GLİKOJEN DEPO HASTALIKLARI DİABET

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
Keton cisimleri Uzm. Dr. Okhan Akın.
Advertisements

DİABETİK ACİLLERE YAKLAŞIM
Şeker Hastalığı Belirtileri ve Tipleri
KONAK SAĞLIK GRUP BAŞKANLIĞI
DİYABETİK NEFROPATİNİN KLİNİK EVRELERİ
Diabetik Nefropati Son dönem böbrek yetmezliğinin 1/3 nedenidir ve görülme sıklığı hızla artmaktadır. Tip 1 DM otoimmün mekanizma; insülin ve C-peptit.
Eğitim Şube Müdürlüğü Mayıs Dünya Hipertansiyon Günü Y
Besin olarak tüketilen en önemli karbohidrat kaynakları;
DİYABET (Şeker Hastalığı) ve BESLENME
Günde bir insan beyni ~ 100 g glukozu CO2 ve H2O ya oksitler.
Hekzos dönüşümleri ve Uronik asit yolu
Glukoneogenez.
DİYABETÜS MELLÜTÜS BÜLENT ECEVİT ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ DİYABET HEMŞİRESİ SAFİYE ÇATALÇAM.
Karbohidrat Metabolizması
DİYABET (ŞEKER HASTALIĞI) Eğitim Birimi Eğitim Birimi 2013.
DİYABETES MELLİTÜS Doç. Dr. Ayşin ÖGE Endokrinoloji ve Metabolizma Bölümü.
Cerrahide yandaş hastalıklar
MONO- VE DİSAKKARİD METABOLİZMASI
MENOPOZ VE BESLENME.
LİPİDLERİN YAPISAL VE İŞLEVSEL ÖZELLİKLERİ XI
BURSA HALK SAĞLIĞI MÜDÜRLÜĞÜ
DİYABETİ TANIYALIM İZMİR HALK SAĞLIĞI MÜDÜRLÜĞÜ
Kolesterol insanlarda tüm dokularda sentezlenir,bununla birlikte karaciğerde yoğun olarak sentezlenmektedir. Vücutta önemli fonksiyonları olan bir steroldür.
KARBONHİDRAT METABOLİZMASI
Metabolik Asidoz.
Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Bilim Dalı
Diabetes Mellitus Bulaşıcı Olmayan Hastalıklar, Programlar ve Kanser Şubesi Kütahya Halk Sağlığı Müdürlüğü Sunum adı yazılacak.
Karbonhidrat metabolizması bozuklukları
Hazırlayan:Stj.Dr.Yasin YARDİBİ Prof.Dr.Itır YEĞENAĞA
ÇOCUKLARDA HİPERNATREMİYE YAKLAŞIM
KARBOHİDRAT METABOLİZMA BOZUKLUKLARI I
ÖĞRENCİM VE DİYABET ÇOCUKLARDA ŞEKER HASTALIĞININ(DİYABET)
Diabetes Mellitus ve İnsülin Tedavileri
HİPERTANSİYON VE DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER
ULUSAL DİYABET KONGRESİ KONSENSUS GRUBU
PÜRİN VE PİRİMİDİN METABOLİZMASI BOZUKLUKLARI
KARACİĞER FONKSİYON TESTLERİ
DİABETİK NEFROPATİ TEDAVİSİ
DİYABETİK DİYALİZ HASTALARINDA KAN ŞEKERİ KONTROLÜ
TİP 2 DİYABETİN KOMPLİKASYONLARINI NASIL İZLEYELİM?
LABORATUVAR ANALİZ SONUÇLARINI ETKİLEYEN FAKTÖRLER
GLUKOJEN METABOLİZMASI
Güncellemelerden Özetler
KARBOHİDRAT METABOLİZMA BOZUKLUKLARI II
 DR. ONUR FISTIKOĞLU.  İnsulin eksikliği veya direnci sonucu gelişen, tedavi edilmediği taktirde,kısa veya uzun zamanda çıkacak diğer hastalıkların.
Doç.Dr. Naim NUR CÜTF Halk Sağlığı A.D
Diabetik ketoasidoz ve hiperosmolar koma
Trigliseridler gliserol-3-fosfat ve yağ açil CoA prekürsörlerinden sentezlenir.
LİPİDLERİN YAPISAL VE İŞLEVSEL ÖZELLİKLERİ X
PROTEİN VE AMİNO ASİT METABOLİZMASI: AZOT DENGESİ
SAĞLIKLI BESLENME Diyetisyen Eda YILDIZ.
Kanda Şeker Ayarlanması Sunusu
DİABET (ŞEKER HASTALIĞI)
Ovulasyon indüksiyonunda metforminin yeri Yılmaz Şahin Erciyes Üni. Tıp Fakültesi, Reproduktif Endokrinoloji ve İVF Ünitesi, Kayseri.
DİABETES MELLİTUS Prof.Dr.Mustafa KUTLU GATA Endokrinoloji ve Metabolizma BD.
Hazırlayan; Dr.Tugay TEPE
KRİTİK HASTA ÇOCUĞUN BESLENMESİ
DİABETES MELLİTUS Hemş. Cennet Tikenli
Glukoneogenez.
Low Thiamine Levels in Children With Type 1 Diabetes and Diabetic Ketoacidosis: A Pilot Study.
Çocuklarda Diyabet ve Hemşirelik Bakımı Yrd. Doç. Dr. Tülay KUZLU AYYILDIZ.
Alkol Metabolizması.
DİABETİK RETİNOPATİ K. Bihter Kontaytekin.
Diyabet, vücutta pankreas bezinin az veya hiç çalışmaması,etkisiz olması sonucunda kan şekerinin yüksekliği ile seyreden bir hastalıktır. Pankreas, midenin.
KETON CİSİMLERİ Karaciğer mitokondrisinde yağ asitlerinin yıkımı sonucunda oluşan asetil-CoA’lar, sitrik asit döngüsüne girip enerji temini için metabolize.
DİYABETES MELLİTUS ve BESLENME
ORAL GL İ KOZ TOLERANS TEST İ MAH İ NUR AYD İ N ÖZEL ETIMED HASTANESI DIYABET E Ğ ITIM HEMŞIRESI.
MERYEM TOPUZ. ÇİNKO NEDİR? HÜCRE ÇOĞALMASI, BÜYÜMESİ, BÖLÜNMESİ, PROTEİN SENTEZI, YARALARIN İYİLEŞMESİ VB. FAALİYETLERDE BULUNAN ALINMASI ZORUNLU ÖNEMLİ.
İdrar tahlilinde neler test edilir ? Standart bir idrar tahlilinde test edilen kimyasal ve mikroskopik maddeler aşağıda sıralanmıştır. Bunların dışında.
Prof. Dr. Zeliha Büyükbingöl
Sunum transkripti:

GLİKOJEN DEPO HASTALIKLARI DİABET Dr.V.Kenan ÇELİK

GLİKOJEN DEPO HASTALIKLARI: Glikojen depo hastalıkları, hücrelerde aşırı glikojen birikimiyle ilişkili enzimlerin genetik eksiklikleri ile ortaya çıkmaktadır. Bir enzim eksikliği başlıca karaciğer de glikojen depolanımını etkilerse, genel semptom HİPOGLİSEMİ dir.Açlık süresince glukozun kana salınımı için glukoz mobilizasyonunuda ki yetersizlik nedenidir. Defekt KAS dokusunda oluşursa, egzersiz süresince glikoliz için yeterli glukoz sağlanamaması sonucu egzersizlerde zayıflık ve yetersizlik ortaya çıkmaktadır. Ortaya çıkan semptomlar enzim eksikliğine bağlı olarak çeşitlilik gösterir. 

Tip I deki gibi olmasa da hipoglisemi ADI Enzim eksikliği SEPMTOMLAR I Von Gierke’s Kc ve böbrek G-6-Paz Şiddetli postabsorptif hipoglisemi,Laktik asidemi, hiperlipidemi II Pompe’s Tüm organlar α 1,4-Glukozidaz Lizozomal Kalp yetmezliği,lizozomlar da glikojen granülleri III Cori’s Kas ve Kc Amilo1,6glukozidaz Debranching en. Değişmiş glikojen yapısı, hipoglisemi IV Andersen’s Kc ve Dalak Dallandırıcı enz. α 1,4--- α-1,6 Gelişen Kc sirozu, değişmiş glikojen yapısı. V McArdle’s Kas Fosforilaz Normal yapıda fakat yüksek miktarda glikojen,egzersizde kramp VI Hers’ Kc Tip I deki gibi olmasa da hipoglisemi

VII Kas VIII Karaciğer TİP ADI Enzim eksikliği SEPMTOMLAR Fosfofrukto kinaz Tip V benzeri VIII Karaciğer Fosforilaz kinaz Ilımlı hipoglisemi, Kc büyümesi

Neden karaciğer ve kas daha çok etkilenir? Cori döngüsü çalışmadığı için Glucose Pyruvate Lactate Gluconeogensis IN LIVER Glycolysis IN MUSCLE BLOOD

Glikojen depo hastalıklı NORMAL Glikojen depo hastalıklı

Diabetikler iki gruba ayrılır. Diabet, insülinin kısmen veya tamamen eksik olmasına bağlı olarak gelişen, açlık kan glukozunun yüksekliği ile karakterize semptomlardan oluşur. Diabetikler iki gruba ayrılır. İnsüline bağımlı İnsülinden bağımsız Diabetes mellitus (tip I) diabetes mellitus (Tip II) % 10 – 20 % 90

Diyabet tipleri. Tip 1 Juvenil diabet oarakta adlandırılır. Bu hastalıkta pankreasın β hücreleri ağır bir otoimmün atak nedeniyle hasar görmüştür ve insülin tamamen eksiktir. Bu hasarın oluşmasında viral enfeksiyon gibi çevresel bir uyarı ile oluşan otoimmün antikorlar,β hücrelerinin “yabancı” olarak algılaması sonucu immün atağa maruz kalmasına neden olur. Genetik bir belirlenmeye ihtiyaç vardır. Yıllar boyunca immün atak β hücre popülasyonunu tüketir. % 80-90 harap olduğunda semptomlar birden ortaya çıkar. Dışardan insülin vermek gerekir, başlangıçta çok az, β hücreleri tamamen fonksiyonunu yitirdiğinde ise sürekli insülin almak zorundadır.

Tip I diabetin tanısı: İnsülin bağımlı diabetes mellitus (DM) hastaları genellikle aniden ortaya çıkan poliüri (sık idrar yapma), polidipsi (artmış susuzluk) ve polifaji (artmış iştah) ile tanınabilir. Bu belirtilere genellikle yorgunluk kilo kaybı ve güçsüzlük eşlik eder. Tanı açlık kan glukoz değerinin 140 mg/dL (7,8 mmol/L) üzerinde olması ile doğrulanır. Hastalığa sıklıkla ketoasidoz eşlik eder, hayati tehlike doğurabilir. İnsülin plazmada eser miktarda yada hiç yoktur.Plazma glukagon konsantrasyonunda da artma mevcuttur. İnsülin olmadığı için kas ve adipoz dokularında glukoz kullanımı olmamaktadır. Bu durumda glikoliz ve lipogenezis inhibe olur. Glukojenolizis, lipolizis,ketogenezis ve glukoneogenezis stimüle edilir.

METABOLİK DEĞİŞİKLİKLER: Tedavi edilmemiş diabetes mellitusda HİPERGLİSEMİ ve KETOASİDOZ metabolizmanın baskın karakterini oluşturur. Hiperglisemi, glukozun hepatik yapımının artması ve periferik kullanımının azalmasıyla ortaya çıkar. Ketoasidoz, lipoliz sonucu 3’-OH-bütirat ve asetoasetat sentezi artar, ancak kc ye gelen her yağ asiti keton cisimlerine dönüşmez VLDL olarak kana verilir. Ortalama kan glukoz düzeyi 225-275 mg/dL arasındadır. HbA1c total hemin % 8-9 ‘u oluşturur. Deri altı insülin verilerek tedavi edilir.

Tip 2 diabetes mellitus Erişkin tip diabet olarakta adlandırılır. Kan glukoz düzeyi 140 mg/dL nin üzerindedir, poliüri, polidipsi belirtileri görülebilir. Polifaji görülebilir fakat nadirdir. Genellikle yaşlanmayla birlikte pankreas tarafından insülin yapımında bir azalma veya insüline karşı hücresel yanıtta (insülin direnci) bir azalma ile ortaya çıkan bir hastalıktır. Endojen ve eksojen insüline yanıt vermez, insülin direnci sinyal iletiminde veya GLUT-4 kapılarının mobilizasyonunu oluşturamamasından kaynaklanabilir. İnsülin direnci Kc de kontrolsüz glukoz yapımına, kas ve yağ dokusunda ise glukoz alımının azalmasına yol açar. Bu hastaların % 80 inden fazlası OBEZ dir.

Tip II diabette kilo verilmesi ve diyet değişiklikleri oldukça faydalıdır. Bazı vakalarda plazma glukoz düzeylerini istenilen seviyeye getirebilmek için hipoglisemik ajanlar [tolubutamid, glibenclamid, sülfonilüre (ATP-duyarlı K+ kanal.), biguadinler(metformin)] verilerek glukoz alımı artırılabilmektedir. Diabet’in uzun-vadede komplikasyonlarında yüksek glukoz proteinlerde enzimatik olmayan (glioksidasyon) reaksiyonlarla (the Maillard-browning reaksi.) modifikasyonlar oluşturmaktadır. İnsülinden bağımsız hücrelerde (eritrosit,lens ve sinir hüc.) Poliol pathwayi aktif hale gelerek sorbitol→fruktoza dönüşür,buda diabetik kataraktı geliştirir.

GLUKOZ SORBİTOL FRUKTOZ NADPH+H+ NADP+ NAD+ NADH+H+ POLİOL PATHWAY’i GLUKOZ SORBİTOL FRUKTOZ NADPH+H+ NADP+ NAD+ NADH+H+ Osmolarite değişir. Yüksek sorbitol bir diğer alkol miyoinositol’un hücrelere alımını ve Na+/K+ ATPaz aktivitesini de etkiler. Kan akışı azaldığından diabetik nefropati gelişir. Poliol DH Aldoz redüktaz

DİABETES MELLİTUSUN İKİ TİPİNİN KARŞILAŞTIRILMASI: NIDDM IDDM Eş anlamlısı Tip I genç diabet Tip II Erişkin diabet Başlama yaşı Genellikle çocuk,pub Sıklıkla 35 yaş sonra Hasta baş.beslenme Sıklıkla iyi Genelde obesite Görülme sıklığı % 10-20 % 80-90 Genetik yatkınlık Ilımlı, vasat Çok güçlü Kusur ve eksiklik β-hüc.yıkıl.İns.ür.yok β-hüc.sağ.İns.direnc Ketozis Sıktır Nadirdir Plazma insülini Düşük veya yoktur Normal veya yüksek Akut komplikasyon. Ketoasidoz Hiperosmolar koma Oralhipoglisemik ilaç Yanıt vermez Yanıt verir İnsülin tedavisi Her zaman zorunlu Genellikle gerekmez

DİABET KONTROL ALTINA ALINAMAZSA: Kan glukoz düzeyinin yüksek olması kan damarlarının tıkanmasına ve sinirlerin yapısında değişikliklere neden olabilir. Böbrek, kalp ve gözler etkilenir. Kan glukoz düzeyinin yüksek olması bakteri ve mantar gibi mikroorganizmaların üremesine ve birçok farklı enfeksiyonların ortaya çıkmasına da zemin oluşturur.

Tıkanan kan damarları kalp krizine neden olabilecek çok daha riskli durumları ortaya çıkarır. Diabetli hastalarda ölüm nedeni olarak kalp krizi en büyük nedendir.

Yüksek kan glukozu protein ve damar yapısında değişiklikler doku hasarlarının ortaya çıkmasına, yaraların iyileşmemesine de (Kangren gibi) neden olur.

egzersiz Vücut glukozu hücrelere alma yeteneği egzersiz sonrası artırabilir. Bu nedenle günlük egzersiz aktiviteleri kan glukoz düzeyinin kontrolüne yardımcı olur. Egzersiz aynı zamanda kilo kaybına yada formu korumada etkili olarak obeziteyi de engeller.

beslenme Tip II diabetin kontrolünde en önemli bir yolda beslenmedir. Ana tema tek düze beslenmeden kaçınmak ve diet çeşitliliğini artırmak ile kan glukoz düzeyinin stabil kalmasını sağlamak.