HADİS İLİMLERİ
İlim kelimesi; meseleleri delilleriyle idrak etmek anlamına gelmektedir. İlk dört asırda ilim denince hadis akla gelmiştir. Buhari, Müslim ve Ebu Davud’un eserlerinde Kitabü’l İlm hadis öğrenme, rivayet gibi konular ele alınmaktadır. Hatib Bağdadi’nin Tak’yîdü’l-İlm isimli eseri de hadi ile ilgili kavramların incelendiği bir kitaptır.
Ulumü’l-Hadis ismi ile eser veren bir çok alim vardır: Ali b. Medini, (234/848) Muhammed b. Abdullah b. Abdülhakem (268/882b Hakim en Neysaburi (405/ ) İbnü’s Salah (640) Bu kitaplarda hadis ilminin meseleleri nev ada altında ayrı kısımlar halinde incelenmiştir.
İkinci asrın sonlarına doğru bazı kelamcıların eleştirilerine cevap vermek amacıyla değişik isimlerle bazı kitaplar te’lif edilmeye başlanmıştır. Te’vîlu Muhtelefi’l-hadis Nasihu’l Hadis ve mensuhuh Garibu’l Hadis …..gibi Devam eden zamanlarda ravilerin durumlarını inceleyen Cerh ve Ta’dil ismiyle müstakil eserler telif edilmeye başlanmıştır.
İlelü’l hadis ile ilgili müstakil eserle de ilk verilen eserlerden sayılabilir. Ravilerin doğum ve vefat, isim, künye, memleket, ile ilgili eserler önce tarih sonra tabakat ismi taşıyan eserler ile ortaya çıkmış ve rical ilmi genel adıyla devam etmiştir. Bu ilim dalları ilk olarak Hakim en-Neysaburi’nin marifetü ulumi’l-Hadis isimli eserinde ilim dalı olarak yer almış ve zamanla bunlar hadis ilimleri olarak anılmışlardır.
Genel anlamda hadis ilimleri iki kısma ayrılır: Rivâyetü'l-Hadis İlmi: Hadisi bizzat ahz ve telakki edip sonra da eda etmektir. Dirâyetü'l-Hadis İlmi: Hadisi alırken ve eda ederken nelere dikkat etmeliyiz, aldığımız hadis gerçekten peyğamber efendimizin ağzından çıkan bir sözmü? Bunun araştırılmasıdır.
Cerh ve Ta'dil İlmi (İlmu’l-Cerh ve’t-Ta’dil)
Cerh Tadil Cerh ve Tadil ilmi: Bir takım özel lafızlar kullanarak rivayetlerinin kabul ve reddi yönünde ravilerin durumlarından ve haklarında kullanılan lafızların delaletlerinden bahseden ilimdir. Hz. Osman’ın (r.a) şehadetinden sonra başlayan hadis uydurma faaliyetlerine karşı ümmetin geliştirmiş olduğu sened sorma ve iyi kimselerden hadis alma mefküresi sonradan hadis rivayet edenlerin kritik edildiği bir disipline ve hatta ilim dalına dönmüştir.
Bu alanda ilk olarak kaleme alınan bu eserler hadis usulünün çeşitli meseleleri hakkında bilgi verikken cerh ve tadil lafızları, ravilerin kısımları….. Gibi konularda bilgiler vermektdir. Bu konuda ilk eser yazan alim. İbn Ebi Hatim er-Razi’nin te’lif ettiği el-Cerh ve’t-Ta’dil isimli eseridir. 16040 ravi hakkında bilgi veren alim mukaddime de temel meseleleri konu edinmektedir.
Bu konudaki eserler Taceddin es-Sübkî’ni (771/1369) Kaidetün filcerh ve’tta’dîl Cemaleddin el Kâsimî (1332/1914)--El-cerh ve’t-ta’dîl Muhammed Abdülhayy el-Leknevi (1304/1887)—er-Ref’ ve’t-Tekmîl fi’l-cerh ve’t-ta’dîl Kasım b. Ali Sa’d- Mebahis fî İlmi’l-cerh ve’t-ta’dîl Faruk Hemâde-El-Menhecü’l-İslam fi’l-cerh ve’t-ta’dîl Emin Aşıkkutlu- Hadiste Rical Tenkîdi
İlelü'l-Hadîs İlmi (İlmu İleli’l-Hadis)
İlelü’l-Hadis İlmi: Herkesin farkedemediği, ancak hadis uzmanlarının tesbit edebildiği ve hadisin sıhhatine engel olan gizli kusurları araştıran bir ilimdir Dış görünüşü sahih olan bazı hadislerde herkesin anlayamayacağı gizli kusurlar bulunur. Bu kusurlara illet denir. İllet kelimesinin çoğulu ilel gelir. İlelü’l-Hadis hadislerin illetleri demektir.
Hadislerin illeti dışarıdan farkedilemiyecek şekilde gizli olduğu için İlelü’l-Hadis konusu hadis ilimlerinin en karışık ve en zor olanı sayılmıştır. Zayıf ravilerin hadisleri kabul edilmediği için illetler daha çok sağlam ravilerin hadislerinde aranmıştır. Mesela Ali b. el Medîni- İlelu hadîsi ibn. Uyeyne kitabını yazmıştır.
İllet senedde veya metinde olabilir Hadisin munkatı’, mudal, müdelles, muzdarip, mürsel, ferd….vb olması senedde illetigösterir Müdrec, münker, maklup, mevzu…. Vb. metinde illet olabilir. Bu konudaki eserler İbn Cevzî- el-İlelü’l Mütenahiye fi’l ehâdîsi’l-vahiye Ayhan Tekineş- İlelü’l-hadis İlmi (Yüksek Lisans Tezi)
Kitabu’l-İlel ve Ma’rifetü’r-Rical, Ahmed b. Hanbel b) Kitabu’l-İlel, et-Tirmizi. c) Kitabu’l-İleli’l-Hadis, İbn Ebi Hatim er-Razi. d) El-İlelü’l-Varide fi Ahadisi’n-Nebeviyye, ed-Darekutni (306-385 h./918-995m
Garîbu'l-Hadis İlmi)
Garibü’l hadis iki manaya kullanılan bir kelimedir Herhangi bir kuşakta ravisi tek kalmış hadis garip hadistir. Bu hadisleri toplayan eserlere bu isim verilir Garaibü malik, Garaibü Şu’be gibi Hadis lafızlarında anlaşılmayan sözleri açıklayan ilme denir Müşkilu’l-Hadis İlmi de denir. Hadislerin iyice anlaşılabilmesi için bu ilme kesin ihtiyaç vardır; çünkü bir hadisten hüküm çıkarma ancak onun iyice anlaşılabilmesi ile mümkündür. Hadis iyice anlaşılmazsa çıkarılan hüküm yanlış olur.
Garîbu'l-Hadis, Ebû Ubeyd el-Kaasım b. Sellam (157-224h./773-838m.) Garîbu'l-Hadis, İbn Kuteybe el-Fâik fi Ğaribi’l-hadis, Zemahşerî en-Nihâye fi Ğaribi’l-hadis, İbnü'l-Esîri’l-Cezeri (544-606h./1149-1209m)
Hz. Peygamber herkesin anlayabileceği fasih ve açık bir Arapça ile konuştuğu için hadislerde kapalılık ve anlaşılmayan bir taraf yoktur. Bu yüzden sahabe için onun sözlerini anlamamak diye bir şey sözkonusu olmamıştır. Bununla birlikte, sahabilerin çoğu Hz. Peygamber’in sözlerinde anlayamadıkları yerler olursa sorup öğrenmişlerdir.
Hz. Peygamber’in ölümünden sonra yabancı milletlerden İslam’a girenlerin sayısı artınca Arap dilinin kendi ifade özellikleri içinde söylenmiş hadislerin herkesçe anlaşılmama durumu baş göstermiştir. Gerçekten de yeni müslüman olmuş milletlerin hadisleri Araplar kadar anlamasına imkan yoktur.
Ayrıca hadislerin iyice anlaşılabilmesi belli bir İslami kültürü gerektirir. Yeni müslüman olmuş bir yabancıdan böyle bir kültür beklenemez. İşte hadislerin herkes tarafından kolaylıkla anlaşılabilmesi için onun yüksek ifadelerini, anlaşılmayan yerlerini izah etmek Garibu’l-Hadis İlminin doğuş sebebidir.
Muhtelifu'l-Hadîs İlmi (İlmu Muhtelefi’l-Hadis)
Muhtelefü’l hadis, İhtilafü’l hadis, Müşkilü’l hadis isimleri ile de bilinir İbn. Kuteybe: Kelamcıların hadise yönelttiği eleştiriler sonucu ortaya çıkmıştır. Birbiri ile çelişik görülen hadislerin çelişik olmadıklarını göstermek için yapılan çabaların neticesidir. Bu konuda ilk eser veren İmam Şafii dir. İhtilâfü’l hadis isimli eserinde Şafii: sünnetin kur’anı tefsir ettiği, Peyğambere itaatin geretliliği, haberi vahidin hüccet olduğu, hadislerin aralarındaki ihtilafların giderme usullerinden bahseder.
Ali b. el Medîni, Zekeriyya b. Yahya es-Saci, ve ibn Ali b. el Medîni, Zekeriyya b. Yahya es-Saci, ve ibn. Cerir et-Taberî’nin bu konuda eser yazdığı kaynaklarda geçmektedir. Bu sahada İbn Kuteybe'nin yazdığı "Te'vilu Muhtelifi'l-Hadis" adlı eseri, hadis Müdafaası adıyla Hayri Kırbaşoğlu tarafından Türkçe'ye çevrilmiştir. İsmail Lütfi Çakan’ın Hadislerde Görülen ihtilaflar ve Çözüm Yolları bu konudaki eserlerdendir.
Nâsih ve Mensûh İlmi (İlmu Nasihi’l-Hadis ve Mensuhih)
Biri diğerinin hükmünü ortadan kaldıran hadisleri konu edinen bir ilimdir. Hadislerde nesh ile ilgili ilk bilgileri İmam Şafiinin er-Risale isimli eserinde bulabiliyoruz. Ahmed b. Hanbel, Ebubekir b. el-Esram, Ebu Davud, Ahmed b. İsha et-Tenûhi bu konuda eser yazan alimlerdendir. Bu sahanın en önemli kaynağı Hâzimî'nin "el-İ'tibâr" adlı eseridir Ali Osman Koçkuzu’nun Hadislerden Nasih ve Mensuh’u bu konuda türkçe yazılmış önemli bir eserdir.
Hadislerin Vürûd Sebepleri İlmi (İlmu Esbabi Vurudi’l-Hadis)
Hadislerin söyleniş veya bir fiil bildiriyorsa işleniş sebeplerini konu olarak alan ilme denir. Kur’an-ı Kerim için Esbabu’n-Nüzul İlmi ne ise, hadisler için Esbabu Vurudu’l-Hadis ilmi odur. Bu ilim daha çok hadislerin nasih ve mensuhunu anlamada yardımcı olur. Ayrıca hadislerin taşıdığı hükmü anlamaya da yardım eder.
Esbabu Vurudi’l-Hadis konusunda yazılan en önemli eser, İbnu Hamze ed-Dimeşki’nin (1054-1120h./1644-1708m.) el-Beyan ve’t-Ta’rif fi Esbabi Vurudi’l-Hadisi’ş-Şerif adlı kitabıdır. Suyutî’nin Esbabi Vurudi’l-Hadisi Hadislerin daha iyi anlaşılmasını sağlayan bu dalda, Suyûtî'nin "el-Lüma" isimli bir eseri vardır. Ramazan Ayvallı-Hadislerin vürud sebepleri
Râvîler Tarihi İlmi (İlmu Tarihi’r-Ruvât)
Hadis rivâyeti açısından ravilerin biyoğrafilerini, tabakalarını Hadis rivâyeti açısından ravilerin biyoğrafilerini, tabakalarını... veren ilimdir. Hadis ravilerini inceleyen İlmu’r-Rical’in bir bölümüdür. Ravilerin hallerini, doğum-ölüm tarihlerini, kimlerden hadis aldıklarını, hadis alış yer ve tarihlerini, kendilerinden rivayette bulunanları, seferlerini konu olarak alır.
Bu ilim de hadis rivayetiyle birlikte doğmuştur Bu ilim de hadis rivayetiyle birlikte doğmuştur. İsnadları teşkil eden ravilerin hallerini bilmek hadisleri tanımada ilk adımı teşkil ettiğinden Tarihu’r-Ruvat İlmi, Hadis İlminin en önemli kollarından birisidir.
Bu konuda en tanınmış eserlerden birkaçı: ek-Tabakatu’l-Kübra, İbn Sa’d (168/230h./784-844m.) Et-Tarihu’l-Kebir, el-Buhari. Tehzibu’t-Tehzib, İbnu Haceri’l-Askalani. İsabe, İbn Hacer. Tehzibü’l Kemal-Mizzi Tezkiretü’l Huffaz-Şemsüddin ez-Zehebi Mezanü’l itidal-İbn. Hacer Lisanü’l mizan İb. Hacen Siyeri alamü’n nübela-Şemsüddin ez-Zehebi