OSMAN NURİ ERSEZGİN İLKOKULU REHBERLİK SERVİSİ

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
BAŞARIDA AİLENİN ROLÜ Yonca AKGÜN MART, 2011.
Advertisements

ANNE-BABA ÇOCUK İLİŞKİLERİ.
YARINA KALMAK ADINA SORUMLULUK EĞİTİMİ
GENÇLERDE ÖZGÜVEN GELİŞİMİ.
Psikolojik Danışman Ayçin YILMAZ
ANA BABA VE ERGENLİK.
KİMLİK GELİŞİMİ VE KENDİNİ KABUL
ANNE-BABA ÇOCUK İLİŞKİLERİ
ANA-BABA TUTUMLARI.
ANA BABA TUTUMLARI. Tuncay DEMİRTAŞ.
ANNE-BABA ÇOCUK İLİŞKİSİ
İSTEK ÖZEL ACIBADEM OKULLARI PSİKOLOJİK DANIŞMA VE REHBERLİK BÖLÜMÜ
ANNE BABA TUTUMLARI.
HATALI ANNE BABA TUTUMLARI
NASIL BİR AİLE?.
ANNE BABA TUTUMLARI YALAN.
Nusaybin Rehberlik ve Araştırma Merkezi Müdürlüğü AİLE EĞİTİM SUNUSU 5.
OLUMLU OLUMSUZ TUTUMLAR
ERGENLİK DÖNEMİNDE ARKADAŞ ETKİSİ
HAZIRLAYANLAR NURTAÇ ÜNLÜ DERYA DEMİR GÜLŞAH BAŞARAN
ANNE BABA TUTUMLARI.
ANNE ÇOCUK İLİŞKİSİ.
BAL PETEĞİ ANAOKULU REHBERLİK SERVİSİ
ANNE- BABA TUTUMLARI.
Tutum Kişinin herhangi bir olaya ve kişiye karşı olan tutumu onun kişiliği doğrultusunda gerçekleşir. Genellikle ev dışındaki ortamlarda yaşıtları tarafından.
ANNE-BABA TUTUMLARI.
Çocuğun Eğitiminde Disiplin ve Sınırlar
BAŞARIDA AİLENİN ROLÜ.
VE ÇOCUGUN GELİŞİMİNE ETKİLERİ
ANNE BABA TUTUMLARI Karatay Rehberlik ve Araştırma Merkezi.
ANNE-BABA TUTUMLARI İLKNUR NURKAN
OKUL BAŞARISININ SAĞLANMASINDA AİLENİN ROLÜ
Alaaddin DEBGİCİ Rehberlik ve Psikolojik Danışma Uzmanı ANA-BABA TUTUMLARININ BİREYLER ÜZERİNDEKİ ETKİSİ.
AİLE MODELLERİ VE ÇOCUK ÜZERİNDEKİ ETKİSİ
OKUL ÖNCESİ EĞİTİMİN ÖNEMİ VE OKULA UYUM
REHBERL İ K SERV İ S İ. ERGENL İ K DÖNEM İ A İ LE İ LET İŞİ M İ.
ANNE BABA TUTUMLARI.
GEREKTİĞİNDE YARDIM ALIN PSİKOLOJİK DANIŞMAN ŞÜKRÜ AKKAYA PSİKOLOJİK DANIŞMAN.
Metin ÖZTAMUR Av. Şahap Demirer İlkokulu Müdür Yard.
ÇOCUK YETİŞTİRMEDE OLUMLU-OLUMSUZ YÖNTEMLER
ERGENLİK DÖNEMİ VE GENÇLERLE İLİŞKİLER
ANNE BABA TUTUMLARININ ÇOCUĞUN DAVRANIŞLARINA ETKİLERİ.
YARINA KALMAK ADINA SORUMLULUK EĞİTİMİ
HOŞGELDİNİZ.
Çocuğu doyuran, büyüten, eğiten ve ilk terbiyeyi veren anne, verdiği eserin sorumlusudur. (anonim)
ANNE BABA TUTUMLARI.
VE ÇOCUGUN GELİŞİMİNE ETKİLERİ
ANNE-BABA ÇOCUK İLİŞKİLERİ
AİLE TUTUMLARI GATA 2 Nasıl Bir Çocuk Yetiştirmek İstiyorsunuz?
AİLE MODELLERİ VE ÇOCUK ÜZERİNDEKİ ETKİSİ
VE ÇOCUGUN GELİŞİMİNE ETKİLERİ
ANNE BABA TUTUMLARI ERKAN SARIUŞAK OKUL REHBER ÖĞRETMENİ.
Okul Yaptırma ve Yaşatma Derneği İlkokulu
Öğrenciyi Tanıma Yrd. Doç. Dr. İhsan Sarı.
AİLE TUTUMLARI ve ÇOCUK GELİŞİMİ ÜZERİNE ETKİLERİ
Çocuklarımıza nasıl davranıyoruz?
AİLEDE KİŞİLERARASI İLİŞKİLER
EĞİTİM BAŞARISINI ARTTIRMADA ANNE BABANIN ROLÜ
AİLE İÇİ İLETİŞİM Anne-Baba Tutumu
ANA BABA VE ERGENLİK.
ANNE BABA ve ERGEN İLETİŞİMİ
Hazırlayan Zübeyir ULUSOY Rehberlik Öğretmen :45 Zübeyir ULUSOY - Rehberlik Öğretmeni 2 Seminer Konuları Birinci Sınıf Öğrencilerinin Gelişim.
AİLE MODELLERİ VE ÇOCUK ÜZERİNDEKİ ETKİSİ
AİLE EĞİTİM SEMİNERİ HAZIRLAYAN ESMANUR ÖNER
HOŞ GELDİNİZ.
ANNE BABA TUTUMLARI ÖDÜL-CEZA DİSİPLİN HAVVA DURUKAN
BAŞARIDA AİLENİN ROLÜ SAMET YAN. “ BAŞARI ” Nedir? Belirlenen bir hedefe ulaşılması durumu. “ BAŞARILI İNSAN ” Kimdir? Hedefine ulaşan kişi.
AİLEDE İLETİŞİM.
Sunum transkripti:

OSMAN NURİ ERSEZGİN İLKOKULU REHBERLİK SERVİSİ FARKLI ANA BABA TUTUMLARI

Anne babaLAR çocuklarından bekledikleri davranış modeline uygun bir davranış içinde olmalıdır. ANNE VE BABA ÇOCUĞA İYİ MODEL OLMALI ANNE VE BABANIN ÇOCUĞA YÖNELTTİKLERİ TUTUMUN SAĞLIKLI OLMASI BÜYÜK ÖLÇÜDE ONLARIN KENDİ İÇLERİNDE -BARIŞIK -DENGELİ -HUZURLU VE -BİRBİRLERİNE KARŞI SEVGİ VE SAYGILI OLMALARINA BAĞLIDIR BU ORTAMI OLUMSUZ AÇIDAN ETKİLEYEN FAKTÖRLER ARASINDA: -ANA BABANIN KENDİ ÇOCUKLUK YILLARINDA BASKILI VEYA AŞIRI GEVŞEK BİR BİR EĞİTİM İÇİNDE BÜYÜMELERİ -BUGÜNKÜ YAŞAMLARINDA EŞLERİYLE İLETİŞİM KURAN MUTLU BİR YAŞANTIYA SAHİP BİR BİREY OLMAMALARI -GEÇ YAŞTA ÇOCUK SAHİBİ OLMALARI -AİLENİN SOSYO EKONOMİK KOŞULLARININ İYİ OLMAMASI SAYILABİLİR.

ANA BABA DAVRANIŞLARI DESTEKLEYİCİ DENETLEYİCİ 1- Yakınlık ve ilgi göstermek 1- Zor yoluyla denetlemek 2- Sözle ve dokunarak sevgi 2-Sevgi esirgeyerek göstermek 3-İkna ederek denetlemek 3-Ortak faaliyetlerde bulunma

Ana baba tutumları Ana baba tutumlarını 6 ana başlıkta toplamak mümkün Baskılı ve otoriter tutum Gevşek tutum(çocuk merkezli aile) Dengesiz ve kararsız tutum Koruyucu tutum İlgisiz ve kayıtsız tutum Güven verici destekleyici, ve hoşgörülü tutum

1-baskılı ve otoriter tutum Çocuğun kendine olan güvenini ortadan kaldıran kişiliğini hiçe sayan bir tutum Geleneksel aile yapımızda bu tutuma sık sık rastlanır Katı bir disiplin vardır Çocuk her kurala uymak zorundadır Anne babadan birisi ya da her ikisinin baskısı altında olan çocuk Sessiz Uslu Nazik Dürüst Dikkatli olmasına karşın Başkalarının etkisinde kolay kalan ve aşırı hassas bir yapıya sahip olabilir

1-baskılı ve otoriter tutum Zor yoluyla denetleme ve sevgi esirgeyerek denetleme boyutlarının egemen olduğu aşırı baskılı ve otoriter aile ortamında denetlenen çocuk hangi davranışın hangi tepkiye neden olacağı konusunda bir fikre sahip değildir Dolayısıyla çocuğun kaygılı bir belirsizlik içinde aşırı isyankar ya da aşırı boyun eğici olması mümkündür Suçlayan cezalandıran ve sürekli karışan anne babaların çocuklarının kolayca ağlayan çocuklar oldukları görülür. Baskı altında yetişen çocuklarda genellikle isyankar vaziyet alışlarla birlikte aşağılık duygusu gelişebilir. Böylesi bir ortamda yetişen çocuk dıştan denetimli bir kişilik oluşturur. Çünkü içinden geldiği gibi davranmak yerine olması gerektiği gibi davranmak şeklinde koşullandırılır.

2-gevşek tutum(çocuk merkezli aile) Orta yaşın üstünde çocuk sahibi olan ailelerde Çocuğun kalabalık yetişkinler grubu içinde yetişen tek çocuk olması halinde sık rastlanır. Böyle bir ortamda çocuk ailede tek insiyatif sahibidir.Onun isteklerine diğer aile üyeleri kayıtsız şartsız uyarlar. Anne-baba-çocuk arasında sağlıklı bir iletişimin bulunmaması, çocuğun dengesiz bir ortam içinde abartılmış sevgi gösterisi içinde büyüyor olması onun ‘doyumsuz’ bir birey olmasına neden olur. Anne baba oyuncak gibi maddi objelerle bu doyumsuzluğu giderebileceğini zanneder. Önemli olan duygusal doyumdur. Çocuklarına boyun eğen anne ve babalar evde onların egemenliğini kabullenen kişilerdir. Bu tür ailelerde çocuklar anne ve babalarına hükmeder ve onlara çok az saygı gösterir.

2-gevşek tutum(çocuk merkezli aile) Bu çocuklar zamanla ev dışındaki kimselere de egemen olmanın yollarını arayan bir birey haline dönüşür. Aşırı şımartılmış bu çocuklar daha yaşamlarının ilk günlerinden itibaren her türlü ihtiyaçlarının karşılanacağı ve isteklerinin buyruk niteliği taşıdığı beklentisi geliştirmişlerdir. Yetişkin olduklarında da toplumun kendine vermediği hakları kendilerine tanımaya çalışırlar. Çocuk merkezli aileden gelen ve her isteklerini yaptırmayı alışkanlık haline getiren bu tür çocuklar okulda kurallar karşısında hayal kırıklığına uğrar ve kolay uyum sağlayamazlar.

3-dengesiz ve kararsız tutum Anne babanın dengesiz ve kararsız tutumu çocuğun eğitim ve gelişimini olumsuz açıdan etkiler. Buradaki dengesizlik ve tutarsızlık Anne ve baba arasındaki görüş ayrılığından olabileceği gibi Anne ve babanın gösterdikleri değişken davranış biçiminden de görülebilir Anne ile babanın: Çocuğun yanında çocuk konusunda birbirlerini eleştirmeleri Birinin olumlu yaklaşımına diğerinin olumsuz tutumu Taraflardan birinin çocuğu kayırması sık rastlanan terbiye yanlışlarındandır. Bir diğer dengesizlik ve kararsızlık örneği ama-babanın şahsında yaşanabilir Çocuğa sözünü dinletmek için çaba sarf eden annenin Önce yumuşak bir tonda konuştuğu Ardından sesini yükselttiği Hala istediği olmayınca çocuğu dövdüğü Ardından da diz çöküp özür dilediği görülür

3-dengesiz ve kararsız tutum Söz gelimi annenin sakin ve dinlenmiş olması halinde 3 yaşındaki kızının piyano çalması ona ilginç gelip ‘uygun davranış’ olarak kabul görürken Annenin yorgun ve uykusuz olması halinde aynı davranış ‘uygun olmayan davranış’ grubuna girer. Çocuk hangi koşulda nasıl davranacağını bilemez. Hangi davranışın uygun hangisinin uygun olmayan davranış kategorisine girdiğini kestiremez. Çünkü davranışın uygun olup olmadığı davranışın niteliğinden çok anne ve babanın ruh haline bağlıdır. Bu da önceleri çocukta bazı iç çatışmaların, huzursuzlukların ardından da dengesiz ve tutarsız bir yapının oluşumuna neden olur.

4-koruyucu tutum: Sık rastlanan ana baba tutumudur. Anne ve babanın aşırı koruması çocuğa gereğinden fazla kontrol ve özen göstermesi anlamına gelir. Bunun sonucu olarak çocuk: Diğer insanlara karşı aşırı bağımlı Güvensiz Duygusal kırıklıkları olan bir kişi olabilir. Bu durum çocuğun yaşamı boyunca sürebilir aynı koruyucu tutumu gelecekte eşinden bekleyebilir. Daha çok anne çocuk ilişkisinde ortaya çıkan bu aşırı koruyuculuğun ardında annenin duygusal yalnızlığı yatmaktadır. Aşırı koruyucu görünümündeki anne, çocuğuyla öylesine bütünleşir, ona öylesine kalkan olur ki 2 yaşında çatal kaşık kullanabilen çocuğa 8-9 yaşlarına gelse de kendi eliyle yemek yedirir, kendi yatağında uyutur.Bu tür davranışlarıyla çocuğuna olan sevgisini dile getirdiğini sanır.Ama gerçekte kendi yalnızlığını ve mutsuzluğunu telafi etmektedir.

4-koruyucu tutum İlkokula kadar çocuğuna köfte ekmek gibi taneli yiyecekleri yedirmeyip likit gıda veren, suyu kaynatarak içiren anne baba örneklerimiz vardır Böylesine koruyucu yaklaşım, çocuğun otonom(kendi kendini yöneten) bir birey olmasını engeller.Sosyal gelişimini zedeler, bağımlı bir kişi olmasına neden olur. Çocuk kendisini gruba kabul ettirmek için zaman zaman toplumdışı ve isyankar davranışlara başvurabilir. O halde çocuğun yeterli kas gelişimine sahip olduktan sonra, tuvaletini kendi kendine yapmasına, kendi başına yemek yemesine, kendi başına giyinip soyunmasına,arkadaşlarının evine gitmesine ve arkadaş davet edebilmesine fırsat vermek, onun kendine olan güvenini sağlayacak, psikososyal olgunluğunun gelişimine yardımcı olacak ve otonom(özerk) bir birey olmasına imkan sağlayacaktır. Tersine davranışlar gelecekte bağımlı bir birey olmasına neden olacaktır.

5-ilgisiz ve kayıtsız tutum İlgisiz ve kayıtsız tutum ana babanın, çocuğu yalnız bırakması, görmezden gelme şeklinde dışlaması anlamına gelir. Duygusal istismara yol açan böyle bir ortamda ana-baba-çocuk üçgeni arasında iletişim kopukluğu gözlenir. Ana babanın ilgisizliği ile çocuğun öğretmenine, arkadaşlarına ve yakın çevresindeki eşyalara verdiği zarar ve suçluluk davranışı arasında yakın ilişki bulunmuştur. Bu konuda yapılan araştırma bulgularına göre ilgisiz ve kayıtsız ana baba tutumu çocuğun saldırganlık eğilimini güçlendirmektedir.

6-güven verici,destekleyici ve hoşgörülü tutum: Ana-babanın çocuklarına karşı hoşgörü sahibi olmaları, onları desteklemeleri, çocukların bazı kısıtlamalar dışında, arzularını diledikleri biçimde gerçekleştirebilmelerine izin vermeleri anlamına gelir. Çocuk kabul edilmek ve onaylanmak ister.Eğer aile ortamı ona kendi benliğini tanımlama özgürlüğü veriyorsa sağlıklı bir biçimde olgunlaşma yolunda gelişir. Ana babanın hoşgörüsünün normal bir düzeyde gerçekleşmesi, çocuğun kendine güvenen, yaratıcı, toplumsal bir birey olmasına yardım eder. Böyle bir tutumda evde kabul edilen ve edilmeyen davranışların sınırları bellidir.Bu sınırlar içinde çocuk özgürdür.Söz hakkı vardır.Duygu ve görüşlerine saygı duyulur. Saygı ve teşvik görür. Yetişkinler tarafından dinlenir. Böyle bir ortamda çocuk girişim yeteneğine sahip olur.Özgüven kazanır.Kendi kendine karar verip sorumluluk taşımasını öğrenir.

6-güven verici,destekleyici ve hogörülü tutum Sonuç olarak ana-babanın tutumları çocuğun kişiliğinin oluşumunda ve karakterinin formasyonunda büyük önem taşır. Ana-baba-çocuk üçgeni sevgi temeline dayanmalıdır. Özdeşim modeli anne baba bilmelidir ki çocuğa nasıl davranış türü uygularsa benzer davranışı da onda görecektir. Özellikle ikna ederek denetlemeyi seçen anne ve babanın çocuğu onların duygu, düşünce, değer ve beklentileri hakkında sebepleri ve sonuçlarıyla birlikte bilgi sahibidir. Anlaşılır ve tutarlı tepkilerin birikimi, hangi davranışın sonuçlarının ne olacağı belirlenmiştir. Dolayısıyla çocuk ve genç hem davranış seçimlerinde kendini özgür görebilir hem de seçimleri hakkında kısıtlanacağından çekinmeden ana-babasına danışabilecek bir durumdadır. Belirttiğimiz ana baba tutumları içinde en sağlıklı ve başarılı olan güven verici ve destekleyici tutumdur. Ancak bu yaklaşım içinde özgürce düşünüp karar verebilen, bu kararın sorumluluğunu yüklenen, bağımsızca hareket edebilen, özgüveni olan bireyler yetişebilir.