Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

Sunum yükleniyor. Lütfen bekleyiniz

KENTSEL AÇIK VE YEŞİL ALANLAR

Benzer bir sunumlar


... konulu sunumlar: "KENTSEL AÇIK VE YEŞİL ALANLAR"— Sunum transkripti:

1 KENTSEL AÇIK VE YEŞİL ALANLAR

2 BARINMA ÇALIŞMA DİNLENME ULAŞIM
1933 yılında Le Corbusier yönetiminde toplanan Uluslararası Modern Mimarlar Kongresi (CIAM) şehir fonksiyonlarını dört grupta toplamıştır. BARINMA ÇALIŞMA DİNLENME ULAŞIM

3 Açık Alan Gerek belirli bir arazi kullanma özelliğine sahip (tarım, orman, funda, göl vb), gerekse belirli işlevlere cevap veren (park, bahçe, meydan, gezinti yeri vb.)kent içindeki veya kent dışındaki inşa edilmemiş boş alanlardır. Fiziki açıdan ele alınırsa açık alan, devamlı ve belirlenmiş (oyun, sergi, pazar yeri, meydan vb.) yerine getirilebilen inşa edilmemiş boş alanlardır.

4 Yeşil Alan Bitkiyle örtülü alanlardır.

5 Açık ve Yeşil Alanların İşlevleri
Kentleşme olgusuyla birlikte kentlere olan göçler nedeniyle oluşan nüfus yoğunluğu arsa spekülasyonlarına ve düzensiz yapılaşmalara neden olmuştur. Böylece kentlerde yer alan açık ve yesil alanlar kentlilerin nefes aldığı, rahatladığı mekanlar haline dönüşmüştür. Teknolojik ve ekonomik gelişmelerle insan yaşamı kolaylaşırken, bu gelişmelerin sonucunda bos zamanların artması, açık ve yeşil alanlara olan gereksinimi artırmıştır. Kent yerleşimlerinde bulunan açık ve yeşil alanlar, hangi sınıfa ait olursa olsun, tek baslarına veya toplu olarak çok yönlü işlevlere sahiptir. Bu işlevler, bu alanların kentlerin fiziksel yapısına sağladıkları yararlar ve mekansal özellikleri ile kent insanı üzerindeki sosyo-psikolojik etkileri açısından iki baslık altında toplamak mümkündür.

6 Fiziksel İşlevler Açık ve yeşil alanların kentlerdeki fiziksel işlevleri ana baslıklarıyla su şekilde özetlenebilir; Açık ve yeşil alanlar kentlerin fiziksel yapılanmalarında denge elemanlarıdır ve mekansal olarak kitle-boşluk dengesini sağlamaktadırlar. Kentsel işlevler ve kullanım bölgeleri arasında ayırıcı, bağlayıcı görev üstlenmektedirler. Kentin geometrik yapı kitleleri arasında yer alan yeşil alanlar kentin fiziksel yapısının ortaya koyduğu tek düzeliği kırıp, kentin katı kalıplarını yumuşatarak kente organik bir yapı kazandırırken, kentte günlük, mevsimlik değişikliklerin algılanmasını da sağlamaktadırlar. Yaya ve araç trafiğine olumlu katkı sağlamaktadırlar.

7 Açık ve yeşil alanların kent iklimi üzerinde çok yönlü etkileri vardır
Açık ve yeşil alanların kent iklimi üzerinde çok yönlü etkileri vardır. Biyolojik ortamlar olmaları nedeniyle oksijen ve karbondioksit üreterek temiz hava sağlamakta, hava sirkülasyonunu, günlük- mevsimlik ısı değişmelerini ve kent havasının nispi nemini düzenlemektedirler. Gürültü ve toz gibi olumsuz çevre etmenlerini azaltarak kente temiz hava, ışık, güneşlenme olanakları sağlamaktadırlar Özellikle kent çevresine yakın mekanlarda kent gelişimini yönlendirdikleri gibi, taban suyu depolama, erozyon kontrolü gibi işlevlere de sahiptirler Yapı kitlelerinin soğukluğunu yumuşatma, çirkin görünümleri maskeleme ve kente estetik görünümler sunmak gibi işlevlere de sahiptirler Açık ve yeşil alanlar kent mekanı içindeki bir insanla çevresi arasında ölçü yönünden denge kurarak mekanların daha iyi algılanmasını sağlamaktadırlar.

8 Sosyo- Psikolojik İşlevler
Açık ve yeşil alanların kentin fiziksel yapısı üzerindeki etkileri yanında kentte yasayan insanların sosyal, psikolojik, hijyenik durumları üzerinde de önemli etkileri ve işlevleri vardır. Bunlar; Kentlerde yasayan insanların çalışma dışı eğlenme ve dinlenme zamanlarına mekan sağlarken, insan-doğa ilişkisini canlı tutmaya çalışırlar. İnsanların çalışma dışı, serbest zamanlarını çeşitli aktivitelerle değerlendirmesine olanak sağlarlar.

9 Sosyo- Psikolojik İşlevler
Kentsel yasamda açık ve yeşil alanlar, sosyo-kültürel etkinlikler için önemli mekansal düzenlemeler olup, toplumsal ilişkilerin güçlendirilmesinde bireyin toplumsallaşmasına katkı sağlarlar. Açık ve yeşil alanlar insanların bedensel, fizyolojik ve ruhsal gelişmeleri açısından önemli katkılar sağlarlar. Özellikle çocuk ve gençlerde yaratıcılık, kişilik gelişmesi, arkadaşlık, kendine güven gibi psikolojik bedensel gelişimlerine yardımcı olacak etkilere sahiptirler.

10 Yeşil Alanların Sınıflandırılması
Kentsel alanda belli nüfusa sahip olan alanlarda, niteliklerine göre yeterli yeşil alan miktarı ve ölçeği için yapılan hiyerarşik ayrımda ise yeşil alanlar;

11 a. Konut düzeyinde yeşil alan,
1. Kentsel Yeşil Alanlar a. Konut düzeyinde yeşil alan, b. İlköğretim ünitesi düzeyinde yeşil alan, Toplu konut yeşil alanları, Çocuk bahçeleri,

12 c. Mahalle ve semt ünitesi düzeyinde yeşil,
Mahalle parkları, Spor alanları, Meydanlar, Semt parkları,

13 d. Kent ünitesi düzeyinde yeşil alan,
Kent parkları, Hayvanat bahçeleri, Botanik bahçeleri, Kent içi yollar, refüjler ve yaya yolları, Mezarlıklar, Kent ormanları, Fuar ve sergi alanları, Kıyı düzenlemeleri, Spor alanları,

14 2. Doğal Yeşil Alanlar Bölge parkları, Ulusal parklar, şeklinde sınıflandırılmaktadır.

15 Bina Düzeyinde Yeşil Alanlar
Yeşil alanların temel tipleri bina düzeyinde ele alınmaktadır. Bina düzeyinde yeşil, binaya bütünlük kazandırmaktadır. Bina düzeyinde yeşil, binanın ön, arka ve yan bahçelerinde yer alan yeşil alanlardır. Bir bina yeşil elemanlarla yaratılan kontrastlar, mekanlar, biçim ve renk ritimleriyle estetik değer kazanır. Bütünlük kavramı binanın karakterinin yanı sıra, insan ve çevre ölçeğine de bağlıdır. Bütünlüğü hem bitkiler arasında, hem de bitkilerle mimari elemanlar arasında sağlamak gerekmektedir.

16 İlköğretim (Komşuluk) Ünitesi Düzeyinde Yeşil Alanlar
İlköğretim ünitesinin alansal büyüklüğü min. 15 ha., yoğunluğu ise max. 350 kişi/ha.’dır konutu ve nüfus öngören bu birimde okul bahçesi ile kombine edilmiş bir oyun ve çocuk bahçesi önerilmektedir. İmar ve İskan Bakanlığı Metropoliten Alan Nazım İmar Planı’nda İlköğretim ünitesi düzeyinde kişi başına 1,5 m² oyun ve çocuk bahçesi önerilmektedir.

17 İlköğretim Ünitesi Düzeyinde Yeşil Alanlar
Çocuk Bahçeleri: Çocuk bahçeleri, çocuğa aile çevresinden ayrı bir yerde oynayacağı, yaratma yeteneklerini geliştirebileceği ortamı sağlar. Bu ortamda etkiden uzak kendi içgüdüsü, beğenisi ve taklit eğilimi içinde oyun şeklini, araçlarını ve beşeri çevreyi bulabilmelidir. Çocuk oyun bahçeleri, çocukların yaş gruplarına göre belirlenen oyun oynama isteklerine ve yeteneklerine cevap verebilecek nitelikte oyun elemanlarıyla donatılmış, motorlu taşıt trafiğinden tamamen arındırılmış bir bölgede, güvenli bir şekilde oyun oynayabilmeleri için tasarlanmış ve düzenlenmiş alanlardır. Çocuk oyun bahçeleri, 0-3, 4-7 ve 8-15 yaş gruplarına göre ayrılır ve bu yaş grubundaki çocukların istek ve ihtiyaçlarına göre planlanması yapılır.

18 0-3 yaş arasındaki çocuklar için;
Etrafı alçak çitle çevrili bir alan, bir kum havuzu, derin olmayan bir havuz veya çeşme ile donatılmış olmalıdır. Bir kreş için gerekli bahçe elemanlarının aynısı burada bulunabilir. Çocukların hem güneşten yararlanması hem de gölgeyi aramaları düşüncesiyle geniş çim alanı üzerinde gölge ağaçları dikilmelidir. 0-3 yaş grubu için büyük alanların ayrılması yararsızdır. Çocuk başına 7-10 m2 lik bir alan yeterlidir. Bu alandan çocuklarla birlikte gelen anne, baba veya gözcüleri de yeterince yararlanacaktır.

19 4-7 yaş arasındaki çocuklar için;
Bu yaş grubunun yararlanacağı çocuk bahçeleri bir ana okulu bünyesinde veya bir mahalle parkı içerisinde yer alabilir. Planlamada çocuk başına m2 olarak düşünülmelidir. Çocuk bahçesinde olabilecek bütün tehlikelerden kaçınılmalıdır (büyük merdivenler, derin havuzlar, zehirli yaprak ve meyvelere sahip bitkiler vb.). Bu tür çocuk bahçelerinde, çocukların atlayabileceği, koşabileceği, tırmanabileceği oyun araçları getirilmelidir. Büyük bir kum havuzu, tırmanma elemanları, ahşap kulübe, gemi, minyatür dağ, merdivenler, kaydırak, salıncak, paten ve bisiklet pisti, getirilebilecek oyun araçları olarak sayılabilir.

20 4-7 yaş arasındaki çocuklar için;
Bitkilendirme için, çocukların merakını canlandıracak nadir türler, çok renkli, hafif tekstürlü, neşeli bir mekan yaratan, çocuk ölçeğine bağlı kalan boyutta küçük ağaç ve ağaççıkların seçilmesine dikkat edilmelidir. Ağaç ve ağaççıkların çiçeklenme ve meyvelenme mevsimlerine göre seçerken bahçenin kullanımının en yoğun olduğu zaman mart-nisan aylarından, haziran sonuna kadar olan sürenin dikkate alınması gerekir.

21 8-15 yaş arasındaki çocuklar için;
Bu yaş grubundaki çocukların büyükler tarafından gözlenmesine gerek yoktur. Çünkü bu yaştaki çocuklar kendilerini yönetebilecek, grup ve takım halinde oynayabilecek kapasiteye sahiptirler. Bu yaştaki çocukların oynayacağı alanlarda; Geniş çim veya çayırlık oyun alanları, Bisiklet ve paten pistleri, Futbol, voleybol, basketbol alanları, Çocukların düşünce ve yaratıcılık yeteneklerini geliştirmeye yarayan macera alanları bulunmalıdır.

22 Toplu Konut Bahçeleri Konutları çevreleyen bahçeler genellikle konut sakinlerine ayrılmıştır. Bazen grup konut bahçeleri, mahalle parkları niteliğini alabilirler. Şayet konut bahçeleri halka açık bir park gibi düşünülmediği ve bir duvarla ayrılmadığı zaman komşu konut bahçeleri ile ilişkili olup, sokağın dekorunu güzelleştirmede katkısı olmaktadır. Günümüzde toplu konut bahçeleri, binalar arasındaki duvar ve çitleri kaldırarak geçiş kolaylığı, geniş görüş açısı ve sınırlandırmayı ortadan kaldırma gibi yararlar sağlamaktadır. Bu tür bahçelerin düzenlenmesinde, çeşitli yaş gruplarına cevap verebilecek çocuk bahçeleri, gezinti yolları, dinlenme alanları seçilmelidir.

23 Mahalle ve Semt Ünitesi Düzeyinde Yeşil Alanlar
İmar ve İskan Bakanlığı Metropoliten Alan Nazım İmar Planı’nda mahalle ünitesi nüfusu min kişi, alanı 45 ha, yoğunluğu ise max. 350 kişi/ha olarak kabul edilmektedir. Mahalle ünitesi düzeyinde donatım çeşidi olarak oyun ve spor alanı ile mahalle parkı önerilmektedir. Kişi başına ise 2 m² oyun ve spor alanı, 2 m² mahalle parkı önerilmektedir.

24 Mahalle ve Semt Ünitesi Düzeyinde Yeşil Alanlar
Mahalle Parkları: Konut alanları içinde bulunan ve yapı adaları ile çevrelenmiş olan genellikle mahalle birimine hizmet eden yeşil alanlardır. Minimum 8 dekar olması gereken mahalle parklarının etki alanı 800 m’yi geçmez. Her çeşit insanın, çocuğun ve yaşlıların günlük rekreasyon gereksinimlerini karşılayabilecek bir donatımı içermelidir. Bir mahalle parkı herşeyden önce yaşanabilir olmalı, ziyaretçiler için burada dinleneceği, eğleneceği, seyredeceği mekanlar yaratılmalıdır.

25 Mahalle ve Semt Ünitesi Düzeyinde Yeşil Alanlar
Spor Alanları: Spor alanları, kentsel doku içerisindeki büyük ve işlevsel açık alanlardır. Her yerleşim biriminin nüfus büyüklüğü ve özelliklerinin gerektirdiği donatım tesisleri içinde, spor alanları, insan sağlığı, zihinsel ve bedensel gelişme ile bireyin boş zamanını değerlendirmesi açısından önem taşımaktadır. Semt Parkları: konut ve nüfus barındıran semt yerleşme biriminde yer alan, her yaş grubuna hizmet edecek rekreasyon alanlarıdır. Bu alanlar, oyun alanları, spor alanları, dinlenme, gezinti gibi aktif rekreasyon ögelerini içerir.

26 Mahalle ve Semt Ünitesi Düzeyinde Yeşil Alanlar
Meydanlar: Meydan, doğal çevre ve/veya yapılaşmış çevre ögeleri ile çevrelenmiş sınırlı bir mekandır. Meydan, belirli bir amaca yönelik toplu etkinliklere olduğu kadar bireysel isteklere bağlı hareketlere de olanak sağlar. Bireysel ve toplu etkinlikler için hiçbir ödeme yapılmadan kullanıma açıktır. Bu kamu arazisini çevreleyen yapılaşmalar tarihsel gelişme sürecinde zaman içinde oluşur. Kent kimliğini yansıtan bu yapısal gelişme genelde korunması gereken bir ortak miras yaratmaktadır.

27 Aynı zamanda meydan; kentsel sirkülasyonu başlatma ve yönlendirme ile kent insanına toplanma mekanı olarak hizmet veren geniş açık alanlar olup, bu mekanlar her türlü yerleşim biriminin odak noktası yada odak noktalarıdır. Meydan mekanı, aktif yaşamın merkezi olmasıyla beraber kent yaşamının bir kesitini sergilemekte ve aynı zamanda sosyal yaşamı yansıtan bir ayna görevi görmektedir.

28 Kent Ünitesi Düzeyinde Yeşil Alanlar
Kent ünitesindeki yeşil alanlar, etki alanları bakımından bütün bir kent halkına hizmet edecek büyüklük ve işlevleri kapsamaktadır. Kent düzeyindeki yeşil alanlar olarak, kent parkları, hayvanat bahçeleri, botanik bahçeleri, kent içi yollar, refüjler ve yaya yolları ile mezarlıklar incelenmektedir.

29 Kent Parkları: Kent parkları; kentsel yeşil alan sistemi içerisinde, farklı ölçek, farklı amaç, fonksiyon ve donatılara sahip olan ve kent bütününe hizmet veren yeşil alanlardır. Kent parkları, mahalle parkından daha büyük bir çerçevede kent halkına fiziksel, psikolojik ve sağlık yönünden hizmet veren, bazı grup elemanlarıyla donatılmış büyük yeşil alanlar şeklinde tanımlanmaktadır.

30 Kent parkları, büyük ölçekli üniteleri içerirler
Kent parkları, büyük ölçekli üniteleri içerirler. Bu parklarda yapay göletler, çocuk bahçeleri, spor kompleksi (basketbol, voleybol, tenis, yüzme), süs havuzları, botanik bahçeleri, açık hava sergi ve tiyatro anfileri, piknik alanları, yaya gezinti alanları, paten alanları, teraslar, çay bahçeleri, lokanta, büfeler ve bunlarla beraber acil yardım, PTT, WC, servis hizmetleri, güvenlik, otopark gibi birimler bulunmalıdır.

31 Kentlerin, rekreasyonel gereksinimlere yanıt verebilecek mekanlarının en önemlisi olan kent parkları için asgari ölçü olarak 200 dekar alan önerilmektedir. Bazı ülkelerde alt sınır 400 dekar alan olarak kabul edilmektedir. Modern şehircilikte kullanılan alan standartlarına göre kişi başına m2’lik park alanı hesap edilmektedir. Ülkemizde kent parkları için kişi başına 3,5 m2’ alan kabul edilmektedir.

32 Kent parklarında yalnız aile düzeyinde değil de bazen profesyonel faaliyetleri de içeren bir donatım düşünülebilir (bayram alanları, açık hava tiyatroları, kültür merkezleri vb.). Bir kent parkında mahalle parkında bulunan elemanlardan başka; Spor kompleksi (voleybol, basketbol, futbol, tenis, yüzme), Gölet veya büyük bir su alanı (görsel ve su sporları), Dekoratif ve eğitici bahçe köşeleri (gül bahçeleri, egzotik bitkiler), Hayvanat bahçeleri, Diğer donatımlar (kahve, büfe, yağmur sığınakları, restoran, kule vb) donatılar düşünülmelidir.

33 Hayvanat Bahçeleri: Bir büyük park ve yeşil alan karakteri taşıyan ve sosyo-kültürel değeri olan bu tür mekanlar canlı müze değerindedir. Doğadan kopmuş kentlilerin doğayı daha yakından tanıdıkları, boş zamanlarını değerlendirdikleri, özellikle çocuklar için çekici özellik taşıyan alanlardır. Bu alanlarda, hayvanların karakterlerini daha iyi anlayabilmek için yarı serbest şekilde tutacak bir planlamaya gidilmelidir. Komşu hayvanın parkından ayıran bir hayvana hapis ve esir hissini vermeyecek etkili bir çit uygulanmalıdır. İç tarafta hayvanlar çeşitli bölümlerde teşhir edilmeli, bunlar bazen bir çitle ayrılmalı bazen de birbirlerini izleyebilmelidirler.

34 Düzenlemenin diğer bir ana noktası ise hayvanların yaşadığı doğa ortamını verecek bir peyzaj stilinin onlara sağlanmasıdır (ırmak, göl, bataklık, kaya). Olanak dahilinde, dikimler hayvanların orijin bölgelerinin koşullarına uygun gelebilecek türlerle gerçekleştirilmelidir. Bir hayvanat bahçesinde dinlenme yerleri, gezinti yerleri, tabiat köşeleri, hayvan müzeleri ve kent parkındaki bazı donatımlar bulunmalıdır.

35 Botanik Bahçeleri: Botanik bahçeleri, bilimsel eğitim ve araştırmalar yönünden çeşitli bitki türlerinin bir araya getirildiği koleksiyon sahalarıdır. Nesli tükenen bitki türlerinin yetiştirilip çoğaltılmaları için de doğa koruma yönüyle özel bir fonksiyona daha sahiptir. Bir botanik bahçesinde; Sistematik grupların sınıflandırmalarına göre gruplaşmış bitki koleksiyonları, Doğal grupların oluşturduğu biyolojik bahçenin küçük bir örneği, Kullanım özelliklerine göre gruplandırılmış bitkiler, Kuraklığa, toprak isteklerine, güneşe vb. dayanıklı bitki türleri, Seralar, Araştırma ve servis binalarıyla, laboratuar, konferans ve koleksiyon salonları bulunmalıdır.

36 Kent içi Yollar, Refüjler ve Yaya Yolları
Kent peyzajına, estetiğine ve insan sağlığına yaptığı olumlu etkiler nedeniyle kent içi yollarda bunların genişliğine göre (yaya yolları, sokaklar, caddeler, büyük arterler) yol ağaçlandırmaları ve yeşil refüjler gibi çeşitli tipte yeşil alanlar yapılmalıdır. Yol ağaçlarının tesisinde, Yol genişliği, Komşu binanın yüksekliği, Komşu binaya olan mesafesi ile uyum sağlayabilecek form ve büyüklükte bir ağaç seçimine, Peyzaj değeri olan, zararlı gazlara dayanıklı ve ekolojik koşullara uyabilecek türler olmasına dikkat edilmelidir.

37 Yaya Yolları Yayaların şehir merkezinde günlük aktivitelerinin geçtiği hareketli yerlerdir. Yayalar gezinme, görme, karşılaşma isteklerinden dolayı gezinmelerle yer değiştirirler. Bu gezinti yerlerinde yayaların araçlarını yakınına park edeceği bir otopark ve toplu ulaşıma cevap verecek bir durak olmalıdır. Eski kent merkezindeki ulaşıma elverişli olmayan dar yollar trafiğe kapatılarak yalnız yayalara ayrılmalı, yenilenmiş bir merkeze donatı elemanları ilave edilmiş olmalıdır. Eski donatı elemanları ile yeni donatı elemanları uyum içinde olmalıdır.

38 Mezarlıklar Kasvetli, etrafı duvarlarla çevrili, genellikle mimari değeri tartışma konusu olabilen mezar ve yapıtlardan oluşan geleneksel mezarlıklarımız kent peyzajını kimi zaman olumlu kimi zaman olumsuz etki yapmaktadırlar. Mezarlıkları yalnız ölülerin gömüldüğü bir yer kabul etmeyerek, halka açık ve daha geniş bir yeşil alan içine alınmış yerler olarak düşünülmelidir. Bu alanlar planlanırken dikkat edilecek en büyük özelliklerinden bir tanesi mezarlığın bir park özelliği kazanmasıdır. Arsa seçiminde, stadyum, hipodrom, havaalanı, fabrika gibi gürültülü alanlara yakın olmamasına, toprağın geçirgen ve kumlu olmasına dikkat edilmelidir. Ağır killi topraklarda cesedin çürümesi çok geç ve yavaş olmaktadır.

39 Kıyı Düzenlemeleri: Toplumun yürüyüş, koşu, gezinti, seyir gibi aktif rekreasyon ihtiyaçlarını karşıladığı yeşil alanlardır. Kentler için çok önemli alanlardır.

40

41 Kentsel açık ve yeşil alanlar, kullanım durumlarına göre genel, yarı özel ve özel olarak 3 grup adı altında toplanmaktadır; Kamusal (genel) açık ve yeşil alanlar: Toplumun yararlandığı veya tüm rekreasyonel ihtiyaçlarının karşılandığı kamusal alanlardır. Kent ve mahalle parkları, kent ormanları ve koruluklar, mezarlıklar, botanik bahçeleri, hayvanat bahçeleri, fuar ve sergi alanları, yol-bulvar ve refüjler, spor alanları gibi yerler sayılmaktadır. Yarı-özel açık ve yeşil alanlar: Çoğunlukla toplumun tümüyle yararlanamadığı sadece kurum ve kuruluşların çalışanları, ailesi veya belirli bir kesim tarafından belli şartlarda kullanıma açık alanlardır. Okullar, askeri alanlar, kamu kurum ve kuruluşları, fabrika bahçeleri gibi yerler sayılmaktadır. Özel açık ve yeşil alanlar: Sadece özel mülkiyetli alanlarda, sahipleri tarafından kullanılan alanlardır. Özel mülkiyetli konut veya toplu konutlar gibi yerler sayılmaktadır.

42 Yeşil Alan Normları Kentlerde açık ve yeşil alan planlamasının en önemli amaçlarından birisi, kent halkının dış mekanda aktif ve pasif rekreasyon ihtiyacını optimal düzeyde karşılayacak bir mekan organizasyonu sağlamaktır. Bu alanların kendilerinden beklenen işlevleri yerine getirebilmesi için bazı standart ölçülere uygun şekilde planlanması gerekmektedir

43 Yeşil Alan Normları Kentlerde yaratılan yeşil alanlar, ülkeden ülkeye, kentten kente önemli farklılıklar göstermektedir. Yeşil alanların gerek tipleri ve gerekse içerikleri, yeşil alanlarda yer alan eylem biçimleri ve alansal büyüklükleri; Hizmet edilen nüfus büyüklüğüne, Yerleşmenin özelliklerine, Topoğrafya, toprak kabiliyeti ve bitki örtüsü gibi kentlerin doğal özelliklerine, İklimsel koşullara, Gereksinimlere, Kullanım yoğunluğuna göre değişmektedir.

44 Yeşil alan standartları, ilk olarak 1933–1936 yılları arasında geçerli olan 2290 sayılı Belediye ve Yapı Yollar Kanunu’nda yer almıştır. Yeşil alanların, koru, çayır, göl ve oyun yerleri olarak tanımlandığı bu kanunda kişi başına önerilen yeşil alan miktarı 4 m²’dir. Yine bu kanun çerçevesinde, şehir genelinde % 6,1 oranında yeşil alan oluşturulması hedeflenmiştir.   2290 Sayılı Belediye ve Yapı Yollar Kanunu, ülkemiz planlama tarihinde donatı standartlarına yönelik gerçekleştirilen ilk çalışma olmasına rağmen, donatı alanlarının net olarak tanımlanmadığı, kentsel alanların fiziksel, doğal ve sosyo-ekonomik yapılarından kaynaklanan farklılıkların göz önüne alınmadığı ve sağlıklı bir donatı-nüfus-mekan ilişkisi kurulamadığı görülmektedir.

45 2290 Sayılı Belediye ve Yapı Yollar Kanunu’nun, 1950’li yıllarda yaşanan yoğun göç ve gecekondulaşma, arsa spekülasyonu ve plansız kentleşme gibi sorunlara cevap verememesi sonucunda, 1956 yılında 6785 Sayılı İmar Kanunu yürürlüğe girmiştir. 1956–1985 yılları arasında geçerli olan 6785 Sayılı İmar Kanunu/1605 Sayılı Yasa’nın 28. maddesinde, kişi başına düşen yeşil alan büyüklüğünün 7 m²’den az olamayacağı hükmü getirilmiş fakat bu büyüklüğün farklı ölçeklerdeki yerleşim birimlerine dağılımının nasıl olacağı belirtilmemiştir.

46 Bu dönemlerde, donatı standartları ve donatı türlerinin kademelenmesi üzerine yapılan bilimsel çalışmalar sonucunda, 6785 Sayılı Kanun’da değişiklik öngören 1972 tarihli 1605 Sayılı Kanun’un 28. maddesinde, donatı standartlarının İmar ve İskan Bakanlığı’nca daha sonra çıkarılacak yönetmeliklerle belirtileceği hükmü getirilmiştir. Fakat, ilgili yönetmelikler, izleyen yıllar boyunca yayınlanmadığından, bu dönem içerisinde yapılan planlardaki donatı büyüklükleri, plancıların bilgi ve birikimleri doğrultusunda belirlenmiştir.

47 1975 yılında ise İmar ve İskan Bakanlığı, “İmar Planı Dışındaki Toplu Konut Alanlarında Teçhizat ve Standartlar” çalışmasını gerçekleştirilmiştir. Bu çalışmada metropoliten alan nazım planlarında yerleşime açılacak alanlar için hazırlanacak uygulama planlarında yeşil alan standartlarının, yerleşim ünitesi ölçeğine göre kademelendirilmesi öngörülmüştür. Buna göre, 5000 kişilik komşuluk biriminde 1,50 m²/kişi, kişilik mahalle biriminde 3 m²/kişi ve kişilik mahalle gurubu biriminde ise 2,50 m²/kişi olmak üzere toplamda 7 m²/kişi olan yeşil alan standardı kademelendirilmiştir.

48 1985 yılında, planlamayı bir sisteme bağlamak, yerel yönetimlerin planlama ve uygulama süreçlerindeki etkinliklerini artırmak ve sosyal, ekonomik ve teknolojik gelişmelere cevap vermek üzere 3194 Sayılı İmar Kanunu yürürlüğe girdiği görülmektedir. 1956’da yayınlanan İmar Kanunu’nda geçerli olan 7 m²/kişi yeşil alan standardı, 1985’te yayınlanan İmar Kanunu’nda da aynen korunmuştur. Belediye ve mücavir alan dışındaki plan alanlarında ise, kişi başına düşen yeşil alan miktarı 14 m² olarak belirlenmiştir.

49 tarihinde yayınlanan sayılı “İmar Planı Yapılması ve Değişikliklerine Ait Esaslara Dair Yönetmelikte Değişiklik Yapılması Hakkında Yönetmelik” ile yapılan değişiklik sonucunda, kişi başına 7 m² olan yeşil alan standardı 10 m²’ye çıkarılmış ve bu büyüklüğün nüfus büyüklükleri ve yeşil alan türlerine göre dağılımı belirlenmiştir.

50 Bu değişikliğe göre, 5000 kişilik ilköğretim ünitesi düzeyinde 1,5 m²/kişi büyüklüğünde çocuk bahçesi, 15000 kişilik mahalle ünitesi düzeyinde 2 m²/kişi mahalle parkı ve 2 m²/kişi spor alanı olmak üzere toplam 4 m²/kişi yeşil alan ve 45000 nüfuslu kent ünitesi düzeyinde ise 3,5 m²/kişi büyüklüğünde kent parkı ve 1 m²/kişi büyüklüğünde stadyum olmak üzere toplam 4,5 m²/kişi yeşil alan öngörülmüştür.

51 1985 Tarihli 3194 sayılı yönetmelik ve 02. 09
1985 Tarihli 3194 sayılı yönetmelik ve tarihli değişiklikler sonucunda belirlenen yeşil alan standartlarının günümüzdeki durumu

52 İstanbul Metropolü 1950’lerden bu yana süre gelen aşırı göç ve sağlıksız kentleşme olguları sonucunda yeşil alanlarını önemli ölçüde yitirmektedir. Nitekim İstanbul kentinde kişi başına düşen yeşil alan miktarının 1975 yılında 2,3 m2, 1980 yılında 2,2 m2, 1990 yılında 1,2 m2 ve 2000 yılında da 1,9 m2 olması, bunu açık bir şekilde göstermektedir. Birçok Avrupa kentinde ise bu miktar m2 arasında değişmektedir.

53


"KENTSEL AÇIK VE YEŞİL ALANLAR" indir ppt

Benzer bir sunumlar


Google Reklamları