VE ÇOCUGUN GELİŞİMİNE ETKİLERİ ANNE BABA TUTUMLARI VE ÇOCUGUN GELİŞİMİNE ETKİLERİ
İ Ç E R İ K Anne baba tutumlarının tanımlanması, Çocuğun gelişimindeki önemi, Olumsuz aile tutumları, Olumlu aile tutumu, Anne babalara tavsiyeler Çocuklarda beslenme. Televizyonun zararları Çocuklarda davranış problemleri
Çocukluk dönemi; özellikle erken çocukluk da denilen 0-6 yaş arasındaki dönem, çocukların çevreleri ile etkileşimlerinden en çok etkilendikleri dönemdir.
Anne, baba ve ailenin diğer bireylerinin çocukla olan etkileşimi, çocuğun ileride nasıl bir birey olacağını etkilemektedir.
Ailede; anne babanın çocukla nasıl iletişim kurduğu, istendik davranışları nasıl kazandırdığı, çocuğun aile içinde bir birey olarak kabul edilip edilmediği, sevginin nasıl ifade edildiği, eğitimde kullandığı disiplin yöntemleri anne baba tutumunun nasıl olduğunu belirler.
DİSİPLİN Disiplin, bir eğitim aracı olarak düşünüldüğünde korkutma, utandırma, gururunu kırma gibi kavramlarla iç içe olmamalıdır. Disiplinin iki temel amacı vardır; Birincisi, çocuğa anlaşılır, kesin ve sınırları olan, güvenli bir ortam sunmaktır. Bu ortam çocuğun sağlıklı gelişimi için gereklidir. Disiplinin ikinci amacı ise, çocuğun kendi kendini yönetme yeteneği yani özdenetim kazanmasıdır. Çocuk denetim altında değilken de öğrendiklerini uygulayabilmeli, kurallara uymayı sürdürebilmelidir.
DİSİPLİN Çocukların gösterdiği uyum ve davranış sorunlarının nedenlerinden birisi de anne babalarının onlara uygun sınırlar koymamalarıdır. Bazı ailelerde disiplin yok gibidir. Çocuğun tüm davranışları hoşgörüyle karşılanır. Bazı evlerde ise disiplin vardır ancak ne zaman, nerede uygulanacağı belirsizdir. Anne babanın tutumu aşırı hoşgörü ile sert cezalandırmalar arasında gidip gelmektedir. Anne babalar kendi ruh halleri, çocuğun yapısı ve çevre koşulları nedeniyle çocuklarına karşı tutarsız davranabilirler.
Disiplin İçin Önemli İlkeler Anne baba davranışlarıyla çocuğa örnek olduğunu unutmamalıdır. Anne babanın sözbirliği ve işbirliği yapması disiplin için gereklidir. Tutarlılık disiplin için en önemli ilkelerden biridir.
Olumsuz anne baba tutumları ve Olumlu anne baba tutumu . Anne baba tutumlarını, Olumsuz anne baba tutumları ve Olumlu anne baba tutumu olarak ikiye ayırabiliriz
ÇOCUK EĞİTİMİ İLE İLGİLİ YAYGIN AMA YANLIŞ İNANÇLAR ! Eşim çocuğa çok katı davranıyor, ben onu dengeliyorum. Ben çocuğumun en iyi arkadaşıyım. Çocuğum daima kendimden, eşimden önce gelir. Çocuğum hiç hata yapmamalı, hiç acı ve sıkıntı çekmemeli. Çocuğumu mükemmel bir şekilde yetiştirmeliyim.
ÇOCUK EĞİTİMİ İLE İLGİLİ YAYGIN AMA YANLIŞ İNANÇLAR ! Ben de çocuktum, geçer. İyi anne-baba çocuğunu asla cezalandırmamalı. Çocuğumun her şeyi olmalı, hiçbir şeye ihtiyacı olmamalı. Çocuklar kendi hallerinde yetişmeli, müdahale etmeye gerek yok. Çocuğuma zaman ayıramıyorsam da bütün maddi ihtiyaçlarını karşılıyorum.
OLUMSUZ ANNE-BABA TUTUMLARI AŞIRI KORUYUCU VE KAYGILI ANNE-BABA TUTUMU Bu Tutumda; Anne baba çocuğun her davranışına müdahale eder, Sürekli çocuğa yaşından daha küçükmüş gibi muamele edilir Aile aşırı koruyucu ve vericidir. Çocuğun kendini tanımasını ve yapabileceklerini fark etmesini engelleyen bir anne-baba tutumudur. Çocuğun bireyselleşme çabalarını engelleyen bir tutumdur.
OLUMSUZ ANNE-BABA TUTUMLARI Bu tutumla yetişen çocuklar; Bağımlı kişilik yapısı geliştirirler. Çocuk kendi başına karar vermede güçlükler yaşar. Çocuğun kendine güveni yoktur. Genelde tek başına bir işe başlama ya da sürdürme becerilerini gösteremezler.
OLUMSUZ ANNE-BABA TUTUMLARI 2. AŞIRI BASKICI VE OTORİTER ANNE-BABA TUTUMU Ailede katı bir disiplin anlayışı ve baskıcı bir tutum vardır. Çocuktan ailenin kuralarına koşulsuz uyulması beklenir Aile içinde korku hakimdir ve çocuk korku ile büyür
OLUMSUZ ANNE-BABA TUTUMLARI Bu tutumla yetişen çocuklar; Saldırgan ve uyumsuz davranışlar görülür.Arkadaşlarına evde karşılaştığı olumsuz davranışları sergiler.Sürekli eleştirildiği için benlik saygısı geliştiremedikleri görülür.
OLUMSUZ ANNE-BABA TUTUMLARI SINIRSIZ ÖZGÜRLÜKÇÜ ANNE-BABA TUTUMU Bu tutumu gösteren ailelerde çocuğa aşırı düşkünlük ve hoşgörü vardır Aile çocuk ilişkisinde sınırlar ve kurallar belli değildir. Çocuk evde patrondur, ve her istediği, istediği anda yapılır.
OLUMSUZ ANNE-BABA TUTUMLARI Bu tutumla yetişen çocuklar; Bencil, doyumsuz, kırılgan, her dediğinin anında olmasını isteyen, sabırsız bireyler olabilirler. Doyumsuzluk ve iç boşluk vardır. Kuralsızlığa alışan çocuk, sosyal ortamlarda(okul gibi) kurallarla karşılaştığında uyum sağlamakta zorlanırlar.
OLUMSUZ ANNE-BABA TUTUMLARI 4. MÜKEMMELİYETÇİ ANNE-BABA TUTUMU Bu tutumu benimseyen anne babalar çocuklarını akademik, sosyal, sanatsal, sportif her alanda kusursuz olmasını beklerler. Aile beklentilerini karşılaması için çocuk yoğun bir eğitim sürecine tabi tutar. Çocuktan beklentiler yaşının ve kapasitesinin üzerindedir.
OLUMSUZ ANNE-BABA TUTUMLARI Bu tutumla yetişen çocuklar; Kendi doğal iç güdüleri ve kurallar arsına sıkışıp kalmıştır. Sürekli bir iç çatışma içindedir. Fikirleri genellikle çok katıdır. Her işte üstün olmak ister ve bunu başaramadığı noktada hayal kırıklığına uğrar. Çalışmayı tamamen bırakabilir ve aşağılık duygusu gelişir.
OLUMSUZ ANNE-BABA TUTUMLARI 5. TUTARSIZ ANNE-BABA TUTUMU Anne babanın tutumu belirli değildir. Yukarıda belirtilen tutumların hepsinide zaman zaman uygular. Anne ve babanın tutumları arasında da farklılıklar vardır.
OLUMSUZ ANNE-BABA TUTUMLARI Bu tutumla yetişen çocuklar; Ne zaman ve nerede ne yapacağını bilemez. Çocuk anne veya babanın tepkisini tahmin edemez ve bu nedenle kendini güvende hissetmez. Çocuk çevresindeki insanlara güvenmeyen, her şeyden şüphelenen, kararsız bir kişilik yapısı geliştirebilirler.
OLUMLU ANNE-BABA TUTUMU DEMOKRATİK ANNE-BABA TUTUMU Anne ve baba çocuğa Koşulsuz Kabul gösterir. Anne baba çocuğa sevgi ile yaklaşır ve çocukla ilgilenir. Aile çocuğa rehberlik yapar. Ancak karar çocuğa aittir. Anne baba çocuk için iyi bir modeldir.
OLUMLU ANNE-BABA TUTUMU Bu tutumla yetişen çocuklar; Sosyalleşmiş, işbirliğine hazır, arkadaş canlısı, duygusal ve sosyal açıdan dengeli bir bireydir.Çocuk nerede ne yapması gerektiğini bilir. Saygılı, sorumluluklarını bilen ve çevresi ile olumlu ilişkiler kurabilen bireylerdir.
Çocuğunuzun nasıl bir yetişkin olmasını istersiniz
TEMELİNDE SEVGİ OLAN HİÇBİR EĞİTİM BAŞARISIZLIĞA UĞRAMAZ.
4-6 YAŞ GRUBU BESLENMESİ Çocuk artık söylenenleri dinleyip anlayacak duruma gelmiştir. Bu çağda yeterli ve dengeli beslenme bilinci kazandırılır.
Bu yaşta zaman zaman iştahsızlık durumları oluşabilir. İŞTAHSIZLIĞIN NEDENLERİ NELERDİR? İştahsızlık çeşitli hastalıklar, sonucunda oluşabilir. Önceki yaşlarda hatalı beslenme alışkanlığının oluşması, Çocuğun yaşına göre verilmesi gerekli yiyecek miktarının bilinmemesi Büyüklerinin ilgisizliği yada aşırı ilgisi Öğün aralarında lüzumsuz besinlerle beslenmede iştahsızlık yaratır.
Bir çocuğun yemek istememesi, anne babasını çok üzen bir şeydir. UNUTMAYINIZ: Kahvaltı yapmayan bir annenin ya da sebze yemeği yemeyen bir babanın bunların değerlerini anlatması hiç inandırıcı değildir. Bu yaşlarda çocuklar dış çevre ile etkileşim halinde olduğundan, çabuk hastalanabilirler. Bunun sonucunda çocukta kilo kaybı ve kansızlık görülür. O halde 4-6 yaş grubu çocuklarına temizlik kuralları iyice benimsetilmelidir.
TELEVİZYON VE OLUMSUZ ETKİLERİ
TELEVİZYONUN ÇOCUKLARA ZARARLARI 1- Başkalarının çektikleri acı veya sıkıntılara duyarsızlaşıyor. 2- Çevrelerine ve çeşitli olaylara karşı bir korku geliştiriyor. 3- Başkalarına karşı saldırgan veya zarar verici davranışlar geliştirme eğilimi içine giriyor. 4- Sürekli televizyonun karşısında oturduğu için aşırı kilo problemi artıyor. 5-Ayrıca çok fazla televizyon izlemek enerji kaybına neden olur. 6-Yaşına uygun olmayan zararlı programlar izlemesi, kişinin ruhsal ve zihinsel problemler yaşamasına neden olur.
7-Televizyondaki kötü programları örnek alan çocuklar ülkedeki suç oranını arttırır. 8-Televizyon bağımlılığı bazı sağlık problemlerine yol açabilir ( göz bozulması). 9-Çocuğun dış dünyayı vahşi, korkunç bir yer olarak algılamasına neden olabiliyor. 10-Çocuklarının zamanının büyük bir bölümünü televizyon başında geçirmeleri, aile bağlarını zayıflatıyor.
Televizyonun zararlı etkilerini önleyecek ve çocuğunuzun psikolojik sağlığını kurtaracak tavsiyeleri: Çocukların televizyon izleme saatlerini sınırlayın, onlar için izleyebilecekleri programları seçin. Televizyon izlemeyi bir aile olayı haline getirin, onlarla birlikte konuşup tartışarak izleyin. Haftanın bir gününü ‘televizyona hayır’ günü yapın ve çocukların dikkatini çekecek başka etkinlikler bulun. Onları daha çok okumaya teşvik edin. Gerekirse evinizde televizyon kullanmayın.
ÇOCUKLARDA DAVRANIŞ PROBLEMLERİ YALAN SÖYLEME Çocuklar neden yalan söyler… Çocuk cezadan kaçmak için yalan söyler Çocuk çevresinin hayranlığını kazanmak için yalan söyler. Ailesinin üzülmemesi için, vs.
Çocuğumuzun yalancı olmasını istemiyorsak… 1 Çocuğumuzun yalancı olmasını istemiyorsak… 1.Yalan söylem davranışını iyileştirmek, önlemekten daha zordur. Önemli olan, çocuğu yalana itecek durumlara meydan vermemektir. 2.Anne- babalar çocuklarına model olduklarını akıldan çıkarmamalı ve doğru model olmalıdırlar. 3.Ebeveynin söyledikleri ile davranışları arasında tutarlılık olmalı. 4.Anne ve babalar çocuklarını çok iyi tanımalı ve yapabileceğinin üzerinde davranışlar, başaramayacağı şeyler istememeli. 5.Çocuklarınızı, kardeşi ve çevresindeki diğer insanlar ile kıyaslamayın. 6.İnsanın her yaşta takdir edilmeye ve onaylanma ihtiyacı vardır. Çünkü çoğu kez onaylanma ihtiyacı nedeniyle yalan söylüyor olabilir. 7.Ebeveyn, çocuğu tehdit etmemeli. 8.Anne-baba yalan söylemlerine çocuğunu ortak etmemeli “Bu yaptığımızı annene söylemeyeceksin tamam mı oğlum?” şeklinde olmamalı. 9.Çocuk istek, sıkıntı, kaygı ve endişelerini anne–babası ile konuşabilmelidir.
PARMAK EMME Daha önceki yaşlarda normal kabul edilen bu davranışın 4-6 yaşlarında kaybolması beklenir. Parmak emme ilgi çekmek için veya gerilemenin bir belirtisi olarak da düşünülebilir.
Parmak Emme Davranışının Ortadan Kaldırılmasına Yönelik Öneriler: • Aile içerisindeki olumsuz ilişkilerde çocuğun utanma, kendini suçlu hissetme, gergin olma ve kendini güvende hissetmeme durumlarında çocuğa destek olunmalıdır. • Aileye yeni bir bebeğin gelmesi ile çocuk ona olan ilginin azaldığını düşünüp parmak emme davranışını gösterebilir. Bu yüzden çocuğa olan ilgi arttırılmalıdır. • Okul ortamında öğretmen utanma, suçluluk, sıkılma gibi davranışlar karşısında sosyalleşmesini kolaylaştırıcı sorumluluklar vermesi ve etkinliklere aktif olarak katılmasını sağlamalıdır. • Parmak emme davranışını bir arkadaşından veya yetişkinden model almasını sağlayıcı durumlardan kaçınılmalıdır. • Çocuğa parmak emme davranışının ne kadar zararlı olduğunu, parmağını acıttığını, ağız ve dişlerine zarar vereceğini anlatmak gerekir.
TIRNAK YEME Tırnak yeme alışkanlığına 3-4 yaşlarından önce sıklıkla rastlanılmaz.Tırnak yeme bir güvensizlik belirtisi olarak kabul edilir. Aile içinde aşırı baskıcı ve otoriter bir eğitimin uygulanması, kıskançlık, yetersiz sevgi, gerginlik, azarlanma yada örseleyici davranışlara maruz kalma tırnak yemeye neden olan etkenler arasında sayılabilir.
Tırnak yeme Davranışının Ortadan Kaldırılmasına Yönelik Öneriler: • Çocuğun tırnak yeme davranışı küçük yaşlarda görmemezlikten gelinmelidir. Bu yüzden başarabileceği küçük sorumluluklar verilmelidir. • Çocuğun çevresindeki yetişkinler ve arkadaşları ile olan iletişimin etkili olması sağlanmalıdır. • Baskıcı ve otoriter aile tutumlarından kaçınılmalıdır. • Okul ortamında grup içinde etkili olabileceği roller verilmelidir. • Çocuğu örselemeden bu davranışın onun çirkin ellere sahip olmasını sağlayacağı açıklanmalıdır.
ÇOCUKLARDA ALT ISLATMA Çocuklarda alt ıslatma çeşitli sebeplerden kaynaklanabilir. Bunlar: Genetik yatkınlık Mesane kontrolünün sağlanamaması Kardeş kıskançlığı, vs. olabilir.
Alt ıslatma davranışının ortadan kaldırılması için öneriler: Sorunu çözmek için baskıcı ve aşırı disiplinli tutumlardan, Çocuğun bu durumunu kardeşleri dahil başkalarıyla onun yanında paylaşmaktan, Alaycı ve küçümseyici tavırlardan, Altını ıslatma davranışı için çocuğu cezalandırmaktan, Bu davranışın ortadan kalktığı durumlarda çocuğu ödüllendirmekten. Bu davranış nedeniyle ortaya çıkan sorunlardan (çamaşır vb.) şikayet etmekten, Bu davranışı olmayan çocuklarla çocuğu kıyaslamaktan, Altını ıslatmasını bahane ederek çocuğun taleplerini reddederek yiyecek ve içeceklerine sürekli kısıtlamalar getirmekten ve Tuvalete tutmak için çocuğun gece uykusunu çok sık bölmekten kaçınmaları gerekmektedir.
KAYNAKÇA ACAR, Nilüfer Voltan Terapötik İletişim AKBOY, Rengin Eğitim Psikolojisi ATTAR, Handan Çocuk Suçluluğu ve Eğitimi BAŞARAN, İbrahim Ethem Görüşme İlke ve Teknikleri CÜCELOĞLU, Doğan İçimizdeki Çocuk CÜCELOĞLU, Doğan Yeniden İnsan İnsana DÖKMEN, Üstün İletişim Çatışmaları ve Empati EKŞİ, Aysel Çocuk Genç Ana Babalar GANDER, J. Mary Çocuk ve Ergen Gelişimi GORDON, Thomas E. A. E Aile iletişim Dili GORDON, Thomas E. A. E Uygulamalar YAVUZER, Haluk Çocuk Psikolojisi YAVUZER, Haluk Çocuk ve Suç YÖRÜKOĞLU, Atalay Çocuk Ruh Sağlığı YÖRÜKOĞLU, Atalay Gençlik Çağı YÖRÜKOĞLU, Atalay Değişen Toplumda Aile ve Çocuk http://www.maldanilkogretim. http://www.acilim.de/PDF/televizyon.pdf http://www.rehberim.net KAYNAKÇA