III. ANLAMLI-GÖREVLİ KELİMELER: ÜNLEMLER
III. ANLAMLI-GÖREVLİ KELİMELER: ÜNLEMLER Her zaman kendi anlamı olan anlamlı kelimeler ve cümlede sadece görevi olan görevli kelimelerin yanısıra, birtakım kelimelerin kendi bağımsız anlamları olmamalarına rağmen, bazı sentaktik bağlamda kendileri de anlam kazanabilirler. Görevli kelimeler cümlede diğer kelimelerin anlam kazanmalarında yardımcı olurlar ve yeni anlam ilişkileri kurarlar, ancak kendileri anlam üstlenmezler. Anlamlı-görevli kelimeler sadece ünlemlerdir.
ÜNLEMLER Çoğu zaman literatürde ünlemler görevli kelimeler arasında ele alınmıştır, bazen de edatların içinde incelenmiştir. Ünlemler Türkçede en az araştırılan kelime türüdür. İnsan dillerinin doğmasıyla ilgili bazı dilbilim teorilerine göre, insanlar ilk önce sesli olarak kendi ruhsal ve fiziksel duygularını ifade etmeye başlamışlardır. Zamanla bu sesler belirli bir topluluk içinde anlam kazanmaya başlamıştır ve kelimeye dönüşmüştür. Demek ki, bu teorilere göre, insanların söylediği ilk kelimeler, aslında ünlemlerdir. Bir dilin tüm kelimeleri ünlemlerden çıkmadır. Uzun evrim tarihi boyunca ünlemlerin anlamları değişmiş, genişlemiş, daralmış veya birleşik yapılar yapmıştır.
ÜNLEMLER “ah”, “oh”, “uh” gibi bazı ünlemlerin çok farklı kökten gelen birçok dilde var olmaları ve primatların üzerinde yapılan araştırmalar göz önünde bulundurulursa, o zaman bu teorileri göz ardı etmemek gerekir. Ünlemler; konuşmacının korku, sevinç, hüzün, şaşırma, beğenme, çıkmazlık, dua, fikir değiştirme, doğa seslerinin taklidi, kıskançlık, özlem veya benzer duygu ve heyecanları kolay, kısa ve etkili bir biçimde dile getirdiği bir kelime türüdür.
ÜNLEMLER Çoğu zaman ünlemler cümlenin bir kısmı, bazen de bütün bir cümlenin yerine kullanılırlar. Cümlenin bir kısmı olduklarında da, düşen ve ünlemle karşılanan başka bir cümlenin de referansı olabilirler. Diğer sözlerle, bir kelime veya kelime grubunun ünlem olabilmesi için, mutlaka kısa bir biçimde çok kelimeyi veya bütün bir cümleyi karşılaması gerekir. Ünlemlerin kullanıldıkları cümleler çoğu zaman ünlem cümleleri olur ve sonunda ünlem işareti bulunur. Ünlemlerin özel söyleyiş biçimi vardır. Onlar özel olarak vurgulanır ve tonlanırlar. Ünlemlerin cümlede özel bir yeri yoktur ve cümlenin her yerinde kullanılabilirler.
ÜNLEMLERİN SINIFLANDIRILMASI Kökenlerine göre ünlemler: 1. Türk kökenli ünlemler: abe, abo, abu, ah, ayol, cıs, çüş, oh, pöf, tuh, tüh, uh, vah, ya, yuh, vb. 2. Yabancı kökenli ünlemler: alo, aman, bonjur, bravo, bre, eyvallah, imdat, lahavle, maşallah, vb. 3. Karma kökenli ünlemler: Ar. aşk + Tür. olsun > aşk olsun, Yun. efendi + Tür. /-m/ > efendim, Tür. ne + Ar. âlâ > ne âlâ, Tür. pek + Ar. âlâ > pekâlâ, Tür. vay + Far. can + Tür. /-ı/+/-(n)a/ > vay canına, vb.
ÜNLEMLERİN SINIFLANDIRILMASI Semantik kökenlerine göre ünlemler: 1. Gerçek ünlemler – Bu ünlemler basit ve bazen ses yansımasıdır. Yukarıda verilen duyguları karşılarlar: aa, ah, ay, hey, hop, oh, oo, öf, uf, vb. 2. Semantik ünlemler – Bu ünlemler gerçek ünlemler değil de aslında başka kelime türü olarak anlamları başkadır, ancak bazı durumlarda ünlem olarak kullanılırlar: Allah aşkına, Allahım, alo, güle güle, ilahi, lahavle, vesselam, zıkkımın kökü, vb.
ÜNLEMLERİN SINIFLANDIRILMASI Yapılarına göre ünlemler: 1. Basit ünlemler: aa, abe, abo, abu, ah, ay, ayol, cıs, çüş, hey, hop, oh, oo, öf, pöf, tuh, tüh, uh, uf, vah, ya, yuh, vb. 2. Türemiş ünlemler yoktur, çünkü yapım eki aldıklarında, ünlem olmaktan çıkarlar ve isim veya fiil olurlar: ah+la- > ağla-, pohpoh+la-n-, yuh+a+la-, vb. 3. Birleşik ünlemler: aleykümselam, Allah aşkına, beybaba, eyvallah, hele hele, maazallah, zıkkımın kökü, vb. 4. Gruplaşmış ünlemler: foşur foşur, aman aman, cas cus, vay vay vay, vb.
ÜNLEMLERİN SINIFLANDIRILMASI Diğer kelime türlerinde böyle bir sınıflandırma yoktur, ancak ünlemler bir de hece sayısına göre sınıflandırılabilir: 1. Tek heceli ünlemler – Bu ünlemler genellikle geniş ünlüler içerir: a, ah, ay, bre, hay, e, eh, ey, vah, of, öf, pöf, vb. Çok az sayıda dar ünlü içeren tek heceli ünlemler vardır: cıs, çüş, tuh, tüh, uh, yuh, vb. 2. İki heceli ünlemler - abe, abo, aha, aman, eyvah, işte, oha, yahu, vb. 3. Üç heceli ünlemler – Bunlar genellikle üç defa tekrarlanan tek heceli ünlemlerden oluşurlar. Kullanım alanları daha dardır: ay ay ay, bre bre bre, oh oh oh, peh peh peh, vay vay vay, vb.
ÜNLEMLERİN SINIFLANDIRILMASI Cümlede ünlemlere örnekler: Ah, ne ağır, ne sıkıntılı ve ne kadar kaba idi bu düğün! Söyleyin, Allah aşkına, ben daha ne yapabilirdim? Sen kendini ne zannediyorsun, alo! Aman Tanrım, yalnızca iki günüm varken ne çok zaman yitirdim! Ayol, ne zamandır arıyordum onu, nerden buldun? İkinize de bravo! Yok de bre herif, benim kocaya verilecek kızım yok de! Dur dedim, çüş dedim, duymadınız! Efendim, anne yüreğindeki duyguların derinliğini Tanrı'dan başka kimse bilemez! Eyvah, eyvah neyim var neyim yok hepsini aldılar, mal, davar, tohum, oğul, koca... hepsini... diye hıçkırıyordu... Eh öyleyse... bana eyvallah!
Aşağıdaki cümlelerde ünlemleri bulunuz ve özelliklerini söyleyiniz: Tencereden foşur foşur diye bir ses geliyordu. Üç eşit parçaya bölerdim, herkes kendi payını alır ve sonra güle güle! Hele hele onu görseydin! Hey arkadaş, diye azarlayan bir sesle bağırdı. İmdat! Yangın! İmdat! Yanıyor cehennem! Maazallah elinden bir kaza çıksa cezai ehliyeti olmadığı için polis bile bir şey yapamazdı.
Aşağıdaki cümlelerde ünlemleri bulunuz ve özelliklerini söyleyiniz: Bu açık hakikati anlarlarsa ne ala. Salondakilerden off, puff diye sıkıntı sesleri geliyordu. "Tüh, Allah kahretsin! Korkuttun beni" diye çıkıştı ata. Vah zavallı çocuğum, dedi... Vay canına be! diye bağırdı. Sana da yuh olsun!
BUGÜNLÜK BU KADAR.