Gelir Dağılımında Eşitsizlik Gelir dağılımı, bir ülkede yaşayan bireyler tarafından üretilen mal ve hizmetlerden elde edilen toplam gelirin, yine o ülkedeki bireylere dağılım araçları ile paylaştırılmasını veya bölüşümünü ifade eder.
Bu paylaşımın nasıl olduğu, bir ülkenin ekonomik refaha ulaşmasının önemli bir göstergesi olması açısından iktisat teorisi için çok önemlidir. Gelir eşitsizliği, bir ülkedeki gelir dağılımının o ülkedeki bireyler tarafından eşit ve adil olarak bölüşülmediğinin kanıtıdır.
Gelir Dağılımındaki Eşitsizliğin Ölçülmesi Lorenz Eğrisi, ekonomide, çoğunlukla olasılık gelir dağılımının birikimli dağılım fonksiyonunu ifade eden bir grafiktir. Bu grafiğin her iki ekseninde de yüzde değer bulunur. 1905 yılında Max Otto Lorenz tarafından gelir dağılımının ifade edilmesi amacıyla geliştirilmiştir.
Gelir bölüşümündeki eşitsizliği göstermek için, çoğu kez, Lorenz eğrisi kullanılır. Eğriyi oluşturabilmek için bireyler ve hane halkları gelirlerinin büyüklüğüne göre en küçükten başlayarak büyüğe doğru sıralanır.
Gelir dağılımında eşitsizlik var olduğu sürece, en alt gelir grubu örneğin nüfusun en az gelirli %20'sinin toplam gelirin %6'sını aldığı V noktasından sonra %50'sinin toplam gelirin %20'sini aldığı R noktası ve %80 ini toplam gelirin %50'sini aldığını S noktası ortaya koymaktadır. Nüfusun en zengin %20'si de gelirin geri kalan %50'sini alır Bu, oldukça eşitsiz bir gelir dağılımının varlığını göstermektedir.
Tam Eşitlik Durumu Gelir dağılımı söz konusu olduğunda grafiği çaprazlamasına ikiye bölen doğru "tam eşitlik" durumunu ifade eder. Bu durumda ülkedeki hane halklarının %50'si gelirin %50'sine, %80'i %80'ine vb. sahiptir. Zaman içinde eğrinin tam eşitlik doğrusundan uzaklaşması, o ülke için gelir dağılımının bozulduğuna işaret eder.
İki gelir dağılımı karşılaştırıldığında eğer bir dağılımın Lorenz eğrisi, dağılımın her noktasında diğer dağılımın Lorenz eğrisinin üstündeyse, ilk dağılım daha az eşitsiz bir dağılım gösterir. Dağılımlardan ilkine A dağılımı, ikincisine B dağılımı diyecek olursak iki dağılımın birbirine göre konumları yandaki gibi olacaktır. Bu durumda A dağılımı, B dağılımına "Lorenz baskın"dır
Lorenz eğrisi ve Gini Katsayısı Yatay eksende hane halkı yüzdesi, dikey eksende toplam gelirden alınan pay oranı olmak üzere; Köşegen mavi doğru mutlak eşitlik doğrusudur. Tüm halkın gelirden eşit oranda pay aldığını gösterir. Kırmızı renkli Lorenz Eğrisi ise gelir dağılımı adaletsizliğini gösterir. Lorenz sağ alt köşeye yaklaştıkça gelir dağılımı bozulmaktadır. G=A/A+B
Gini Formülü Toplumdaki gelir dağılımının durumunu daha net görebilmek amacıyla Gini katsayısı kullanılmaktadır. Gini katsayısı, Corrado Gini isimli istatistikçi tarafından 20. yy başlarında geliştirilmiştir. 0 ve 1 arasında değişen bu katsayıya göre toplumdaki en zengin ve en fakir arasındaki fark ortaya konulabilmektedir. Katsayı sıfıra (0) yaklaştıkça gelir dağılımının düzeldiği, bir (1)'e yaklaştıkça ise gelir dağılımının adaletsizleştiği anlaşılmalıdır.
Türkiye’deki Durum
2002 yılından itibaren bakıldığında gelir dağılımında belirgin değişim görülmüyor. 2002'de 0,44 olan Gini Katsayısı, 2005 yılında 0,38 seviyesine kadar inmişti. Ancak sonraki yıllarda yeniden 0,40 seviyesine yükseldi. Son 10 yılda en yüksek Gini Katsayısı 0,44 ile 2006 yılında görüldü. Türkiye ekonomisi 2002-2012 yılları arasında ortalama yüzde 5,2 oranında büyüdü.