Sunuyu indir
YayınlayanAydinc Okur Değiştirilmiş 9 yıl önce
1
Alem (Phylum Sınıf (Class) Altsınıf (Subclass) Takım (Order) Familya (Family) Cins (Genus) Tür (Species) Bilimsel isim (Scientific name)
2
Baklagil Yembitkileri Sistematiği
Alem: Bitkiler Evreni (Regnum Vegetablis) Sınıf: Kapalı Tohumlular (Angiospermae) Altsınıf: İki Çenekli (Dicotyledoneae) Takım: Gülgiller (Rosales) Familya: Baklagiller(Leguminosae) Cins: Üçgül (Trifolium) Tür: Ak üçgül (repens)
3
Genellikle Baklagiller familyasına bağlı olan üç altfamilyanın bulunduğu bildirilir. Bunlar sırayla; Caesalpinoideae,Mimosoideae ve Papillionoideae altfamilyalarıdır. Bu altfamilyalardan ilk ikisi çoğunlukla tropik ve subtropik bölgelerde yetişen, ağacımsı bitkileri içine alır. Buna karşılık, Papillionaceae altfamilyasına bağlı 10,000 kadar tür tarımsal açıdan çok önemlidir. Yurdumuzda yembitkileri olarak kullanılan baklagillerin tümü Papillionaceae altfamilyasına bağlıdır. Bu altfamilyada ise yurdumuz için önemli olan yembitkileri Vicieae, Trifolieae, Loteae ve Hedysareae oymakları içerisinde yer almaktadır.
4
Baklagil Yembitkilerinin Önemi
Baklagil yembitkileri çeşitli amaçlarla bütün dünyada yetiştirilir. Bu bitkilerin tarımsal yönden önemi şu şekilde özetlenebilir. 1.Biyolojik değeri yüksek protein içeren baklagil kuru otunun hayvan beslenmesinde özel bir yeri vardır. Bunun yanında, bazı yembitkilerinin tanelerinde protein oranı % 40’ akadar ulaşabilir. Yüksek protein içeren baklagil taneleri de çeşitli hayvanların beslenmesinde yoğun yem olarak başarıyla kullanılır. 2. Baklagil yembitkilerinin gerek otu, gerekse tneleri hayvanların büyümesi için gerekli birçok element, mineral madde, vitamin ve gelişmeyi teşvik eden maddelerce çok zengindir
5
3. Baklagillerin köklerinde yaşayan yumrucuk bakterileri havanın serbest azotunu toprağa bağlarlar. Böylece, baklagillerin yetiştirildiği topraklar, azotlu bileşikler yönünden zenginleşir. 4. Organik maddece fakir topraklarda, değişik baklagil yembitkileri ile yeşil gübre uygulaması yapılarak toprakların organik madde oranı yükseltilebilir. 5. Baklagil yembitkileri bol miktarda kök artığı bırakarak toprakların organik madde yönünden zenginleşmesini sağlarlar. Ayrıca, organik maddelerin parçalanması sırasında toprakta mikro organizma faliyetleri artar.
6
6.Köksaplı ve sülüklü bitkiler ile yatık formlu yembitkileri erozyon kontrolünde etkili bir şekilde kullanılabilir. 7. Baklagil yembitkileri otlatma ve ot üretimi amacıyla buğdaygillerle beraber yetiştirildiği zaman, karışımların ot üretimi ve protein oranlarını arttırırlar. 8. Korunga, yonca ve taşyoncası bazı yembitkileri iyi bir balözü bitkisi olarak bilinirler. Bu bitkilerin çiçeklerinden yapılan balın kendine has tat, kokusu ve aroması bulunur.
7
Baklagil Yembitkilerinin Genel Morfolojik Özellikleri
A - KÖK Baklagil yembitkileri esas olarak kazık köklü bitkilerdir. Özellikle, kıraca dayanıklı olan bitkiler çok derinlere inen kök sistemi meydana getirirler. Bazı yembitkilerinde özellikle yonca ve taş yoncası türlerinde ana kök çok kalınlaşmıştır. Buna karşılık, sulu koşullarda yetiştirilen üçgül türlerinde kökler tamamen toprağın üst katmanlarına yayılmıştır. (15-20 cm). Tek yıllık bitkilerde de kökler genellikle yüzlektir. Bir baklagil yembitkisi söküldüğü zaman köklerinde küçük yumrucukların bulunduğu görülebilir. Bu yumrucukların havanın serbest azotunu toprağa bağladığı uzun yıllardan bu yana bilinmektedir. Havada %79 oranında ve bir dönüm üzerinde 8-10 bin ton azot bulunduğu halde bu elementten bitkiler doğrudan yararlanamazlar.
8
Baklagil köklerinde yaşayan yumrucuk bakterileri (Rhizobium sp
Baklagil köklerinde yaşayan yumrucuk bakterileri (Rhizobium sp.) konukçu bitkinin genç köklerine girerek yerleşir(Şekil 1). Burada bakteriler yaşamaları için gerekli karbonhidratlı maddeleri bitkiden alarak amonyağa çevirirler. Ortaya çıkan amonyak bitki tarafından azot kaynağı olarak kullanılır. Yumrucuk bakterilerinin birçok türü vardır. Belirli bir bitki grubuna etkili olan bir tür, diğer bitkilerde yumrucuk meydana getiremez
9
Baklagil Bitkilerinin Köklerinde Yumrucuk Yapan Bakteri Grupları
Bakteri Türü Etkili Olduğu Bitki Grubu 1.Yonca Grubu:(R.meliloti) Medicago,Melilotus,Trigonella,Trifolium 2. Üçgül Grubu:(R.trifolii) Trifolium 3. Bezelye-Fiğ Grubu(R.leguminosorum) Pisum, vicia, Lathyrus 4. Fasulye Grubu:(R.phaseoli) Phaseolus 5. Acıbakla Grubu:(R.lupini) Lupinus, Ornithopus 6. Soya Grubu:(R.japonicum) Glycine, Lespedeza 7. Özel Suşlar (R.sp.) Vigna (Rhizobium)
10
B - GÖVDE Baklagil yembitkilerinde gövde otsudur. Olgunlaşma döneminde bazı bitkilerin gövdeleri kalınlaşır ve selüloz birikimi nedeniyle sertleşir Bitki boyları genellikle, yetişme koşulları ile yakından ilgilidir. Uygun yetişme koşulları altında bitkiler daha fazla boylanırlar. Buna karşılık, uzun boylu olarak bilinen bir tür elverişsiz koşullarda fazla bir gelişme gösteremez. Baklagil yembitkilerinde gövdenin enine kesiti de önemli bir özellikdir. Örneğin, korunga ve sarı çiçekli gazal boynuzunda gövdenin enine kesiti yuvarlak olduğu halde, yonca, kocafiğ ve yem bezelyesinde köşeli, mürdümükte kanatlıdır. Gövde kesitleri bitkilerin oldukça sabit bir özelliğidir.
11
Baklagil Yembitkilerinde Gövde Şekilleri
Baklagil yembitkilerinde üç gövde tipi görülür. Bazı bitkilerde kök tacından çıkarak saplar bir deste halinde görülür. Bu tip bitkilerde kök tacı belirgin bir şekilde görülebilir. Baklagil yembitkilerinin büyük çoğunluğu bu gruba dahildir. Buna karşılık, bazı türlerde köksaplı (Rhizome) ve sülüklü (Stolon) gövde tipleri görülebilir. Köksap, ana bitkinin kök tacından çıkan sürgünlerin toprak altında gelişmeleriyle meydana gelir. Bu sürgünlerin üzerindeki boğumlardan aşağıya doğru kök, yukarıya doğru yeni sürgünler gelişir. (Sarı çiçekli yonca, iri gazal boynuzu ve nohut geveni)a
12
Sülüklü gövde, kök tacından çıkan sürgünlerin toprak üzerinde gelişmesi ile meydana gelir. (Ak üçgül ve çayır üçgülü) Baklagil yembitkileri, gövde yapısı ve özellikle onun yem kalitesi bakımından farklılıklar gösterir. Örneğin, taşyoncaları ve korungada’da, olgunlaşma devresinde sapların çok kabalaşmasına karşılık, ak üçgül ve çayır üçgülü gibi bitkilerde saplar ileri devrelerde bile ince ve yumuşak olarak kalırlar. Köksaplı ve sülüklü bitkiler otlatmaya dayanıklıdır. Otlatma amacıyla yapılan karışımlarda bu bitkiler başarı ile kullanılabilir. Ancak, kuvvetli köksap veya sülüklü gövdeli baklagillerle yapılacak karışımlara girecek materyali belirlerken iyi rekabet gücü olan bitkiler seçilmelidir.
13
Baklagil Yembitkilerinde Bitki Görünüm şekilleri
Baklagil yembitkilerinde aynı türün bireyleri arasında değişik görünümde bitkiler bulunabilir. Örneğin aynı tür içerisinde yarı yatık gelişen bitkiler olabileceği gibi, toprağın yüzeyini tamamen kaplayan bitkilerde mevcuttur. Bitkinin dik veya yatık olduğu, yan dalların toprakla yaptığı açının saptanmasıyla bulunabilir. Genel olarak yan dalları 60 dereceden yukarı gelişen bitkiler dik, 30 dan aşağı gelişen bitkilerde yatık olarak tanımlanır. Dik gelişen formlar OT TİPİ , yatık olarak gelişenler ise MERA TİPİ olarak tanımlanır.
14
C - Yaprak Bir baklagil yaprağı, çeşitli sayıdaki yaprakçık, yaprak sapı ve bir çift kulakçıktan meydana gelmiştir. Cins ve türler arasında yaprakçık sayısı, sap uzunluğu ve kulakçıkların şekli yönünden büyük farklılıklar görülebilir. Yaprakçık:Baklagillerde yaprak, değişik şekil ve büyüklükte olan yaprakçıkların yaprak sapı üzerinde birleşmesiyle meydana gelir. Yaprakçıkların şekilleri türler arasında olduğu gibi tür içerisinde de büyük değişim gösterir. Örneğin, taşyoncalarında yaprakçıkların kenarları tamamen dişli olduğu halde, yonca türlerinde yaprakçıkların uç kısmı dişlidir
15
Buna karşılık, çayır üçgülünde yaprakçıkların kenarı düzdür.
Baklagil yembitkilerinde yaprakçıkların yüzeyleri ince tüylerle kaplı olabileceği gibi, tamamen parlak ve düz olabilir. Örneğin, yonca, fiğ gibi bitkilerde yaprakçıklar parlak ve tüysüz olduğu halde, kırmızı üçgül, tüylü fiğ ve bazı çayır üçgülü formlarında olduğu gibi tamamen ince tüylerle kaplıdır. Baklagillerde bir yapraktaki yaprakçık sayısı ve birleşme şekilleri değişiklik göstermektedir Üçlü yaprak- (Trifolium, Melilotus, Medicago) Karşılıklı bileşik yaprak a- Yaprak ekseni yaprakçıkla bitenler (Onobrychis) b- Yaprak ekseni sülükle bitenler (Pisum, Vicia, Lathyrus) c- Yaprak ekseni dikenle bitenler (Astragalus) Merkezde bileşik yaprak-ışınsal (Lupinus)
16
2. Yaprak Ekseni Yaprakçıklar, çeşitli şekillerde bir eksene bağlanmışlardır. Bazı baklagil yembitkilerinde örneğin fiğ, bezelye, gazalboynuzu, korunga türlerinde yaprakçıklar eksene sapsız olarak oturmuşlardır. Buna karşılık, yonca taşyoncası, üçgül türlerinde ise tüm yaprakçıklar eksene kısa ve uzun sapçıklarla bağlanmışlardır Baklagillerde yaprakçıkların birleşme şekilleri, yaprak eksenine saplı veya sapsız bağlanma özellikleri önemli bir karakterdir. 3. Kulakçık (Stipula) Baklagillerde yaprak ekseninin sapa bağlandığı yerde yaprak sapının iki yanında iki tane kulakçık bulunur. Kulakçıkların şekli ve büyüklüğü türlere göre büyük değişiklikler gösterir Özellikle tür ve varyetelerin ayırımında kulakçıklardan çok yararlanılır.
17
a- Çanak Yapraklar (Calyx)
D - ÇİÇEK 1. Çiçek Morfolojisi Baklagillerde çiçek dış görünüşü ile kelebeği andırır. Bu nedenle, incelenen altfamilya Papilionaceae olarak isimlendirilir. Baklagillerde tek bir çiçek incelendiği zaman dört ana bölümden oluştuğu görülür. (şekil5,6) a- Çanak Yapraklar (Calyx) Çiçeği dışarıdan çevreleyen organlardır. Genellikle yeşil renklidir. Bir çiçekte 5 tane çanak yaprağı (sepal) bulunur. Bu altfamilya da beş çanak yaprağı dip kısmında birleşerek boru haline gelmiştir. Buna karşılık, çanak yaprakların uç kısmı diş şeklinde sivrileşmiştir b- Taç Yapraklar (Corolla) Çanak yaprakların iç kısmına dizilmiş değişik renklerdeki yapraklardır. Beş tanedir ve her birine Petal ismi verilir.
18
Taç yapraklar, beş tane olmasına karşılık dip kısmında bir boru meydana getirirler. Borunun uzunluğu bazı bitkilerde mm’ yi bulabilir. Böylece çiçekleri böcekler ziyaret ederken çanak yapraklarının dip kısmındaki bal özüne ulaşamazlar. Bu nedenle, böceklerin özellikle arıların sık sık ziyaret etmediği çiçeklerde tohum tutma oranı çok düşer Taç yapraklar çiçek içerisinde üç ayrı yapıda bulunurlar. aa- Bayrak En büyük taç yaprağı bayraktır. Bir tanedir. Diğer taç yaprakları ile birlikte eşeylik sütununu korur. bb- Kanatçıklar Büyüklük bakımından birbirine eşit iki taç yaprağıdır. cc- Kayıkçıklar Bir çift taç yaprağının bir kenarı boyunca birleşerek kayık şeklini alması ile oluşmuştur. Esas görevi eşeylilik sütununu korumaktır (Şekil)
19
Bazı baklagil türlerinde kıvrılmış olan kayıkçık, eşeylik sütununu iyice sarar. Bu çiçeklerde olgunlaşan dişi organ zorunlu olarak kendi çiçek tozlarıyla döllenir.(Autogamy) Bazı baklagil yembitkilerinde ise kayıkçık eşeylik sütununu sıkıca sarmaz. Bir böceğin çiçeğe konması veya herhangi bir dış etki ile eşeylik sütunu kayıkçığın dışına çıkar. Bu sırada olgun çiçek tozları dışarı dağılır. Çiçeği ziyaret eden böceklerin değişik organlarına yapışır. Aynı böceğin bir başka bitkiyi ziyaretinde bu çiçek tozları dişi organın tepeciğine bulaşır. Bu şekilde döllenen bitkilerde, dişi organ kendi çiçek tozuna karşı bir uyuşmazlık gösterir. Bitki kendine döllenmeye zorlansa bile çok az oranda tohum tutar. (Allogamy)
20
c-Erkek organlar (Androecium)
Baklagillerde genel olarak, 10 tane erkek organ bulunur. Bir erkek organ başlıca başcık (Anthere) ve sapçıktan (Filament) oluşmuştur. Başcıklar, esas olarak iki gözlü teka adı verilen çiçek tozu keseleridir. Baklagil çiçeklerinde bulunan 10 tane erkek organın birleşme durumlarına göre bitkiler üç gruba ayrılabilir. aa- Monadelphous: Bütün erkek organların filamentleri birleşmiş ve tek kardeş halini almışlardır. (Kayışkıran, katırtırnağı, acıbakla ve keçisakalı)
21
bb- Diadelphous Bir çiçekte 10 erkek organdan 9’u birleşmiş bir tanesi serbesttir. Papillionaceae altfamilyasına bağlı cinslerin büyük bir bölümü bu gruba girer. (yonca, üçgül, fiğ, korunga, taşyoncası ve gazalboynuzu). cc- Polyadelphous Tüm erkek organlar ayrıdır. Caesalpinoideae ve Mimosoideae alt familyalarına dahil (Sophora) ve çivit cinslerinde bu tip birleşme görülür. d- Dişi Organ (Gynoecium) Dişi organ, erkek organın oluşturduğu sütunun ortasında yer alır ve bir tanedir. Başlıca, tepecik (Stigma), dişicik borusu (Style) ve yumurtalık (Ovarium) olmak üzere üçe ayrılır
22
Yumurtalık içerisinde bir veya birden fazla yumurta (Ovula) hücresi bulunur. Çiçeklenme devresinde dişi organın döllenmesi ile birlikte yumurta hücreleri gelişerek tohumu oluşturular. 2. Çiçek Topluluk Şekilleri Baklagil yembitkilerinde çiçekler çeşitli şekillerde birleşerek bitkilere bağlanırlar. Birçok bitkide çiçekler, çiçek sapı (Pedunculus) üzerine Pediculus adı verilen sapçıklarla bağlanırlar. Bu çiçek durumuna salkım (Racemus) ismi verilir. Baklagil yembitkileri içerisinde yonca ve taşyoncalarının çiçekleri salkım şeklinde birleşmişlerdir.
23
Buna karşılık, fiğ, bezelye türlerinde çiçek topluluk şekli salkım olmasına rağmen, çiçekler yaprak koltuklarına doğrudan kısa veya uzun sapçıklarla birkaç tanesi birarada bağlanmıştır. Bazı baklagil yembitkilerinde ise, çok sayıda çiçek kendi aralarında kısa sapçıklarla birleşerek kömeç (Capitatus) şeklini almışlardır. 3. Çiçek Durumları Baklagil yembitkilerinde çiçekler, sap üzerindeki durumlarına göre iki gruba ayrılabilirler. Eğer, çiçekler ana sap veya yan dalların uç kısmında bunuyorlarsa, buna tepe (Terminalis) çiçek durumu denir. (çayır üçgülü, kışlık üçgül ve kırmızı üçgül)
24
Baklagil yembitkilerini kendine ve yabancı döllenmeye zorlayan bazı nedenler vardır. Bunlar şu şekilde sıranabilir. a- Bezelye, japon üçgülü, fiğ gibi cinslerin birçok türünde çiçekler açılmadan dişi ve erkek organlar olgunlaşarak döllenirler. Bu nedenle, çiçeklenme devresinde dış etkenlerle yabancı döllenme olmaz. b- Yabancı çiçek tozu ile tozlanan ve döllenen bitkilerin büyük bir bölümünde kendi çiçek tozuna karşı bir uyuşmazlık vardır. Bu bitkiler kendine tozlanmaya zorlansalar bile, çok az oranda tohum tutarlar. c- Bazı bitkilerde bir çiçek içerisinde erkek ve dişi organlar farklı zamanlarda olgunlaşırlar. “Protoandry“ veya dişi organın önce “Protogyny”
25
Buna karşılık, yonca, korunga, gazalboynuzu, çemen, fiğ ve bezelye türlerinde çiçekler yaprak sapı ile ana sap arasındaki koltuktan çıkan sap üzerinde bulunurlar. Buna koltuk çiçek durumu (Axillaire) ismi verilir. E- MEYVE Çiçekte çiçek tozları ile tozlanan ve döllenen yumurtalık, gelişerek meyveyi oluşturur. Baklagillerde meyve, esas olarak fasulye şeklindedir. Ancak cins ve türlere göre meyve şekillerinde değişiklikler görülebilir Baklagil yembitkilerinde meyvede bulunan tohum sayısı değişiktir. Tüm fiğ, yonca, bezelye, gazalboynuzu türleri ile aküçgül, melez üçgül meyveleri birden fazla tohum taşırlar.
26
Buna karşılık, taşyoncası türleri, çayır üçgülü, kırmızı üçgül, şerbetçiotu yoncası meyvelerinde genellikle bir tohum bulunur. Bazı türler arsında tohum dökme yönünden farklılıklar gözlenir. Gazalboynuzu meyveleri sararmaya başlayınca açılır ve tohumları dökülür.birçok fiğ türünde meyveler daha geç dönemlerde çatlarlar. Ancak, bitki sapının üst kısmındaki meyvelerin olgunlaşması beklenirse,alt kısmın fasulyelerinin çatlayarak tohumlarını kolayca döktüğü görülür. Yonca ve bezelye türlerinde çok fazla tohum dökülmesi görülmez. Buna karşılık, taşyoncaları ve korungada hasat için geç kalınırsa meyveler dökülür, büyük tohum kaybı olur.
27
F- TOHUM Baklagil tohumları büyüklük, şekil ve renk yönünden geniş bir değişim gösterirler. Baklagil tohumlarında genel bir kural olarak, yeni hasat edilen tohumlar canlı ve parlak renkli oldukları halde, yaşlanan tohumlarda rengin koyulaşıp matlaştığı gözlenebilir. Bir baklagil tohumu başlıca şu kısımlardan oluşur. 1- Tohum kabuğu (Testa) Tohumun etrafını sarar. Tohum kabuğu dikkatli bir şekilde incelenirse, üzerinde bazı noktalar görülebilir.bunlardan en büyüğü tohumun gelişme devresinde meyve kabuğuna bağlandığı yerin kalıntısı olan tohum göbeği (Hilum)’dir.
28
Tohum göbeği fiğ, koca fiğ gibi bazı bitkilerin tohumlarında çok belirgindir. Bu noktanın altında çiçek tozu borusunun yumurta hücresini döllemek için girdiği yerin kalıntısı görülebilir. Buna da kapıcık (Microphyle) ismi verilir. Tohumun çimlenmesi sırasındaq ilk kökçük bu delikten dışarı çıkar. Bazı tohumlarda hilumun biraz üzerinde küçük bir nokta daha görülebilir.. Delikçik (Strophiole) ismi verilen bu noktanın görevi bilinmemektedir. Ancak, bazı araştırıcılar, bu noktacığın çimlenme sırasında tohumun su almasına yardımcı olduğunu bildirmektedir.
29
2- Çenek (Cotyledonae) Baklagil tohumlarında endosperm yoktur. Çimlenme sırasında tüketilecek yedek besin maddesi çeneklerde depolanmıştır. 3- Cücük (Embriyo) Cücük iki çenek yaprağın birleştiği yerde bulunur; başlıca kökçük (Radicula) ve sapçık (Plumula)’ dan meydana gelmiştir. Sapçık üzerinde iki tane çenek yaprağı bulunur. Bu çenek yapraklarının hemen altında hypocotyl ve üstünde epicotyl büyütken dokuları bulunur. Çimlenme sırasında kökçük aşağıya doğru yönelerek ilk kökleri; sapçık ise, toprak yüzeyine doğru ilk sürgünü verir,
30
G- FİDE Çimlenme sırasında çenek yapraklarının altındaki hypocotyl bölgesi hızla gelişir. Çenek yaprakları toprağın üstüne çıkar. Yonca, üçgül, korunga, taşyoncası ve gazalboynuzu türlerinde görülen bu fide şekline Epigeal ismi verilir. Buna karşılık, bazı cinslerde, örneğin fiğ, bezelye,mürdümüklerde, toprak yüzeyinde çenek yaprakları görülmez. Çünkü, çimlenme sırasında çenek yapraklarının hemen üstündeki epicotyl bölgesi hızla büyür ve toprak yüzeyine çıkar. Cücükteki çenek yaprakları toprak içinde kalır. Bu fide şekline Hypogeal ismi verilir.
31
Normal Olarak Kendine Döllenen Bitkiler
Lathyrus sp Mürdümük türleri Lespedeza cuneata Mızraklı japon üçgülü Lespedeza stipulacea Kulakçıklı japon üçgülü Lespedeza striata Japon üçgülü Medicago hispida Pıtraklı jonca Medicago littoralis Kum yoncası Medicago truncatula Fıçı yoncası Medicago lupulina Şerbetçiotu yoncası Melilotus indica Hint taşyoncası Melilotus dentata Diş taşyoncası Pisum arvense Yem bezelyesi Trifolium fragiferum Çilek üçgülü Trifolium subterranum Yeraltı üçgülü Vicia sp Fiğ türleri Vigna sinensis Yem börülcesi
32
Normal Olarak Yabancı Döllenen Bitkiler
Lotus corniculatus Gazal boynuzu Medicago sativa Yonca Medicago falcata Sarı çiçekli yonca Medicago media Melez yonca Melilotus alba Aktaş yoncası Melilotus officinalis Sarı taşyoncası Trifolium hybridum Melez üçgül Trifolium incarnatum Kırmızı üçgül Trifolium repens Ak üçgül Trifolium pratense Çayır üçgülü Onobrychis sativa Korunga
Benzer bir sunumlar
© 2024 SlidePlayer.biz.tr Inc.
All rights reserved.