İCRA TAKİBİ TARAFLARI VE TAKİP YOLU DEĞİŞİKLİĞİ TAKİBİN TARAFLARI TARAF EHLİYETİ TAKİP EHLİYETİ SIFAT TAKİP ARKADAŞLIĞI TARAF VE TAKİP YOLUNUN DEĞİŞTİRİLMESİ
TAKİBİN TARAFLARI İcra takibinin tarafları alacaklı ve borçludur. Alacaklı icra takibini başlatan, hakkının iadesini talep eden kişidir. Borçlu ise kendisine karşı takip başlatılan, icra takibinde borçlu olarak gösterilen kişidir. Zaman zaman icra takibinde alacaklı ve borçlu dışında üçüncü kişiler yer alsa da bu kişiler takibin tarafı değildir.
TARAF EHLİYETİ İcra takibinde taraf olmak için, taraf ehliyetine sahip olmak gerekir. Taraf ehliyeti Medeni Kanunun hak ehliyeti hükümlerine göre belirlenir. Hak ehliyeti olan kişilerin taraf ehliyeti de vardır. Taraf ehliyeti gerçek kişilerin veya tüzel kişilerin olabilir. Tüzel kişiliği olmayan kişi topluluklarının taraf ehliyeti yoktur. Örneğin miras şirketi, adi şirket ve apartman yönetiminin tüzel kişiliği yoktur. Taraf ehliyeti kamu düzeninden sayılır. Taraf ehliyeti olmayan kişiye karşı takip yapılamaz.
TARAF EHLİYETİ Taraf ehliyeti olmayan bir kişi takip yapar yada taraf ehliyeti olmayan bir kişiye karşı takip yapılırsa icra mahkemesi bu takibi kendiliğinden iptal eder. Miras şirketi alacaklı ise mirasçılar birlikte hareket etmek zorunda olduğundan mirasçılar arasında mecburi takip arkadaşlığı vardır. eğer terekeye temsilci atanmışsa takibi bu temsilci yapar. Aksi halde mirasçılar tereke taksim edilmeden kendi hisseleri için takip yapamaz. Tereke taksim edildikten sonra ise her mirasçı kendi miras payı ölçüsünde takip yapabilir.
TARAF EHLİYETİ Borçlu icra takibi sırasında ölürse; takibin konusuna göre karar vermek gerekir. Takibin konusu para alacağı ise tüm mirasçılar müteselsil olarak sorumlu olduklarından(MK m. 641) takibin hepsine karşı yürütülme zorunluluğu yoktur. Takibin konusu para alacağı dışında bir alacaksa takip tüm mirasçılara karşı yürütülür. Mirasçılar arasında mecburi takip arkadaşlığı vardır.
TAKİP EHLİYETİ MK hükümlerine göre fiil ehliyetine sahip olanlar takip hukuku adına takip ehliyetine sahiptir. Takip ehliyeti bizzat veya vekil aracılığıyla alacaklı olarak takibi sürdürebilmek veya borçlu olarak takibe karşı koyabilme yeteneğidir. Medeni usul hukukundaki dava ehliyetinin takip hukukundaki görünümüdür.
SIFAT Takipte alacaklı ve borçlunun gerçekten alacaklı ve borçlu olması gerekir. bu ise alacaklı ve borçlunun maddi hukuk bakımından alacaklı- borçlu olmasını gerekli kılar. Sıfat işin esasına ilişkindir. Kendisine karşı yapılan takipte borçlu olmayan kişi bunu ileri sürerek takipten kurtulabilir. Sıfat taraf ehliyeti ve takip ehliyetinden farklıdır. Bir kişinin taraf ve takip ehliyeti olabilir ancak gerçekten borçlu değilse o takip için sıfat yokluğu söz konusudur.
SIFAT Taraf ve takip ehliyeti takipte bulunması gerekli zorunlu şartlardandır. Hem icra dairesi hem de icra mahkemesi bu hususu kendiliğinden araştırmalıdır. Taraflar ise bu hususlardan birinin yokluğunu şikayet yolu ile ileri sürebilir. Sıfatın yokluğu takibin tarafları tarafından ileri sürülmelidir. İcra dairesi veya icra mahkemesi kendiliğinden dikkate alamaz. İleri sürülmesi itiraz niteliğindedir.
TAKİP ARKADAŞLIĞI Takip arkadaşlığı usul ekonomisinin, takip hukukunda ise takip ekonomisinin bir sonucudur. Amaç daha kısa sürede ve ucuz bir şekilde takibi bitirmektir. Borçlunun birden fazla olduğu hallerde ihtiyari takip arkadaşlığı takip ekonomisi sağlamaktan uzaktır. Zira her bir borçlu alacaklının takibine ayrı ayrı karşı koyabilecek ve bunların ayrı ayrı değerlendirilmesi gerekecektir. bu ise takibin beraber yürütülmesine engeldir. Alacaklının birden fazla olması halinde de ihtiyari takip arkadaşlığı mümkün ise de takip ekonomisi ilkesi aynı gerekçeden dolayı pratikte mümkün olmayacaktır.
TAKİP ARKADAŞLIĞI Mecburi takip arkadaşlığı ise maddi hukuk bakımından bir zorunluluk olabilir. Alacaklı taraf maddi bakımdan mecburi takip arkadaşı ise(adi ortaklık, miras şirketi, elbirliği mülkiyet gibi) bu kişiler takibi beraber yapmak zorundadırlar. Borçlu taraf maddi bakımdan mecburi takip arkadaşı ise alacak konusunun para olup olmamasına göre ikili bir ayrım yapılır. Para alacaklarında hepsine karşı takip yapılmasına gerek yoktur. Ancak para dışındaki alacaklarda tüm borçlulara karşı beraber takip yapılması zorunludur.
TARAFTA DEĞİŞME Takip sırasında alacağın devri yada taraflardan birinin ölümü nedeniyle takibin tarafında değişme söz konusu olabilir. Takip başladıktan sonra alacaklının alacağı başkasına devretmesi halinde devralan, alacaklının takibe kaldığı yerden devam edebilir. Alacaklı takip sırasında ölürse alacaklının mirasçıları mecburi takip arkadaşı olarak takibe kalınan yerden itibaren devam edeceklerdir.
TARAFTA DEĞİŞME Takip devam ederken borçlu ölürse alacaklı borçlunun mirasçılarına karşı takibe devam edebilecektir. Takip devam ederken borcun nakli sözleşmesi ile borçlu değişirse devralan kişiye karşı takibe devam edilip edilemeyeceği tartışmalıdır. Bir görüşe göre; alacaklı borcu devralan borçluya karşı yeniden takip yapmalıdır, takibe kaldığı yerden devam edemez. Diğer bir görüşe göre; alacaklı borcu devralan kişiye karşı takibi kaldığı yerden devam ettirebilir.
TAKİP YOLUNUN DEĞİŞTİRİLMESİ İİK m. 43; «İflas yolu ile takip, ancak Ticaret Kanunu gereğince tacir sayılan veya tacirler hakkındaki hükümlere tabi bulunanlar ile özel kanunlarına göre tacir olmadıkları halde iflasa tabi bulundukları bildirilen hakiki veya hükmi şahıslar hakkında yapılır. Şu kadar ki, alacaklı bu kimseler hakkında haciz yolu ile de takipte bulunabilir. Bu yollardan birini seçen alacaklı bir defaya mahsus olmak üzere o yolu bırakıp harç ödemeksizin diğerine yeni baştan müracaat edebilir.»