GAZEL Gazel divan edebiyatının en yaygın kullanılan nazım biçimidir. Önceleri Arap edebiyatında kasidenin tegaüzzül adı verilen bir bölümü iken sonra ayrı bir biçim halinde gelişmiştir. Gazelin beyit sayısı 5-15 arasında değişir. Daha fazla beyitten olaşan gazellere müyezzel ya da mutavvel gazel denilir. Gazelin ilk beyti matla, son beyti ise makta adını alır.
Gazel - Fuzûlî Benî candan usandırdı cefâdan yâr usanmaz mı Felekler yandı âhımdan murâdım şem’i yanmaz mı Kamû bîmârınâ cânân devâ-yi derd eder ihsân Niçin kılmaz banâ derman benî bîmâr sanmaz mı Gamım pinhân tutardım ben dediler yâre kıl rûşen Desem ol bî-vefâ bilmen ınanır mı inanmaz mı Şeb-i hicrân yanar cânım döker kan çeşm-i giryânım Uyadır halkı efgânım kara bahtım uyanmaz mı Gül-i ruhsârına karşı gözümden kanlı akar su Habîbım fasl-ı güldür bû akar sular bulanmaz mı Değildim ben sanâ mâ'il sen ettin aklımı zâil Bana ta’n eyleyen gâfil senî görgeç utanmaz mı Fuzûlî rind-i şeydâdır hemîşe halka rüsvâdır Sorun kim bu ne sevdâdır bu sevdâdan usanmaz mı
KASİDE Kasideler, genellikle birini övmek ve yermek amacıyla yazılan şiirler, daha çok din ve devlet büyüklerini övmek amacıyla yazılan divan edebiyatı şiirlerdir Nazım birimi beyittir.Beyit sayısı 33-99 arası değişir.
Kasidenin bölümleri 1. Nesip (Teşbib) 2.Girizgah 3.Methiye 4.Tegazzül 5.Fahriye 6.Tac 7.Dua
Kaside Örneği Bu şehr-i Sitanbûl ki bî-misl ü behâdır Bir sengine yekpâre Acem mülkü fedâdır Bir gevher-i-yekpâre iki bahr arasında Hurşîd-i cihân-tâb ile tartılsa sezâdır Altında mı üstünde midir cennet-i a'lâ Elhak bu ne hâlet bu ne hoş âb u hevâdır İnsâf[ı] değildir anı dünyâya değişmek Gülzâr[ı]ların cennete teşbîh[i] hatâdır İstanbul'un evsâfını mümkün mü beyân hiç Maksûd[ı] hemân sadr-ı kerem-kâra senâdır Ez-cümle Nedîmâ kulun ey Âsaf-ı devrân Müstağrak-ı lütf u kerem ü cûd u atâdır NEDİM Mef'ûlü / Mefâîlü / Mefâîlü / Feûlün
Koşma Koşma, Türk Halk edebiyatında doğa, aşk, ölüm, ayrılık, yiğitlik, toplumsal olaylar gibi konuların işlendiği en sık kullanılan şiir türü. BÖLÜMLERİ: 1.Taşlama 2.koçaklama 3.ağıt 4.Güzelleme
Koşma örneği KOŞMA Yiğidin eyisini nerden bileyim Yüzü güleç, kendi yaman olmalı Kasavet serine çöktüğü zaman Gönlünün gâmını alan olmalı. Benim sözüm yiğit olan yiğide Yiğit olan muntazırdır öğüde Ben yiğit isterim fırka dağında Yiğidin başında duman olmalı. Yiğit olan yiğit kurt gibi bakar Düşmanı görünce ayağa kalkar Kapar mızrağını meydana çıkar Yiğidin ardında duran olmalı. Sâfi güzel olan, şol bazı kötü Yiğidin densizi ey’olmaz zati Gayet durgun ister silahı atı Yiğit el çekmeyip viran olmalı. Karacaoğlan der ki çile çekilmez Hozan tarlalara sümbül ekilmez Sak yabancı ile başa çıkılmaz İçinden sıdk ile yanan olmalı.
Sone Sone, iki dörtlük ve iki üçlükten oluşan 14 dizelik bir nazım şekilidir. Batı edebiyatında kullanılan bu tür Servet-i Fünuncular tarafından Türk edebiyatına sokulmuştur.
SONE ÖRNEĞİ Rûhumu bu çarmıha kendi ellerimle gerdim: Bir nebi ızdırabı kaynıyor her yerimde. Ölüm, siyah bir tütsü yakıyor gözlerimde Aldığım her nefesi son nefes gibi verdim! Yusuf Ziya Ortaç
Şiir bilgisi MISRA (DİZE) Ölçülü ve anlamlı, bir satırlık nazım birimidir. BEYİT (İKİLİK) Aynı ölçüde olan ve anlamca bir bütünlük oluşturan ve iki dizeden oluşan nazım birimidir. ÖLÇÜ (VEZİN) Şiirde dizelerin hece sayısına veya hecelerin ses değerine göre bir uyum içinde olmasıdır. HECE ÖLÇÜSÜ: Şiirde dizeleri oluşturan sözcüklerin hece sayılarının eşitliğine dayanan ölçüdür. Hece ölçüsüyle yazılmış dizeler okunurken belli yerlerde durulur.Durulan bu yerlere "durak" denir. Durak sözcüğün sonunda yer alır. ARUZ ÖLÇÜSÜ: Dizelerdeki hecelerin uzunluk ve kısalığına göre, açık ya da kapalı oluşuna göre düzenlenmesidir.Kısa heceler nokta(.) uzun heceler çizgi (-) ile gösterilir. İmale: Aruz kalıbına uydurmak için kısa hecenin uzun sayılmasıdır. Zihaf: Uzun heceleri kısa okumaktır. SERBEST ÖLÇÜ: Bu ölçüde hecelerin sayısı ya da uzunluğu kısalığı dikkate alınmaz. REDİF Mısra sonlarında yazılışları, okunuşları, anlamları ve görevleri aynı olan eklerin, kelime ve kelime gruplarının tekrar edilmesine "redif" denir. *........uzakta *........plakta
KAFİYE KAFİYE Şiirde mısra sonlarındaki ses benzerliklerine denir. Kafiyeyi oluşturan eklerin ya da kelimelerin; yazılışları ve okunuşları aynı, anlamları ve görevleri farklı olmalıdır. *...........derinden. *...........kederinden. KAFİYE ÇEŞİTLERİ YARIM KAFİYE: Tek ses benzerliğine dayanan kafiyedir. *............dizildi *............yazıldı. TAM KAFİYE: İki ses benzerliğine dayanan kafiye türüdür. *.........karanlık *.........artık ZENGİN KAFİYE: Üç ya da daha çok ses benzerliğine dayanan kafiye türüdür. *........... yolculuk *...........soluk CİNASLI KAFİYE: Anlamları ayrı, fakat yazılış ve okunuşları aynı olan kelime ve kelime gruplarının mısra sonunda tekrarı ile oluşan kafiyedir. *...........vakit çok geç *...........nasıl geçersen geç.