Çocuk eğitimi 1)Sevgiden yoksun olarak büyümüş çocuklar başkalarına gösterilen sevgiye tahammül edemezler. Kin ve nefret duygularını sürekli düşünürler. Başkalarını mutlu görmeye tahammül edemezler. Onların bu sertlikleri kötü olduklarından değil kaynaklanmaz sevgisiz yetiştirildiklerinden kaynaklanmaktadır. GÖKAN ARSLAN –PSİKOLOJİK DANIŞMAN

2)bir birey yeni dostlar edinmenin onun hayatında hiçbir şeyi değiştirmeyeceğini söylüyorsa bu durum onun sorumsuz yetiştirildiğinden kaynaklanır.

3)İnsan doğası gereği savaşçı bir canlıdır, öyle yaratılmıştır. Bunun sonucu olarak insan bir şeyleri başarabilmek adına hep üstün olmak için savaşır. Eğer bu savaşı kaybederse aşağılık kompleksine kapılır.

4) solak olan çocuklar her zaman sağ eli kullanmaya koşullanmış ve bu toplumda her zaman zorluklar çekmişlerdir.

5)yazısı kötü olan herkes mutlaka bir yenilgi ve başarısızlık duygusu hisseder.

6)bir çocuğun yaptığı bir davranışı toplum belirler. Eğer topluma yararlı ise davranış doğru zararlı ise davranış yanlıştır.

7)kekemeliği olan çocuklara yüksek sesle yazı okutarak ya da yavaş yavaş konuşmasını sağlayarak bir nebze olsun kekemeliklerinin giderilmesine yardımcı olabilirsiniz.

8)Aşağılık kompleksine sahip çocukları cesaretlendirerek, kendi güç ve yeteneklerine inandırmakla işe başlamak gerekir. Kendilerine yakınlık gösterip dert ve tasalarına ortak olmak, kendileriyle dostluklar kurmak sert önlemlerle onları ürkütüp kaçırmamak övülmeye değer bir davranışsa da asla yeterli değildir.

9)korkaklık gösteren insanlar genelde diğer insanların onlarla alay etmesinden ve küçük düşürmelerinden çok çekinirler bunu önlemek için de sürekli diğer insanların sözlerini kabul etmek zorunda kalırlar.

10)sevgisiz ve hoyratça büyümüş çocuklar kendileri gibi acılarla büyümüş insanları severler hep onların yanında olmak isterler. Bu tür kişiler evlenirken de sessiz ve nazik insanları tercih ederler.

11)bir çocuk ailesinde birden çok kişiye bağımlıysa bu araştırılmalıdır. Çünkü genelde çocuklar annelerine bağlıdırlar ve anne çocuğu diğer insanlarla tanıştırır, onun toplumsallaşmasını sağlar.

12)çocuklara asla soğuk ve hoyratça davranmamak gerekir.her zaman kendilerini cesaretlendirip gerçek yaşamın önem ve anlamını açıklamak, düş ve hayalleriyle realite arasında bir uçurumun açılmasını önlemek gerektiğidir.

13)Çocukların karakterlerini en iyi görebileceğimiz zamanlar, bir durumdan bir duruma geçtikleri zamanlardır. Mesela: evden okul hayatına başlamak ya da misafirliğe gitmek gibi

14)Masalların içerisindeki sihir ve büyüler o esrarengiz olayların gerçek hayatla bağdaşmadığı çocuklara anlatılmalıdır. Ayrıca sürekli bir prensin veya prensesin her şey ol değince oluverir,mutlu mesut biten aşırı hümanist masallarında çocuklara okutulması iyi değildir.

15)Büyüyünce ne olacağını hangi mesleğe gideceğini söylemeyen çocuk da üzerinde durulması gereken sorunlar vardır. Çocuklar kafalarında tasarladıkları oyunlarla ilgili meslek seçerler.(polis, şoför gibi)

16)Her çocuk mutlaka umutlu, başarılı ve birinci olmak ister. Eğer bir çocuk gelecekte başarılı olmak istemiyorsa ve sürekli geçmişin güzelliklerinden bahsediyorsa ve hayattaki doğal rekabet duygusunu kaybetmişse,hayattan bir beklentisi kalmamışsa mutlaka özgüven eksikliği ve aşağılık kompleksine kapılmıştır. Yapılması gereken çocuğa her insanın başarılı olabileceği, her insanın bir veya birden çok alanda kendisini geliştirebileceğini söylemek yani çocuğun aslında güçlü olduğunu ona hissettirmek ve onun özgüvenini geliştirmek, cesaretlendirecek aktivitelere sokmaktır.

17)Okula çağrılan veliler kendilerini mahkemeye çıkmış gibi hissederler ve öğretmenin çocuklarının davranışları hakkında sorgulama yapacaklarını düşünürler. Bu sebeple olumsuz bir algıya kapılırlar.

18)Okula gelen veli nasıl bir hata yaptım, çocuğumu yetiştirirken acaba öğretmen hangi hatamızı buldu düşüncesiyle okula gelir.

19)Aşırı yalan söyleyen ya da yalan söylemeğe eğilimli çocuklar babasının ya da annesinin cezalandırmalarından, dövmelerinden korktuğu için yalan söyleyebilirler. Zamanla bu yalan söyleme alışkanlık haline gelir.

20)Süt içme çağındaki çocuk genelde bağırır,ağlar.Bu normal bir şeydir. Bunun sonucunda yapılması gereken çocuğun ağlama sebebini bulmak altını mı ıslatmış, aç mı susuz mu hasta mı vb. Yoksa çocuğu kucağına alıp şımartmak ileride sıkıntılara sebebiyet verir. Asıl yapılması gereken çocuğun bağırma sebebini bulup ona göre çözüm bulmaktır.

KIR ÇİÇEKLERİ ANAOKULU REHBERLİK SERVİSİ