Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

بِسْمِ اللهِ الرَّحْمنِ الرَّحِيمِ HASTA ZİYARET VE CENAZEYE HİZMET

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "بِسْمِ اللهِ الرَّحْمنِ الرَّحِيمِ HASTA ZİYARET VE CENAZEYE HİZMET"— Sunum transkripti:

1 بِسْمِ اللهِ الرَّحْمنِ الرَّحِيمِ HASTA ZİYARET VE CENAZEYE HİZMET
HAZIRLAYAN: İbrahim SUCUOĞLU MUHAMMEDİYE CAMİİ İMAMA HATİBİ ERZİNCAN MÜFTÜLÜĞÜ

2 وَاَيُّوبَ اِذْ نَادٰى رَبَّهُٓ اَنّ۪ي مَسَّنِيَ الضُّرُّ وَاَنْتَ اَرْحَمُ الرَّاحِم۪ينَۚ ﴿٨٣﴾ فَاسْتَجَبْنَا لَهُ فَكَشَفْنَا مَا بِه۪ مِنْ ضُرٍّ وَاٰتَيْنَاهُ اَهْلَهُ وَمِثْلَهُمْ مَعَهُمْ رَحْمَةً مِنْ عِنْدِنَا وَذِكْرٰى لِلْعَابِد۪ينَ ﴿٨٤﴾ “Eyyub’u da hatırla. Hani O Rabbine: “Hakikat bana bu dert gelip çattı. Sen esirgeyicilerin en merhametli olanısın.” diye niyaz etti. Biz de onun duasını kabul etmiş, kendisindeki o zararı gidermiş, tarafımızdan bir rahmet ve ibadet edenler için bir hatıra olmak üzere hem ailesini hem de onlarla beraber daha bir mislini ona vermiştik.” (ENBİYA – 83/84. AYETLER)

3 وعن أبي هريرة رضي الله عنه أن رسول الله صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم قال : « حَقُّ الْمُسلِمِ عَلَى الْمُسلِمِ خَمْسٌ ، رَدُّ السَّلام. وَعِيادَةُ المَريض ، وَاتباعُ الجنائز ، وإجابة الدَّعوة . وتشميت العاطس» متفق عليه . Ebû Hüreyre (ra)’den rivayetine göre Resûlullah (SAV): “Müslümanın, müslüman üzerindeki hakkı beştir: Selâm almak, hasta ziyaret etmek, cenâzenin arkasından yürümek, davete icâbet etmek ve aksırana “yerhamükellah” demek.” Buhârî, Cenâîz 2; Müslim, Selâm 4. Ayrıca bk. İbni Mâce, Cenâiz

4 - وعنه قال قال رسول الله صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم : إنَّ الله عزَّ وجل يَقُولُ يَوْمَ القيَامَة : « يَا ابْنَ آدَمَ مَرضْتُ فَلَم تَعُدْني ، قال : ياربِّ كَيْفَ أعُودُكَ وأنْتَ رَبُّ العَالَمين ؟ قال : . Yine Ebû Hüreyre (ra)’den rivayet edildiğine göre Resûlullah  (sav)şöyle buyurdu: “ Allah Teâlâ kıyâmet gününde şöyle buyurur: -“Ey âdemoğlu! Hastalandım, beni ziyaret etmedin”. Âdemoğlu: Sen âlemlerin Rabbi iken ben seni nasıl ziyaret edebilirdim? der. Allah Teâlâ: - “Falan kulum hastalandı, ziyaretine gitmedin. Onu ziyaret etseydin, beni onun yanında bulurdun. Bunu bilmiyor musun?

5 أمَا عَلْمتَ أنَّ عَبْدي فُلاَناًَ مَرِضَ فَلَمْ تَعُدْهُ ، أمَا عَلمتَ أنَّك  لو عُدْته لوجدتني عنده ؟ يا ابن آدم اطعمتك فلم تطعمني ، قال : يا رب كيف أطعمك وأنت رب العالمين ، قال : أما علمت أنه استطعمك  عبدي فلان فلم تطعمه أما علمت أنك لو أطعمته لوجدت ذلك عندي ؟ يا ابن آدم استسقيتك فلم تسقني ، قال : يارب كيف اسقيك وأنت رب العالمين ؟ قال : استسقاك عبدي فلان فلم تسقه ، أما علمت أنك لو سقيته لو جدت ذلك عندي ؟ » رواه مسلم .   Ey Âdemoğlu! Beni doyurmanı istedim, doyurmadın” buyurur. Âdemoğlu:- - Sen âlemlerin Rabbi iken ben seni nasıl doyurabilirdim? der. Allah Teâlâ: - “Falan kulum senden yiyecek istedi, vermedin. Eğer ona yiyecek verseydin, verdiğini benim katımda mutlaka bulacağını bilmez misin? Ey Âdem oğlu! Senden su istedim, vermedin” buyurur. Âdemoğlu: - Ey Rabbim! Sen âlemlerin Rabbi iken ben sana nasıl su verebilirdim? der. Allah Teâlâ: - “Falan kulum senden su istedi, vermedin. Eğer ona istediğini verseydin, verdiğinin sevâbını katımda bulurdun. Bunu bilmez misin?” buyurur. Müslim, Birr 43

6 وعن أبي موسى رضي الله عنه قال : قالَ رسولُ اللهِ ، صلى الله عليه وسلم: ((عُودُوا المَرِيضَ ، وَأَطْعِمُوا الجَائعَ، وفَكُّوا العَاني)) رواه البخاري . ((العَاني)): الأسِيرُ. . Ebû Mûsâ (ra)’den rivayet edildiğine göre Resûlullah (SAV): “Hastayı ziyaret edin, aç olanı doyurun, esiri kurtarın!” Buhârî, Cihâd 171, Et’ime 1, Nikâh 71,

7 وعن ثوبان رضي الله عنه عن النبي صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم  قال :« إنَّ  المسلم إذا عاد أخاه المسلم لم يزل في خُرْفَةِ الجنة حتى يرجع »قيل : يا رسول الله وما خُرْفَةُ الجنة ؟ قال : « جَنَاها » رواه مسلم . « جَنَاها » : أي واجتني من الثمر . . Sevbân (ra)’den rivayette Nebî (sav)  şöyle buyurdu: “Bir müslüman, hasta bir müslüman kardeşini ziyarete gittiğinde, dönünceye kadar  cennet hurfesi içindedir.” Ey Allah’ın elçisi, cennet hurafesi nedir? dediler. -Resûl-i Ekrem; - “Cennet yemişidir,” buyurdu. Müslim, Birr Ayrıca bk. Tirmizî, Cenâiz 2

8 وعن على رضي الله عنه قال : سمعت رسول الله صلى الله عليه وسلم يقول : ما من مسلم يعود مسلماً غدوة إلا صلى عليه سبعون ألف ملك حتى يمسي ، وإن عاده عشيةً إلا صلى عليه سبعون ألف ملكٍ حتى يصبح ، وكان له خريف في الجنة » رواه الترمِذِي : Ali (ra)’den rivayet edildiğine göre, Resûlullah (sav)’i şöyle buyurduğunu işittim demiştir: “Bir müslüman, hasta olan bir müslüman kardeşini Sabahleyin ziyarete giderse, yetmiş bin melek akşama kadar ona rahmet okur. Eğer akşamleyin ziyaret ederse, yetmiş bin melek  onun için sabaha Kadar istiğfar eder. Ve o kişi için Cennette toplanmış meyveler de vardır.” Tirmizî, Cenâiz 2. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Cenâiz 3; İbni Mâce, Cenâiz 2

9 وعن أَنسٍ ، رضي اللَّهُ عنه ، قال : كانَ غُلامٌ يَهُودِيٌّ يَخْدُم النبي صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم ، فمرِضَ فأَتَاهُ النَّبِيُّ صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم يعُودهُ ، فَقَعَدَ عِنْدَ رَأْسِهِ فقالَ لَهُ : « أَسْلِمْ » فنَظَرَ إِلى أَبِيهِ وهُو عِنْدَهُ؟ فقال : أَطِعْ أَبا الْقاسِمِ ، فَأَسْلَم ، فَخَرَجَ النَّبِيُّ صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم ، وَهُوَ يقولُ :« الحَمْدُ للَّهِ الَّذي أَنْقذهُ مِنَ النَّارِ » . رواه البخاري . Enes (ra)’den rivayet edildiğine Göre şöyle dedi: Nebî (sav)’in hizmetinde Bulunan yahudi bir çocuk vardı. Bir gün hastalandı. Peygamber  (sav) onu ziyarete gitti, başucuna oturdu ve ona: - “Müslüman ol!” buyurdu. Çocuk, düşüncesini öğrenmek için, yanında bulunan babasının Yüzüne baktı. Babası: - Ebü’l Kâsım’ın çağrısına uy, dedi. Çocuk da Müslüman oldu. Bunun üzerine Hz. Peygamber: “Şu yavrucağı cehennemden kurtaran Allah’a hamdolsun” diyerek dışarı çıktı. Buhârî, Cenâiz 80,

10 إذادخلتم علىالمريض فنفسوا له فىأجله فإن ذالك
Bir hastalığa müptela olmuş kimsenin yanına vardığımızda Peygamberimiz (SAV)’in yaptığı şu duayı okuyarak afiyet dileğinde bulunulmalıdır:  ألحمدلله الذىأنقذه من النار.  “Zarar vermeksizin geçmiş olsun. İnşallah temizliktir.” Peygamberimiz (SAV), bu ölçüyü şöyle açıklıyor: ألعبادة فواق ناقة.  “Hasta ziyareti deve sağacak kadar kısa olmalıdır.” Peygamberimiz (SAV),şöyle açıklıyor: إذادخلتم علىالمريض فنفسوا له فىأجله فإن ذالك لايردشيأويطيب نفسه “Bir hastanın yanına Vardığınız zaman, ona eceli Hakkında Üzüntü veren düşünceyi giderin. Sizin bu davranışınız, kaderden hiçbir Şeyi geri döndürmez se de onun ruhunu hoş eder.”

11 وَالَّذ۪ي هُوَ يُطْعِمُن۪ي وَيَسْق۪ينِۙ "Beni yediren ve içiren Odur
وَالَّذ۪ي هُوَ يُطْعِمُن۪ي وَيَسْق۪ينِۙ "Beni yediren ve içiren Odur. وَاِذَا مَرِضْتُ فَهُوَ يَشْف۪ينِۖ Hastalandığımda bana şifa veren de Odur." Şuarâ, 26:79-80 Ey biçare hasta! Merak etme, sabret. Senin hastalığın sana dert değil, belki bir nevi dermandır. Çünkü ömür bir sermayedir, gidiyor. Meyvesi bulunmazsa zayi (yok)olur. Hem rahat ve gafletle olsa, pek çabuk gidiyor. Hastalık, senin o sermayeni büyük kârlarla meyvedar ediyor. Hem ömrün çabuk geçmesine meydan vermiyor, tutuyor, uzun ediyor-tâ meyveleri verdikten sonra bırakıp gitsin. İşte, ömrün hastalıkla uzun Olmasına işaretten bu darbımesel (atasözü) dillerde destandır ki, "Musibet (bela) zamanı çok uzundur; safâ (eğlence rahatlık) zamanı pek kısa oluyor.“ YİRMİ BEŞİNCİ LEM'A

12 Ebû Hüreyre (ra)’den rivayette Resulullah (sav) şöyle buyurdu: “Kim bir cenazede, cenaze namazı kılınıncaya kadar bulunursa, bir kîrat, gömülünceye kadar kalırsa, iki kîrat sevap alır.” – İki kîrat ne kadardır? diye sordular. Resûlullah (sav); – “İki büyük dağ kadar!” cevabını verdi. Buhârî, Cenâiz 59; Müslim, Cenâiz 52, 53. Yine Ebû Hüreyre (ra)’den rivayette; Resûlullah (sav)şöyle buyurdu: “Kim, Sevâbına inanarak, karşılığını sadece Allah tan bekleyerek bir Müslüman cenazesi ile Birlikte gider ve namazı Kılınıp gömülünceye kadar beklerse, Her biri Uhud dağı kadar olan iki kîrât sevapla döner. Kim de Cenaze namazını kılar, defnolunmadan Önce ayrılırsa bir kîrât sevapla döner.”[2Buhârî, İmân 35.]

13 Ümmü Atıyye (ra)’dan rivayet edildiğine göre şöyle demiştir:Biz hanımlar cenazeye iştirak etmekten men edildik. Fakat cenâze teşyii bize kesin olarak haram kılınmadı.[Buhârî, Cenâiz 29, İ’tisam 27; Müslim, Cenâiz 34–]

14

15 İbrahim SUCUOĞLU MUHAMMEDİYE CAMİİ İMAM-HATİBİ ERZİNCAN MÜFTÜLÜĞÜ
ALLAH'IM...Sen seni anlatan dilleri... Seni anlatan halleri...Ugrunda gecen günleri... Sevginle dolup tasan aydınlık kalpleri...; ihsan eyle...ilahi iman verdin ; daim eyle... ihsan verdin ; kaim eyle. Bize sıhhat verip bu vatana, Bu dine, bu bayrağa bizi hadim eyle…. HAZIRLAYAN: İbrahim SUCUOĞLU MUHAMMEDİYE CAMİİ İMAM-HATİBİ ERZİNCAN MÜFTÜLÜĞÜ


"بِسْمِ اللهِ الرَّحْمنِ الرَّحِيمِ HASTA ZİYARET VE CENAZEYE HİZMET" indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları