Göz modelinde görüntünün oluşması Purkinje damar figürasyonu Göz dibi muayenesi Görme alanı
Göz modelinde görüntünün oluşması Bir cisimden göze gelen ışınların %98’i retinada görüntüyü, %2’si ise yansıyarak Purkinje-Sanson ayna görüntülerini oluşturur.
Normal bir gözde tüm kırıcı yüzeyler tek bir mercek gibi düşünüldüğünde (şematik göz) kırıcılık 59D dir. Kırma güçleri: Kornea: 43D Lens:15D
Purkinje-Sanson ayna görüntüleri Korneanın ön yüzünde; düz, büyük, sanal görüntü, Lensin ön yüzünde; düz, büyük, sanal görüntü Lensin arka yüzünde; ters, küçük, gerçek görüntü 1-Akomodasyonu anlamaya yarar. 2-Gözdeki kırıcı yüzeylerin çapını ölçmekte kullanılır.
Purkinje Damar Görüntüsü Hareketli bir ışık kaynağı ile yüze yakın mesafede aydınlatılan gözde retina damarlarının gölgesinin aynı kişi tarafından görülmesidir. Helmholtz’a göre; uygun aydınlatma ile gözün içindeki bazı objelerin görülebilmesi, entopik fenomen olarak tanımlanmakta ve bu olayın illüzyonlardan farklı bir algılama olduğu belirtilmektedir.
göz dibinin incelenmesi Oftalmoskopla göz dibinin incelenmesi Direkt oftalmoskopi Bakan kişinin gözü normal ise mercekler 0 konumuna getirilir veya hipermetrop ise + (konveks), miyop ise – (konkav) mercek ayarı yapılır. Hastanın sağ gözüne, hekim sol gözle bakacak şekilde oftalmoskopu yerleştirir. Hasta nazal tarafa baktığında optik disk tam karşıda görülür. Retinanın bütünü ve damar yapısı incelenerek kanama, eksüda, pigmentasyon olup olmadığı araştırılır.
Oftalmoskop
Gözdibi muayenesinin tanıdaki değeri Sistemik hipertansiyon Glokom Diyabet Kafa içi basınç artışı sendromu Retinitis pigmentosa Makular dejenerasyon
Makular dejenerasyon Diyabet Retinitis pigmentosa Glokom
Görme alanı tayini (Perimetri) Perimetreler Statik (Bilgisayarlı) Kinetik (Landolt perimetresi) Renksiz ve Renkli görme alanı Kör nokta tesbiti
Görme alanı bir gözün belli bir noktaya fikse olduğu sırada çevrede algılayabildiği alanın tümüdür. Genişliği derece, derinliği ise duyarlılık (dB) olarak ifade edilir. Görme alanı muayenesi başta glokomatöz optik sinir harabiyetinin tanısı olmak üzere, birçok oftalmolojik ve nörolojik hastalığın tanı ve takibinde en önemli testlerden birisidir. Görme yollarındaki kesi, bası,lezyon olmak üzere birçok engeli anlamamıza yardımcı olur. Ayrıca retinadaki gangliyon hücre harabiyeti hakkında da bilgi verir.
Kinetik perimetri Bir uyarı hareket ettirilerek görme alanı tesbit edilir. Stimulusun büyüklüğü ve şiddeti sabit iken lokalizasyonu değişkendir. Statik perimetri Otomatik (bilgisayarlı) perimetrilerin çoğu esas olarak statik perimetri prensibine dayanmaktadır. Başlangıçta parlaklığı az olan ışığın şiddeti yavaş yavaş fark edilene kadar değiştirilir. Bu işlem statik perimetri (ışık hareket etmediği için) olarak adlandırılır. Görme alanında birçok noktanın eşik değeri uyaranın şiddeti değiştirilerek test edilir. Bu metod kinetik perimetriden daha duyarlıdır ve klinik tanıda daha anlamlıdır.
Skotom: Görme alanı içinde çevresinden daha düşük retinal duyarlılığa sahip alanlardır. İkiye ayrılır: *Mutlak defekt (skotom): Maksimum uyarana rağmen devam eden görme alanı defektidir. Ölü hücrelere denk gelen tam yanıtsız skotomdur. *Rölatif defekt (skotom): Uyaran arttırıldığında kaybolan defekttir. İskemik hücrelere denk gelen yarı cevaplı skotomdur. Fizyolojik Kör nokta: Görme alanının temporalinde 10°-20°’lik alanda yer alan mutlak bir skotomdur (optik disk).