DUYGUDURUM BOZUKLUKLARI
DUYGULANIM (AFFECT) DUYGUDURUM (MOOD) Bireyin uyaranlara, olaylara, düşüncelere, anılara neşe, öfke, üzüntü gibi duygusal tepki ile katılabilme yetisidir. “HAVA DURUMU” DUYGUDURUM (MOOD) Bireyin belli bir süre, belli sınırlarda , belli tip bir duygulanım içinde bulunuşudur. “İKLİM”
DUYGUDURUM TİPLERİ NORMAL (Euthymia) Belli sınırlar içinde dalgalanmalar gösterir ÇÖKKÜN (Depressed) Üzüntü, elem, keder baskındır YÜKSELMİŞ (Elevated) Neşe, coşku, öfke baskındır
DUYGUDURUM BOZUKLUKLARI DSM-IV’e göre Major Depresif Bozukluk Tek nöbet Yineleyici (Unipolar Bozukluk) Yineleyen depresif ataklarla giden arada iyilik dönemleri olan bir bozukluk Bipolar Bozukluk Yineleyen manik ya da manik-depresif ataklar Arada iyilik dönemi
SIKLIK VE YAYGINLIK Major Depresif Bozukluk Bipolar Bozukluk Yaşam boyu yaygınlığı: %9-20 Kadınlarda %10-25, erkeklerde %5-12 Ülkemizde yaygınlık %10 (1992, birinci basamakta,Ankara) Başlama yaşı: 20-50 (ortalama 40) Irk, SED farkı belirlenememiştir Bipolar Bozukluk Yaşam boyu yaygınlık: %1 Kadın/erkek oranı eşit Başlama yaşı: 9-50 (ortalama 30)
OLUŞ NEDENLERİ 1.Biyolojik nedenler a) Biyolojik aminler (Nörotransmitterler): Depresyonda NE, serotonin, dopamin etkinliğinde azalma, manide artış NA metaboliti MHPG, serotonin metaboliti 5HIAA, dopamin metaboliti HVA’nın BOS, idrar ve plazmada düzeyleri gösterilebilmekte Antidepresan ilaçların etki düzeneklerinden esinlenilmiş Son yıllarda yapılan çalışmalarda reseptör duyarlılığındaki değişmeler
b) Nöroendokrin Bozukluklar Hipotalamo-pitüiter adrenal (HPA) ve tiroid (HPT) eksenlerinde değişiklikler Depresyonda adrenal kortizol salınımında artış, Deksametazon Supresyon Testi (DST) Gidiş ve sağaltıma yanıtta önemli Tiroid ekseninde bozulma ( TSH yanıtında azalma, subklinik hipotiroidi)
c) Kalıtımsal nedenler Aile çalışmalarında birinci derece akrabalarda Depresyon riski 2-3 kat fazla BP bozukluk riski 8-18 kat fazla İkiz çalışmalarında da monozigot ikizlerde dizigotlara göre risk fazla Moleküler biyoloji alanında yapılan çalışmalarda karmaşık, çok faktörlü, polijenik bir kalıtımsal geçişin olduğu düşünülmektedir.
d) Beyindeki Yapısal Değişiklikler: Depresyonda frontal lopda ve kaudat nükleusta küçülme, kan akımında azalma, BP bozuklukta ventriküllerde genişleme belirlenmiştir e) Uyku Bozuklukları: Depresyonda uyku EEG’sinde; REM latansında kısalma, REM yoğunluğunda artma görülmüştür.
OLUŞ NEDENLERİ 2.Psikososyal nedenler a) Yaşam olayları ve çevresel etkenler: Yaşam olaylarının özellikle ilk atakta nörotransmitter ve reseptörler üzerinde etkiler yaptığı, nöronal bir duyarlılığın geliştiği ileri sürülmektedir b) Hastalık öncesi kişilik: Kesin bir tip olamamakla birlikte karşın oral-bağımlı, obsesif- kompülsif, histrionik kişilik özellikleri olanlarda depresyonun daha sık görüldüğü düşünülmektedir
c) Psikoanalitik kuram (Freud) Dört temel öge Oral dönemde bozuk anne çocuk ilişkisi Gerçek ya da imgesel nesne kaybı Kayıptan doğan gerginliği azaltmak için nesnenin içe atımı Nesneye karşı olan ambivalan duyguların kişinin kendine yöneltilmesi
d) Ego Psikolojisi: Egonun narsisistik emelleri ve gerçekler arasındaki çatışmadan kaynaklanır. Egonun yetersizliğe düşmesi e) Kognitif (bilişsel) Kuram: Depresyonda hatalı bilgi işleme sonucu kognitif üçlü oluşur. Bunlar; dünyaya, kendine ve geleceğe bakışın olumsuz olmasıdır f) Davranışcı Kuram: Öğrenilmiş çaresizlik
DEPRESYON : Bir sendrom Derin üzüntülü bir duygudurum içinde, Düşünce, konuşma ve hareketlerde yavaşlama Değersizlik, küçüklük, yetersizlik, isteksizlik, duygu ve düşünceleri ile Fizyolojik işlevlerde yavaşlama gibi belirtiler içerir
DEPRESYON KLİNİĞİ Duygudurum alanı Çökkün, kederli, mutsuz Sözel olarak ya da yüz görünümünden İlgi istek azlığı ve anhedoni Psikomotor alan: İnhibisyon ya da ajitasyon Bilişsel alan: Yetersizlik, değersizlik, suçluluk, cezalandırılma ve ölüm Vejetatif alan: Uyku, iştah boz, cinsel isteksizlik, kabızlık
DEPRESYONDA RUHSAL BULGULAR GENEL GÖRÜNÜM VE DIŞA VURAN DAVRANIŞ Hareketlerde yavaşlama, durgunluk Baş öne eğik, omuzlar çökük bir postur Alın ve yüz çizgileri belirgin, üzüntülü, kederli , sıkıntılı, tedirgin bir yüz görünümü Katatoni, stupor, psikomotor ajitasyon KONUŞMA VE İLİŞKİ KURMA Alçak ses tonuyla ve yavaş ritmde konuşma İlişki kurmada güçlük, ağır durumlarda hiç konuşmama
DEPRESYONDA RUHSAL BULGULAR DÜŞÜNCE AKIŞI (Çağrışımlar) Düşünce akışında yavaşlama, %10’unda durma DÜŞÜNCE İÇERİĞİ Kendine, geleceğe ve dünyaya karşı olumsuz bakış Çaresizlik, umutsuzluk, karamsarlık Yetersizlik, değersizlik, işe yaramama düşünceleri Suçluluk, cezalandırılma, günahkarlık düşünceleri Ölüm düşünceleri ( hastaların 2/3’inde) Küçüklük, kötülük görme ve nihilistik sanrıları Bedensel yakınmalar (%25)
DEPRESYONDA RUHSAL BULGULAR DUYGUDURUM Çökkün Duygudurum Bunaltı (sabah bunaltısı tipik) Zevk alamama (Anhedoni) BİLİŞSEL YETİLER Bilinç ağır durumlarda bulanık gibi görülebilir Yalancı demans (psödodemans) Dikkati toplamada güçlük Ağır durumlarda algı bozukluğu
DEPRESYONDA RUHSAL BULGULAR FİZYOLOJİK ÖZELLİKLER Uyku bozukluğu İştah bozuklukları Enerji kaybı, çabuk yorulma Kabızlık, ağrılar, bulantı (maskeli depresyon) Cinsel isteksizlik Menstrüel düzensizlik
Majör Depresif Epizod Tanı Ölçütleri (DSM-IV’e göre) A. İki haftalık bir dönem sırasında, aşağıdaki semptomlardan en az 5’inin ya da daha fazlasının bulunması; semptomlardan en az birinin 1 ya da 2 olması (1) Hemen hergün, yaklaşık gün boyu süren, depresif duygu durum. (2) Hemen her gün, yaklaşık gün boyu süren, tüm etkinliklere karşı ilgide belirgin azalma ya da artık bunlardan eskisi gibi zevk alamıyor olma. (3) Hemen her gün iştahın azalmış ya da artmış olması, kilo kaybı (4) Hemen her gün, insomnia (uykusuzluk) ya da hipersomnianın (aşırı uyku) olması
Majör Depresif Epizod Tanı Ölçütleri (DSM-IV’e göre) (5) Hemen her gün ajitasyon ya da retardasyonun olması (6) Hemen her gün, yorgunluk bitkinlik ya da enerji kaybının olması (7) Hemen her gün, değersizlik, aşırı ya da uygun olmayan suçluluk duygularının olması (8) Hemen her gün, düşünme ya da düşüncelerini belirli bir konu üzerinde yoğunlaştırma yetisinde azalma ya da kararsızlık (9) Yineleyen ölüm düşünceleri, özgül bir tasarı kurmaksızın yineleyen özkıyım düşünceleri, özkıyım girişimi ya da tasarısının olması
Major Depresif Bozukluk Alt Tipleri Psikotik Özellikli Depresif temalı sanrılar (suçluluk, hastalık, ölüm, cezalandırılma, nihilistik Özkıyım riski 5-6 kat fazla Melankolik özellikli (Özkıyım girişimi %15) Katatonik özellikli Atipik özellikli Postpartum depresyon
AYIRICI TANI I) İKİNCİL (sekonder) DUYGUDURUM BOZ Organik hastalıklar Süregen enfeksiyon ve enflamatuar hastalıklar (EMN, RA, SLE, Tbc, hepatit, AİDS) Endokrin hastalıklar (Hipotiroidi, Addison, Cushing, vb) Nörolojik hastalıklar (SVH, demans, parkinson, MS, tümör) Diğerleri: Neoplaziler, KVH, vit eks, postoperatif durumlar, ağır anemiler İlaçlara bağlı Steroid, kardiyak (rezerpin, propranolol) antineoplastik, oral kontraseptifler, nonsteroid antiinflamatuarlar, antitbc
II) DİĞER RUHSAL DURUMLAR Psikotik durumlar Yeme bozuklukları Somatoform bozuklukları Madde kullanım bozuklukları Anksiyete bozuklukları Uyum bozuklukları Yas
DİSTİMİK BOZUKLUK (DSM-IV’e göre) A) En az iki yıl ve hemen hergün süren depresif bir duygudurumun olması B) Aşağıdakilerden en az ikisinin bulunması gerekmektedir Öz-saygıda azalma Karamsarlık, umutsuzluk Zevk alamama, ilgi kaybı Süregen yorgunluk, bitkinlik Suçluluk duyguları Etkinliklerde azalma Düşünceyi yoğunlaştırmada güçlük
Yatarak Sağaltım İlkeleri İlk görüşmelerde yeterli bir kanıya varılamamışsa, daha geniş bir inceleme ve diğer uzmanlık dallarıyla işbirliği gerekiyorsa, Çalışan hasta görev ve işlevini sürdüremeyecekse, Yememe, içmeme, ilaç kullanmaya direnç varsa, Psikotik özellikler bulunuyorsa, Özkıyım düşünce ve girişimleri varsa, Ayaktan izlemede yeterli yanıt alınamamışsa hasta yatırılmalıdır.
Özkıyım (İntihar) Kişinin kendi istek ve kararıyla canına kıyması ya da yaşamına son verecek bir tehlikeden, olaydan kaçınmayarak ölümüdür. Ölüm gerçekleşmemişse özkıyım girişimi olarak tanımlanır. Depresyonda özkıyım girişimi %15 dolayındadır. Psikotik depresyonda özkıyım riski 5-6 kat daha fazladır.
Farmakoterapi ilkeleri Ayaktan izlemede düşük dozlarla ilaca başlamalı, yavaş yavaş doz yükseltilmelidir. Hasta bir ilacı kullanmış ve yarar görmüşse ilaç değiştirilmemelidir Yetersiz süre ve dozda ilaç kullanımı önemli sorunlardan biridir. Düzelmenin 2-4 haftadan sonra başlayacağı hasta ve yakınlarına anlatılmalıdır. Psikomotor yavaşlama içindeki hastalara uyarıcı etkileri daha fazla, psikomotor huzursuzluğu olanlarda ise yatıştırıcı etkileri daha fazla olan ilaçlar verilmelidir.
EKT Özkıyım riski yüksekse, Psikotik özellikli depresif durumlarda, Yememe içmeme, konuşmama, negativistik bir tutum içindeyse, Antidepresif ilaçların yan etkileri, aşırı duyarlılık ya da gebelik nedeniyle ilaç verilemiyorsa, Yeterli süre ve dozda ilaç sağaltımına yanıt alınamamışsa
Psikoterapiler Bilişsel terapi Davranışcı terapi Kişiler arası ilişki ve iletişim sorunlarının sağaltımı Destekleyici terapi
MANİ: Bir sendrom Neşeli, coşkulu bazen öfkeli bir duygudurum Düşünce, konuşma ve hareketlerde hızlanma Güçlülük ve büyüklük düşünceleri gibi belirtileri içerir
MANİK ATAK TANI ÖLÇÜTLERİ DSM-IV’e göre En az bir hafta süreyle yükselmiş, taşkın ya da irritabl duygudurum döneminin olması Aşağıdaki belirtilerden 3 ya da daha fazlasının bulunması Öz saygıda artma, büyüklük düşünceleri (grandiyosite) Uyku gereksiniminde azalma Aşırı konuşkan olma, baskılı konuşma Fikir uçuşmaları Dikkat dağınıklığı Psikomotor ajitasyon, amaca yönelik etkinliklerde artma Kötü sonuçlar doğurma olasılığı yüksek, zevk veren etkinliklere katılma
MANİK ATAK ALT TİPLERİ Psikotik özellikler varsa Psikotik özellikli: Psikotik özellikler varsa Sanrılar daha çok büyüklük, güçlülük, zenginlik, bilginlik temalı sanrılardır Katatonik özellikli Postpartum başlangıçlı Mevsimsel özellikli Hızlı döngülü: Bir yılda 4’den fazla atak olması
MANİDE RUHSAL BULGULAR Genel görünüm: Canlı, aşırı hareketli, renkli giyinmiş, konuşkan ve çoşkulu Öfkeli, taşkın, saldırgan Konuşma ve ilişki kurma: Yüksek ses tonuyla ve hızlı ritmde konuşma Baskılı konuşma: Konuşmanın arasına girmek, kesmek zordur Logore: Bol el kol hareketleriyle, yüksek sesle konuşma Konuşmada kelime oyunları, şakalar, konudan konuya atlama
MANİDE RUHSAL BULGULAR Düşünce akışı (Çağrışımlar): Düşünce akışı hızlanmıştır Fikir uçuşması: Düşünceler hızla birbirini izler, konuşurken konudan konuya atlamalar olabilir Klang çağrışım: Düşünceler birbirleriyle anlam ya da uyak bağlantıları gösterirler (uyaklı konuşma) Ancak çoğu kez anlattıklarından bir anlam çıkarılabilir ve mantık bütünlüğü korunmuştur
MANİDE RUHSAL BULGULAR Düşünce içeriği: Büyüklük ve kendine güven temaları Benlik kabarmasını yansıtan düşünceler Büyüklük düşünceleri :Kimsenin yapamayacağı işleri yapacak güçtedir, üstündür ve yeteneklidir Psikotik özellikli mani: Büyüklük sanrıları, kötülük görme (perseküsyon), alınma (referans) sanrıları
MANİDE RUHSAL BULGULAR Duygulanım: Coşku, aşırı neşe (öfori), zaman zaman da öfke Hastanın neşesi çevresindekilere de bulaşır. Ara ara duygulanım değişkenliği (labilite) Sıklıkla engellendiklerinde öfkeli, kızgın, saldırgan Hipomani: Hafif bir hızlanma ve çoşku Bilişsel yetiler: Bilinç açık, yönelim, bellek doğal Dikkat kolayca dış uyaranlara çekilebilir (disraktibilite) Spontan dikkat artmış, iradi dikkat azalmıştır. Algı bozuklukları (varsanı ve yanılsamalar)
MANİDE RUHSAL BULGULAR Fizyolojik belirtiler: Uyku ileri derecede bozulur Uykusuz olamasına karşın enerjik ve hareketli Cinsel dürtülerini denetlemekte zorlanma Sürekli hareket halinde olma ve uykusuzluk sonucu bir süre sonra yorgun, bitkin halde
AYIRICI TANI Şizofrenik bozukluk Sanrısal bozukluk Kısa psikotik bozukluk Tıbbi durumlar Nörolojik (epilepsi, MS, Hungtinton Enfeksiyon: AİDS; SLE Endokrin: Tiroid hst, Cushing Diğer: Tümör, travma, vit eks İlaçlar: Amfetamin, L dopa, bromokriptin
Manik atakta sağaltım Antipskotik ilaçlarla yatıştırmak Benzodiazepinler Duygudurum düzenleyici ilaçlar (lityum, karbamazepin, sodyum valproat) EKT Bipolar bozuklukta koruyucu sağaltım (duygudurum düzenleyici ilaçlar ile)