Toprağın Rengi Toprağın almış olduğu renk, toprak oluşumunda ayrışma olaylarının özelliklerini yansıtmaktadır. Toprak ilk olarak oluşmaya başladığında rengi, ana materyalin rengine benzer. Ayrışmanın ilerlemesi, oksidasyonun artması ve organik maddenin toprağa karışması ile toprağın rengi değişir.
Toprağın Rengi Renk toprağın en belirli ve en belirlenebilen özelliğidir. Toprağın diğer bütün özellikleri hakkında bilgi verir. Toprakların sınıflandırmasında yardımcı olur. Toprağın organik madde miktarı, drenaj durumu ve hava düzeni renkle ilgili özelliklerdir. Topraktaki bu renkleri minerallerin içindeki renk maddeleri ve özellikle demirin uğradığı değişiklikler ve organik maddeler belirler. İklimde renk üzerinde belirleyicidir. Toprak Coğrafyası, Î.ATALAY, Ege Ünv. Ed. Fak. Yayını No: 8, İzmir, 1989
Toprağın Rengi İklim bölgeleri ile toprak renkleri arasında sıkı bir ilişki mevcuttur. Kurak bölgelerde açık renkli, kurak ve sıcak bölgelerde kırmızımsı renkli topraklar, yağışlı ılıman kuşaklarda koyu renkli, sıcak ve nemli tropikal ve ekvatoral bölgelerde kırmızı renkli topraklar yaygın durumdadır.
Topraktaki Çeşitli Renklerin Anlamları Koyu Renkli Topraklar; Drenajı iyi olan topraklarda organik madde arttıkça toprağın rengi, kahverengiden siyaha kadar değişir. Topraktaki humusun rengi ayrışmamış veya kısmen ayrışmış organik maddeden daha koyudur. Topraktaki organik madde, her zaman koyu rengin kaynağı değildir. Organik maddece fakir olan koyu renkli topraklar manganez, manyetit ve titan bileşiklerini içerebilirler. Toprak Coğrafyası, İ.ATALAY, Ege Ünv. Ed. Fak. Yayını No: 8, İzmir, 1989
http://webpages.ull.es/users/jnotario/CSCA/Imagenes/Vertcali.jpg
Kırmızı renkli Topraklar; Topraktaki kırmızı renk genel olarak dehidrate olmuş demir oksitle ilgilidir. Kırmızı renk genellikle iyi drenaj ve havalanmaya işaret eder. Soğuk bölgelerden ekvatora yaklaştıkça toprak rengindeki kırmızılık artar. Bunun sebebi, toprak sıcaklığının artmasıyla ayrışma ve parçalanmanın hızlanması, organik maddenin çabuk ayrışarak azalması ve topraklarda demir oksit oranının yükselmesidir. Toprak Coğrafyası, İ.ATALAY, Ege Ünv. Ed. Fak. Yayını No: 8, İzmir, 1989
Sarı Renkli Topraklar; Topraktaki sarı renkte büyük oranda demir oksitle ilgilidir. Yüksek oranda hidrate olmuş demir oksitler sarı renklidir. Hidrasyon azaldıkça renk kırmızıya döner. Sarı topraklara daha çok nemli bölgelerde rastlanır. Toprak Coğrafyası, İ.ATALAY, Ege Ünv. Ed. Fak. Yayını No: 8, İzmir, 1989
Gri Renkli Topraklar; Topraktaki gri ve akçıl renklerin sebebi başlıca kuvars, kaolin, diğer kil mineralleri, kalsiyum karbonat, magnezyum karbonat, alçı, çeşitli tuzlar ve ferro demir bileşikleridir. Topraktaki tipik gri renk devamlı su altında bulunan Gley horizonlarında bulunur. Çok gri renk organik madde ve demir oksitlerin pek az bulunduğuna işaret edebilir. Toprak Coğrafyası, İ.ATALAY, Ege Ünv. Ed. Fak. Yayını No: 8, İzmir, 1989
Wikipedia.org
Beyaz Renkli Topraklar; Kurak bölgelerde bazı topraklar beyaza yakın açık renk gösterirler. Bunun sebebi yüksek oranda kalsiyum karbonat, alçı ve diğer tuzları içermeleridir. Beyaz renk bazen de ana materyalden gelebilir. Beyaz renkli topraklar doğal olarak verimsiz topraklardır. Toprak Coğrafyası, İ.ATALAY, Ege Ünv. Ed. Fak. Yayını No: 8, İzmir, 1989
Toprağın rengi nem miktarı ile değişir. Toprak nemli olduğu zaman rengi daha koyu görünür. Topraklarda renk tayini Standart Renk Iskalalarıyla yapılır. Bunlardan biri Munsel Toprak Renkleri Iskalasıdır. Iskala 196 çeşit standart renk içermektedir. Toprak Coğrafyası, Î.ATALAY, Ege Ünv. Ed. Fak. Yayını No: 8, İzmir, 1989
Toprak renginin belirtilmesinde çoğunlukla Munsell (A. B. D Toprak renginin belirtilmesinde çoğunlukla Munsell (A.B.D.) renk kartları kullanılır. Burada renk üç öğe ile belirtilir: - Derece (Hue): Rengin kırmızı mavi,sarı,yeşil ve mor ile ilişkisini gösterir. - Değer (Value): Rengin açık yada koyuluğunu gösterir. - Kroma: Rengin kuvvetine işaret eder. Beş esas renk derecesi (hue) : Kırmızı (R), sarı (Y), yeşil (G), mavi (B) ve mor (P). Rengin tanımlanması: Kartta verilen renk adının yanına bir notasyon yazılır. Örnek: Açık sarımsı kırmızı (10 YR 6/4).
Toprak Sıcaklığı Toprağın sıcaklığı ve nemi yeterli miktarda ise toprak dahilindeki biyolojik ve kimyasal faaliyetler devam eder. Toprak donduğu zaman bu faaliyetler durur.
Toprak Sıcaklığı Toprağın sıcaklığının asıl kaynağı güneştir. Toprak, güneşten gelen enerjinin tutulması ile ısınır. Koyu renkli topraklar gelen enerjinin % 80’ ini , açık renkli kuvars kumları ise % 30’ unu tutmaktadır. Toprakta tutulan sıcaklık, suyun buharlaşması, toprak yüzeyindeki havanın ısıtılması, toprağın ısıtılması ve toprak yüzeyinden tekrar atmosfere yansımasıyla harcanır. Toprağın ısınma ve soğuma kapasitesi, toprakta bulunan su miktarına, toprağın yüzeyini örten organik madde ve bitki örtüsüne bağlıdır.
Toprak Sıcaklığının Kontrolü Toprak rutubetinin (topraktaki su oranı) kontrolü, ısı kontrolü bakımından en etkili yoldur. Toprak üzerindeki bir malç (örtü tabakası), toprağın rutubet kontrolünde etkilidir. Toprak üzerine terk edilen sap ve saman da bir malçtır. Malç; - yabancı ot mücadelesi, - rüzgar ve su erozyonuna karşı toprağın korunması, - buharlaşma ile su kaybının önlenmesi ve - toprak sıcaklığının kontrolü gibi bir çok amaçlara uygulanır. Yapay gölgeleme de güneşten gelen direk ışınların etkilerini azaltmak için bazı hallerde başvurulan bir yöntemdir. Toprak Coğrafyası, İ.ATALAY, Ege Ünv. Ed. Fak. Yayını No: 8, İzmir, 1989
TOPRAK SUYU Toprakta suyun tutulması; Adhezyon ve Kohezyon yoluyla olmaktadır. Adhezyon, katı toprak parçacık yüzeylerinin suyu çekme kuvvetidir. Kohezyon, su moleküllerinin birbirini çekmesidir.
TOPRAK SUYU Toprakta boşlukların içerisindeki su moleküllerinin birbirini çekmesi ile tutulan suya kohezyon suyu denilmektedir. Kohezyon suyunda su molekülleri daha fazla hareket etmektedir. Suya doygun olan topraklarda suyun hareketi, kuru veya nemli topraklara doğrudur.
SUYUN TOPRAK KOLLOİDLERİ TARAFINDAN TUTULMASI
Toprakta Rutubet Basıncını Ölçmeye Yarıyan Basit Bir Tansiyometre
TOPRAKTAKİ SU ÇEŞİTLERİ 1. Sızan su 2. Tutulan su Sızan su: Makroporlar içerisinde 1/3 atm ve daha az basınç altında ki sudur. Bitki besin maddelerinin topraktan yıkanmasına ve toprağın drenajının sağlanmasında önemlidir.
1. Kristal su Tutulan su: Üç çeşittir. Kristal yapıya sahip toprak tanelerine kimyasal olarak bağlı olan su olup bitkilere faydası yoktur.
2. Kapilar Su Kapilar su toprak parçacıkları dahilinde adhezyon ve kohezyon kuvvetleri tarafından 1/3 ile 31 atmosfer basınç altında tutulmaktadır. Yerçekiminin etkisiyle topraktan sızan su, topraktan tamamen ayrıldıktan sonra toprakta kalan su miktarına da tarla kapasitesi(1/3 atm basınç altında tutulan su) denilmektedir. Toprakta 15 atm basınçla tutulan suya ise solma noktası denir. Bitkilere faydalı su=Tarla kapasitesi-solma noktası.
Topraktaki kapilar suyun hareketini toprağın ; -tekstür, -strüktür ve -organik madde durumu tayin etmektedir. Bir toprak ne kadar ince bünyeli ise kapilar boşluk miktarı o kadar fazla olmaktadır.
3. Hidroskopik Su Toprak kolloidleri tarafından 31 atm -10000atm basınçla tutulan sudur. Toprak zerreleri tarafından çok ince bir tabaka olarak tutulur. Bu haldeki su, akışkanlığını kaybettiğinden bitkilere faydalı olamaz. Adezyon kuvvetleri tarafından toprak parçacıklarına kuvvetli tutulan suya adezyon suyu denilmektedir. Adezyon suyu, bitkilere faydalı değildir.
Suyun topraktaki hareketi mikro ve makro porlarda olur. Suyun toprak yüzeyinden akıp gitmesine yüzey akış, toprak içerisine sızmasına infiltrasyon, toprak profili boyunca yerçekimi kuvvetinin etkisi ile hareketine ise perkolasyon, yerçekimi kuvvetinin aksi yönünde yukarı doğru hareketine kapillarite denir. Kumlu ve taban suyu toprak yüzeyine yakın olan topraklarda kapillarite ile bitkiler sulanabilir. Buna toprak altı sulama denir.
Toprakta ki boşlukların oluşturduğu kanalların daralmasıyla yani çapı küçük olan boşluklarda suyun kapillarite ile yükselmesi daha fazla olur. Kumlu topraklarda su geçirgenliği(permeabilite) yüksektir.
Topraklardan Suyun Kaybı Topraktan Suyun Çeşitli Yollarla Kaybı
Toprağa düşen yağışın ancak 1/3 ‘ ü bitkilere faydalı olabilir. Geriye kalan 2/3 ‘ü ise , gerek sıvı ve gerekse buhar olarak topraktan uzaklaşır . Topraklardan su kaybını iki kısımda inceyebiliriz. a-Su buharı şeklinde kayıp b-Sıvı şeklinde kayıp
a-Topraktan suyun buhar olarak kaybı : Suyun topraktan buhar olarak kaybı iki şekilde cereyan etmektedir. 1-Transpirasyon 2-Evaporasyon
1-Transprasyon : Transprasyon kısaca suyun bitki yüzeyinden buharlaşmasıdır. Köklerden bitki dokuları içine giren suyun büyük kısmı fizyolojik fonksiyonlarını tamamladıktan sonra bitki yüzeyinde bulunan stomalardan (gözeneklerden ) dışarı çıkarak buharlaşır. Transpirasyon; hava sıcaklığı , bağıl nem, rüzgar, atmosfer basıncı, direk güneş ışınlarına karşı olan durum, bitkinin genetik yapısına bağlıdır.
Bitkilerin 1 kg. kuru madde yapmak için harcadıkları su miktarına su ihtiyacı veya transprasyon oranı (su ihtiyacı) denir. Bu ihtiyaç nemli bölgelerde 200-500 kg. arasında değişmekte olup , kurak bölgelerde daha yüksektir. Genel olarak güneş ışığının yoğunluğu, sıcaklığın yüksekliği ve bağıl nemin azlığı transpirasyon oranını yükseltir. Fakat bu durum transprasyon oranları düşük olan bitkilerin kuraklığa dayanıklı oldukları anlamına gelmez.
2- Toprak Yüzeyinden Suyun Buharlaşması (Evaporasyon ) Topraktan buharlaşarak uzaklaşan su miktarı, şüphesiz çok fazladır ve pratik bakımdan çok önemlidir. Buharlaşma ile topraktan su kaybı çeşitli faktörlerin etkisi altındadır ; Bağıl nem , Sıcaklık , Rüzgar , Kapillarite dir.
b -Topraktan Suyun Sıvı Olarak Kaybı : Suyun topraktan sıvı olarak kaybı iki şekilde olmaktadır. 1- Suyun yerçekimi kuvvetinin etkisi ile profilden sızarak topraktan uzaklaşması (perkolasyon). 2- Fazla suyun eğime bağlı olarak toprak yüzeyinden akıp gitmesi (yüzey akış).