ERGENLİK DÖNEMİ GENEL ÖZELLİKLERİ BİLAL KALYON PSİKOLOJİK DANIŞMAN Sağlık Slaytları http://hastaneciyiz.blogspot.com
1.Beden gelişimi Ergenlik hızlı büyüme ve gelişmenin olduğu kız-erkek cinsel özelliklerinin belirdiği 6-8 yıllık ilk gençlik dönemini kapsar. Kızlar erkeklerden 1-2 yıl önce ergenliğe girer,büyüme ve cinsel olgunluklarını 1-2 yıl erken tamamlar.
2.Zihinsel (Bilişsel)Gelişim Ergenliğin başlamasıyla,vücutta değişmeler meydana geldiği gibi, beyin fonksiyonlarında da değişmeler gözlenmekte. Ergen somut işlemler döneminden soyut işlemler dönemine geçmiştir.
3.Cinsel Gelişim Bedensel büyümeyle birlikte erkek ve kızlarda cinsel organlarda da değişmeler görülür. Cinsel uyanış ile birlikte yeni ruhsal ve davranış özellikleri kendini gösterir. Dengeli ve uyumlu ilkokul çocuğunun yerini tedirgin, güç beğenen ve çabuk tepki gösteren bir genç almıştır.
Duyguları hızlı iniş çıkışlar gösterir. Tepkileri önceden kestirilmez. Derslerine ilgisi azalmıştır. Dikkati dağınıktır. Evde durmak istemez, Önerilere aldırmaz, Beslenmesi düzensizdir.
Hatıra defteri tutmaya başlar. Şiir, öykü yazmaya özenir. İlgileri artmış gelgeç hevesleri çoğalmıştır. Başkaları tarafından nasıl görüldüğünü merak eder. Dinlediği müzik, beğendiği sanat etkinlikleri değişiktir. Uzun uzun düşler kurar. Hatıra defteri tutmaya başlar. Şiir, öykü yazmaya özenir. Yazdıklarında gizliliğe dikkat eder.
Kulaktan dolma ödünç alınmış fikirleri savunur. Büyükleri ile tartışır. Anne babasına karşıt düşünceler ileri sürmeye dikkat eder. Karşı çıkmış olmak için karşı çıkar. Bu dönem için çelişkili duyuş ve davranış özellikleri olağan sayılır. Bazı gençler çalkantıyı daha az yoğunlukta yaşayıp çabucak uyum sağlarlar. Bazıları ise ileri derecede uyumsuzluklar gösterip bu tür davranışlarda ileri yaşlarda da bulunabilirler.
Aniden hızlanan büyüme ergeni zamansız yakalamıştır. Ana baba ve çevre ergene yetişkin gözü ile bakıp ona göre davranış bekledikleri gibi, "daha sen çocuksun" ifadesi ile de onu şaşırtabilirler. Ergen; Büyümek için sabırsızlanmakta ise de bir türlü çocuksu davranışlardan kurtulamamaktadır.
Ergen yeni arayışlar içindedir. Bu arayışların en önemlisi “kimlik arayışı”dır. İşe ilk önce ana babasını görmezlikten gelmekle başlar. Çocukluk yaşlarındaki gibi babanın fikirleri eskisi gibi ilginç değildir ve çok az şey bilir. Gücü kuvveti önemsenecek gibi değildir. Bu duygular ergenliğin sona ermesi ile kaybolur. Ergen ana babasını gerçekçi duygularla değerlendirmeğe başlar.
yeni ilişkilere yönelir. Yeni bir kişiliğin bağımsız olmakla şekilleneceğini düşündüğünden ergen bağımsız olmaya büyük önem verir. Evden kopar, çevresinden uzaklaştırdığı ana-babasının boşluğunu doldurmak için yeni ilişkilere yönelir.
Ergenin fazla enerjisini en iyi değerlendirme yolu spordur Ergenin fazla enerjisini en iyi değerlendirme yolu spordur. Genç hem spor yapar hem de kendisini yaşıtları ile karşılaştırma fırsatı bulur.
Çalkantılı bir dönem olarak anlattığımız ergenlik hep uyumsuz davranışlarla dolu değildir. Olumlu duyuş ve düşünüşler de bu dönemin özelliğidir. Örnek olarak genç soyut düşünme, yaşanmamış olguları sembollerle ifade etme yetisini kuvvetlendirmiştir. Her şeye olur olmaz karşı çıkarken eleştiri ve yorumlara yönelir. Her şeyi bir anda düzeltecek kolay çözümler arar. Bunun için çabuk kandırılabilir. Sonuçta kendisi ve toplum için zararlı olacak davranışlarda bulunması en büyük tehlikedir.
4.Ruhsal-toplumsal gelişim: Ergenlik döneminde ruhsal sorunların olması bir dereceye kadar normaldir. Yapılan araştırmalar bu çağ gençlerinin %15'inin uyum problemleri olduğunu ortaya koymuştur.
Ailesi ve çevresi ile çatışmaya düşen ergen aşırı baskılar altında bunalır. Sonuçta kendisine yönelen kötü bir söz veya davranış ; intihar girişimine neden olabilir. İntihar girişimi gencin mutlaka depresyon içinde olduğunu göstermez. Ancak girişim tekrarlanırsa yoğun bir ruhsal çöküntü olasılığını arttırabilir.
Bazı gençler topluma karışıp bağımsızlıklarını elde etmek yerine, çeşitli nedenlerden dolayı, içe kapanırlar. Yetenekli olanlar yeteneklerini geliştirip yaratıcı olabilirler. Bazı gençler de cinsel kimlik kazanmakta zorluk çekerler. Bu zorluk geçici olabileceği gibi kalıcı cinsel problemlere neden olabilir. Örneğin kendi cinsine yönelip karşı cinse ilgi duymayabilirler.
Durgunlaştı,dalgınlaştı. Çabuk karamsarlığa düşüyor. AİLELERİN ERGEN HAKKINDAKİ DÜŞÜNCELERİ Hırçınlaştı. Ders çalışmıyor. Sorumluluk duygusu yok. Canım sıkılıyor diyor. En küçük isteklerini sert bir dille bildiriyor. Kardeşlerini kızdırmaktan zevk alıyor. Okuduğunu anlamıyor gibi. Durgunlaştı,dalgınlaştı. Çabuk karamsarlığa düşüyor. Ara sıra hiç yoktan huysuzlaşıyor.
İleri derecede alıngan İleri derecede alıngan. Derslerinde yine başarılı ama oyuna, eğlenceye çok düştü. Olur olmaz her şeye ağlıyor. Evde huzursuz dışarıda sıkılgan Her istediğini yaptırmak istiyor. Aşırı süsleniyor. Siz bana karışmazsınız diyor. Babasından çekindiği için dolambaçlı yollara sapıyor. Derslerinde başarılı. Hiç sorun çıkartmayan bir çocuk. İki kez okula gitmemiş. Arkadaşlarıyla gezmiş. Sorunca yalan söyledi. Bu davranışı bizi çok şaşırttı.
Çok harçlık istiyor. Çok geziyor, eve girmek istemiyor Çok harçlık istiyor. Çok geziyor, eve girmek istemiyor. Spora çok düştü. Derslerine boş veriyor. Banyoya sokamıyoruz. Ellerini bile yıkatamıyoruz. Saçını kestiremiyoruz. Son derece asi ve hırçın olmaya başladı. Başına buyruk olmak istiyor. Dayak, kötü söz, tatlı söz hiçbiri sonuç vermiyor. Bir psikologla mı görüşmeliyim
ERGENLERİN AİLELERİ HAKKINDAKİ DÜŞÜNCELERİ Büyüklerin anlayışsızlığı ve baskısı,onur kırıcı davranışlar Arkadaş edinmede güçlük Kız-erkek arkadaşlığının olmaması, Kız erkek arkadaşlığının aile ve çevre tarafından anlaşılmaması ve karşı çıkılması
Cinsel sorunlarını aile üyeleriyle konuşamamak Çocuk yerine konmak,ana-babaya karşılık verememek Boş zamanlarını etkin bir biçimde değerlendirecekleri yerlerin,olmaması Evde ve okulda dayağın bir eğitim aracı olarak kullanılması
Ana-babanın arkadaş seçimlerine karışmaları Yeni tanıştıkları insanlarla rahat konuşamamak İzinsiz dışarı çıkamamak Kendine güven duymamak,sık sık yaptığı hatalardan dolayı utanmak
“Ben bir öğrenci olarak öğretmenlerimle iletişime geçemiyorum.” ERGENİNLERİN ÖĞRETMENLER HAKKINDAKİ DÜŞÜNCELERİ Okulda disiplin kuralları çok sıkı, daha yumuşak, daha anlayışlı bir yaklaşım bekliyoruz. “Ben bir öğrenci olarak öğretmenlerimle iletişime geçemiyorum.” Düşünce özgürlüğümüz yok, sosyal çalışmalarımız sürekli engelleniyor.
Bizimle bir öğrenci gibi değil bir genç insan gibi ilgilensinler. Dersler çok monoton geçiyor. Öğretmenlerimiz çok yorgun ve bezgin... Bizimle bir öğrenci gibi değil bir genç insan gibi ilgilensinler. Bizi suçluymuşuz gibi görüyorlar Adam yerine konmak istiyoruz. Bizi ilgilendiren konularda bizimde görüşlerimiz alınsın. Öğretmenlerimiz derslere asık suratla giriyorlar. Yaptığımız olumsuz davranış sonucunda ceza alırken, olumlu davranışlarımız görmezlikten geliniyor
Bize arkadaşça davranmıyorlar, tek yaptıkları bizi notla korkutmak Bize arkadaşça davranmıyorlar, tek yaptıkları bizi notla korkutmak. Çoğu anlayışsız ve kompleksli. Öğretmenlerimizden ne mi bekliyoruz? Hiçbir Şey; alay etmesinler yeter. Bir öğrenci tüm bunları şöyle özetliyor: bizi anlamıyorlar, bizi sıkıyorlar, bize güvenmiyorlar, ve eklemiş; Güven, anlayış yine anlayış bekliyoruz.
engeller
“Yapman gerekir....yapacaksın... yapmak zorundasın.” 1-Emir verme, yönetme: “Yapman gerekir....yapacaksın... yapmak zorundasın.”
2-Uyarma, tehdit etme: “...yapamazsın.....ya yaparsan.... yoksa...”
“...yapmalıydın...senin sorumluluğun....şöyle yapmak gerekir....” 3-Ahlak dersi verme: “...yapmalıydın...senin sorumluluğun....şöyle yapmak gerekir....”
4-Öğüt verme, çözüm getirme, fikir verme: “Ben olsam....neden böyle yapmıyorsun?...Bence, sana şunu önereyim...”
5-Yargılama, eleştirme, suçlama: “Olgunca düşünmüyorsun.” “Sen zaten tembelsin...”
6-Övme, görüşüne katılma, teşhis koyma: “Çok güzel...” “Haklısın, o öğretmen berbat birine benziyor..”
7-Ad takma, gülünç duruma düşürme: “Koca bebek..” “Hadi bakalım süpermen..” “Gerizekalı”...
8-İnceleme, araştırmak, soruşturmak: “Neden...? Kim?....Sen ne yaptın?...Nasıl?....”
9-Konu değiştirme, işi alaya vurma, şaka yolu: “Daha güzel şeylerden konuşalım...” “Sen neden dünyayı yönetmiyorsun?”
Bunları hiç düşündünüz mü ?
ÇOCUK EBEVEYN GÖNDEREN KABUL EDEN KABUL EDEN GÖNDEREN ÇOCUK EBEVEYN Bir problemi KABUL EDEN GÖNDEREN İletişimi engelleyen cevap ÇOCUK EBEVEYN
Çocuğuma hiç konuşma fırsatı vermeden,bir dakikadan fazla konuşuyor muyum ?
Onun ilgilendiği şeyleri dinlemekten çok, kendimden ve ilgilendiğim konulardan söz ediyor muyum ?
Söylediğim sözlerle ya da söyleyiş tarzımla, onu iğnelemeye ya da ondan öç almaya çalışıyor muyum ?
ya da kasıtsız, övgü sayılmayacak isimler takıyor muyum? Çocuğuma kasıtlı ya da kasıtsız, övgü sayılmayacak isimler takıyor muyum? Ses tonumun sert ya da kırıcı olduğunu düşünüyor mu?
Çocuğum kendimi her zaman haklı bulduğumu düşünüyor mu Çocuğumun az önce ne söylediğini bilmediğimi ya da anlamadığımı fark ettiğim oluyor mu ? Çocuğum kendimi her zaman haklı bulduğumu düşünüyor mu
Çocuğum hangi etkinliklere ilgi duyar ? Bu konular hakkında düşünce ve duygularını açığa vurmasını en iyi nasıl sağlarım
Gerçekten konuşmamız gereken konular nelerdir ? Gerçekten konuşmamız gereken konular nelerdir
ergeni anlamak
Aklınıza ne gelirse her konudan konuşmak! Zaman harcamak dinlemek Aklınıza ne gelirse her konudan konuşmak!
Asıl armağan sürekli ilgi ve sevginizdir !
İnsan dili bazen dümensiz bir gemi gibi amaçsız ve yönünü şaşırmışçasına çalışır. Bir amacımızın olması uzayıp giden vaazlarımızı dinginleyebilmemizi sağlar
Çocuğunuzu, anladığınızı hissettirecek şekilde dinleme çabası içerisinde olun ve bunu hissettirin.
Duygular çok alevlendiğinde bir “mola” verin.
Çocuğunuzun davranışına, tepeniz atmadan önce olumlu bir davranışla karşılık verin.
En iyi annelik-babalık görevlerinizi “ergeni” ! Davranışlarınızın sorumluluğunu kabul edin En iyi annelik-babalık görevlerinizi “ergeni” anladığınızda yapabileceğinizi unutmayın.
“Sen” yerine “Ben” mesajları kullanın
Kızgınlık ifadeleri genellikle “Sen” dili ile yapılır Kızgınlık ifadeleri genellikle “Sen” dili ile yapılır. “Sen” dili ile ifade edilen kişiliğe yönelik kızgın mesajlar, ergen üzerinde onarılmaz yaralar açar.
Ailede kullanılan “Sen” dili çatışmalara ve güç kavgalarına dönüşür..
“Ben” dili, duygularınızı, genç çocuğunuzu suçlamadan ya da ilişkinize zarar vermeden Aktarmanıza yardımcı olur. Sağlık Slaytları http://hastaneciyiz.blogspot.com