Sunuyu indir
Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz
1
OKULUMUZA HOŞ GELDİNİZ…
2
ANNE BABA TUTUMLARI VE ÇOCUKLAR ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ
ŞEYMA KAYMAK OKUL PSİKOLOJİK DANIŞMANI
3
ANNE-BABA-ÇOCUK İLİŞKİSİ
Anne-baba-çocuk ilişkisi, temelde anne ve babanın tutumlarına bağlıdır. Anne babanın tutum ve davranışlarını oluşturan nedenler incelendiğinde tüm tavır alışlarda olduğu gibi, anne babaların çocuklarına takındıkları tavrın da bir öğrenme ürünü olduğu görülür
4
Anne Babaların, Çocuklarına Karşı Tavırlarını Etkileyen Başlıca Faktörler Nelerdir?
5
Anne ve babanın zihinlerindeki çocuk modeli (hayali çocuk) ,
Toplumun kültürel değerleri, Anne babanın üstlendiği ebeveyn rolü ile ilgili olarak kendisini yeterli hissedip hissetmediği, Çocuklarının sayı, cinsiyet ve kişilik özelliklerinden memnun olup olmamaları. Anne ve babanın kendi çocukluk yıllarındaki deneyimleri, Aile içinde eşler arasındaki ilişkinin niteliği.
7
AŞIRI OTORİTER AİLE TUTUMU
Çocuğa söz hakkı tanınmaz. Uygulanan kuralların mantıklı bir açıklaması yoktur veya olsa da çocuğa açıklanmaz. Kurala uymayanlar cezalandırılmalıdır görüşü hakimdir. Eleştiri ve aşağılama çok sık görülür. Sürekli çocukların yanlışları vurgulanır, olumlu hareketleri görmezden gelinir. Çocuğa şefkat, sevgi, sıcaklık verilmez,
8
Aşırı Otoriter Aile Tutumunun Çocuğun Kişilik Gelişimine Etkileri
Çocukta kendine güven duygusu oluşmaz. Pasif ve edilgen bir kişilik sergilerler. Yaratıcılık engellenir. Hata yapanlar mutlaka cezalandırılmalıdır görüşünü benimserler. Aşırı Otoriter Aile Tutumunun Çocuğun Kişilik Gelişimine Etkileri
9
Rutin ve sınırları belli olan iş ve meslekleri seçerler.
En küçük bir hatada bile hoşgörüleri olmayabilir. Okul yaşamlarında fazla başarılı olamazlar. Anne-babalarının (veya bir otoritenin)olmadığı ortamlarda kendilerini boşlukta hissederler ve bir otorite bulma arayışı içine girerler.
12
Disiplin yalnız çocuklar için değildir!!!
Nasıl bir disiplin? Disiplin: çocuğun kabul edilebilir sosyal etkileşim kurallarını öğrenmesine yardımcı olmak. Çocuğu duyarlı bir yetişkinliğe hazırlamak. Disiplin yalnız çocuklar için değildir!!!
13
Yasak ve öğüt yerine örnek
Disiplinde de en etkili yöntem örnek olarak öğretmektir. Gerçek disiplin sevgi ve anlayış ister. Disiplin uğruna o evde yaşamın tadı kaçıyorsa evde disiplin değil yaptırım uygulanıyor demektir.
14
Dış kontrollü disiplin
Sözel olumsuz disiplin yöntemleri Kızıp bağırma: Ne laf anlamaz çocuksunnnn!! Tehdit etme: bir daha ellersen elini kırarım!!! Sözle hor görme: Utan utann… Sevgiyi esirgeme: Seni artık sevmiyorum
15
Özdenetim kişinin bazı kuralları benimsemesi ve dış uyarılara gerek kalmadan bu kurallara kendi kendine uymasıdır. İlk temel ilke kural ve beklentileri açıklamak, ikinci temel ilke ise desteklemektir.
16
Özdenetim nasıl elde edilir?
Azarlayacağınıza – açıklayın Bunların yeri burası mı? Sana kaç kere söyledim. Ali çanta ile paltonu kapının önüne bırakma kalabalık oluyor. İçeri götürmeni istiyorum Kızacağınıza – çocuğa öğretin çabuk oyuncaklarını topla !! Gel odanı beraber toplayalım
17
Yaptırım uygulayacağınıza – çocuğu işe katın
Tabaktakileri bitirmeden sofradan kalkmak yok Yerine - Ispanaktan yiyebileceğin kadarını kendin al ama hepsi bitecek anlaştık mı?
18
Kabul edilir davranışı takdir edin
Çantanı artık hep içeri götürüyorsun bu çok güzel… Disiplin kazandırmada bir başka yöntem dikkati başka yöne çekmektir. Yapma etme demek yerine ‘bak şimdi seninle ne oynayacağız?’
19
AŞIRI HOŞGÖRÜLÜ AİLE TUTUMU
Çocuğun aşırı hareket ve davranış serbestliği vardır. Kurallar yok denecek kadar azdır. Aile ‘yaşayarak öğrensin’ mantığını sürdürerek müdahalede bulunmaz. Çocuğa tanınan haklar sayısız, görev ve beklentisi en az düzeydedir.
20
Aile kimi zaman göz dağı verip, cezalandırır
Aile kimi zaman göz dağı verip, cezalandırır. Fakat hiç bir konuda caydırıcılık söz konusu olmaz. Anne-baba çocuğun davranışının yanlış olduğunu görse bile ‘özgür olmalı’ anlayışı ile hareket ettiğinden müdahale etmez.
21
Aşırı Hoşgörülü Aile Tutumunun Çocuğun Kişilik Gelişimine Etkileri
Anne-babasına hükmeder ve onlara çok az saygı gösterir. Bencil olurlar. Eleştiriye açık değillerdir. Başkaldırıcı olur ve toplum dışı davranışlar sergiler.
22
Kuralsızlığa alışan çocuklar, okuldaki kurallarla karşılaşınca okula ve arkadaş çevresine uyum sağlamakta zorluk çekebilirler. Her istediklerini elde ettiklerinden bir süre sonra yaşadıkları doyumsuzluk ileride zararlı alışkanlıklar edinmelerine sebep olabilir.
23
AŞIRI KORUYUCU AİLE TUTUMU
Bu ailelerde anne-babalar çocuğa gereğinden fazla özen gösterip onu denetim altında tutarlar. Çocuğun başına kötü şeyler gelir diye kendi başına bir şeyler yapmasına izin vermezler. Çocuğun tüm ihtiyaçları büyükleri tarafından karşılanmaya çalışılır.
24
Aşırı Koruyucu Aile Tutumunun Çocuğun Kişilik Gelişimine Etkileri
Çocuğun aşırı bağımlı,ürkek,çekingen ve güvensiz bir kişilik geliştirmesine neden olur. Çocuğun hatalarının sonucunu yaşayarak öğrenmesine izin verilmez,sorumluluk duygusunun gelişmesi engellenir. Çocuk ileriki yaşamında karar almakta ve uygulamakta zorluk çekeceği gibi yaşama karşı içinde bir korku oluşturur.
25
Çocuğun kişiliği gelişmez
Çocuğun kişiliği gelişmez. İnatçı, istediğini tutturan , mantıksız kavgalar çıkaran , çabuk mutsuz olan bir çocuk ve ileride benzer niteliklere sahip bir yetişkin olur. Çevresindeki insanlarla iletişim kurmakta güçlük çeker. Karşılaştığı sorunlarla başa çıkamayacağına inanır ve sürekli hata yapma eğilimi içindedir.
27
TUTARSIZ AİLE TUTUMU Genellikle genç ebeveynlerde ve ilk çocuğun yetiştirilmesinde görülür, Eşlerin çocuk yetiştirmeye farklı bakmaları ve bunu çocuğa yansıtmaları temel sebeptir, Çocuğun yaptığı bir davranış bazen çok sert bir tepki alabilirken, bazen de çok olumlu karşılanabilmektedir,
28
Tutarsız Aile Tutumunun Çocuğun Kişilik Gelişimine Etkileri
Bir davranışın kimi zaman ödüllendirilmesi kimi zaman da cezalandırılması çocuğun ne zaman, nerede, ne yapacağını bilememesine yol açar. Çocuk hangi davranışın nerde ve ne zaman yapılmayacağını kestiremez. Ayrıca yaptığı davranışın doğru olup olmamasından daha çok “Ne zaman yaparsam cezadan kurtulabilirim “ düşüncesiyle ilgilenir.
29
Kendi görüş ve düşüncelerini aktaramazlar.
Çocuk kendini kanıtlamak ve dikkatleri üzerine çekmek için, ürkek, yumuşak huylu, söz dinleyen ya da kendi benliğini ve bağımsızlığını göstermek için kavgacı, sinirli bir çocuk olabilir.
31
MÜKEMMELİYETÇİ AİLE TUTUMU
Anne baba çocuğundan her şeyin en iyisini bekler. Kendi gerçekleştiremediği yaşantıları çocuğunun gerçekleştirmesini ister ve çocuk olduğu gibi kabul edilmez. Aile, bedensel ve zihinsel yönden beklentileri karşılaması için çocuğu kapasitesinin çok üstünde eğitimlere tabii tutar.
32
Çocuktan aşırı titizlik ve temizlik beklenir.
Kurallar ve kalıplar belirlenir ve çocuğun bunlara mutlaka uyması beklenir. Çocuğa bütün çocukça davranışlar yasaklanır. Arkadaş seçimi de aileye aittir.
33
Mükemmeliyetçi Aile Tutumunun Çocuğun Kişilik Gelişimine Etkileri
Aşırı titiz yada tam tersi dağınık çocuklardır. Kendilerine güvenleri yoktur. Başarısızlığa uğradıklarında kolayca hayal kırıklığı yaşarlar. Yanlış yapmaktan korkarlar. Okuldaki sıraları hep derli toplu,ders aralarında ödev yapan, grup çalışması yapmak gerektiğinde şikayet eden,bir işi tam yapmak için günler öncesinden çalışmaya başlayan çocuklardır.
34
Demokratik Aile Tutumunun Çocuğun Kişilik Gelişimine Etkileri
Sosyalleşmiş, işbirliğine yatkın çocuklardır. Arkadaş canlısı ve duygusaldırlar. Sosyal açıdan dengeli ve mutlu bireylerdir. Özgüvenleri yüksektir, sorumluluk sahibidirler, Kendine ve başkalarına güvenir. Yaratıcı ve bağımsızdır, Kurallara ve otoriteye saygı duyar.
35
DEMOKRATİK AİLE TUTUMU
Çocuk tüm yönleriyle kabul edilir, Çocuğa yol gösterir ama alacağı kararlar konusunda serbest bırakır, Aile içinde kurallar ve sınırlar herkes için ve hep birlikte belirlenir ve bu sınırlar içinde çocuk özgürdür, Kuralların mantıklı açıklaması yapılır, Aileyi ilgilendiren kararlar birlikte alınır. Her konuda çocuğun düşünce ve fikirleri dinlenir,
36
Çocuk Ne Yaşarsa Onu Öğrenir
Eğer bir çocuk sürekli eleştirilmişse, Kınama ve ayıplamayı öğrenir. Eğer bir çocuk alay edilip aşağılanmışsa, Sıkılıp, utanmayı öğrenir. Eğer bir çocuk sürekli utanç duygusuyla eğitilmişse, Kendini suçlamayı öğrenir.
37
Eğer bir çocuk hoşgörü ile yetiştirilmişse,
Sabırlı olmayı öğrenir. Eğer bir çocuk hakkına saygı gösterilerek büyütülmüşse, Adil olmayı öğrenir. Eğer bir çocuk kabul ve onay görmüşse, Kendini sevmeyi öğrenir. Eğer bir çocuk aile içinde dostluk, arkadaşlık görmüşse, Bu dünyada mutlu olmayı öğrenir.
38
ÇOCUKLARA NASIL YAKLAŞMALIYIZ
39
Çocuğunuzun hem fiziksel hem de duygusal ihtiyaçlarına dikkat edin ve onu her açıdan doyurun.
Önce siz çocuğunuza saygı gösterin ki, o da size saygı göstermeyi öğrensin. Yanlışlardan önce doğru davranışlarını görmeye çalışın ve takdir edin. Çocuğunuza “tembel”, “sorumsuz”, “inatçı” gibi sıfatlar yakıştırmayınız onun bu gibi davranışlarını artırır.
40
Çocuğunuzun söyledikleri ciddiye alın, “sen ne anlarsın” diyerek hevesini kırmayın.
Çocuğunuzla sadece kötü davranışlarını konuşmak çözüm değildir. Kötü davranışın yerine yapması gereken iyi davranışlar üzerinde konuş Sizi üzdüğünde azarlamak yerine üzüntünüzü ona ifade edin. Hata yaptığınızda özür dilemekten çekinmeyin. Çocuklar birçok şeyi sizden görerek öğrenirler. Çocuğunuza her zaman iyi örnek olun.
41
Çocuğunuza evde ve günlük yaşamda sorumluluk verin
Çocuğunuza evde ve günlük yaşamda sorumluluk verin. Yapması gereken görevleri olduğunu benimsemesini sağlayın. Her şeyi onlar için siz yapmayın. Ara sıra yanlış yapmasına izin verin. Yanlış yaparak doğruları mutlaka bulacaktır. Konuşurken suçlayıcı, eleştirici ve öğüt verici olmayın. Bu sizden uzaklaşmasına neden olur. Çocuğunuzun asla başkalarının çocukları veya arkadaşları ile kıyaslamayın. Bu hem size hem de kıyaslandığı kişiye karşı olumsuz duygular beslemesine neden olur.
42
Sadece siz konuşmayın siz konuşurken çocuğunuz susuyorsa, siz de boşuna konuşuyorsunuz demektir.
Çocuğunuzu başkalarının yanında küçük düşürmeyin. Konuşmanız gerekiyorsa bunu yalnızken yapın. Yapması gerekenleri sürekli hatırlatarak baskı oluşturmayın. Artık büyüdüğünü kabul edin ve sorumluluğu ona bırakın. Çocuğunuzu bir bütün olarak eleştirmeyiniz. Sadece o anda yaptığı yanlışı hedef alın.
43
Boş zamanlarında bir faaliyeti yapması için destekleyin.
Çok öfkeli olduğunuzda kendinize mola verin ve öfkeniz gecene kadar bekleyin ondan sonra çocuğunuzla konuşun. En önemlisi çocuğunuzun kendisi olmasına izin verin. Onu belli bir kalıba sokmaya çalışmayınız.
Benzer bir sunumlar
© 2024 SlidePlayer.biz.tr Inc.
All rights reserved.