Sunuyu indir
YayınlayanKurt Bayar Değiştirilmiş 9 yıl önce
1
SOSYOLOJİ VE SOSYOLOJİNİN BİR ALT DALI OLARAK MEDİKAL SOSYOLOJİ
2
SOSYOLOJİNİN KONUSU,AMAÇLARI VE TARİHSEL GELİŞİMİ
Sosyoloji, aydınlanmanın ve modernliğin bilimidir. Genel anlamda,toplum yaşamının oluşumunu, koşullarını, işleyişini, değişimini ve gelişimini objektif bir şekilde, sosyal bütünlük içerisinde inceleyen bilim dalıdır.
3
Sosyoloji genel olarak;
Bireyin toplum içindeki yerini Sosyal grupları Sosyal sınıfları Ekonomik, politik, sosyal, dinsel, eğitsel, medikal ve hukuksal kurumları Nüfusu, yerleşme düzenini, örf, adet gelenek, görenek, değer, norm ve inançları Kısacası kültürü ve tüm bunlar arasındaki karşılıklı ilişkileri, değişimleri inceler.
4
Sosyolojinin başlıca amaçları;
Toplum düzeninin nasıl inşâ edildiğini, Toplumların sosyal değişme sürecini, Ayrı ayrı toplumlar üzerinde yapılan açıklamaların ortaya çıkardığı benzerlikleri saptayıp genellemelere varmaya çalışmak, Toplumların gelecekteki durumu üzerinde öngörüde bulunabilmektir.
5
Sosyolojinin isim babası Comte`un dediği gibi; ”sosyoloji, hem insanlığın geçmişteki gelişimini açıklayan hem de gelecekteki seyrini öngörmeye çalışan toplumun doğal bilimidir.”
6
Türk sosyoloğu Sezer’in deyişiyle; ”Sosyoloji, genç bir bilim dalıdır
Türk sosyoloğu Sezer’in deyişiyle; ”Sosyoloji, genç bir bilim dalıdır. ”Sosyolojinin bilim olarak ortaya çıkışı, Sanayi Devrimi ve Fransız Devrimi sonrasına rastlar.
7
Sosyal düşünce tarihinde çok önemli bir yere sahip olan ünlü filozof Platon’un sosyal felsefenin esas noktası, düzen bozukluklarına karşı tepki gösterme ve bunları düzeltmeye çalışma olmuştur. Yunan sitelerinin akılcı bir şekilde düzenlemesi gerektiğini ileri süren Platon, Cumhuriyet adlı yapıtında, gerçek bir sosyal felsefe sistemi sunar.
8
Aristoteles ise sosyal bilimi her şeyden önce bir gözlem bilimi olarak ele alır. Ona göre toplumlar yaşayan varlıklardır. Aristoteles, özellikle toplumun psikolojiye etkisi üzerinde durmuştur. Aileyi sosyal grubun en iyi birimi olarak görmüştür. Aristoteles, toplumu, canlı varlıklara benzetir.
9
Özellikle çağdaş hukuk ve sosyolojinin temellerini oluşturan bir düşünce getiren Saint Augustinus bizi ilgilendiren konuları,Tanrı Sitesi adlı yapıtında toplamıştır.
10
yılları arasında yaşayan ve kanımızca sosyolojinin kurucusu olan İbn-i Haldun Mukaddime adlı ünlü yapıtıyla sosyolojinin ilk müjdecisi olmuştur. Bu yapıtta tarih için yapmış olduğu tanım tamamen sosyolojiktir.
11
İtalyan Machiavelli ise siyaset sosyolojisinin kurucularındandır
İtalyan Machiavelli ise siyaset sosyolojisinin kurucularındandır. Hükümdar adlı yapıtında insanların egoist, korkak, iki yüzlü, kendi çıkarlarını düşünen “amaca ulaşmak için her şeyi meşru sayan” yaratık olduklarını ileri sürer. Ona göre amaca ulaşmak için her yol yasaldır. Bu konuda Hükümdar’da şöyle demektedir:
12
…Mücadelenin iki yolu vardır: Biri kanun yolu, diğeri kuvvet yoludur
…Mücadelenin iki yolu vardır: Biri kanun yolu, diğeri kuvvet yoludur. Birincisi insanlar, ikincisi hayvanlara özgüdür. Fakat,çoğu zaman olduğu gibi, birinci yol yeterli gelmediği zaman ikinci yola başvurmak gerekir. Bu nedenle hükümdar insanca davranmayı da, hayvanca davranmayı da bilmelidir….
13
Sosyolojinin doğuşunda üç akım etkili olmuştur. Bu akımlar: 1
Sosyolojinin doğuşunda üç akım etkili olmuştur. Bu akımlar: 1. Doğal hukuk akımı 2. Toplum tarihi 3. Alman İdealist felsefe akımı
14
Rousseau toplumun bir sözleşmeden doğduğunu kabul eder
Rousseau toplumun bir sözleşmeden doğduğunu kabul eder. Rousseau’ya göre toplum sözleşmesi şöyle özetlenebilir: “Her birimiz bütün varlıklarımızı ve bütün gücümüzü bir arada genel istemin buyruğuna verir ve her üyeyi bütünün bir parçası kabul ederiz” Rousseau, kişiliği sosyal koşulların oluşturduğunu ve değiştirdiğini anlamıştır. Bu konuda Rousseau’nun ünlü bir sözü vardır: “İnsanlar mutlu olarak doğarlar, insanları mutsuz eden toplumdur.”
15
Çağdaş anlamda sosyolojinin müjdecisi sayılan Montesquieu ise gözlemciliğe önem vermiş, incelediği özel konulardan genellemelere gitmemeğe özen göstermiştir. Olması gerekenin değil gerektikçe var olanın söylenmesi gereğine değinmiştir.
16
Sosyolojinin bir diğer öncüsü Saint – Simon’dur
Sosyolojinin bir diğer öncüsü Saint – Simon’dur. Saint – Simon’un sosyal fizyoloji, sosyolojinin temel görevi toplumu hareket ve dönüşüm halinde İncelemektir. Saint – Simon için geniş bir atölye olan toplumun görevi bireylere değil doğaya egemen olmak, onu biçimlendirmektir. İnsanların birleşmesi sonucu, gerçek bir varlık olarak ortaya çıkan toplum, sosyal ve bireysel çabanın bir sentezi yani üretim, aksiyon ve yaratmadır.
17
Auguste Comte’a göre; sosyoloji en gelişmiş pozitif bilimdir
Auguste Comte’a göre; sosyoloji en gelişmiş pozitif bilimdir. Comte’a göre sosyoloji, sosyal statik (sosyal düzen) ve sosyal dinamik (toplumların ilerlemesi) olarak iki bölümden oluşur. Pozitivizmin kurucusu olan ve “üç aşama yasası” (teolojik, metafizik ve pozitif aşama) ile tanınan Comte’a göre Pozitivizim zihinlerdeki kargaşalığı sona erdirecektir.
18
F. Le Play de toplumun, miras hukukuyla düzenleneceğini söyler
F. Le Play de toplumun, miras hukukuyla düzenleneceğini söyler. Ona göre toplumdaki düzensizlik ailedeki düzensizlikten kaynaklanmaktadır. Ailedeki düzensizlikse mirasın bölünerek geçmesinden ve parçalanmasından ötürüdür. Miras kuşaklardan kuşaklara parçalanmadan geçmelidir ki aile sağlam kalsın ve bu sağlam ailelerden kurulu toplumda sağlam olsun.
19
Comte ve Le Play’in yanı sıra İngiliz sosyolog Herbert Spencer çağındaki toplum içinde bulunduğu karmaşadan kurtarmanın yolu olarak Laissez – Faire (bırakınız yapsınlar – bırakınız geçsinler) doktrini savunuyordu. Bir bireyselci olan Spencer’ a göre “ Toplumların evriminin yönü bireylerin, toplumun çıkarı için var olduğu toplum tipinden (askeri toplum); toplumun üyelerinin çıkarları için var olduğu toplum tipine (endüstriyel toplum) doğrudur…”
20
Sosyolojinin kurucularından K
Sosyolojinin kurucularından K. Marx’a göre, toplumun çatışma – yönelimli teorisini geliştirmiştir. Marx’ı n esas amacı yaşam koşulları (toplumun ekonomik alt yapısı) ve düşünler ( toplumun normatif üst yapısı) arasındaki ilişkileri analiz etmektedir.
21
Max Weber’e göre; toplumsal düzeydeki karmaşanın yok edilmesinde bürokrasi son derece önemlidir. Sosyolojinin kurucularından Emile Durkheim ise Sanayi Devrimi ve özellikle Fransız Devrimi sonrası Fransız toplumunda meydana gelen huzursuzluklara çözüm önerisi çabalarına girişmiştir.
22
Sanayi toplumları ile sanayi öncesi toplumlardaki yaşamın farklı niteliklerini belirtmek için Tönnies, Gemeinschaft (topluluk) ve Gessellshaft (toplum) kavramlarını geliştirmiştir. Sosyolojinin kurucularından V.Pareto ise İtalyan ve Batı Avrupa toplumlarındaki kargaşa ve kaos durumuna siyasal düzlemde çözüm önerisi getirerek toplumu reorganize etme görevini Machiavelli’nin “Tilki”lerine yani azınlıkçı seçkin kesime vermiştir.
23
20.Yüzyılda Aile sosyolojisi Din sosyolojisi Hukuk sosyolojisi
Sapma sosyolojisi Dil sosyolojisi Sanayi sosyolojisi Köy sosyolojisi Kent sosyolojisi Ekonomik sosyoloji Eğitim sosyolojisi Çevre sosyolojisi Sosyolojinin sosyolojisi gibi yeni sosyoloji dalları ortaya çıkmıştır.
24
20.Yüzyılın ikinci yarısında ortaya çıkan sosyolojinin alt dallarından biride medikal sosyolojidir.
25
MEDİKAL SOSYOLOJİ, KONUSU VE TARİHSEL GELİŞİMİ
26
Medikal sosyoloji, genellikle hastaların toplumun yapısıyla ilişkisini, hastaların dağılımını, hastalıklara karşı insanların tutumlarını, hastalıkların sosyo -ekonomik ve kültürel nedenlerini, sağlık-hastalık ile sosyal sınıf ilişkilerini, yoksulluk, işsizlik, boşanma ve ölüm gibi sosyal olguların sağlık ve hastalığa etkilerini, çevre, yaşanılan konut, aile ve meslek faktörlerinin sağlık ve hastalıktaki rolünü inceler
27
Medikal sosyoloji; “sağlık hizmetlerinin yapılaşmasını etkileyen sosyal ve ekonomik faktörler, hekim-hasta ilişkisini, medikal bürokrasi ve tıp sisteminin sosyal yapı içindeki yeri” , hastanelerin örgüsel yapısı, hastalarla ilgili görevlilerin (doktor, ebe, hemşire, sağlık memuru, hasta bakıcı gibi…) sosyal rollerini de kendisine konu edinir.
28
Medikal sosyoloji Sosyal tıp’tan Epidemiyoloji’den Etiyoloji’den
Halk sağlığından oldukça farklıdır
29
En genel anlamda Claus’a göre, birbirleriyle ilişkili “olumlayıcı” (enabling) ve “olumsuzlayıcı” (disabling) faktörler Avrupa da medikal sosyolojinin gelişimini etkilemiştir. Söz konusu faktörleri kısaca açıklayalım:
30
1) OLUMLAYICI FAKTÖRLER
Avrupa da medikal sosyolojinin gelişiminde hükümetin medikal sosyolojik araştırmaları destekleme yoluyla oynadığı roldür. Üniversitelerin hızlı bir şekilde gelişiminde, yüksek öğrenimin demokratikleşmesi, geniş nüfus gruplarının, kadınların üniversiteye girişi ve genelde eğitim sisteminin liberalleşmesi yeni üniversitelerin inşa edilmesini ve üniversitelerin gelişmesini zorunlu kılar.
31
Modern sosyolojinin kendisinin ilerlemesi ve gelişmesi,
1960’ların sonlarında ki öğrenci hareketleri ve politik iklim, Medikal eğitimde ki düzenlemelerdir. Bu düzenlemeler tıbbın pratiğine en iyi şekilde uydurulan medikal öğretim için zorunluluğu vurgular.
33
TE$EKKÜRLER
Benzer bir sunumlar
© 2024 SlidePlayer.biz.tr Inc.
All rights reserved.