KİŞİLİK BOZUKLUKLARI.

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
ÖFKE DUYGUSUNUN TANINMASI VE KONTROL EDİLMESİ
Advertisements

ÜNİVERSİTEYE UYUM SÜRECİ
Şİddet Muhammet GÜLER.
Okullarda Suç ve Şiddeti Önleme
Ergenlerde En Sık Görülen Psikopatolojiler
KİMLİK GELİŞİMİ VE KENDİNİ KABUL
Tuzla Psikolojik Danışma Merkezi
ERGENLİK DÖNEMİ GELİŞİM ÖZELLİKLERİ ve AİLE İÇİ İLİŞKİLER
KİŞİLİK BOZUKLUKLARI KİŞİLİK BOZUKLUKLARI.
Dr. Eyüp KANDEMİR İstanbul Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı
Kişilik Bozukluklarında Tedavi ve Sağaltım
Çağdaş Bilimler Merkezi Dershanesi
DAVRANIŞLARIMIZI ETKİLEYEN KALIPLAR
ÇOCUKLARDA OKUL FOBİSİ
Yönetimde stres kaynakları
ANNE BABA TUTUMLARI.
Prof. Dr. Mustafa Yıldız KOÜ Tıp Fak Psikiyatri AD 2009
Çocuk Psikiyatrisinde acil durumlar
Hazırlayan Psk.Dan.Nazan MUTLU Uzm.Psk.Dan. Sinem TARHAN
KİŞİLİK BOZUKLUKLARI Prof. Dr. Mücahit Öztürk
ÇANKAYA REHBERLİK VE ARAŞTIRMA MERKEZİ
HATALI ANNE BABA TUTUMLARI
KİŞİLİK BOZUKLUKLARI.
Uzm.Psk.Dan.Sinem TARHAN
DEZAVANTAJLI VE RİSK ALTINDAKİ ÇOCUKLAR KİMLERDİR?NASIL TESPİT EDİLİR?
TUHAF/ EKSANTRİK KÜME 3 tanıyı içermektedir:
0-6 YAŞ GELİŞİM DÖNEMİ ÖZELLİKLERİ
EĞİTİM ÖĞRETİM YILI ANASINIFI VELİ SEMİNERİ
Çocuğun Eğitiminde Disiplin ve Sınırlar
ERGENLİK DÖNEMİ VE GELİŞİM ÖZELLİKLERİ
VE ÇOCUGUN GELİŞİMİNE ETKİLERİ
ANNE BABA TUTUMLARI Karatay Rehberlik ve Araştırma Merkezi.
ÇOCUK VE AİLE İÇİ ŞİDDET
AİLE MODELLERİ VE ÇOCUK ÜZERİNDEKİ ETKİSİ
ÇANKAYA REHBERLİK VE ARAŞTIRMA MERKEZİ
HACI KADRİYE ARSLAN REHBERLİK VE ARAŞTIRMA MERKEZİ
AİLE İÇİ ŞİDDET.
Çocuklarda Travma sonrası stres bozukluğu
YEME BOZUKLUKLARI OBEZİTE ANOREKSİYA NEVROZA BLUMİYA NEVROZA.
ERGENLİK DÖNEMİNDE RİSKLER ve SORUNLAR
ERGENLİK DÖNEMİ VE ÖZELLİKLERİ
ERGENLİK ve PROBLEMLERİ
ERGENLİKTEKİ GELİŞİMİN DAVRANIŞLAR ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ
ERGENLİK DÖNEMİ VE GENÇLERLE İLİŞKİLER
Suç ve şiddet nedir? Çocuğun yakalanması ya da yakalanmamasına, polisle başının derde girmesi ya da girmemesine bakmaksızın hayatı boyunca bir kez suç.
HOŞGELDİNİZ.
ANNE BABA TUTUMLARI.
DİKKAT EKSİKLİĞİ HİPERAKTİVİTE BOZUKLUĞU
KİŞİLİK BOZUKLUKLARI VE GENÇLİK
AİLE MODELLERİ VE ÇOCUK ÜZERİNDEKİ ETKİSİ
VE ÇOCUGUN GELİŞİMİNE ETKİLERİ
DAVRANIŞ BOZUKLUKLARI
OKUL SEMİNERLERİ:2 ÇOCUKLARDA GÖRÜLEN UYUM VE DAVRANIŞ BOZUKLUKLARI.
ERGENLERDE MADDE KULLANIMI Sosyal Hizmet Uzmanı Ercan Mutlu
ERGENLİK DÖNEMİ PSİKOSOSYAL GELİŞME
ÇOCUK VE SUÇ.
ERGENLİK DÖNEMİ YAŞ BİLİŞSEL GELİŞİM * * Soyut işlemler dönemidir. * Tartışmaları sever, düşüncelerini ifade etmek isterler. * Mantık üzerinde.
Kişilik Yapısı Kesin bir kişilik yapısı tanımlanamamakla birlikte, dikkate değer ölçüde narsisistik özellikler taşıyan ve yalnızlığa eğilimli kişiler olduğu.
YAŞLILIKTA DEPRESYON ANTALYA HALK SAĞLIĞI MÜDÜRLÜĞÜ
Yrd. Doç. DR. Tülay KUZLU AYYILDIZ ERGENLİK DÖNEMİ SAĞLIK SORUNLARI
Ergenlerde En Sık Görülen Psikopatolojiler
Hazırlayan: Öznur MOLLA
ÇOCUKLARDA OKUL FOBİSİ
Rehberlik Servisi.
Fiziksel hastalıklara ruhsal tepkiler
ERGENLİK DÖNEMİ ANNE-BABA SORUMLULUKLARI
AİLE MODELLERİ VE ÇOCUK ÜZERİNDEKİ ETKİSİ
Sağlık Bilimleri Fakültesi
TUHAF/ EKSANTRİK KÜME 3 tanıyı içermektedir:
Sunum transkripti:

KİŞİLİK BOZUKLUKLARI

KİŞİLİK Bir insanı başkalarından ayıran duyuş, tutum, davranış görüntülerini içeren tüm ruhsal özellikler anlaşılır. Karakter özelliklerinin bir çeşididir. İnsanları birbirlerinden farklı kılan , kendisi ve çevresindekilere bakış acıları ,onlarla kurabildiği ilişki düzeyleri ve tepkilerini kapsayan çeşitli ortamlarda kendini gösteren bedensel, düşünsel ve ruhsal özelliklerdir.

Kendisi, başkaları ya da olayları algılama Verilen duygusal tepkilerdeki uygunluk, değişkenlik ve yoğunluk Kişilerarası işlevsellik Öfke, heyecan, aşırı istek ve dürtülerin kontrolü

KİŞİLİK YAPILARININ TEMEL ORTAK ÖZELLİKLERİ; 1 -Kişiliğin çekirdekleri yaşamın ilk yıllarında atılır ve oluşur. Kişiliğin gelişmesi ergenlik ve delikanlılık çağının sonuna kadar sürer, 2 -Herkesin kişiliği kendine özgüdür, 3 -Kişilik uzun bir zaman diliminde şekillendiği için katıdır ve değişmez bir yapıdadır, 4 -Kişinin normaldışı davranışlarının kendini rahatsız etmemesi, bilakis bu davranışlardan haz alması, 5 –(Alloplastik uyum vardır ) Kişilik bozukluğu bulunan kimsenin kendini çevreye değil, çevreyi kendisine uydurma yolunu seçmesi.

Kişilik Bozukluğu Derin olarak yerleşmiş olan, sosyal kalıplara uymayan, yaygın, ısrarlı, uyumsuz davranış örüntüsüdür.

Kişilik -Uyuma dönük değilse, -Esneklikten yoksun ise, -İşlevsel bozukluğa ve öznel rahatsızlığa yol açıyorsa, kişilik bozukluğundan söz edilir.

Çevreye uyumda bozulma Günlük işlevsellikte bozulma Gerilim-kaygılı ruh hali oluşturma Kültürün beklentilerinden sapma gösterme …..Ve tüm bunların süreklilik göstermesi

1) Davranışların benliğe yerleşmiş olması ve uyum amacı ile esneklik göstermemesi 2) Belli bir toplum içinde uyumlu sayılabilmek için geçerli ölçütlerden sapması 3) Çocukluktan beri süre gelmesi 4) Toplum içinde ve iş yaşamında belirgin bozulmaya yol açması 5) Genellikle benliğe uyumlu olması ve değiştirilmek istenmemesi; bazen de benimsenmemiş olsa bile değiştirilmemesi 6) Genel olarak çevre ile çatışma ve sürtüşmeye yol açması; kendisini çevreye değil, çevresini kendisine uydurmaya çalışması 7) Kişinin bilişsel yetilerinde, temel duygulanım ve düşünce yapısında belirgin bozukluk olmaması

A Kümesi: (garip, eksanrik küme) Paranoid, şizoid, şizotipal kişilik bozuklukları B Kümesi: (Uyumsuz, dengesiz, tutarsız küme) Antisosyal, borderline, histrionik, narsistik kişilik bozuklukları C Kümesi: (Korkak, anksiyöz küme) Avoidan (kaçınan), bağımlı, obsesif kompulsif kişilik bozuklukları

PARANOİD KİŞİLİK BOZUKLUĞU Paranoid hastalara tanı koymak güçtür. Çünkü muayene sırasında iyi görünmeye çalışırlar. Gergin, inceleme eğiliminde olan, duygulanımı ciddi ve mizahtan uzak kişilerdir. Tehditkar,güvensiz,kuşkucudurlar, patolojik kıskançlıkları ve referans fikirleri vardır. Sosyal durumları genelde iyi olan insanlardır. Şüpheler… Sır vermeme Sürekli kin Saldırı algılaması Sadakatsizlik korkusu

PARANOİD KİŞİLİK BOZUKLUĞU İş, insan ilişkileri ve evlilik yaşamında sorunlu olan kişilerdir. Başkalarının zararlı olabileceğinden, aldatıldığından kuşkulanma, dostlarının, iş arkadaşlarının güvenilirliğinden kuşkulanma, aleyhine kullanılacağını düşünerek sır vermek istememek, sıradan söz ve olaylardan anlam çıkarma, haksızlığa, önemsenmemeye dayanamayan, kinci insanlardır. Eşlerinden kuşkulanırlar, kendilerine zarar verileceği yargısına varıp ani tepki gösterirler.

GENEL DURUM: Geçinilmesi çok zor insanlardır Kendisini suçsuz karşı tarafı hep suçlu bulur Önyargılıdır Kapalı kutu, pireyi deve yapan, kıskanç, tartışmacıdır Genelde erkeklerde görülür.

SEBEP: Ailenin mantıkdışı ve aşırı baskıcı ezici nitelikteki öfkesinden etkilenen çocuğun bu duygularla özdeşip, bu saldırganlığından kaçmak için saldırganlığın karşıdan geldiğini düşünme Kendilerini yetersiz, aşağılanmış ve yardim edilemez hissettikleri, bu duyguların etkisini hissetmemek için çevreyi suçlama

TEDAVİ: Güvenle oluşmuş bir psikopterapi Nadiren kısa süreli ilaç kullanımı

ADLİ PSİKİYATRİK YAKLAŞIM Paranoid kişilik bozuklukları öldürme, yaralama ve hakaret suçunu daha sık olarak işlerler. Bu tür kişilik bozukluğu bulunan bireyin ve gerçekleştirilen olayın durumuna göre bu kişilerin cezai sorumlulukları azaltılabilir.(TCK 32/2) Bunlara müşavir atanabilir. Medeni hukukumuza göre birlikte yaşadıkları eşlerinin can ve mal güvenliği tehlike altında olduğundan bu durum boşanma sebebi olarak kabul edilmektedir.(TMK 162)

ŞİZOİD KİŞİLİK BOZUKLUĞU Sürekli toplumsal ilişkilerden kopma ve başkalarıyla birlikte olunan ortamlarda duyguların anlatımında kısıtlı kalma durumu söz konusudur. Erkeklerde daha fazla görülür. Kronik şizofreni akrabalarında daha yaygındır. Strese tepki olarak çok kısa süren (saatler süren) psikotik epizodlar yaşayabilirler. Şizofreni veya sanrısal bozukluğun öncesinde görülebilir.

ŞİZOİD KİŞİLİK BOZUKLUĞU Muayene sırasında bu hastalarda göz kontağı pek kurulamaz. Diğer insanları tolere etmekte zorlanan kişilerdir. Cinsel yaşamları fantaziler üzerine kuruludur, gerçek cinselliği ertelerler. Şizoid erkekler karşı cinse yaklaşmayı başaramadığından evlenemezler; kadınlar ise pasif bir şekilde evliliği kabul ederler. Sağlıklarına düşkündürler.

2-ŞİZOİD KİŞİLİK BOZUKLUĞU Yakın ilişkilerden hoşlanmaz, Genelde tek etkinlik Cinsel ilgi çok az ya da yok Aktivitelerden zevk almaz Övgü ve eleştiriye kayıtsız Soğuk, uzak, monoton duygular

GENEL DURUM Kendi başına vakit geçirmekten hoşlanan İçe kapanık Öfke saldırganlık gösteremez

SEBEP: Erken çocukluk döneminde soğuk, ihmalkar, tatmin edici olmayan ilişkiler yaşayan çocuklarda ileri dönemlerde ilişki ve kişiler arası bağlantıların önemli ya da gerekli olmadığı seklinde bir düşünce tarzı gelişimi ile ilişkili olduğu düşünülmektedir.

TEDAVİ: Nadiren tedaviye gelirler Bireysel terapi + Grup terapisi

ŞİZOTİPAL KİŞİLİK BOZUKLUĞU Yakın ilişkilerden birdenbire rahatsızlık duyma ve yakın ilişkilere girebilme becerisinde azalma ile belirli, toplumsal ve kişilerarası yetersizliklerin yansıra bilişsel ya da algısal çarpıklıkların ve normal dışı davranışların olduğu yaygın bir durumdur. Bu kişilerde düşünce içeriğinde acayiplik, referans fikirleri, derealizasyon (Kendisini boşlukta gibi hissetme ) vardır..

ŞİZOTİPAL KİŞİLİK BOZUKLUĞU Hastanın düşünce, davranış ve görünümünde olağan dışılık temeline dayanır. Bu hastalardan öykü zor alınır, çünkü iletişim biçimleri sıra dışı ve kısıtlıdır. Bu kişiler özel güçleri olduğuna inanırlar. Olayların ve bazı durumların özel anlamlı olması Garip inanışlar ya da büyüsel düşünce Garip bir düşünüş biçimi ve konuşma Kuşkuculuk Duyguya zıt bir yüz ifadesi Aşırı sosyal kaygı

ŞİZOTİPAL KİŞİLİK BOZUKLUĞU Referans fikirleri, inanışlarda acayiplik, büyüsel düşünce, olağandışı algısal yaşantılar, bedensel illüzyonlar olabilir. Düşünce ve konuşmanın olağandışı biçimi, kuşkuculuk, paranoid düşünce, alışılagelmişin dışında kendine özgü davranış ve görünüm, uygunsuz, kısıtlı duygulanım, yakın arkadaşları ya da sırdaşlarının olmaması, toplum içinde bulunurken yaygın anksiyete durumu vardır.

GENEL DURUM Sadece gerektiğinde iletişim Gaipten sesler duyma Uygunsuz giyinme

SEBEP: Ailede şizofreni

TEDAVİ: Piskoterapi + İlaç

ANTİSOSYAL KİŞİLİK BOZUKLUKLARI Başkalarının haklarını saymama, başkalarının haklarına saldırma ile giden yaygın bir durum söz konusudur. Bu tanı 18 yaşından önce konmaz, 18 yaşından önce ki benzer durumlar için davranım bozukluğu tanısı kullanılır. Bu tip kişilik bozukluğu gösteren kişilerde çocukluktan itibaren yalan söyleme, evden kaçma, hırsızlık, saldırganlık, madde kullanımı, yasadışı aktiviteler gibi davranışlara rastlanmaktadır.

ANTİSOSYAL KİŞİLİK BOZUKLUKLARI Aykırı davranışlarına rağmen kişiler herhangi bir anksiyete ya da depresyon belirtisi taşımazlar. Çünkü bu tür kişilik bozukluğuna sahip bireylerin olaylar ile ilgili kendilerine göre uygun açıklamaları vardır. Kendine zarar verme tehditleri ve çabaları yaygındır. Sözel iletişimlerinde başarılıdırlar. Kolay yoldan para kazanmayı isteyen kişilerdir. İçkili araba kullanma, çocuklara zarar verme gibi hareketler sıkça görülen davranışlar arasındadır

ANTİSOSYAL KİŞİLİK BOZUKLUĞU Yasalara ,sosyal davranışlara uyamama Ani davranışlar Tekrarlayıcı kavga, dövüş ,saldırılar ile birlikte öfkelilik hali Güvenlikle ilgili duyarsızlık Suçlar Kendini hakli göstermeye çalışmak ve bundan vicdan azabı duymamak.

Davranış bozukluğu: 1. İnsanlara ve hayvanlara saldırganlık 2 Davranış bozukluğu: 1. İnsanlara ve hayvanlara saldırganlık 2. Mala zarar verme 3. Sahtekarlık, hırsızlık 4. Kuralları ciddi bir biçimde bozma

GENEL DURUM 18 yaş öncesi davranım bozukluğu, 18 yaş sonrası anti sosyal kişilik bozukluğu Toplumda "Psikopat" diye tanımlanırlar. Sık sık karakollara düşerler ve tutuklanırlar. Aldıkları cezaları kendilerine haksızlık olarak algılarlar. Eğer kişi yapılan eylemler sonucu ya da kotu yasam koşulları sonrası ölmezse , rahatsızlık 40 yaş sonrasında etkinliğini azaltabilir.

SEBEP Erken çocukluk dönemlerinde anne- babanın maddi ya da manevi yokluğu, ebeveynin cezalandırıcı, aşağılayıcı tavırlar sergilemesi. Genellikle sosyoekonomik düzeyi düşük ve kırsal kökenli kişilerde görülmektedir.

TEDAVİ Grup terapisi etkilidir. Müşahede altına alınabilirler.

ADLİ PSİKİYATRİK YAKLAŞIM Anti sosyal kişilik bozukluğu olanlar verdiği zarardan dolayı vicdan azabı çekmezler, bazen ani bir kararla, bazen de daha önce tasarlayarak suç işlerler. Bu hastalar tekrar suç işleme olasılığı fazla olduğundan yüksek güvenlikli psikiyatri kliniklerine ihtiyaç vardır.

Bu hastalar genellikle kavgacıdır, karşısındakilere çok çabuk hakaret ederler. Anti sosyal kişilik bozukluğu olan hastalarda impulsiv davranan, sürekli sosyal ilişki kuramayanların cezai sorumlulukları azaltılabilmektedir.(TCK 32/2) Bu tür bozukluğu olan kişilere kanunen müşavir atanabileceği gibi, vasi tayini de yapılabilmektedir. Sorumluluklarını düzenli yerine getiremedikleri için ve eşinin can emniyetini tehdit etmeleri nedeniyle hastalığı iyileşmedikçe evlenemeyeceği ve kendisinin vasi olamayacağı kabul edilir.(TMK 162)

Anti sosyal kişilik bozukluğu ve borderline kişilik bozukluğunda kendini yaralama davranışı çoktur. Bu davranışlar dikkati çekmek için değil engellenmelere tahammül edemeyişlerinden kaynaklanmaktadır.

BORDERLİNE KİŞİLİK BOZUKLUĞU Bu kişilerin kimlik duygusunda, duygu durumunda ve ilişkilerinde sürekli bir tutarsızlık vardır, nevrozla psikoz arasında bir sınırdadırlar. Asıl patoloji bireyin benlik duygusunda, nesne ilişkileri kurma biçimindedir. Kadınlarda erkeklere göre iki kat fazla sıklıktadır. Bu kişilerin birinci derece akrabalarında major depresyon, alkol kullanımı, madde bağımlılığı daha sık görülmektedir.

BORDERLİNE KİŞİLİK BOZUKLUĞU Hasta bazı konularda tartışmacı, bazı konularda çekiniktir. Bazen bu kişiler duygusal kuntluk halindedir. Hastalar kısa süreli, sınırlı, çabuk geçen psikotik epizodlar yaşayabilirler. Borderline kişilik bozukluğu olanlarda davranış şekli önceden tahmin edilemez. Göklere çıkarma ve yerin dibine sokma Gerçek ya da hayali terk edilme Kimlik karmaşası Tekrarlayan intihar girişimleri Sürekli duygusal değişkenlik hali Sürekli olarak boşlukta hissetme Öfkeye hakim olamama

BORDERLİNE KİŞİLİK BOZUKLUĞU Bu hastalar yalnız kalmayı tolere edemezler, arkadaşlık için çılgınca yollar denerler fakat başarılı olamazlar. Yalnızlıklarını azaltmak için rasgele ilişkiler kurarlar. Bu hastalar kronik olarak boşluk duygusu ve can sıkıntısından yakınırlar. Bu kişilerde kimlik duygusu yoktur. Baskı altında kaldıklarında depresyona girebilirler, insanları tümüyle iyi ya da tümüyle kötü kategorisine ayırırlar, ilişkileri bu nedenle başarısızdır.

GENEL DURUM Yalnız baslarına olmaya dayanamaz ve birilerinin varlığına gereksinim duyarlar. Ne seninle ne sensiz Kendilerine maddi ve manevi acıdan zarar verir

SEBEP: 1,5-2,5 yaş arası dönemde çocuğun ayrılma ve kendi başına davranışlar sergileyebilme çabalarına annelerinden gelen cezalandırıcı tavırlar. Ailede duygusal paylaşımın olmaması , aile içi yoğun çatışmalar, küçük yaslarda ana-baba kaybı, ayrılığı, çocuğun yasadığı fiziksel ve cinsel tacizler rahatsızlığa eğilim oluşturur.

TEDAVİ: Uzun sureli bireysel psikoterapi Kısa süreli müşahede Grup terapileri

ADLİ PSİKİYATRİK YAKLAŞIM Borderline kişilik bozukluğu olan hastalarda öfke patlamaları sıkça olabilir. Bu hastalarda cezai sorumluluğu ehemmiyetli derecede azalmıştır. (TCK 32/2)

Uygunsuz tahrikler, baştan çıkarma çalışmaları HİSTRİYONİK KİŞİLİK BOZUKLUĞU Dikkat çekme davranışı belirgindir. Duygu ve düşüncelerini abartan, ilgi çekmek için ağlama nöbetleri geçiren kişilerdir. Ayartıcı davranışlar sıktır. Odakta olmalı Uygunsuz tahrikler, baştan çıkarma çalışmaları Yüzeysel ve değişken duygu hali Fiziksel görünüm İçli dışlı muhabbet

HİSTRİYONİK KİŞİLİK BOZUKLUĞU Cinsel fanteziler yaygındır. Ancak psikoseksüel fonksiyonları bozuk olabilir (kadınlarda anorgazmi, erkeklerde empotans gibi). İlişkileri yüzeyseldir. Stres altında gerçeği değerlendirmeleri kolay bozulur. Üst baslarına, takı ve aksesuarlara gereğinden çok zaman, emek ve para sarf ederler. Karsı cinsten arkadaşlarını duygu sömürüleri yaparak ya da cinsel çekiciliklerini kullanarak elleri altında tutmaya çalışırlar.

SEBEP: Doğru karşılanmamış ilgi beklentileri

TEDAVİ: Psikoterapi

NARSİSTİK KİŞİLİK BOZUKLUĞU Genç erişkinlik döneminde başlayan ve değişik koşullar altında ortaya çıkan üstünlük duygusu (düşünce ya da davranışlarda), beğenilme gereksinimi ve empati yapamamanın olduğu sürekli bir durumdur. Başkalarından çok daha önemli Düşünceleri ,hayalleri büyük bir güç, engin bir deha, kusursuz bir güzellik ve mükemmellikte Kendisini ancak çok zeki ve ustun nitelikli kişilerin anlayabileceğini düşünür Hak ettiği duygusu içindedir Bencildir Kendini beğenmiş, ukala ve küstahça tutumlar içine girerler.

Büyük dağları ben yarattım NARSİSTİK KİŞİLİK BOZUKLUĞU Kendisinin çok önemli olduğu duygusunu taşırlar; başarılarını ve yeteneklerini abartır, yeterli bir başarı göstermeksizin üstün biri olarak bilinmeyi beklerler; sınırsız başarı, güç, zeka, güzellik ya da kusursuz sevgi düşlemleri üzerine kafa yorarlar. Büyük dağları ben yarattım Sıra beklemek, izin istemek, yol vermek onların sözlüğünde olmayan kavramlardır.

NARSİSTİK KİŞİLİK BOZUKLUĞU Çok beğenilmek ister, hak kazandığı duygusu vardır, kişilerarası ilişkileri kendi çıkarı için kullanır, amaçlarına ulaşmak için başkalarının zayıf taraflarını kullanır, empati yapamaz, çoğu zaman başkalarını kıskanır ya da başkalarının kendisini kıskandığını sanır, küstah, kendini beğenmiş davranış ve tutumlar sergiler. ,

SEBEP: Tek çocuklarda daha sık görünür. Yetiştirme tarzı ile yakından ilgilidir.

TEDAVİ: Bireysel psikoterapi

ADLİ PSİKİYATRİK YAKLAŞIM Narsistik kişilik bozukluğu olanlar insanların tepkilerine yoğun itiraz etmeleri sebebiyle evliliklerini sürdüremezler, öfkesi yoğundur, intihara meyillidirler.

AVOİDAN (ÇEKİNGEN) KİŞİLİK BOZUKLUĞU: Eleştirilme, dışlanma, reddedilme korkusu nedeniyle toplumsal ilişki gerektirecek mesleklerden kaçınma, sevildiğinden emin olmadıkça ilişkiye geçmezler, yakın ilişkiler kuramazlar, toplumsal durumlarda eleştirileceği korkusu vardır;

AVOİDAN KİŞİLİK BOZUKLUĞU: Kendini başkalarından aşağı görürler, kişisel ilişkilerden ve etkinliklerden kaçınırlar. Bu kişilerde eşlik eden sosyal fobi sık görülür. Çevreden destek görürlerse işlevsel olurlar, destek yeterli değilse depresyon, anksiyete ortaya çıkabilir

ÇEKİNGEN KİŞİLİK BOZUKLUĞU Başkaları tarafından kabul görmeme, küçümsenme, eleştirilme, dışlanma endişeleri Kendini sosyal acıdan yeteneksiz, renksiz, etkisiz, zayıf veya diğer kişilere göre daha değersiz bireyler olarak görme

GENEL DURUM Beni eleştirir, beni aralarına almazlar Utangaç,ürkek, yalnız, kendini gizlemeye çalışan, sesi soluğu çıkmayan Kozaları içinde yasamaya çalışırlar

SEBEP: Genetik Sosyalleşememe

TEDAVİ: Etkin psikoterapi

BAĞIMLI KİŞİLİK BOZUKLUĞU Kadınlarda daha sıktır. Çocukluğunda kronik hastalığı olan kişiler daha yatkındır. Bu kişiler görüşme sırasında uysal, sorulara yanıt verme çabası ve rehberlik arayışı içinde olan kişilerdir. Destek yoksa kararsız Sürekli yardım ihtiyacı Farklı görüşlerini ifade edememe Kişisel güvensizlik Yalnızlık korkusu

BAĞIMLI KİŞİLİK BOZUKLUĞU Genç erişkinlik döneminde başlayan, uysal ve yapışkan davranışa ve ayrılma korkusuna yol açacak biçimde kendisine bakılma gereksiniminin aşırı olduğu kişilerdir. Başkalarının öğüt ve destekleriyle karar verirler. Tek başına kaldığında kendini rahatsız ve çaresiz hissederler. Yakın bir ilişki sonlandığında, başka bir ilişki arayışı içine girerler. Anne-baba ve dostlarının küçük çocuğu gibi hareket edip, bağımlı hissederler. Çoğunlukla kötümser bir bakış acısına sahiptirler.

BAĞIMLI KİŞİLİK BOZUKLUĞUNDA, Bağımlı olduğu kişiye karşı uzun süreli ilişki vardır. Bağımlılık davranışı agorafobi durumlarında da olabilir ama bu hastalarda panik ve anksiyete durumu da vardır. Bu kişiler mesleki fonksiyonları bozulma eğiliminde ve sosyal ilişkileri sınırlı kişilerdir. Bağımlı oldukları kişilerden ayrılınca major depresyon görülme riski vardır.

SEBEP: Aşırı müdahaleci, evhamlı anne- babanın çocuğun bağımsız ve hakkini arayan davranışlarını eleştirici ve cezalandırıcı bir şekilde baskılamaları ile oluştuğu düşünülmektedir. Bu kişilerin aile yapılarında duyguların ifade edilişi kısıtlıdır ve çocuk üzerinde yüksek düzeyde kontrol bulunmaktadır.

TEDAVİ: Tedaviye gerilim, depresif ve vücutsal yakınmalar ile başvururlar.Bireysel terapiden fayda görürler.

OBSESİF KOMPULSİF KİŞİLİK BOZUKLUĞU Bu kişilik bozuklukların özelliği esnek olmama ve mükemmeliyetçiliktir. Bu kişiler, emosyonel sınırlılık, düzenlilik, sabırlılık, inatçılık, kararsızlık ile karakterizedir. Kuralcı, düzenli, ayrıntıya çok dikkat ederler. Bu kişiler fazlasıyla kuralcıdırlar, kuralların bozulmasına tahammülleri yoktur.

OBSESİF KOMPULSİF KİŞİLİK BOZUKLUĞU Kişiler arası ilişkileri sınırlı, güçlü görünüşlü, otoriter kişilerdir. Karşısındaki kişilere karşı esnek ve tolere değillerdir. Karar vermekte çok zorlanırlar, karar vereceği konuyu çok incelerler. Ayrıntılar Aşırı bir mükemmeliyetçilik Vicdanının sesini aşırı derecede dinler ve gerekli hoşgörü, anlayış ve esnekliği göstermez. Hiçbir şey atamaz. Cimridir Kuralları katıdır

OBSESİF KOMPULSİF KİŞİLİK BOZUKLUĞU Arkadaş çevresi çok az olan kişilerdir. İş ve evlilikte sebatlı kişilerdir. Muayene sırasında, katı görünüşlü, ciddi, sorulan sorulara çok detaylı cevap veririler.

OBSESİF KOMPULSİF KİŞİLİK BOZUKLUĞU Yapılan etkinliğin amacını unutturacak derecede ayrıntılar, kurallar, listeler, sıralama, organize etme ya da program yapma ile uğraşıp durma. İşin bitirilmesini zorlaştıran mükemmeliyetçilik gösterirler. Yanlış yapmamak için defalarca kontrol eder, kontrolün kontrolünü yaparlar. Düzen sürekli iş yapmak üzerine kuruludur. Her davranışları, işleri, ilişkileri dakikalar çerçevesinde programlıdır. Aşırı titizdirler. Erkekler x2

OBSESİF KOMPULSİF KİŞİLİK BOZUKLUĞU Kendini işe ve üretkenliğe adarlar, ahlak, doğruluk ya da değerler gibi konularda vicdanının sesini aşırı dinler ve bu konularda hiç esnek değillerdir.. Karşısındaki kendisi gibi yapmayı kabul etmedikçe görev dağılımı yapmak ya da başkalarıyla birlikte çalışmak istemezler. Para harcama konusunda hem kendisine, hem de başkalarına karşı cimridirler Obsesif kompulsif kişilik bozukluğu olanların görev dağılımına uymayışı nedeniyle evliliği sürdürmekte zorlanırlar. Aşırı cimri, katı ve inatçılığı nedeniyle kendisine vasi tayin olunabilir.(TMK 406)

SEBEP: Tuvalet eğitimi sırasında yapılan baskı, onaylamama ve bu eğitimi çok erken verme Çocuğun duygu, düşünce ve dürtülerin ifade edişine ebeveynlerce uygulanan aşırı kontrol ve takdirsizliğin çocukta bu yönde bir yapı oluşturabileceği düşünülmektedir.

TEDAVİ: Bireysel ya da grup terapi