Sunuyu indir
Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz
1
UŞAK EĞİTİM FAKÜLTESİ SOSYAL BİLGİLER ÖĞRETMENLİĞİ
SINIF YÖNETİMİ “KONUŞMA VE ZORLUĞU” Öğretim Üyesi Yard.DoçDr. Mehmet AKSÜT Hazırlayan Olcay YILMAZ /C
2
KONUŞMA VE KONUŞMA ZORLUĞU
DİL GELİŞİMİ Bebekler daha birkaç haftalıktan itibaren sesli uyarımları algılamaya ve onlara tepkide bulunmaya başlarlar. 1. Ayda bebekler “bah” ve “pah”, “ga” ve “da” ,b, heceleri birbirinden ayırt edebilirler. Konuşmayı öğrenmek uzun ve karmaşık bir süreçtir. Çocuk 12 ve 15 aylıkken ilk sözcüğü söyler. Bu demektir ki 12 ya da 15. ayda çocuk iletişiminin dile hazırlamak şeklinde yapar. Çocuğun gereksinimi olan iletişim bu evrede mimiklerle, ağlama biçimleriyle ve anlamsız mırıldanmalarla ifade edilir.
3
Bebeklerin İhtiyaç Dili
İLK İLETİŞİM ARACI OLARAK AĞLAMA BİÇİMLERİ VE NEDENLERİ Hayatın ilk günlerinde seslendirme ağlama şeklindedir. Bu nedenle ağlama bir iletişim aracı niteliğindedir. İlk iki haftada ağlama düzensiz aralıklarla görülür ve çoğu kez uyku gereksiniminden kaynaklanır. Bebeklerin İhtiyaç Dili “Bebeklerin ihtiyaçlarını haber vermek için kullandıkları dil ağlamaktır”
4
7 haftalıktan sonra küçük çocuklarda açlık ağlamak için en nemli nedenlerden biri iken gürültü ve ışık 2. derecede önemli nedenler arasında sayılır. İlk 3 ayda karın ağrısı, acı, parlak ışık, gürültü, rahatsız pozisyon ve uyku sırasındaki rahatsızlıklar nedeniyle çocuklar ağlarlar. Daha 3 aylık bile olmadan çocuk ağlamanın ilgi toplamak için bir yöntem olduğunu öğrenir. 4 aylık çocuk yetişkin onunla oynamayı reddettiği zaman; 5 aylık çocuk yetişkin kendisine ilgi göstermediği zaman; 9 aylık çocuk yetişkin başka bir bebeği tercih ettiği zaman ağlar. Nedensiz ağlayan çocuklarsa çoğu kez kişilik kusuru olan özürlü dağılmış ya da sağlam olmayan temellere kurulmuş ailelerin çocuklarıdır. Her çocuk için dil geliştikçe ağlama azalmaktadır. Çocuk yeterli sözcük dağarcığına sahip olduğunda ağlamayı hemen terk edemez. Bunun için çocuğun önce isteklerini konuşarak ne şekilde yerine getirebileceğini öğrenmesi gerekir.
5
CIVILDAMA (KUMRU GİBİ SES ÇIKARMA)
2. ayın sonundan itibaren ilk zamanlarla oranla daha az ağlamaya rastlanırken, bebekler kumru gibi sesler çıkarmaya başlarlar. Bunlar genellikle bebeğin rahat ve hoşnut olduğu zaman çıkardığı sesli harflerden oluşur ve dünyanın her yerindeki çocuklarda görülür. Bu sesler öğrenilmemiş ve geneldir. Bu ilkel seslerin çevresel etkenlerden ve işitme algısından bağımsız olarak meydana geldiği görülür. HECELEME 5 ile 6. aylarda, kumru gibi ses çıkarma tek heceli anlamsız sözcüklere dönüşür. Çocuk artık seslendirmelerini dikkat çekmek, isteklerini açığa vurmak ya da karşı olduğunu belirtmek üzere kullanmaya başlar.
6
İlkel dilini hem kendini ifade etmek, hem de diğerlerinin davranışını değiştirmek amacıyla kullanır.
İlk önce sesli harfler sessiz harflerle birleşir. Daha sonra çocuk bu sesleri birbiri ardına tekrara eder. (ma-ma gibi) İşte bu gerçek hecelemedir. Heceleme yaşı 3 ile 12 ay arasıdır. Ama ama kesinliği çocuk 8 aylıkken kazanır. 7. ve 8. aylarda çocuğun aynı hece kalıplarını birbiri ardına sıraladığı ve tekrarladığı görülür. (ba ba ba, ma ma ma). Heceleme sözlü bir pratiktir. Dile gerekli olan şekilli hareketlerin gelişmesi için temel hazırlar.
7
KONUŞMAYA HAZIR OLMA Dudak ve dişlerin koordinasyonuyla meydana gelen seslerin çıkabilmesi için ön dişlerin çıkmasını beklemek gerekir. Sinirler ve kaslar doğumda tümüyle gelişmiş olmasına rağmen bunlardan yararlanabilmek için vokal mekanizmanın öteki parçalarının da gelişmesini beklemek gereklidir. Konuşmaya zihinsel hazırlık motor hazırlıktan sonra gelir. Beyin çocuğun geçmişte olan olayları hatırlayabileceği ya da o olaylarla şimdikiler arasında ilişki kurabileceği kadar gelişmedikçe çocuk zihinsel olarak konuşmaya hazır değildir. Konuşmaya hazır olma aylık çocuklarda görülür. Bu dönem çocukta “öğretilebilir” evre olarak kabul edilir. Çocuk 1 yaşındayken yetişkinin belli kişi ve nesneler için kullandığı sözcükleri hatırında tutmaya başlar. Örneğin çocuk, babasına “baba” diye hitap etmeyi öğrenince bütün erkeklere “baba” der; ta ki, belli sözcükleri belli anlamlarla birleştirebilinceye kadar.
8
Dil gelişinin şekli tüm çocuklar için aynıdır
Dil gelişinin şekli tüm çocuklar için aynıdır. Öğrenmenin derecesi ise, çocuğun çevresinin, organik yapısına ve gelişim hızına bağlıdır. Sesler kimi zaman çocukta simgeleyici bir ifade kazanabilir. Örneğin gerçek sözcük yerine sembolleri kullanmaya başlayan çocuk araba yerine “düt”, tren yerine “çuf çuf”, gezmek yerine “atta”, su yerine “du du” diyebilir. Çocuk, zihni başka bir motor davranışla meşgul olduğunda, konuşmayı 2. plana atar. Örneğin 9 – 18 aylık çocuk yürümeyle meşgul olduğundan konuşmak için çaba harcamaz, ancak tam anlamıyla yürüyebildikten sonra tekrar konuşma çabalarına başlar. İLK SÖZCÜKLER İlk sözcükler genellikle 1. yılın sonlarında kullanılmaya başlar. İlk sözcükler 1 ya da 2 heceden oluşur. (baba, mama gibi) Bu tek sözcük döneminin ardından 15 – 18. aylar arasında 2 sözcük ve farklı anlamların ifade edildiği cümlelerin kurulduğu dönem başlar. Çocukların ilk konuşmaları öncelikle onların günlük yaşamlarında yakından ilgilendikleri ve onlar için işlevi olan objelerle ilgilidir. Bu sözcüklerin, çocuğun en çok dikkatini çeken bireylerle, araba, köpek, bebek gibi çocuğun çok yakınında olan objelerle ilgili olduğu tespit edilmiştir.
9
KONUŞMA ZORLUĞU KONUŞMAYA NEGATİF ETKİ EDEN, GEÇ KONUŞMAYA NEDEN OLAN YA DA İSTENEN KONUŞMA SEVİYESİNİ ENGELLEYEN DURUMLAR Bunun en sık karşılaşılan nedenleri arasında zeka sorunlarını saymak yerinde olur. Zeka olarak, yaşıtlarına göre geri olan çocuklar, yaşıtlarından daha geç konuşmaya başlayacaklardır. , İşitme sorunu olan çocuklar dış dünyadan hiçbir ses işitmedikleri ve uyaran almadıkları için konuşma sorunu onlarda da yoğun bir şekilde olacaktır. Çocuğun konuşma mekanizmasının gelişmesi için dış dünyadan ses olarak uyarı alması, bunları algılaması, yorumlaması, ayırt etmesi ve bunun sonucunda benzer sesleri çıkartması süreci gereklidir. Konuşmaya negatif etki edecek diğer bir durum ise çocuğun görme sorunudur. Bu durum işitme sorunu kadar probleme yol açmasa da çocuğun etrafında olup bitenleri görmesi, nesneleri tanıması, isimlerini öğrenmesi, diğer çocuklara uyum sağlaması açısından, görme özrünün olması, konuşma açısından sorun olabilmektedir.
10
Havaleler ve epileptik nöbetler çocukların beynindeki işitme merkezi veya ilgili bölümlerde zarara yol açarak konuşma açısından ciddi sorunlara yol açabilmektedir. Diğer bir neden olarak kendi halinde olan, çok fazla uyarı almayan çocuklarda geç konuşma ve iletişim orunları olabilmektedir. Etrafında fazla insan bulunmayan, kendi halinde kalan çocuklarda konuşma gelişimi geri olabilmektedir. 0-3 yaşta izlenen TV’ye (saatlerce müzik, reklam izleme) bağlı olarak çocuklarda dış dünyadan kopma, kendi halinde olma eğilimi duygusal alışverişten vazgeçme, konuşmama, yaşıtları ile ilgilenmeme, seslenince bakmama gibi bir durumun olduğu psikiyatrik tablo gelişebilir. Ayrıca düzenleme bozuklukları, yaygın gelişimsel gerilikler, kronik depresyon, çocukluk çağı psikozları gibi bir çok hastalıkta ve sinir sistemini tutan hastalıklarda konuşma sorunları yaşanmaktadır.
11
Çocuğun Konuşma ve İletişim Yönünde Gelişimi Hızlandırmak İçin Yapılabilecekler
Çocuğa sevgi ve huzur dolu bir aile ortamı hazırlamak. Çocuk ile ilgilenmek ve sevildiğini hissettirmek. Çocuğun bedensel ihtiyaçlarına (yemek, uyku, koruma vb.) cevap vermek. Çocuk ile yaşı ne olursa olsun sık sık konuşmaya çalışmak. Onun kendi halinde kalmasına izin vermemek. Mümkün olduğunca yaşıtları ile birlikte oyun oynamasını sağlamak.
12
İnsanlar arasında sık sık bulundurmak.
Ona hikaye, masal anlatmak, ninni söylemek. Televizyon karşısında çok uzun süre kalmasını engellemek. (0-4 yaş) Onun fikirlerine değer vermek. Onun ile sık sık dertleşmek, kendine güvenini artırmak. Onun sık sık sosyal ortamlarda bulunmasını sağlamak. O konuştuğunda onu cesaretlendirmek, teşvik etmek. Onun yaşına uygun bir eğitim almasını sağlamak. Ondan yaşına uygun olarak hikaye, masal anlatmasını istemek. Onun ile konuşurken ses tonunu iyi ayarlamak. Konuşma zorlukları gördüğümüzde onun dikkatini konuşma zorlukları üzerine çekmemek.
Benzer bir sunumlar
© 2024 SlidePlayer.biz.tr Inc.
All rights reserved.