KAY 361 Türk İdare Tarihi Ders 11 Konular: Tanzimat Dönemi (Giriş)

Slides:



Advertisements
Benzer bir sunumlar
İDARİ VESAYET.
Advertisements

1.3 DEVLET ŞEKİLLERİ.
TÜRKLERDE HUKUK SİSTEMİ
TEVHİD-İ TEDRİSAT (ÖĞRETİMİN BİRLEŞTİRİLMESİ) ve LAİK EĞİTİM
Yerel Yönetimlerde Yeniden Yapılanma Perspektifi
MAHALLİ İDARELER (Yerel Yönetimler)
KAY 361 Türk İdare Tarihi Ders 11 Konular: Tanzimat Dönemi (Giriş)
İLKE VE İNKILAPLARIN EŞLEŞTİRİLMESİ
T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük ÇAĞDAŞ DEVLETE DOĞRU
OSMANLI DEVLETİ’NDE ISLAHATLAR
KLASİK DÖNEM OSMANLI DEVLET TEŞKİLATI
TANZİMAT DÖNEMİ OSMANLI DEVLET TEŞKİLATI
…Tarih Kainatın Vicdanıdır...
Tanzimat Dönemi Osmanlı Adliye Teşkilatı
HUKUK KURALLARI HUKUK KURALLARI HUKUKUN MÜEYYİDESİ HUKUK TÜRLERİ
OSMANLI’DA HUKUK.
Osmanlı devleti’nde taşra ve eyalet yönetimi
KAZANIM: 10. SINIF 2.ÜNİTE 3.KAZANIM
TANZİMAT SONRASI TÜRK TOPLUM YAPISINDAKİ DEĞİŞİMLER
ANAYASA HUKUKUNA GİRİŞ
Sultan II.Mahmut Reformların Başlaması

Yeni Osmanlılar Fuat Paşa ve Ali Paşa Süveyş Kanalı’nın Açılması(1869) İngiltere ve Fransa için Mısır’ın önemi.
MEŞRUTİYET DÖNEMİNDE OSMANLI DEVLET TEŞKİLATI
KAY 361 Türk İdare Tarihi Ders 11: 24 Aralık 2007
Dönemlere Ayrılma Her dönüm noktası, hem yeni bir gelişmenin başlangıç noktası, hem de bir önceki gelişmenin doruk noktası olmaktadır.
TANZİMAT DÖNEMİ.
KAY 361 Türk İdare Tarihi Ders 10: 17 Aralık 2007
Tanzimat ve Islahat Fermanları
3.SELİM - 2.MAHMUT DÖNEMİ ISLAHATLARI
KAY 361 Türk İdare Tarihi Ders 10
KAY 361 Türk İdare Tarihi Ders 8-9
HUKUKTA BİLGİ YÖNETİMİ BBY Türk Yargı Sistemi
KENTSEL SİYASET. KENTSEL SİYASET Kentsel Siyaset-2 Doç.Dr. Ahmet MUTLU.
AİT Ders - Çalışma Soruları
AİT ve 3. Ders - Çalışma Soruları. 1. Tanzimat Fermanı’nda, aşağıda verilenlerden hangisinde ıslahat yapılması öngörülmemiştir? A. Yargı B. Vergi.
AİT Ders - Çalışma Soruları. 1. I. Meşrutiyetle beraber Türk Tarihinin ilk anayasası olan Kanun-i Esasi ilan edilmiştir. Milletvekillerini halk.
EĞİTİM VE KÜLTÜR ALANINDA YAPILAN İNKILAPLAR
Osmanlı Devletinin Avrupa Devletlerine olan dış borçlarını ödemek için kurduğu idaredir.
Islahat Fermanı (1856) Islahat Fermanı,
OSMANLI İMPARATORLUĞU’NUN YENİLEŞME HAREKETLERİ
EĞİTİM DENETİMİ VE SORUNLARI
EĞİTİM ALANINDAKİ İNKILAPLAR
II. MAHMUT DÖNEMİ SORU PROĞRAMI
19. YÜZYIL OSMANLI DEVLETİ ISLAHATLARI
YENİLİKLER VE OSMANLI DEVLETİ
OSMANLI İMPARATORLUĞU GERİLEME DÖNEMİ ISLAHATLARI SORU PROĞRAMI
TOKİ TURGUT ÖZAL İMAM HATİP ORTAOKULU
MİLLET SİSTEMİ.
İtfaiye Hizmetleri Alanındaki Yenilikler
ATATÜRK’ÜN İLKELERİ.
Temel HUKUK DERS NOTLARI SON HAFTA
Türk Medeni Kanununun Kabulü (17 Şubat 1926): Evlenme, boşanma, miras ve aile hukuku ile ilgili kanunlar medeni hukuk kapsamındadır. Avrupa devletlerinde.
Tanzimat Dönemi Osmanlı Adliye Teşkilatı
KURULTAYDAN MECLİSE “Egemenlik” kavramı
Osmanlı devleti’nde taşra ve eyalet yönetimi
IV. HAFTA: GENEL HATLARIYLA OSMANLI TOPLUM YAPISI
TANZ İ MAT FERMANI. TANZ İ MAT NED İ R ?  Tanzimat kelimesi “düzenleme” anlamına gelmektedir.
Atatürk ‘ÜN İlke İnkIlaplarI
MEDENİ HUKUK.
HUKUKUN KAYNAKLARI Hukukun kaynakları, asıl kaynaklar ve yardımcı kaynaklar olarak ikiye ayrılır. Asıl kaynaklar: Yazılı ve yazısız kaynaklar Yardımcı.
Osmanlı Siyasi Tarihi (Yıkılış Dönemi)
TARİH PROJE ÖDEVİ KONU=TANZİMAT FERMANI KONU=TANZİMAT FERMANI HAZIRLAYAN=ABDULLAH İZCİ HAZIRLAYAN=ABDULLAH İZCİ.
Laikliği Doğuran Nedenler Deniz ÇAPAR Kaan CANLI
Laikliği Doğuran Nedenler Deniz ÇAPAR Kaan CANLI
NİŞANTAŞI ÜNİVERSİTESİ
İNKILAPLAR. Siyasi Alanda Yapılan İnkılaplar  Saltanatın kaldırılması (1 Kasım 1922)  Ankara’nın başkent olması(13 Ekim 1923)  Cumhuriyetin ilanı (29.
Tanzimat Dönemi Osmanlı Adliye Teşkilatı
1 ATATÜRK’ÜN İLKELERİ 2 1. Cumhuriyetçilik Cumhuriyet bir devlet biçimidir. Geniş manası ile halkın kendi kendisini yönelmesidir. Cumhuriyet, devlet.
OSMANLI HUKUKUNDA REAYA (VATANDAŞ)
Sunum transkripti:

KAY 361 Türk İdare Tarihi Ders 11 Konular: Tanzimat Dönemi (Giriş) Merkezi İdare Örgütünde Modernleşme Taşra Yönetiminde Merkeziyetçilik Tanzimata Tepkiler ve Sonuç Okuma: Ortaylı, 2007: 401-448.

Tanzimat Dönemi (Yönetimin Modernleşmesi) 1839’da Tanzimat Fermanı’nın ilanı Klasik Adaletname geleneğinin bir devamı (tahta her çıkan sultanın halkına adaletli bir yönetim vaadetmesi) Farklı yön: Adalet ve refah vaadedilen millet, bütün imparatorluğun tebasıydı. Milli ayaklanmalar, bölgesel başkaldırmalar ve özellikle Balkan halklarını kışkırtanlara karşı bir tedbir Avrupa’nın Osmanlı’nın içişlerine karışmaması için İç ve dış baskılar sonucu kabul edilmiştir.

Tanzimat Dönemi (Yönetimin Modernleşmesi) Aydın bürokrat zümrenin devleti mali, idari ve adli alanlarda düzenli bir yapıya kavuşturmak için hakimiyeti ele geçirmesi Bir dizi ticaret antlaşması ile Avrupa ekonomisi ve siyaseti ile daha fazla bütünleşme

Tanzimat Fermanı Oturmamış yeni kurumlar ile eski geleneklerin çatışmasından doğan bir ikilik vardır. Şeriata uymayanın cezalandırılacağı hükmü İdarenin bünyesine yönelik önemli değişiklikler “Kanunsuz suç ve ceza olmaz” prensibi Özel hukuk alanını düzenleyen Mecelle’nin hazırlanıp yürürlüğe konulması, Adli ve idari teşkilatta görülen değişiklikler Yeniliklerin kaderi bu reformları başaracak nitelikte öncü ve uygulayıcı bir kadronun varlığına bağlı idi. Yetişmiş kadro sıkıntısı Klasik kurum ve usullerin ıslahı Eyalet idaresinde meşveret usulüne gidiş

Tanzimat Fermanı Ruhen de lafzen de bir anayasa değildir. Ferman ile Ama getirmek istediği kurumlar bütünü itibariyle anayasal bir harekettir. Ferman ile Padişahın otoritesi merkezi bürokratlar lehine kısıtlanıyordu. Müsadere kalkmıştır. Bürokrat tabakaya ve yeni doğan ticaret burjuvazisine güvence Tımar sistemi ve iltizam kaldırılmıştır. İltizam ilerde yine uygulamaya konulmuştur. Müslümanlar için vergi ve askerlik konularında bir rahatlama olmamıştır. Din ve vicdan hürriyeti sadece gayrimüslim tebaaya tanınmıştır.

Merkezi İdare Örgütünde Modernleşme II. Mahmud devrinden beri Divan-ı Hümayun’un yerini bakanlıklar almaya başlamıştı. Örneğin Umur-u Hariciye ve Umur-u Dahiliye nezaretleri Her nezarette yazışma, teftiş ve özlük işlerini yürüten ofisler vardı. Tüzel kişiliği bulunan bakanlıklara doğru bir gelişme

Merkezi İdare Örgütünde Modernleşme Genel gelişmeler Adli ve mülki konuların yürütülmesi için sonradan bir parlamentoya ve yüksek mahkemeye dönüşecek Meclis-i Ahkam-ı Adliye 1837’de kurulmuştu. Bilimler Akademisi olarak Encümen-i Daniş Yeniçerilerin ortadan kaldırılması ile başlayan ordudaki ıslahat süreci Sınırlı bir merkeziyetçilik Vergi toplama, askere alma ve cemaat yönetiminde mecburiyetten eski usullerin kullanımı

Merkezi İdare Örgütünde Modernleşme Tanzimat hareketi esasta mali bir ıslahat anlamına gelir. Maliye Nezareti (Bab-ı Defteri) Merkezde maliye örgütü yeniden düzenlendi. Eyaletlere muhassıllar gönderildi. Yanlarına diğer memurlar ve ahaliden oluşan muhassıl meclisleri verildi. Kırım savaşı sonunda Divan-ı Muhasebat (bugünkü Sayıştay) kuruldu. Toplam harcamaların kontrolü ile görevli Mali merkeziyetçilik gerçekleştirilemedi. Ülkenin ilkel sosyo-ekonomik ve yönetsel yapısı Yetersiz bürokratik kadrolar Eski vergiler alınmaya, yöntemler kullanılmaya devam edildi (aşar, iltizam). İflas eden maliyenin yabancı devletlerce kontrolünün başlaması

Umur-u Hariciye Nezareti Dışişlerini ve dış ticaret ilişkilerini yürütmekle görevli ofis Osmanlı azınlıklarının uluslararası bir sorun haline gelmesiyle beraber bu ofis içinde azınlıklarla ilgili bir bölüm kurulmuştur. Her dini cemaat için alt bölümler Diplomat yetiştiren bir okul gibi de çalışmıştır. Vilayetlerdeki umur-u hariciye müdürlerini tayin ederdi. İç yazışmalarında Fransızca kullanılmıştır.

Eğitim Kurumlarında Modernleşme 1866 Maarif-i Umumiye Nezareti Medreselerin yanında laik okullar da açılmıştır. Sürekli bir ikilik ve çatışmaya neden olmuştur. Reform yüksek öğretim düzeyinde başlamıştır. Tanzimat döneminde orta dereceli okullar (Rüştiyeler) Mühendislik, tıp, harp ve mülki idare konularında (Harbiye, Mülkiye, Adliye...) İlköğretime yayılması ancak imparatorluğun son senelerinde olabilmiştir. Kız ortaokulları ve yüksek öğretime öğretmen yetiştirmek için Dar’ul Muallimat Türk kadınlarının iş hayatına girmeye başlaması

Eğitim Kurumlarında Modernleşme 1900’de Darülfünun-u Osmani Tıp, hukuk ve edebiyat fakülteleri ile modern bir üniversite Islahat Fermanı (1856) ilanı ile gayrimüslimler kendi dil ve dinlerinde eğitim yapan ilk, orta ve yüksek eğitim kurumları kurmaya başladı. Katolik ve Protestan Hıristiyanlığı yaymayı amaçlayan yabancı okullar Eğitimdeki kargaşa 1925 Tevhid-i Tedrisat kanunu ile giderildi.

Yargıda Değişmeler Adliye örgütünü modernleştirecek ve kısmen laikleştirecek Nezaret-i Deavı II. Mahmud tarafından kuruldu. 1840 Ceza kanunu, 1850 Ticaret Kanunu (Fransa’dan) 1879 Teşkilat-ı Mehakim Kanunu Savcılık, noterlik gibi kurumların başlangıcı Hukuk alanında her sınıf ve mezhepten tebaya hitap eden ortak bir kanun külliyatının hazırlanması 1872’de Mecelle-i Ahkam-ı Adliyye Batı hukuku ve İslam hukukunun beraber uygulanması

Yargıda Değişmeler Şer-i mahkemelerin görev ve nüfuzu daraltıldı. Nizami mahkemeler ve ticaret mahkemeleri kuruldu. Kadının Monist yargılama usulü yerine çok yargıçlı ve temyiz mekanizmalı bir sistem getirildi. Şer-i yargıçlar için özel medreseler kuruldu. Yabancı tebaa konsolosluk mahkemelerinin yetki alanında Yargı örgütünde birlik ve tam bir laik düzen sağlanamadı. Yine de bu gelişmeler Cumhuriyet devrindeki hukuk devrimine yol açacak büyük değişikliklerin başlangıcıdır.

İdarede Değişmeler Yönetimde yasallık ve güvencenin getirilmesi Keyfiliğin azaltılması Her dinden tebanın yönetime katılması Taşra yönetimindeki idari kurullarda yüksek oranda gayrimüslim temsili Sadece dış baskı nedeniyle değil, çok kavimli imparatorluk geleneği

İdarede Değişmeler Parlamentarizmin gelişmesi Daha 1838’de kararname ve nizamnameleri hazırlamak, yargı kararlarını temyiz etmek ve idarenin icraatlarını yasallığını denetlemek için Meclis-i Vala-yı Ahkam-ı Adliyye kurulmuştur. 1868’de yerini Şura-yı Devlet (Danıştay) ve yüksek yargıdan sorumlu Divan-ı Ahkam-ı Adliyeye bıraktı. Hükümdar adına karar alan ve denetim yapan meclislere doğru bir evrim Merkezde ve vilayetlerdeki bu istişari kurumlar parlamentonun çalışma ve müzakere geleneğine katkıda bulundu. Parlamentodaki vekiller valinin veya mutasarrıfın ataması ile II. Abdülhamit 1878’de Mebusan Meclisi’ni dağıttı.

Taşra Yönetiminde Merkeziyetçilik Tanzimatçı devlet adamı için gerekli şey, hürriyet değil, kazanç, mal ve hayat güvenliğidir. Amaç taşrada yerel özerklik veya mahalli demokrasiyi yerleştirmek değildir. Amaç, eyalet idaresinin ıslahı, gelirlerin artırılması, tutarlı bir idarenin yerleşmesidir. Merkezi otoritenin taşradaki egemen grupları kontrol edebilmesi

Vilayet Örgütünde Değişmeler Ticari açıdan güçlenen yeni merkezler eyalet bölümlenmesini de değiştirmiştir. İç karışıklık ve dış güçlerin müdahalesi sonucunda Cebel- Lübnan’a özel bir statü verilmesi (karma üyeli bir idare meclisi, mahkemeler...) Avrupalılar bu sistemin tüm Osmanlı Rumelisi ve Mezopotamya vilayetlerinde de uygulanmasını istediler. Yeni bir vilayet sistemi hazırlandı (Merkeziyetçi model, Fransız “departmante” sistemi) Başta askeri yetkisi olmayan valiler vardı. Yanlarında memurlar ve yerel cemaat liderlerinden oluşan istişari nitelikli meclisler vardı.

Vilayet Sistemi Vilayetin altında liva (mutasarrıf), kaza (kaymakam), nahiye (müdür) ve köyler (muhtar ve ihtiyar meclisi) vardı Nahiyeler uygulama alanı bulamadılar: Balkanlarda ulusalcı fikirlerin kırsal alana inme tehlikesi Köylerin az gelişmiş ve otarşik yapısı Doğuda göçebe aşiret reislerine nahiye müdürü statüsü verildi. Vilayet sistemi uygulamaları Önce deneme amacıyla 1864’ten itibaren Tuna (Bulgaristan) vilayetinde, Sonra Lübnan (özel statü), Mısır, Bosna ve Girit (özerk durum), Hicaz ve Yemen (uzaklık ve aşiret düzeni) ve İstanbul (başkent) dışında her yerde uygulanmaya başlandı.

Vilayet Örgütünde Değişmeler Belediyelerde de merkeziyetçi bir politika izlenmiştir. Merkezi uygulamalara tepki olarak mahalli eşraf, ayan ve ağalar ayaklanmalara ön ayak olmuşlardır. Vilayet sistemi altında otoritelerini kaybetme korkusu Yeni sisteme geçince de bu sefer idare meclislerine, belediyelere ve mahkemelere üye olarak girip güçlerini koruma yoluna başvurmuşlardır.

Vilayet Örgütünde Değişmeler 19. Asır’da ülkenin ulaşım ağı ve dış ticaret kanalları değişmiştir. Demiryolları ve posta (telgraf) altyapısı inşaa edilmiştir. Telgraf, merkeziyetçi idarenin bir denetim aracı olarak da kullanılmıştır. Yabancı ve Türk vapur kumpanyaları da ticarete atılmıştır. Birbirinden kopuk ulaşım sistemleri yüzünden ülkenin bütün merkezlerini birbirine bağlayan ucuz ve kolay bir ulaşım sistemi kurulamamıştır.

Belediye Örgütünün Kurulması Kent yönetimi eski yönetim sistemi çökmeye başladığı için artık işlemiyordu. Tanzimat önderleri Batı şehirlerinin yapısı ve örgütlenmesine hayranlık duyuyordu. İdari nedenlerle (düzenli şehirler...) modern belediyelerin kurulmasını istiyorlardı. Yerel özerklik isteği söz konusu olmamıştır. Mali yetersizlikler nedeniyle belediyelere özel gelir tahsisi yapılmamıştır.

Belediye Örgütünün Kurulması Avrupalılar ticari faaliyetleri kolaylaştırabilmek için limanların ıslahını istemişlerdir. Kendi ekonomik yatırımlarının ön koşulu olarak altyapı (ulaşım, su, kanalizasyon, aydınlatma ve sağlık...) hizmetlerini talep etmişlerdir. Bu tesis ve hizmetler kendileri için yeni iş alanları da yaratmıştır. Kendi ticari temsilcileri olan gayrimüslimlerin belediye idarelerinde söz sahibi olmasını istemişlerdir.

Belediye Örgütünün Kurulması İstanbul (1854), Selanik, Beyrut, İzmir gibi kentlerde belediye idareleri, 1877 Belediye kanunu çıkmadan kurulmuşlardır. Hükümetçe tayin edilen bir Şehremini ile Bab-ı Ali’nin seçimi ve padişahın tayini ile görevlendirilen üyelerden (esnaf ve ileri gelen memurlar) kurulu bir Şehremaneti Meclisi Yetkisi sınırlıdır, bağımsız gelirlere sahip değildir, personeli yetersizdir. Taşrada uygulama cılız kalmıştır.

Belediye Örgütünün Kurulması İmparatorluk Cumhuriyet’e giderek modernleşen bir belediye örgüt ve hizmetleri bırakmıştır ama gelişen bir demokratik katılım sistemi bırakmamıştır. Ülkemizde yerel yönetimlerin mali kaynaklarını ve kadrolarını kontrol biçiminde gerçekleştirilen merkezi yönetim baskısı bir gelenek halini almıştır.

Tanzimat Hareketinin Yarattığı Tepkiler Tanzimat geniş köylü kitlelerinin hayatını iyileştirmedi. Özellikle azınlıklar arasında ulusal direnişe varan köylü isyanları Tanzimat ile çıkarları bozulan ayanların ve aşiretlerin isyanları II. Abdülhamit’in eski düzeni iadesi ile kontrol edilebilmiştir. Şahıslara işledikleri arazinin tapusunun verilmesi (bir mülkiyet hakkı olarak toprağa tasarruf hakkı) Yabancılar da toprak alabilmeye başladı. Ayanların işine yaramıştır. Köylerde sipahinin yerini güçsüz memurlar almıştır. Toprak işgali, arazi kavgaları, fiili gasp

Tanzimat Hareketinin Yarattığı Tepkiler 1838 Ticaret Anlaşması sonrasında Tezgah sanayinin çökmesi Yarı sömürgeleşme süreci Hammadde ihracı (Bursa ham ipek, Ankara tiftik, vb.) Tanzimat ile açılan fabrikaların istisnalar hariç uzun ömürlü olamamaları, işsizlik ve huzursuzluk İltizam kaldırıldı ama merkezi bir mali teşkilat kurulamadı. Dış borçlar nedeniyle maliye dış güçlerin kontrolüne girdi. Devlete borç verip vergi gelirlerini satın alan Galata Bankerleri Düyun-u Umumiye Hem devlet gelirlerinin büyük kısmına el koyuyordu, hem de alacaklarını tahsil etmek için bizzat teşkilatlanmıştı.

Sonuç Mali yönetim yabancı devletlerin kontrolüne girdi. Düyun-u Umumiye devlet içinde devletti. Parasızlıktan altyapı yatırımı yapılamıyordu. Tarımsal ürünler Batı Avrupa ekonomisinin ihtiyaçlarına dönük hale geldi. Toprağı terk ve küçük ölçüde şehirlere göç başladı. Şehrin çekimi olmadığından sonuç, sefalet ve gecekondulaşma Eyaletlerin daha sıkı, merkezi bir kontrole bağlanması Ulusalcılık eğilimi Balkanlarda her türlü birlik teşebbüsünü engelledi. Sonunda İmparatorluk çöktü.