Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

HAB İ BE KAYNAK 12/A 52 TÜRK EDEB İ YATI SAL İ HA A Ş ILAK.

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "HAB İ BE KAYNAK 12/A 52 TÜRK EDEB İ YATI SAL İ HA A Ş ILAK."— Sunum transkripti:

1 HAB İ BE KAYNAK 12/A 52 TÜRK EDEB İ YATI SAL İ HA A Ş ILAK

2 1.NE ZAMAN ORTAYA ÇIKMIŞTIR? 2.ÖZELLİKLERİ NELERDİR? 3.TEMSİLCİLERİ KİMLERDİR? 4.BU AKIMLA YAZILMIŞ ŞİİR ÖRNEKLERİ NE ZAMAN ORTAYA ÇIKMIŞTIR? ÖZELLİKLERİ NELERDİR? TEMSİLCİLERİ KİMLERDİR? BU AKIMLA YAZILMIŞ ŞİİR ÖRNEKLERİ

3  Herkes istediğini yapar mıydı?  Her dileyen, dilediği gibi yaşar mıydı?  Belli kurallarla sınırlandırılmak, hiç sınırlandırılmamaktan evlâ mıdır?  Peki, edebiyatta da hayattaki gibi sınırlar var mıdır?  Edebiyatın en duygusal alanı olan şiirde de kuralsızlık mı duyguyu daha iyi yansıtır kural mı ?

4 1. Şiirde kural ne anlama gelir? Hissedilenlerin satırlara döküldüğü bu sanatta en önemli nokta özgün olmaktır. Yani, şair yazdığı şiirde herkesten farklı olarak, hissettiklerini, kendi sözcükleriyle satırlara dökmelidir. Bunu yaparken de bazı kurallardan yararlanabilir. Ölçü, uyak, söz sanatları, dilin işlevleri gibi belli sınırlar, şair için birer kural sayılabilir. Ancak işin özünde “hisleri yazıya dökebilme yeteneği” vardır.

5 2. Şiir mutlaka kurallarla mı yazılır? Bunun yanı sıra ölçü, uyak gibi bazı ahenk unsurlarını da kullanabilir şairler. Ancak şiir ne mısra, ne bent, ne uyak, ne de ölçüdür. Bunların hepsidir ve hiçbiridir şiir. “Şiir, kelimelerle güzel şekiller kurmak sanatıdır.” der Cahit Sıtkı Tarancı ve aslında bizim de sorumuzu yanıtlamış olur. Şiir yazmak için kurallar değil duygular gereklidir. Şiir, dış görünüş bakımından mısralardan ve mısra kümelerinden oluşur.

6 3.Kuralsız şiirin kurallı şiirden farkı nedir? Kurallı şiir de kuralsız şiir de “şiirdir” özünde; dolayısıyla aralarında fark olduğu söylenemez. Şiiri oluşturan duygu dediğimize göre… İki kavram saklı bu tanımlamada. Garip Şiir; tuhaf, anlaşılmayan şiir ya da Garip akımının etkisiyle yazılmış şiir. Sizce doğru tanımlama hangisi? 4. Garip Şiir deyince ne anlıyorsunuz?

7 5. Sokaktaki insan ve hayat sanat malzemesi olur mu? Elbette olur. Her zaman olmamış mıdır? Şair de şairin anlattığı da insan olduğuna göre… 6. Sıradan insanların konu olduğu şiirler etkili midir Şiiri etkileyici yapan tek başına konusu değildir. Konunun sıradan insanlar olduğu bir şiir çok etkili olabileceği gibi çok bayağı da olabilir. Kısacası şiiri şiir yapan, onu oluşturan tüm unsurlardır. Bunu unutmayalım.

8 1941'de Orhan Veli, Oktay Rifat ve Melih Cevdet, birlikte yayımladıkları “Garip” adlı şiir kitabının önsözünde bu akımın ilkelerini ortaya koydular. Fransız sürrealizminin (gerçeküstücülüğünün), bu akımın ortaya çıkmasında büyük etkisi vardır. Garip Akımının Özeti

9 Orhan Veli ve arkadaşlarının çabalarıyla şiirimiz, ölçü ve uyağın terk edilmesinin yanında özde de "şairenelik'ten kurtularak "yalınlık"a, "halk"a "insanlık"a ve "yaşama sevinci"ne yönelmiştir. Garipçiler, şiirde iç ahengi yakalamak isterler. Dış ahenk öğesi olan ölçü ve uyağa önem vermezler. Söz sanatlarını şiir için zararlı bulurlar ve şiirin kaynağının bilinçaltı olması gerektiğini savunurlar. "Şiir halka seslenmelidir." anlayışıyla günlük hayatta olan her şeyi şiire konu olarak alırlar. Garipçilerin amacı, ellerindeki sihirli değneği sokağa doğrultarak oradan aldıklarını şiire dönüştürmektir. Garipçilerin amacı, ellerindeki sihirli değneği sokağa doğrultarak oradan aldıklarını şiire dönüştürmektir.

10 Garip Akımının Özellikleri Her türlü sözcüğün şiirde kullanılmasını savundular, böylece gündelik küçük sorunlar, halktan kişiler, sokak… şiire girdi. Şiirde ölçüyü bırakıp serbest şiir yazma yoluna gittiler. Uyağı şiir için gerekli olmaktan çıkardılar. Her şeyi şiirin konusu haline getirdiler. Böylece şairane duyguları şiirden uzaklaştırdılar.

11 Şiirde toplumsal aksaklıkları eleştirdiler. Şiirde bütün güzelliğini benimsediler. Şiirin düşünce ve zekadan güç alarak yaşama sevincini anlatması gerektiğini söylediler. Dilin sanatlardan arındırılmış olarak doğal biçimde kullanılması gerektiğini savundular. Şiirde mizaha yer verdiler.

12 Orhan Veli Kanık Oktay Rifat Horozcu Melih Cevdet Anday

13 2. Kafiyeyi şiir için gerekli görmekten vazgeçmek 3. Şairane duyuları, parlak görüntüleri şiirden silmek 4. Şiiri hayal gücünün kapalı duvarlarından kurtarıp gerçek hayata çıkarmak, yapmacıksız tabii bir söylentiyle, günlük yaşayış içinde halktan insanları yakalamak. 5. Her çeşit kelimeyi konuyu şiire sokmak, halk deyişlerinden yararlanmak ve toplumla ilgili yergiye yer vermek. Türk şiirinde iki arkadaşıyla birlikte büyük bir atılım yapmış, yeni bir anlayışın öncüsü olmuştur. 1941'de arkadaşlarıyla birlikte yayımladıkları Garip adlı şiir kitabı ve yazdığı önsöz, Türk şiirinde günden güne donmuş olan eski değerleri yıkmış, şiire başka bir açıdan bakılmasını sağlamıştır. Şiire getirdiği ilkeler : 1. Ölçüye baş kaldırıp serbest yazmak 1914 -----1950

14 Eserleri Şiir: Garip, Vazgeçemediğim, Destan Gibi, Yenisi, Karşı, Nasrettin Hoca Hikâyeleri, Bütün Şiirleri Ölümünden sonra Orhan Veli'nin şiirleri, "Bütün Şiirleri" adı altında bir kitapta toplanmıştır. Düzyazı: La Fontaine, Nesir Yazıları, Denize Doğru, Edebiyat Dünyamız, Sanat ve Edebiyat Dünyamız, Bindiğimiz Dal

15 Perçemli Sokak adlı kitabıyla birlikte şiir anlayışında büyük değişiklik olmuş soyut şiire kaymıştır. Son şiirlerinde öz ve biçim yoğunlaştırmalarıyla estetik planda yeni ve güçlü bir şiir estetiği yakalamıştır. Garip akımının temsilcilerindendir. Başlangıçta, yeni bir hava içinde, güçlü aşk şiirleri; toplumcu sanat ilkesinden hareketle halk deyimi ve söyleyişlerinden masal ve tekerlemelerden faydalanarak başarılı taşlamalar; sosyal şiirler yazdı. 1914 ----- 1988

16 Eserleri Şiir: Garip Güzelleme, Yaşayıp Ölmek, Aşk ve Avarelik Üstüne Şiirler, Aşağı Yukarı, Karga ile Tilki, Perçemli Sokak, Âşık Merdiveni, Elleri Var Özgürlüğün, Koca Bir Yaz, Dilsiz ve Çıplak, Elifli, Yeni Şiirler, Şiirler, Yeni Şiirler, Çobanıl Şiirler, Bir Cigara İçimi, Denize Doğru Konuşma, İkilik Roman: Bir Kadının Penceresinden, Danaburnu, Bay Lear Oyun: Birtakım İnsanlar, Kadınlar Arasında, Oyun İçinde Oyun, Atlar ve Filler, Çil Horoz, Yağmur Sıkıntısı, Dirlik Düzenlik, Toplu Oyunlar Düzyazı: Şiir Konuşması

17 Söz oyunlarında arınmış yalın bir dili vardır. Düz yazılarında ise yoğun bir düşünce, şiirsel, esprili, özlü bir dil kullanır. Fıkra, makale, gezi yazısı, roman, tiyatro ve şiir yazmıştır. Çeviriler de yapmıştır. Garip akımının temsilcilerindendir. Şiirlerinde toplumsal gerçekliği inceler. Sonraları ilk şiirlerindeki romantizmden sıyrılarak şiirlerinde duygulardan çok aklın egemenliğine, güzel günlerin özlemine yer verir. 1915 ----- 2002

18 Eserleri Şiir: Garip, Rahatı Kaçan Ağaç, Telgrafhane, Yan Yana, Kolları Bağlı Odysseus, Göçebe Denizin Üstünde, Teknenin Ölümü, Sözcükler, Ölümsüzlük Ardında Gılgamış, Tanıdık Dünya, Güneşte, Yağmurun Altında Roman: Aylaklar, Gizli Emir, İsa'nın Güncesi, Raziye, Yağmurlu Sokak Meryem Gibi Deneme: Doğu-Batı, Konuşarak, Yeni Tanrılar, Sosyalist Bir Dünya, Dilimiz Üstüne Konuşmalar, Maddecilik ve Ülkücülük, Paris Yazılan Tiyatro: İçerdekiler, Mikado'nun Çöpleri, Dört Oyun Gezi: Sovyet Rusya, Azerbaycan, Özbekistan, Bulgaristan, Macaristan

19 Bu Akım Dışındaki Şiir Hareketleri 1. Öz Şiir Anlayışını Sürdüren Şiir 2. Serbest Nazım ve Toplumcu Şiir 3. Milli Edebiyat Zevk ve Anlayışını Sürdüren Şiir 4. Garip Akımı 5. Garip Dışında Yeniliği Sürdüren Şiir 6. İkinci Yeni Şiiri 7. İkinci Yeni Sonrası Toplumcu Şiir 8. 1980 Sonrası Şiir

20 İşim gücüm budur benim, Gökyüzünü boyarım her sabah, Hepiniz uykudayken. DALGACI MAHMUT Deniz yırtılır kimi zaman, Bilmezsiniz kim diker; Ben dikerim. Dalga geçerim kimi zaman da, O da benim vazifem; Bir baş düşünürüm başımda, Bir mide düşünürüm midemde, Bir ayak düşünürüm ayağımda, Ne halt edeceğimi bilemem. ORHAN VELİ KANIK

21 ESKİ ZAMAN AŞIĞI ben eski zaman aşığıyım sevda çeker düşünürüm ağlarım bazen tilki kadar kurnaz bazen akılsız bazen çocuk gibiyim bacak kadarım herkes aşık olur sevdalanır bir yolu var gönül çekmeninde benimki sevda değil ateşten gömlek bir kar düşmüş ışıl ışıl yanar içimde ama ben eski zaman aşığıyım sevmek kadar katlanmakta gelir elimden gece hayalimde gündüz fikrimde ela gözlü o yar çıkmaz gönülden. OKTAY RİFAT HOROZCU

22 RAHATI KAÇAN AĞAÇ Tanıdığım bir ağaç var Etlik bağlarına yakın Saadetin adını bile duymamış Tanrının işine bakın. Geceyi gündüzü biliyor Dört mevsimi, rüzgarı, karı Ay ışığına bayılıyor Ama kötülemiyor karanlığı Ona bir kitap vereceğim Rahatını kaçırmak için Bir öğrenegörsün aşkı Ağacı o vakit seyredin. MELİH CEVDET ANDAY

23

24 BEN İ D İ NLED İĞİ N İ Z İ Ç İ N TE Ş EKKÜR EDER İ M…


"HAB İ BE KAYNAK 12/A 52 TÜRK EDEB İ YATI SAL İ HA A Ş ILAK." indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları