyle karşı karşıya kalan kişi haksız rekabet hakkındaki hükümlere dayanarak (TTK md. 54 vd.) dava açabilir. Gerçek kişi tacirlerin ticaret unvanı kayıtlı oldukları ticaret sicili çevresi dışında haksız rekabet hükümlerine göre korunduğu için unvanı bakımından korumayı ancak TTK md. 56 vd. hükümlerine dayanarak sağlayabilir. Unvanın TTK md. 52 gereği korunması için tescil zorunludur. Tescil burada kurucu etki gösterir.
25
Unvanın Korunması Eski düzenlemeye göre tescilli ticaret unvanına ilişkin koruma imkanları TTK(1957) md. 52, f. 1’de belirtilmiştir: a. Ticaret unvanı kanuna aykırı bir şekilde başkaları tarafından kullanılan tacir bu kullanımın önlenmesi davasını açabilir. b. Ticaret unvanı bir başkası tarafından tescil edilmişse tacir ikinci tescilin terkinini ya da ayırt edici bir ek eklenmesini dava edebilir. c. Ticaret unvanının haksız yere kullanılmasından zarara uğramışsa kusurlu kişiden tazminat isteyebilir.
26
Unvanın Korunması Yeni düzenleme, hak sahibine daha geniş haklar vermektedir. Gerekçeye göre diğer fikri ve sınai haklarda hak sahibine verilen haklarla bağlantılı bir düzenleme yapılmıştır. Buna göre ticaret unvanının, ticari dürüstlüğe aykırı biçimde bir başkası tarafından kullanılması hâlinde hak sahibi, a) Bunun tespitini; b) Yasaklanmasını; c) Haksız kullanılan ticaret unvanı tescil edilmişse kanuna uygun bir şekilde değiştirilmesini veya silinmesini; d) Tecavüzün sonucu olan maddi durumun ortadan kaldırılmasını;
27
Unvanın Korunması e) Gereğinde araçların ve ilgili malların imhasını;
f) Zarar varsa, kusurun ağırlığına göre maddi ve manevi tazminat isteyebilir. Maddi tazminat olarak mahkeme, tecavüz sonucunda mütecavizin elde etmesi mümkün görülen menfaatinin karşılığına da hükmedebilir (TTK md. 52, f. 1). Mahkeme davayı kazanan tarafın talebi üzerine masrafları aleyhine hüküm verilen kimseye ait olmak üzere hükmün gazete ile yayınlanmasına karar verebilir (TTK md. 52, f. 2). Ticaret unvanının seçilmesi, oluşturulması, kullanılması, tescili, gerekli ilavelerin yapılmasına ilişkin hükümlere muhalefet halleri için çeşitli cezai müeyyideler öngörülmüştür (TTK md. 51, ayrıca bk. TTK md. 64, md. 65).
28
İşletme Adı İşletme sahibini hedef tutmaksızın doğrudan doğruya işletmeyi tanıtmak ve benzer işletmelerden ayırt etmek için kullanılan ada işletme adı denir (TTK md. 53). Ticaret unvanı konusunda görüldüğü üzere, unvan tacire verilen addır, yani tacirin ticari adıdır. Ticaret unvanı taciri muhatap alır, işletme adı ise işletmeye verilen isimdir ve diğer işletmelerden ayırt etmeye yarar. Örneğin Canoğlu Balık Restaurant, Bulvar Oteli, Solmaz Halı Mağazası gibi.
29
İşletme Adı Tacirler ticaret unvanı seçmek ve kullanmak zorunda iken (TTK md. 18, f. 1, md. 41, f. 1) işletme adı kullanmak mecburiyetinde değildir (TTK md. 53). Esnaf ticaret unvanı kullanamazsa da işletme adı kullanabilir (TTK md. 15). İşletme adının nasıl oluşturulacağı kanunda belirtilmemiştir. Bu nedenle işletme adının teşkili konusunda serbesti ilkesi geçerlidir. Ancak işletme adının üçüncü şahısları yanıltıcı, gerçeğe ve kamu düzenine aykırı olmaması gerekir. Ayrıca başka işletme adlarıyla karışıklığa da yol açmaması gerekir (TTK md. 53).
30
İşletme Adı İşletme adı kullanma mecburi olmamakla birlikte tacir işletme adı kullanıyorsa bunu tescil ettirmek zorundadır (TTK md. 53). Aksi halde TTK md. 38 ve 51’deki müeyyideler uygulanır. TTK md. 53’te ticaret unvanının ayrı ve tek başına devredilemeyeceği kuralına göndermede bulunulmadığı için ticaret unvanının aksine işletme adı işletmeden ayrı olarak tek başına devredilebilir. İşletme adının işletmeyle birlikte devredilmesi ve işletmenin işletme adı saklı tutularak devri de mümkündür (TTK md. 11, f. 3).
31
İşletme Adı Tescil ve ilan edilmiş işletme adı sahibine kullanma bakımından tekel hakkı sağlar. Eski düzenlemede işletme adı gerçek veya tüzel kişi tacir ayırımına gidilmeksizin sadece kayıtlı olduğu ticaret sicili çevresinde koruma sağlıyordu (TTK(1957) md. 55’de TTK(1957) md. 47, f. 2 hükmüne atıf bulunmadığından). Yeni düzenlemede ticaret unvanında tüm tacirler bakımından tüm Türkiye’de koruma imkânı sağlanmaktadır (TTK md. 53’de atıf yapılan TTK md. 45 gereğince). İşletme adını tescil ve ilan ettiren tacir, bu hakkına vaki ihlaller halinde TTK md. 52’ye dayanarak koruma talep edebilir. İşletme adı tescil ettirilmemişse yine haksız rekabet kurallarına göre koruma sağlanır (TTK md. 54 vd). Tescil koruma için kurucu etki gösterir (TTK md. 53).
32
Marka Ticaret unvanı tacirin ticari iş ve işlemlerinde kullandığı adı, işletme adı işletmeyi diğer işletmelerden ayırt etmeye ve tanıtmaya yarayan ad iken, marka işletmenin ürettiği mal veya hizmetleri diğer işletmelerin ürettiği mal veya hizmetlerden ayırt etmeye hizmet eden her türlü işarettir. Marka işletmenin husule getirdiği ürünün adı veya ayırt edici işaretidir. 1995 yılında çıkarılan 556 sayılı “Markaların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname” Türkiye’de markaları düzenleyen temel düzenlemedir. Bu KHK‘ye ilişkin olarak 2005 yılında bir de “Markaların Korunması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin Uygulama Şeklini Gösterir Yönetmelik” çıkarılmıştır. Anılan düzenlemeler dışında yönetmelik ve bakanlık tebliğleri vardır. Ayrıca Türkiye markalarla ilgili birçok uluslar arası antlaşmalara taraf olmuştur.
33
Marka Marka kullanmak mecburi değildir. Ancak işletme ürettiği mal veya hizmetlerin diğerlerinden ayırt edilebilmesi için marka kullanmaya tabii olarak ihtiyaç duyacaktır ve bu nedenle de işin doğası gereği marka kullanacaktır. Kullanılan markanın herhangi bir yere resmi olarak kayıt edilmesi de zorunlu değildir. Eğer marka sahibi markayı tescil ettirirse 556 sayılı KHK’nin öngördüğü özel koruyucu imkanlardan yararlanır. Marka tescil edilirken hangi mal veya hizmetler için kullanılacağı belirtilir ve tescilli marka koruması yalnızca onlar için söz konusu olur. Tescil edilmeyen mal veya hizmetler için kural olarak başkası aynı markayı kullanacağı mal veya hizmetler için kendi adına tescil ettirebilir.
34
Markanın Tanımı 556 sayılı KHK md. 5’te marka şöyle tanımlanmıştır: Marka bir teşebbüsün mal veya hizmetlerini bir başka teşebbüsün mal veya hizmetlerinden ayırt etmeyi sağlaması koşuluyla, kişi adları dahil özellikle sözcükler, şekiller, harfler, sayılar, malların veya ambalajlarının biçimi gibi çizimle görüntülenebilen veya benzer biçimde ifade edilebilen, baskı yoluyla yayınlanabilen ve çoğaltılabilen her türlü işarettir. Daha kısa bir şekilde ifade etmek gerekirse marka, bir işletmenin ürettiği mal veya hizmetleri başka işletmelerin ürettiği mal veya hizmetlerden ayırt etmek üzere kullanılan ve baskı yoluyla çoğaltılabilen veya yayınlanabilen her türlü işarettir.
35
Markanın Tanımı Bir işaretin marka olarak tescil edilebilmesi için ayırt edicilik özelliğine sahip olması, marka olarak kullanılmaya uygun olması ve baskı yoluyla çoğaltılabilmesi şartları aranır. 556 sayılı KHK md. 5’te sayılan bu özelliklere sahip olunması şartıyla, sözcükler (Ülker, Koç, Sabancı, Pınar, Hayat, Topi Top, Eti), şekiller (iki veya üç boyutlu resimler, malın ambalajı veya malın kendi biçimi, tasarımlar, geometrik şekiller, semboller, simgeler, amblemler, armalar), harfler ve sayılar (TCDD, BMW, 404), renkler, sesler, kokular, tatlar vs.’nin marka olarak kullanılabileceği ve tescil edilebileceği belirtilmiştir. Maddedeki marka olarak tescil edilebilecek işaretler bakımından kullanılan ifade sınırlayıcı olmadığı için ayırt edilebilme, marka olmaya uygun olma ve çoğaltılabilme özelliğini taşıyan başka her türlü işaret de marka olarak tescil edilebilir.
36
Fonksiyonları Marka esas itibarıyla üç ana fonksiyona sahiptir. Bunlar kaynak gösterme fonksiyonu, garanti fonksiyonu ve tanıtma (reklam) fonksiyonudur. Marka öncelikle bir malın hangi işletme tarafından üretildiğini veya piyasaya sürüldüğünü veya bir hizmetin hangi işletme tarafından yerine getirildiğini yani mal veya hizmetin kaynağını gösterir. Bu markanın kaynak gösterme fonksiyonudur. Marka iyi mal veya hizmetin yerine kötülerinin konulmasına veya yapılmasına karşı müşterileri korur. Müşteriyi mal veya hizmetin kalitesini her defasında yeniden denemekten kurtarır. Müşteri marka sayesinde mal veya hizmetin kalitesinin ve diğer ayırıcı özelliklerinin değişmediğini ve aynı olduğunu teşhis edip anlayabilmektedir. Buna markanın garanti fonksiyonu adı verilir. Tanıtma markanın diğer önemli bir fonksiyonudur. Tanıtım pazarlamanın en önemli unsurlarından olduğu ve markasız da tanıtım olamayacağı için yerinde ve doğru marka seçimi işletmeler açısından ticari hayatta başarılı olmanın başlıca faktörlerinden birisidir.
37
Marka Çeşitleri (Ticaret/Hizmet)
Markalar kullanıldığı mal veya hizmetler bakımından ikiye ayrılır: Ticaret markası ve hizmet markası. Ticaret markası: Malın üzerine konulan marka olup malın hangi işletme tarafından üretildiğini göstermeye yarar. Hizmet markası: Bir hizmetin hangi işletme tarafından yerine getirildiğini gösteren markadır.
38
Ferdi, Garanti, Ortak Marka
Markalar kullanım şekli bakımından ferdi, garanti ve ortak marka olmak üzere üçe ayrılır. Ferdi marka, bir üretim, ticaret veya hizmet işletmesine ait olup onun tarafından kullanılan markadır. Ferdi marka gerçek veya tüzel kişiye ait olabilir. Ferdi marka bir kişiye ait olabileceği gibi elbirliği veya paylı hak sahipliğine de konu olabilir. Selpak, Ülker, Kia ferdi markalardır. Garanti markası, marka sahibinin kontrolü altında kullanılan ve bu markayı kullanmaya yetkili kılınmış işletmeler tarafından üretilen mal veya sunulan hizmetlerin ortak özelliklerini, üretim usullerini, coğrafi kaynaklarını ve kalitesini garanti etmeye yarayan markadır. Garanti markası sertifikasyon-belgeleme veya kalite markası veya denetim işareti olarak işlev görmekte ve adlandırılabilmektedir. Garanti markası mal veya hizmetin kesinleşmiş belirli kalite ve özelliklere sahip olduğuna işaret etmektedir. Garanti markaları belirli standartlara uyanlar tarafından kullanılır. ISO 9000 Kalite Standardı Markası, WOOLMARK garanti markalarıdır. Ortak marka, bir sözleşme çerçevesinde, tüzel kişilik meydana getirmeksizin bir araya gelen gerçek veya tüzel kişilerin oluşturduğu birliğe dahil işletmeler tarafından üretilen mal veya hizmetleri diğer işletmelerin mal veya hizmetlerinden ayırt etmeye yarayan ve bu işletmelerce ayrı ayrı kullanılabilen markadır. TARİŞ, SOLINGEN ortak markalardır.
39
Markanın Tescili ve Koruma Süresi
556 sayılı KHK’nin getirdiği korumdan yararlanabilmek için marka olarak kullanılacak işaretin Türk Patent Enstitüsü (TPE) Markalar Siciline tescil edilmesi gerekir. Tescilli bir markanın koruma süresi başvuru tarihinden itibaren on yıldır. Bu süre on’ar yıllık dönemler halinde yenilenir (KHK md. 40). Yenileme ile elde edilen yeni koruma süresi mevcut tescilin sona erdiği gün başlar. Yenileme sicile kaydedilir ve yayınlanır (KHK md. 41, f. 4). Markanın, tescil tarihinden itibaren beş yıl içinde, haklı bir neden olmadan kullanılmaması veya bu kullanıma beş yıllık bir süre için kesintisiz ara verilmesi halinde marka iptal edilir (KHK md. 14, f. 1). Markanın kullanılamamasına yol açabilecek haklı nedenler ise, doğal afetler, savaş ve ekonomik kriz, gümrük mevzuatının değişmesi, ithalat kısıtlamaları gibi hallerdir. Bu türden nedenlerin varlığı halinde marka beş yıl içinde kullanılamasa dahi iptal edilmez.
40
Markanın Hukuki İşlemlere Konu Olması
Markalar ticari işletmenin ekonomik değer ifade eden yani parayla ölçülebilen maddi olmayan bir unsurudur. Bu yüzden marka hakkı birçok hukuki işlem ve hukuki olaya konu olur: Devir, miras yoluyla geçme, lisans verme, haczedilme, rehin verme.
41
Markanın Korunması Yukarıda belirtildiği üzere tescilli markalar KHK’de öngörülen hükümler çerçevesinde korunurlar. Tescilli olmayan markalar KHK hükümlerinden kural olarak yararlanamaz. Bunlar haksız rekabet hükümleri korumasına tabidir (TTK md. 54 vd.).
42
Hukuki Sorumluluk 556 s. KHK’ye göre marka hakkı tecavüze uğrayan marka sahibi, mahkemeden aşağıdaki taleplerde bulunabilir: 1. Marka hakkına tecavüz sayılabilecek olayların tespiti (KHK md. 75). 2. Marka hakkına tecavüz fiillerinin durdurulması 3. Tecavüzün giderilmesi, maddi ve manevi zararın tazmini
43
Hukuki Sorumluluk 4. Marka hakkına tecavüz sebebiyle el konulan ürünler üzerinde kendisine mülkiyet hakkı tanınması. Bu durumda, söz konusu ürünlerin değeri tazminat miktarından düşülür. Bu değer kabul edilen tazminatı aştığı zaman marka sahibinin fazlayı karşı tarafa ödemesi gerekir 5. Marka hakkına tecavüzün devamını önlemek amacıyla el konulan ürünler ve araçlar üzerindeki markaların silinmesi ve tecavüzün önlenmesi bakımından zorunlu ise imha edilmesi 6. Marka hakkına tecavüz eden kişi aleyhine verilen kararın masrafları bu şahsa ait olmak üzere ilgililere tebliğ edilmesi ve yayın yoluyla kamuya duyurulması Markaya tecavüz fiilleri dolayısıyla tazminat davası kusur varsa ve zarar ortaya çıkmışsa açılabilir. Taklit marka malları ticaret alanında herhangi bir şekilde kullanan kimse, kusurlu ise ya da marka sahibinin durumu kendisine bildirmesi ve tecavüzü durdurmasını istemesi sebebiyle kusurlu sayılıyorsa aleyhine tazminat davası açılabilir (KHK md. 64, f. 2). Taklit marka ürünleri kullanan tüketiciler aleyhine dava açılamaz (KHK md. 69).
44
Cezai Sorumluluk Markayla ilgili cezai sorumluluk doğuran eylemler ve buna karşı öngörülen cezai yaptırımlar KHK md. 61A maddesinde yer almaktadır. Başkasına ait marka hakkına iktibas veya iltibas suretiyle tecavüz ederek mal veya hizmet üreten, satışa arz eden veya satan kişi bir yıldan üç yıla kadar hapis ve yirmibin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır. Marka koruması olan eşya veya ambalajı üzerine konulmuş marka koruması olduğunu belirten işareti yetkisi olmadan kaldıran kişi hakkında bir yıldan üç yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adli para cezasına hükmolunur.
45
Cezai Sorumluluk Yetkisi olmadığı halde başkasına ait marka hakkı üzerinde satmak, devretmek, kiralamak veya rehnetmek suretiyle tasarrufta bulunan kişi iki yıldan dört yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır. Tanımlanan suçların bir tüzel kişinin faaliyeti çerçevesinde işlenmesi halinde ayrıca bunlara özgü güvenlik tedbirlerine hükmolunur. Bunlardan dolayı cezaya hükmedebilmek için markanın Türkiye’de tescilli olması şarttır. Suçların soruşturulması ve kovuşturulması şikayete bağlıdır. Üzerinde başkasının hak sahibi olduğu marka taklit edilerek üretilmiş malı satışa arz eden veya satan kişinin bu malı nereden temin ettiğini bildirmesi ve bu suretle üretenlerin ortaya çıkarılmasını ve üretilmiş mallara el konulmasını sağlaması halinde hakkında cezaya hükmolunmaz.
Benzer bir sunumlar
© 2024 SlidePlayer.biz.tr Inc.
All rights reserved.