KIYMET BİLMEK - Bir öykü - Sesli İzleyin
Bir padişah acemi bir köle ile gemiye binmişti. Köle hiç deniz görmemiş, geminin mihnetini tatmamıştı.
Ağlamaya, inlemeye ba ş ladı. Tir tir titriyordu. Avutmak için çok uğraştılar, ama bir türlü sakinleşmedi.
Padişahın keyfi ka ç tı. Herkes aciz bir vaziyetteyken gemide bulunan yaşlı bir adam padişahın huzuruna ç ıktı.
“M ü saade buyurursanız ben onu “M ü saade buyurursanız ben onu sustururum” dedi. sustururum” dedi. Padişah da, Padişah da, “Lütfetmiş olursunuz” dedi. “Lütfetmiş olursunuz” dedi.
Yaşlı adam emretti, Yaşlı adam emretti, köleyi denize attılar. köleyi denize attılar. Köle birkaç kere suya battı çıktı. Köle birkaç kere suya battı çıktı.
Sonra saçından yakaladılar, Sonra saçından yakaladılar, gemiden tarafa çektiler. gemiden tarafa çektiler.
Köle gemiye yaklaşınca iki eliyle dümene asıldı, Köle gemiye yaklaşınca iki eliyle dümene asıldı, oradan gemiye çıktı, bir köşede uslu uslu oturmaya başladı. oradan gemiye çıktı, bir köşede uslu uslu oturmaya başladı.
Yaşlı adamın yaptığı iş padişahı hayrete düşürdü, “Bu işteki hikmet nedir” diye sordu.
Yaşlı adam, Yaşlı adam, Cevap verdi: Cevap verdi:
''Köle evvelce suya batmayı tatmamıştı. Gemideki selâmetin kıymetini bilmiyordu.”
“İşte huzur ve saadet de böyledir. Bir felâket görmeyen kimse huzurun kıymetini bilemez."